Ortaöğretimde Osmanlıca Öğretilmesi

dderya

kOkOşŞ
V.I.P
1 Kasım 1928 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti, Arap Alfabesini terk edip Lâtin harflerinden oluşan Yeni Türk Alfabesine geçiş yapmıştır. Bu değişim şüphesiz, yeni alfabenin Türkçenin seslerini daha iyi yansıtması bakımından olumlu sonuçlar doğurmuştur. Ancak bu yeni alfabe ile birlikte insanlarımız eski harflere uzak kalarak geçmişini, kültürünü, edebiyatını "öteki" olarak görmeye başlamış ve "öteki"ne yabancı hattâ düşman olan nesiller yetişmiştir.

Bugün, 20 yaşına gelmiş bir Türk genci, Mevlânâ'yı dans hocası sanıyorsa, Fuzûlî'yi, Bâkî'yi Arap-Acem hayranı olarak görüyorsa ve tüm bu değerlere "öteki" olarak bakıyorsa şüphesiz bu bakış açısı onları anlayamamanın neticesinde gelişmiş bir bakış açısıdır.

Bugün üniversitelerin Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinde dahi kaldırılmak istenen Osmanlıca derslerinin ortaöğretimlere de kontrollü bir şekilde getirilmesi sizce geçmiş ile aramızdaki değerleri sağlamlaştırması açısından atılacak önemli bir adım değil midir?
 
Top