TUTSAK (devamı-18)

DELİBALTA Muharrem

Öyle bir geçer zaman ki!
V.I.P
Ertesi gün olmuştu...
Artık taburcu olma vakti gelmişti... Taburcu işlemlerini halleder ve odaya döner, Şahin.
Hastaneden çıkmak üzere iken, Hülya hanım belirir yanlarında...
- Çıkıyor musunuz? der Hülya hanım.
- Evet çıkıyoruz, der Şahin.
- Bizde çıkıyoruz. Siz nerede oturuyorsunuz? bırakayım sizi der, Hülya hanım.
- X, tarafında oturuyoruz, der Şahin.
- Buyurun o halde biz de o tarafa gidiyoruz.
- Zahmet etmeseydiniz, biz gideriz.
- Rica ederim, ne zahmeti yolumun üstü...
Kısa süren yolculuktan sonra eve varmışlardı... Kadına teşekkür ederler, kahve içmek için
davette bulunurlar. Kadın şimdi gitmeleri gerektiğini, ama daha sonra mutlaka geleceğini söyleyerek
oradan ayrılır, yoluna devam eder.
- Evim, güzel evim ne çok özlemişim evimi, sanki aylarca gelmemiş gibi... Babası çok mutluydu
eve geldiği için...
- İyi ki varsınız der, eşine ve oğluna sarılır...
Ben odama çıkıyorum, görüşürüz sonra, der Şahin ve odasına yönelir...
İki gündür görememişti ve çok özlemişti Ahu' yu. Yarın hafta başı ders var, göreceğim onu, diye sevinir içten içten...
Yemeğini yedikten sonra duşunu alarak yatmıştı, çok yorgundu ve erken kalkması
gerekiyordu... Çoktan dalmıştı uykuya, anlayamadığı belirsiz rüyalara...




Arkası yarın...
 

Top