Nisa Suresi Nuzul Sebebi

Paradoks

... Elif ...
Özel üye
Nisa Suresi İniş Sebebi


Nisa Suresi Nuzul Sebebi Nedir


Hicretten sonra Medine'de nâzil olmuştur, 176 (yüzyetmişaltı) âyettir. "Nisâ" kadınlar demektir. Bu sûrede daha çok kadından, cemiyet içinde kadınların hukukî ve içtimaî yer ve değerlerinden bahsedildiği için adına "Nisâ" denmiştir.

Kur'an-ı Kerim'in dördüncü suresi. Yüz yetmiş altı ayet, üç bin yedi yüı kırk beş kelime ve on dört bin beşyüz otuz beş harften ibarettir. Fasılası elif, lâm, mim ve nun harfleridir. Medenî surelerden olup, nüzûl sırası Mümtehine suresinden sonra gelmektedir.

Sure, Âl-i İmran ve Bakara surelerinde olduğu gibi teşekkül etmekte olan İslâm toplumunun karşılaştığı problemlerin çözümünü içermektedir. Bilindiği gibi, Mekke dönemi daha çok, insanların akidelerini şirkin, putperestliğin pisliklerinden temizlemek için yapılan mücadeleye sahne olmuştur. Medine'ye hicret ile İslam devlet haline gelmiş ve bünyesinde topladığı insanların ahlakî, sosyal, ekonomik ve siyasi yönden gerekli olan eğitimlerinin verilmesi durumu ortaya çıkmıştı. Bir taraftan, genç İslam devletini her taraftan kuşatan müşrik güçlerle savaşırken aynı zamanda İslam savaş hukuku prensipleri vazediliyor, diğer taraftan da ilahi hikmetin gereği olarak gelişen olaylar birer nüzûl sebebi kılınarak toplumu ilgilendiren bütün konuların Rabbanî emirler çerçevesinde tanzim edilmesi olayına şahit olunuyordu.

Bu suredeki hükümlerin bir kısmı daha önce inen bir takım ayetlerle kıyaslandığı zaman, teşriin tedrici olarak, yaşanan hayata uygulandığı görülür. Bunun sebebi, yerleşmiş olan değerlerin tek hareketle sökülüp atılmasının zorluğudur. İslâm dışı ahlakî, kültürel, sosyal, ekonomik ve politik değerlerin atılıp, yerine yenilerinin konması bir sürecin takip edilmesini gerekli kılıyordu.

Nisa suresi bu sürecin önemli bir merhalesini oluşturmaktadır. Cahilî putperest düzenin inananlar üzerindeki etkilerini yoketmek, onlara kendine has yepyeni bir kimlik kazandırmak için toplumun temelini oluşturan esaslar üzerinde düzenlemelerde bulunmaktadır. Bu yeni şekil, ilahî bir kaynaktan geldiği için tarih içindeki belirli bir zaman dilimini değil kıyamete kadar insanların bütün ihtiyaçlarını karşılayacak mükemmelliktedir. Zaten teşrideki tedricilikden gözetilen hedef, İslâmın hükümlerinin peşisıra gönderilip, seçkin bir topluluk tarafından pratiğe dökülerek, sonraki nesillere bir örnek teşkil etmesidir.
 
Top