BEN BİLİRİM!
Ben bilirim!
Ben, her şeyi bilirim!
Ben, geçmişi de geleceği de bilirim!
Ben, siyaseti bilirim!
Ben, ekonomiyi bilirim!
Ben, tarihi bilirim!
Ben, tüm coğrafyayı bilirim!
Ben, kültürleri bilirim!
Ben, edebiyatları bilirim!
Ben, dinleri bilirim!
Ben, tüm fikirleri bilirim!
Ben, müzikleri de bilirim!
Ben, sporu da bilirim!
Ben, hukuk da bilirim!
Ben, demokrasiyi de bilirim!
Ben, askerliğin ne olduğunu da bilirim!
Ben, her derde deva ilaçları da bilirim!
Ben, güzel sanatları da bilirim!
Sözün özü; Ben, bilirim!
İmam-ı Azam Ebu Hanife Hazretleri, buyurmuşlardır ki; “Bilmediklerimi ayaklarımın altına koysaydım, başım arşa değerdi” Fıkıh ve kelam alimi, ehli sünnet itikadının hocası, hanefilik mezhebinin kurucusu İmam-ı Azam’ın bilmedikleri de ne kadar çokmuş(!)
Halbuki, Benim tek bilmediğim şey:
“Haddini bilmemektir”
YILMAZ KARAHAN
Ben bilirim!
Ben, her şeyi bilirim!
Ben, geçmişi de geleceği de bilirim!
Ben, siyaseti bilirim!
Ben, ekonomiyi bilirim!
Ben, tarihi bilirim!
Ben, tüm coğrafyayı bilirim!
Ben, kültürleri bilirim!
Ben, edebiyatları bilirim!
Ben, dinleri bilirim!
Ben, tüm fikirleri bilirim!
Ben, müzikleri de bilirim!
Ben, sporu da bilirim!
Ben, hukuk da bilirim!
Ben, demokrasiyi de bilirim!
Ben, askerliğin ne olduğunu da bilirim!
Ben, her derde deva ilaçları da bilirim!
Ben, güzel sanatları da bilirim!
Sözün özü; Ben, bilirim!
İmam-ı Azam Ebu Hanife Hazretleri, buyurmuşlardır ki; “Bilmediklerimi ayaklarımın altına koysaydım, başım arşa değerdi” Fıkıh ve kelam alimi, ehli sünnet itikadının hocası, hanefilik mezhebinin kurucusu İmam-ı Azam’ın bilmedikleri de ne kadar çokmuş(!)
Halbuki, Benim tek bilmediğim şey:
“Haddini bilmemektir”
YILMAZ KARAHAN
