secdeye götüren nimetler

yaren*

Herşey olması gerektiği gibi ;)
Özel üye
İsa Aleyhisselam ayakları kötürüm, iki gözü kör ve vücudunda baras hastalığı bulunan bir adamın, bir ağaç altında duâ ettiğini gördü. Adam şöyle duâ ediyordu:


“Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun!”


Hazret-i İsa (as) adama yaklaştı:


“Ayakların yürümüyor, gözlerin görmüyor, bedenin hastalıklı. Buna rağmen çoğu zenginlere verilmeyen nimetlerin sana verildiğini söylüyorsun. Nice zenginlere verilmediği halde sana verilen şey nedir?”


Kapalı gözleriyle sesin geldiği yana dönen adam:


“Efendi!” dedi. “ALLAH bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple O’nu tanıyorum. Öyle bir dil vermiş ki, o dille ona şükrediyorum. Hâlbuki dünyanın serveti elinde nice zenginler var ki, kalbinde O'nu tanıma sevinci, dilinde O'na şükretme mutluluğu yoktur. İşte ben bunu düşündükçe şükretmekten kendimi alamıyorum.”


İsa Aleyhisselam:


“Ver şu elini!” diyerek adamın elinden tuttu ve eğilerek görmeyen gözlerinden öptü. Peygamberin dudağının değdiği gözler, anında açıldı.


Karşısındakinin İsa Aleyhisselam olduğunu görünce heyecanlanan adam:


“Sen şu ölüleri dirilten, hastalara şifalar bahşeden mucizelerin sahibi Peygamber değil misin?” dedi. İsa Peygamber:


“Evet!” dedi ve adamı elinden tutarak kaldırdı. Ayağının yürüdüğünü anlayan adam:


“Ey ALLAH’ın Nebisi, sendeki bu mucizeler de O’ndan değil mi? Öyle ise izin ver de geç kalmayayım, O’na şükredeyim.” diyerek tekrar secdeye kapandı ve şöyle dua etti:


“Rabbim! Seni tanıyan bir kalple, şükreden bir dil nimetinin şükrünü yapmaktan acizken, şimdi gören bir çift gözle, yürüyen iki ayak lutfettin. Artık bilemiyorum Sana nasıl şükretmem gerekiyor?”


Çevrede toplanan halk, bu mucizelerinden dolayı İsa Aleyhisselamın elini öpmek istediler.


İsa Aleyhisselam ise:


“Benim değil; secdedeki şu adamın elini öpün!” dedi.


Dediler ki:


“Onu secdeye götüren nimetlere biz baştan beri sahibiz. Ama hiç birimiz onun duyduğu gibi bir mutluluk duymadık.”


İsa Aleyhisselam:


“Öyle ise, tefekkür edin ve düşünün. Düşünen, sahip olduğu nimetin farkına varır. Düşünmeyen ise kendisini mahrumiyette sanır
 

jeriko

Özel Üye
Özel üye
Olay işte bu.Harika bir yol haritası.Allah razı olsun Sitem çok önemli bir paylaşım.Rabbim elimizdeki nimetlerin şükrünü yapabilmeyi nasip etsin.
 
Top