SGMK nedir?
Bono ve tahvil verilen bir borcu temsil eder. Tahvil, borçlanan kuruluşa verilen bir yıldan uzun vadeli borcu, bono ise bir yıldan kısa süre ile verilen borcu temsil eden kıymetli evraktır.
Kuruluş, bu borç karşılığında belli bir süre içinde, sabit bir faiz oranı ödemeyi taahhüt eder.
Vade sonuna kadar tutulduğunda yatırımcıya verdiği borç karşılığında sabit bir faiz getirisi sağlar.
Vade sonunda ana para geri ödenir ve faiz ödemeleri biter.
Yatırımcı, bono veya tahvili vade sonuna kadar tutmak zorunda değildir. Bonolar da hisse senetleri gibi ikincil piyasada işlem görebilirler. Bunun anlamı bono veya tahvili piyasaya ilk çıkarılışından sonra da alabileceğiniz veya vadesinden önce satabileceğinizdir.
Getirisi
Vadeye kadar tutulursa;Yatırımcının kazanacağı dönemsel getiri, satın alma fiyatına ve vadeye bağlı olarak baştan hesaplanabilir.
Vadeden önce satılırsa;
Dönem içerisinde piyasadaki faiz oranlarının azalması durumunda beklenilenden daha yüksek bir getiri sağlanabileceği gibi, faiz oranlarının artması durumunda da beklenilenden daha düşük bir getiri (veya zarar) oluşabilir.
Riskler
SGMK fiyatları da hisse senetlerinin fiyatlarında olduğu gibi iniş ve çıkışlar gösterebilir. SGMK taşıdığı en önemli iki risk kredi riski ve faiz riskidir.
Faiz Oranı Riski (Interest Rate Risk): SGMK fiyatlarını etkileyen en önemli faktör faiz oranlarıdır. SGMK vadesine kadar tutan yatırımcı, bu riskten etkilenmez. Ancak, SGMK'i vadesinden önce satan yatırımcı için SGMK'in ikincil piyasadaki değeri önemlidir.
Kredi Riski (Geri Ödenmeme Riski): SGMK ile borçlanan kuruluşun yükümlülüklerini zamanında yerine getirememesi riskidir.
Diğer bono riskleri
Yeniden Yatırma Riski (Reinvestment Risk): İtfa tarihinde faiz oranlarının SGMK'in faiz oranından daha düşük olması riskidir. Geri dönen para aynı tür yatırım aracına yatırılacaksa daha düşük faizle yatırılması söz konusu olabilir.
Yeniden Yatırma Riski, uzun vadeli SGMK'ler (uzun taşınan pozisyonlar) için daha belirgindir.
Yeniden Yatırma Riski ile Faiz Oranı Riski arasında ters yönlü bir ilişki vardır. Artan faiz ortamında Yeniden Yatırma Riski azalır, Faiz Oranı Riski artar.
Enflasyon ve Alım Gücü Paritesi Riski (Purchasing Power Risk): Enflasyonun üzerinde reel bir getiri sağlanamaması ve yatırılan paranın alım gücünde azalma olması riskidir. Özellikle enflasyon oranının çok değişken olduğu ülkelerde bu risk daha yüksektir.
Kur Riski: SGMK'nın getirisi, Türk Lirası cinsinden olması durumunda devalüasyon riskinden, yabancı bir para birimine bağlı olması durumunda ise kurlardaki ve/veya paritedeki hareketlerden etkilenir.
Pazarlanabilirlik (Marketability) ve Likidite Riski: Bir menkul kıymetin piyasada hakettiği fiyattan istendiği an satılabilmesi beklenir. Bu sağlanamamışsa Pazarlanabilirlik ve Likidite Riski ortaya çıkar.
Ülke Riski: Vergi riski ve belirsizlik gibi politik riskler, paranın konvertibilitesi, transfer edilememesi riski.
Bono ve tahvil verilen bir borcu temsil eder. Tahvil, borçlanan kuruluşa verilen bir yıldan uzun vadeli borcu, bono ise bir yıldan kısa süre ile verilen borcu temsil eden kıymetli evraktır.
Kuruluş, bu borç karşılığında belli bir süre içinde, sabit bir faiz oranı ödemeyi taahhüt eder.
Vade sonuna kadar tutulduğunda yatırımcıya verdiği borç karşılığında sabit bir faiz getirisi sağlar.
Vade sonunda ana para geri ödenir ve faiz ödemeleri biter.
Yatırımcı, bono veya tahvili vade sonuna kadar tutmak zorunda değildir. Bonolar da hisse senetleri gibi ikincil piyasada işlem görebilirler. Bunun anlamı bono veya tahvili piyasaya ilk çıkarılışından sonra da alabileceğiniz veya vadesinden önce satabileceğinizdir.
Getirisi
Vadeye kadar tutulursa;Yatırımcının kazanacağı dönemsel getiri, satın alma fiyatına ve vadeye bağlı olarak baştan hesaplanabilir.
Vadeden önce satılırsa;
Dönem içerisinde piyasadaki faiz oranlarının azalması durumunda beklenilenden daha yüksek bir getiri sağlanabileceği gibi, faiz oranlarının artması durumunda da beklenilenden daha düşük bir getiri (veya zarar) oluşabilir.
Riskler
SGMK fiyatları da hisse senetlerinin fiyatlarında olduğu gibi iniş ve çıkışlar gösterebilir. SGMK taşıdığı en önemli iki risk kredi riski ve faiz riskidir.
Faiz Oranı Riski (Interest Rate Risk): SGMK fiyatlarını etkileyen en önemli faktör faiz oranlarıdır. SGMK vadesine kadar tutan yatırımcı, bu riskten etkilenmez. Ancak, SGMK'i vadesinden önce satan yatırımcı için SGMK'in ikincil piyasadaki değeri önemlidir.
Kredi Riski (Geri Ödenmeme Riski): SGMK ile borçlanan kuruluşun yükümlülüklerini zamanında yerine getirememesi riskidir.
Diğer bono riskleri
Yeniden Yatırma Riski (Reinvestment Risk): İtfa tarihinde faiz oranlarının SGMK'in faiz oranından daha düşük olması riskidir. Geri dönen para aynı tür yatırım aracına yatırılacaksa daha düşük faizle yatırılması söz konusu olabilir.
Yeniden Yatırma Riski, uzun vadeli SGMK'ler (uzun taşınan pozisyonlar) için daha belirgindir.
Yeniden Yatırma Riski ile Faiz Oranı Riski arasında ters yönlü bir ilişki vardır. Artan faiz ortamında Yeniden Yatırma Riski azalır, Faiz Oranı Riski artar.
Enflasyon ve Alım Gücü Paritesi Riski (Purchasing Power Risk): Enflasyonun üzerinde reel bir getiri sağlanamaması ve yatırılan paranın alım gücünde azalma olması riskidir. Özellikle enflasyon oranının çok değişken olduğu ülkelerde bu risk daha yüksektir.
Kur Riski: SGMK'nın getirisi, Türk Lirası cinsinden olması durumunda devalüasyon riskinden, yabancı bir para birimine bağlı olması durumunda ise kurlardaki ve/veya paritedeki hareketlerden etkilenir.
Pazarlanabilirlik (Marketability) ve Likidite Riski: Bir menkul kıymetin piyasada hakettiği fiyattan istendiği an satılabilmesi beklenir. Bu sağlanamamışsa Pazarlanabilirlik ve Likidite Riski ortaya çıkar.
Ülke Riski: Vergi riski ve belirsizlik gibi politik riskler, paranın konvertibilitesi, transfer edilememesi riski.