Telmih Örnekleri

aslann

Ülken İçin Yaşa Aşkın İçin Öl!
Özel üye
“İnsanız, en şerefli mahlukuz,
Deyip de pek fazla övünmemiz haksız,
Atamız elma çaldı cennetten,
Biz o hırsızların çocuklarıyız.”

Şair, “Atamız elma çaldı cennetten” dizesiyle okuyucuya Adem ile Havva’nın cennetten kovulmasına neden olan olayı anımsatmakta ve telmih sanatına başvurmaktadır.

ÖRN: Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid’i
Bedr’in aslanları ancak bu kadar şanlı idi.

Şair, Çanakkale şehitleri için yazdığı bu dizelerde, düşmanla savaşan Mehmetçikleri Bedir Savaşı’ndaki Hz. Peygamberimizin askerlerine benzetiyor ve bu olayı anlatırken geçmişteki bir olaydan yararlanıyor.


ÖRN: Gökyüzünde İsâ ile,
Tur dağında Musâ ile,
Elindeki asâ ile,
Çağırayım Mevlam seni.
Yunus Emre

(Birinci dizede “Hz. İsa’nın göğe çıktığı inancı”na, ikinci dizede “Hz. Musa’nın Tur-ı Sinâ dağında Tanrı ile konuşması” olayına ve üçüncü dizede de yine “Hz. Musa’nın yere atınca yılan olan asasıyla gösterdiği mucizelere” telmihvardır).

ÖRN: Vefasız Aslı‘ya yol gösteren bu,
Keremin sazına cevap veren bu.

ÖRN: Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor teshidi,
Bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi.

ÖRN: Ekmek Leyla oldu bire dostlarım,
Mecnun olup ardı sıra giderim.

– Şu Boğaz harbı nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.

– Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım.

– Gökyüzünde İsa ile,
Tur dağında Musa ile ,
Elindeki asa ile,
Çağırayım Mevlam seni.

– Ey dost senin yoluna, / Canım vereyim Mevlâ,
Aşkını komayayım, / Od’o gireyim Mevlâ.

Son dizedeki “ateş” anlamına gelen “od” sözcüğü, Hz. İbrahim’in ateşe atılmasına ve ateşin gül bahçesine dönmesine telmih vardır.

– Gökyüzünde Îsâ ile / Tûr dağında Mûsâ ile
Elindeki âsâ ile / Çağırayım Mevlâm seni”

Birinci dizede “Hz.Îsâ’nın göğe çıktığı inancı”na , ikinci dizede “Hz. Mûsâ’nın Tûr-ı Sinâ dağında Allah ile konuşması ” olayına ve üçüncü dizede de yine “Hz. Mûsâ’nın yere atınca yılan olan âsâsıyla gösterdiği mucizelere telmih vardır.

Karışık Örnekler:

– Şuh Şirin’ler yüzünden dağ delen Ferhat’lar,
Aslıhan’lardan yanan Âşık Kerem’ler görmüşüz.

– Sultan Süleyman’a kalmayan dünya,
Bu dağlar yerinden ayrılır bir gün.

– Ekmek Leylâ oldu dostlarım / Mecnûn oldum peşi sıra giderim.

– Vahdetün şarabından / Bir cur’a nûş edeyin,
Enel-Hak çağıruban / Dâra gireyin Mevlâ.

– Sabâ Mesîh- dem olub bahârdan bu gece,
Hıtâ’ya benzedi gülşen nigârdan bu gece.
 
Top