Tüm Hakları Küstahlığıma Aittir...

Derin Mavi

Özel Üye
Özel üye
Bir yerlerde tıkanıp kaldıysa hayat, soluk almak güçleştiğinde,
Yüreğin susup, mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını,
Dağlara dönmeli yüzünü insan.

Yeni patikalar, yeni yollar seçmeli, yüreğini ferahlatacak;
Yeni insanlarla tanışmalı, yeni kesifler yapacak….
Hep isteyip de, bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa,
Gerçekleştirmeyi denemeli!
Her geçen gece, ölüme bir gün daha yaklaştığını;
Zamanın bir nehir, kendisinin bir sal olup da,
O dursa da yolculuğun devam ettiğini anlamalı.
Baş döndürücü bir hızla geçiyorsa birbirinin aynı günler,
Her aksam aynı can sıkıntısıyla eve giriliyorsa,
Değiştirmeye çalışmalı bir şeyleri…
Küçük şeylerle başlamalı belki; örneğin, bir kaç durak önce inip
Servisten, otobüsten; yürümeli eve kadar, yüreğine takmalı güneş gözlüklerini;
Gördüğünü hissedebilmeli!
Sağlığını kaybedip, ölümle yüz yüze gelmeden önce,
Değerli olabilmeli hayat!
İlla büyük acılar çekmemeli, küçük mutlulukları fark etmek için!
Başkasının yerine koyabilmeli kendini;
Ağlayan birine “gül”, inleyen birine “sus” dememeli!
Ağlayana omuz, inleyene çâre olabilmeli!
Şu adâletsiz, merhametsiz dünyaya ayak uydurmamalı.
Sevgisiz, soysuz kalarak!
Dikeni yüzünden hesap sormak yerine gülden,
Derin bir soluk alıp, hapsetmeli kokusunu içine…
Güneşin doğusunu
seyretmeli arada bir, seher yeli okşamalı saçlarını…
Karda yağmurda sevincine, coşkusuna;
Fırtınada boranda öfkesine, isyanına ortak olabilmeli doğanın!
Bir çocuğun ilk adımlarında umudu; bir gencin düşlerinde geleceği;
Bir yaşlının hatıralarında geçmişi görebilmeli!
Çalışmadan başarmayı, sevmeden sevilmeyi,
Mutlu etmeden mutlu Olmayı beklememeli!
Ama küçük, ama büyük; her hayal kırıklığı, her acı;
Bir fırsat yaşamdan yeni bir şeyler öğrenebilmek için; kaçırmamalı!
Çünkü; hiç düşmemişsen, el vermezsin kimseye kalkması için,
Hiç çâresiz kalmamışsan, dermanı olamazsın dertlerin;
Ağlamayı bilmiyorsan, neşesizdir kahkahaların;
Merhaba dememişsen, anlamsızdır elvedaların…
Ne, herkesi düşünmekten kendini, ne kendini düşünmekten herkesi unutmamalı!
Bilmeli çok kısa olduğunu hayatın; hep vermek ya da hep almak için…
Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil,
Söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli!
Aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere…
Hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hataları,aynı bahanelerle tekrarlamaması için!
Soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak!
Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak!
Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi;
Ama, kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki, hakkını verebilsin sevdiklerinin;
Zaman bulabilsin;
Bir teşekkür, bir elveda için…
Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer;
Asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten;
Ama, herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan!
Tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi…
Zamanın ninnisiyle, uykuda geçirmemeli hayatı…
 

Derin Mavi

Özel Üye
Özel üye
huzun_11.jpg
 

Derin Mavi

Özel Üye
Özel üye
“Asla arkana bakma dostum. Asla arkana bakma. Sonradan fikir yürütmeden, suçluluğa kapılmadan, duraksamadan ilerle. Hayatın önünde uzanmaktadır, arkanda değil. Yaptığın şeyi yapmışsındır. Bunu değiştiremezsin; fakat ilerleyebilirsin.”
 

Derin Mavi

Özel Üye
Özel üye
Suskunuz...
Hem de çığlık çığlığa bir suskunluk bizimkisi...
Bu konuşacak bir şeyimiz olmadığından değil.
Konuşmaya çalıştığımız şeylerin, alıştığımız yalnızlığımızdan uzaklaştırması aslında bizim korkumuz...
İkimizde cesaret edemiyoruz.
Öylesine alışmışız ki içimizde büyüttüğümüz yalnızlığımıza.
Seviyoruz onu.
Bekli de yaşandığında yok olacağı korkusu bizi tereddütte düşüren.
Kaybetmekten korkacağımız bize ait bir şey oluşturma kaygısı...
Sen yapamadığın hamlenin, hayatın boyu inanmak istediğin değerlere sahip gibi gördüğün düzeni yok etme girişiminden Başka bir şey olmayacağını düşündün hep...
Bense yılların verdiği bir alışkanlıkla içinde var ettiğim bana daha fazla acı vermemek için susmayı tercih ettim...
İçimden çığlık atarak susuyorum...
Susuyorum...
İçimde o kadar güzelsin ki...
Sana susuyorum...
Demiştim ya "yüreğim susmayı öğreniyor".
Aslı yok.
Sevdiğini anladığında içinde duyduğun çığlığın yankısı hiç bitmiyor

O hiç susmayacak...
Her gün, her saat bana haykıracak, bağıracak, parçalayacak içimi.
Benimse yüzümde o gülümsemem yer edinecek tekrar...
Her soğuk üşütemediği gibi, her ateş de yakamazmış insanı...
Üşüyorum; alev alev üşüyorum...
Hani saatlerce sessiz, tek kelime etmeden sana bakışlarım var ya; gözlerinde beni ısıtacak olan anlamları yakalamaya çalışma çabamdan başka bir şey değil...
Ve her yakaladığımda kaybettiğimi hissetmemden öteye gitmeyen bekleyişler...
Ve her kaybettiğimde yeniden yakalama çabam...
 

Araf

İstemeden Kirleniyor İnsan.
Özel üye
G%25C3%25BCn+batimi2.jpg


Bizde bilirdik
birilerini ikiye çarpıp, dörde bölmeyi
Bizde bilirdik
gözlerimizin görmek istemediğini sözlerle üzmeyi
Bizde bilirdik
sahtekârlığa imza atıp
ahireti hiç bilmeyi
Biz edemedik
bildik Allah için susmayı


Allah için sevmeyi...
Allah'ım sen affet bağışla
onlar bilmiyorlar demeyi
Bildik
kötülüğe kötülük ile karşılık verildiğinde
meleklerin mekânı terk ettiğini
Şeytanın kötülüğü fişeklediğini
Bizde biliriz lep demeden leplebi demeyi
amaaa, biz seçtik sükût etmeyi..
 

Derin Mavi

Özel Üye
Özel üye
Ne zaman birine sırrımı anlatsam, parmaklarımdaki uyuşmaya engel olamıyorum..
Acım tazeleniyor ilk günki kadar..
Kendimden nefret etmeden edemiyor tüm insanlığa küsüyorum..
Gülmelerime aldanmayın, acılar boğazıma kadar batık..
Enkaz'ı toplamak isteyen herkes için en iyisini diliyorum, bataklığımda boğulmayın.. İ.D..
 
Top