Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Dini Konular
Genel Dini Konular
Kur'an ın Namaz Konusunda Verdiği Detaylar.
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="halukgta" data-source="post: 818173" data-attributes="member: 82993"><p><strong>Eğer peygamberimiz, namaz yada başka konularda, dine ilaveler yapma yetkisi olsaydı ve bizlerde bunlardan sorumlu olsaydık, <u>SİZCE YARADAN SİZLERİ KUR’AN DAN SORUMLU TUTUYORUM, KUR’AN DAN HESABA ÇEKECEĞİM, KUR’AN IN İPİNE SARILIN DİYE, HÜKÜMLER VERİR MİYDİ</u>? Allah ben hükmüme kimseyi ortak etmem diyorsa, sizce Kur’an da Rabbin verdiği hükümlere, elçisini de dinin ortağı yapar mı? Tüm bu ayetlerin tersini düşünür ve iman edersek, dinde çelişki yaratmış oluruz, lütfen bunu unutmayalım.</strong></p><p></p><p><strong>Buradan yola çıkarak düşündüğümüzde, namazın olmazsa olmaz şeklini ve namazlarımızda neler okunabileceği konusunda, bizlerin sorumlu olduğu konularda, Kur’an gerektiği kadar detaylı açıklama yapmıştır<u>. Namazlara yapılan tüm ilaveler de bir sakınca olmadığı gibi, bir zenginliktir diyebiliriz, yeter ki bunlar Allah emridir, bunlar olmadan namaz olmaz denmemesi kaydıyla.</u></strong></p><p></p><p><strong><u>BİZE ÖĞRETİLENLERİ KUR’AN DA BULAMADIĞIMIZDA, DEMEK Kİ HER ŞEY KUR’AN DA YOKMUŞ DERSEK, BÜYÜK HATA YAPMIŞ OLACAĞIMIZ GİBİ, KUR’AN A DA SAYGISIZLIK YAPMIŞ OLURUZ.</u></strong></p><p></p><p><strong>Sonuç olarak şöyle diyebiliriz. Allah Kur’an da namazın nasıl kılınması gerektiğini, İbrahim peygamberden bu yana anlatmış, izah etmiş ve aynısı devam ettirilmektedir. Namazlarımızda nasıl dualar okunacağı da açıklanmıştır. Rekât sayıları ise kısaltılmış rekâtın bir rekât olduğu, normal zamanda huşu içinde kılınacak namazın rekât sayısı, uzunluğu, kısalığı ise bizlere bırakıldığı anlaşılmaktadır.</strong></p><p></p><p><strong>Cami kültürü zamanla yaygınlaştıkça, rekât sayılarının toplumlarca belirlenmesi, camilerde bir kargaşayı önlemiş olabilir, elbette hiçbir sakıncası yoktur, ama Kur’an gerçeklerini anlamak ve bilmek şartıyla. Allah Kur’an da toplu kılınan namaz olarak yalnız CUMA namazından bahseder. Normal vakit namazlarımızda, çağrılmaktan bahsetmez, özel durumlar hariç, toplu kılınma örneklerini vermez, nerede olursak olalım, <u>VAKTİ GİRDİĞİNDE NAMAZINIZI KILIN DER.</u></strong></p><p></p><p><strong><u>Kur’an ı daha iyi anlamamızda, peygamberimizin yaşamındaki örnekleri bilmemiz, ayetleri çok daha iyi anlamamıza neden olabilir, ama hangi sözlerinin onun sözleri olduğunu Kur’an ile karşılaştırmak şartıyla.</u> Her insan kendi hesabını bizzat kendisi verecektir, onun için çok dikkatli olmalıyız.</strong></p><p></p><p><strong>Sizlere son olarak bir ayeti örnek vermek istiyorum, özellikle Allah Kur’an da her şeyi yazmamıştır, bir kısmını da hüküm vermek için peygamberimize bırakmıştır diyenlere, özellikle hatırlatmak istiyorum. Bakın peygamberimizden bazı konularda hüküm isteyenlere, bizzat kendisi nasıl cevap vermesini istiyor ALLAH?</strong></p><p></p><p><strong>Enam 57<u>: De ki:</u> "Ben Rabbimden gelen bir beyyine üzerindeyim. <u>Ama siz onu yalanladınız. Acele istediğiniz şey benim yanımda değil</u>. <u>HÜKÜM YALNIZ VE YALNIZ ALLAH'INDIR. HAKKI O ANLATIR. AYIRT EDİP ÇÖZÜM GETİRENLERİN EN HAYIRLISI O'DUR.</u></strong></p><p></p><p><strong>Değerli dostlar, bakın Allah peygamberimize, deki onlara diyerek bizlere ne söylemesini istiyor, hala aklımızı çalıştırmayacak mıyız? Peygamberimiz sizin istediğiniz hüküm benim yanımda değil, yani ben hüküm veremem diyor. Ben Rabbimden gelen bilgileri, hükmü sizlere aktarırım. <u>HÜKÜM YALNIZ VE YALNIZ ALLAH INDIR</u>diyor, hakkı o anlatır ve ayırt edip çözüm getiren, detaylandıran, anlatan yalnız Allah tır diye apaçık belirtiyor. Hükmü verenin, nasıl uygulanacağını da açıkça bildirmemiş olabileceğini, nasıl düşünürüz.</strong></p><p></p><p><strong>Sanırım peygamberimiz için, ne yani peygamberimiz postacımıydı diyerek, belki de bilmeden, Allah ın elçisine saygısızlık edenler, dilerim birazcık bu ayetten yanlış yaptıklarını anlayabilirler. Çünkü Allah ayetinde, <u>BEN HÜKMÜME KİMSEYİ ORTAK ETMEM, biz Kur’an da hiçbir eksik bırakmadık</u> diyorsa, lütfen bu uyarıları dikkate alalım.</strong></p><p></p><p><strong>Lütfen şu konuyu hepimiz, dikkatle düşünelim. Diyelim ki namaz konusunda gereken bilgiler Kur’an da yok, peki niçin peygamberimiz sağlığında, bizlere gereken bu bilgileri yazdırmamıştır? Hadislere dikkat ediniz, hepsi bir rivayete göre diye başlar ve bir kişinin duyduğunu, bir başka kişiye ya da kişilere nakledilmesi şeklindedir.</strong></p><p></p><p></p><p><strong>Daha da ilginci aynı konuda çok farklı kişiler, peygamberimizin bahsedilen konuda çok farklı namaz kıldığını rivayet etmişlerdir. Acaba hangisi doğru, bilen var mı? Peygamberimiz namaz kılarken, Kur’an ın bahsetmediği ve bizlerin sorumlu olduğu bir konu olsaydı, sizce tüm bu bilgileri yazılı olarak, sağlığında bizlere Kur’an ın yanında iletmez miydi? Elbette iletirdi. Ama böyle bir kitap, bilgi peygamberimizin devrinden bu güne ulaşmamıştır. Hepsi yüzlerce yıl sonra derlenen, yazılan rivayetlerdir, bu gerçeği lütfen unutmayalım, göz ardı etmeyelim.</strong></p><p></p><p><strong>Hadis yazımı, peygamberimizin sağlığında önce serbest bırakılmış olup, daha sonra yanlış sözlerle, anlamını değiştiren ilavelerle iletildiğini gördüğünden, peygamberimiz hadis naklini yasaklamıştır. Daha sonra peygamberimiz serbest bırakmıştır diyenlere, dört halife devrinin tamamında, hadis yazımı ve nakli ile ilgili yasağın, nasıl devam ettirildiğini araştırmalarını rica ederim.</strong></p><p></p><p><strong><strong>Peki, hadisler ne zaman yazılmaya başlandı. Dört halife devrinin sona ermesi ve toplumların siyasi çekişmeleri ile dini mezheplere bölmeleri sonucu, her mezhep kendince hadis toplamaya başladı. İşin ilginci o dönemde toplanan hadis sayısı 500 civarında olduğu söylenir. Ya bugün günümüzde hadis sayısının nerelere geldiğini biliyor musunuz? Doğrusu sayısını tam bilen yok ama milyonları geçtiğini söyleyebilirim. Sizce bu yolla mı imanımızı yaşamalıyız ve ibadetlerimizi yapmalıyız yoksa…..? Yoksa nın cevabını, herkes kendisi mutlaka bulmalıdır.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Ben sizlere Kur’an dan, Rabbin sözlerinden açıkça anladıklarımı aktardım, sizleri düşünmeye davet ettim. Sizlere düşen benim söylediklerimi Kur’an süzgecinden geçirmeden, yani Kur’an ile karşılaştırmadan kabul etmek olmamalıdır. İmtihanında gereği, bu değil midir zaten.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong><u>Kur’an ı rivayetler den ve sanıdan istifade ederek anlamak ve yaşamak yerine, yine Kur’an ın diğer ayetlerinden faydalanarak, anlama yolunu seçmeliyiz. Çünkü bu yanlışı çok yapıyoruz.</u></strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Bende bir beşerim elbette hata yapabilirim, ama ben Allah ın sözlerini anlamaya ve onun söylediği gibi ayetleri düşünmeye, hakka batıl karıştırmamaya, elimde Kur’an aklım ile iman etmeye çalışıyorum, bu yolu öneren Yüce Rabbimiz dir. <u>Ya Allah ın ayetlerini biz anlayamayız diyerek, emin olamadığımız beşerin sözlerine hiç düşünmeden inansaydım, imanımı başkalarına havale etseydim, benim hata yapma riskim ve doğruya ulaşma şansım sizce ne olurdu?</u></strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Allah yardımcımız olsun, gerçekten gözlerimizi kapatmış yürüyoruz bir meçhule. Allah ın verdiği aklı ise hiç kullanmıyoruz. Çünkü içi o kadar yanlış ve boş bilgilerle doldurulmuş ki, doğru bilgiyi içine koyacak yer kalmamış. ZORLA SOKULAN DOĞRU BİLGİ İSE, DAHA ÖNCE METABOLİZMANIN ALIŞIK OLDUĞU YANLIŞ BİLGİLERE GÖRE YAPILANDIRILDIĞINDAN, DOĞRU BİLGİLER KABUL EDİLMEYİP, NE YAZIK Kİ DIŞARIYA ATILMAKTA.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong><u>DAHA AÇIKÇASI GÜNÜMÜZDE DOĞRULAR YANLIŞ, YANLIŞLAR DOĞRU GÖRÜNÜR OLMUŞ TOPLUMA.</u> Doğruları anlatmak, Kur’an dan örnekler vermek bile artık yeterli gelmiyor. Çünkü Rehber Kur’an, yüksek bir yere asılmış, beşerin rivayet kitapları rehber olmuş.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Elbette Kur’an konusunda yazılmış, birçok âlimin kitaplarını okumalıyız, araştırmalıyız. Hepimiz Kur’an ı aynı kapasitede anlayamayız. Ama bizlerin dikkat etmesi gereken, önce bizzat Kur’an ı anlayarak okumak, onun özüne inmek ve üzerinde düşünmek olmalıdır. <u>Çünkü Allah ayetlerinin, bizlerin gönül gözlerini açacağını söylüyor.</u></strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong> Peygamberimizin mahşer günü söyleyeceği o acı gerçek, sanırım günümüzde gerçek oldu. Lütfen bu ayet üzerinde, sizleri düşünmeye davet ediyorum. Aşağıdaki ayet, Cebrail tarafından peygamberimize tebliğ edildiğinde, acaba ne düşünmüş olabilir sizce?</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Furkan 30; <u>Ey Rabbim! Benim toplumum BU KURAN' I DEVRE DIŞI TUTTULAR.</u></strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Peygamberimiz bu ayeti ilk tebliğ aldığında, sanırım çok üzülmüştür. Çünkü kendisine tabi olan, Müslüman toplum, kendisinden sonra Kur’an ı devre dışı bırakarak, tıpkı cahiliye döneminde olduğu gibi, atalarının inancını sanı ve rivayetlerle yaşayacağını daha sağlığında öğreniyor. Sizce bunu duyan peygamberimiz, Kur’an ın dışından dine, tek kelime ilave etmesi mümkün mü? Asla mümkün olamaz. İşte bunun içindir ki Allah ın resulü bakın ne diyor.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve “Yazdığınız şey nedir?” dedi. “Senden işittiğimiz hadisler” dedik. Hz. Peygamber: “Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? Sizden evvelki milletler Allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar.”</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>El Hatib, Takyid 33</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>4106 - <u>el-Muttalib İbnu Abdillah İbni Hantab radıyallahu anh anlatıyor: "Zeyd İbnu Sabit Hz. Muaviye radıyallahu anhüma'nın yanına girmişti. Hz. Mu'aviye ona bir hadisten sual etti. Zeyd de hadisi ona söyledi. Hz. Muaviye (orada hazır bulunan bir adama) hadisi yazmasını emretti. Zeyd müdahalede bulunarak Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, hadislerinden hiç bir şey yazmamamızı emretmişti" dedi. Bunun üzerine Hz. Muaviye yazılanı derhal imha etti."</u></strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Ebu Davud, İlm 3, (3647).</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Ne yazık ki günümüzde, toplumu Kur’an ile uyarmaya kalkanlar, peygamber düşmanı ilan edildi. Sen peygamberimizi devre dışımı bırakıyorsun sözleri ile rivayetler koruma altına alındı adeta. Peygamberimizin yalnız Kur’an ı tebliğ ettiği ve yalnız Kur’an ile hükmetme görevini aldığı ayetlerin üstü örtüldü, sırf atalarının itikatlarını yaşatmak adına.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Özet olarak şunu tekrar söylemek isterim. Allah sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyorum diyor da, biz Kur’an da hiç eksik bırakmadık, gereken açıklamayı birçok örneklerle anlattık, izah ettik diyorsa, lütfen geleneklerin ve rivayetlerin dine yaptığı ilaveleri Kur’an da göremediğimizde, bakın demek ki Kur’an da her şey olmuyormuş demeyelim, bilelim ki Allah ibadetlerimizi ve sorumlu olduğumuz hükümleri, bizler için kolaylaştırmış , açıklamış ve öyle göndermiştir. Allah ın yemin ederek kolaylaştırdığı dini, lütfen nefislerimizin esiri olup zorlaştırmayalım, yoksa bunun hesabını veremeyiz.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Allah cümlemizin yardımcısı olsun. Çünkü çok ama çok zorlu bir dönemden geçiyoruz. Batıl, sanı ve rivayetler öyle güç kazanmış ki, Kur’an din ve imanımızı yaşamamız için, yeterli açıklamanın olmadığı, herkesin anlayamadığı bir rehber olarak, yüksek bir yere asıldı. Böyle yaparak ona saygı gösterdiğimizi zannediyoruz. Allah bizleri affetsin.</strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><strong>Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK</strong></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="halukgta, post: 818173, member: 82993"] [B]Eğer peygamberimiz, namaz yada başka konularda, dine ilaveler yapma yetkisi olsaydı ve bizlerde bunlardan sorumlu olsaydık, [U]SİZCE YARADAN SİZLERİ KUR’AN DAN SORUMLU TUTUYORUM, KUR’AN DAN HESABA ÇEKECEĞİM, KUR’AN IN İPİNE SARILIN DİYE, HÜKÜMLER VERİR MİYDİ[/U]? Allah ben hükmüme kimseyi ortak etmem diyorsa, sizce Kur’an da Rabbin verdiği hükümlere, elçisini de dinin ortağı yapar mı? Tüm bu ayetlerin tersini düşünür ve iman edersek, dinde çelişki yaratmış oluruz, lütfen bunu unutmayalım.[/B] [B]Buradan yola çıkarak düşündüğümüzde, namazın olmazsa olmaz şeklini ve namazlarımızda neler okunabileceği konusunda, bizlerin sorumlu olduğu konularda, Kur’an gerektiği kadar detaylı açıklama yapmıştır[U]. Namazlara yapılan tüm ilaveler de bir sakınca olmadığı gibi, bir zenginliktir diyebiliriz, yeter ki bunlar Allah emridir, bunlar olmadan namaz olmaz denmemesi kaydıyla.[/U][/B] [B][U]BİZE ÖĞRETİLENLERİ KUR’AN DA BULAMADIĞIMIZDA, DEMEK Kİ HER ŞEY KUR’AN DA YOKMUŞ DERSEK, BÜYÜK HATA YAPMIŞ OLACAĞIMIZ GİBİ, KUR’AN A DA SAYGISIZLIK YAPMIŞ OLURUZ.[/U][/B] [B]Sonuç olarak şöyle diyebiliriz. Allah Kur’an da namazın nasıl kılınması gerektiğini, İbrahim peygamberden bu yana anlatmış, izah etmiş ve aynısı devam ettirilmektedir. Namazlarımızda nasıl dualar okunacağı da açıklanmıştır. Rekât sayıları ise kısaltılmış rekâtın bir rekât olduğu, normal zamanda huşu içinde kılınacak namazın rekât sayısı, uzunluğu, kısalığı ise bizlere bırakıldığı anlaşılmaktadır.[/B] [B]Cami kültürü zamanla yaygınlaştıkça, rekât sayılarının toplumlarca belirlenmesi, camilerde bir kargaşayı önlemiş olabilir, elbette hiçbir sakıncası yoktur, ama Kur’an gerçeklerini anlamak ve bilmek şartıyla. Allah Kur’an da toplu kılınan namaz olarak yalnız CUMA namazından bahseder. Normal vakit namazlarımızda, çağrılmaktan bahsetmez, özel durumlar hariç, toplu kılınma örneklerini vermez, nerede olursak olalım, [U]VAKTİ GİRDİĞİNDE NAMAZINIZI KILIN DER.[/U][/B] [B][U]Kur’an ı daha iyi anlamamızda, peygamberimizin yaşamındaki örnekleri bilmemiz, ayetleri çok daha iyi anlamamıza neden olabilir, ama hangi sözlerinin onun sözleri olduğunu Kur’an ile karşılaştırmak şartıyla.[/U] Her insan kendi hesabını bizzat kendisi verecektir, onun için çok dikkatli olmalıyız.[/B] [B]Sizlere son olarak bir ayeti örnek vermek istiyorum, özellikle Allah Kur’an da her şeyi yazmamıştır, bir kısmını da hüküm vermek için peygamberimize bırakmıştır diyenlere, özellikle hatırlatmak istiyorum. Bakın peygamberimizden bazı konularda hüküm isteyenlere, bizzat kendisi nasıl cevap vermesini istiyor ALLAH?[/B] [B]Enam 57[U]: De ki:[/U] "Ben Rabbimden gelen bir beyyine üzerindeyim. [U]Ama siz onu yalanladınız. Acele istediğiniz şey benim yanımda değil[/U]. [U]HÜKÜM YALNIZ VE YALNIZ ALLAH'INDIR. HAKKI O ANLATIR. AYIRT EDİP ÇÖZÜM GETİRENLERİN EN HAYIRLISI O'DUR.[/U][/B] [B]Değerli dostlar, bakın Allah peygamberimize, deki onlara diyerek bizlere ne söylemesini istiyor, hala aklımızı çalıştırmayacak mıyız? Peygamberimiz sizin istediğiniz hüküm benim yanımda değil, yani ben hüküm veremem diyor. Ben Rabbimden gelen bilgileri, hükmü sizlere aktarırım. [U]HÜKÜM YALNIZ VE YALNIZ ALLAH INDIR[/U]diyor, hakkı o anlatır ve ayırt edip çözüm getiren, detaylandıran, anlatan yalnız Allah tır diye apaçık belirtiyor. Hükmü verenin, nasıl uygulanacağını da açıkça bildirmemiş olabileceğini, nasıl düşünürüz.[/B] [B]Sanırım peygamberimiz için, ne yani peygamberimiz postacımıydı diyerek, belki de bilmeden, Allah ın elçisine saygısızlık edenler, dilerim birazcık bu ayetten yanlış yaptıklarını anlayabilirler. Çünkü Allah ayetinde, [U]BEN HÜKMÜME KİMSEYİ ORTAK ETMEM, biz Kur’an da hiçbir eksik bırakmadık[/U] diyorsa, lütfen bu uyarıları dikkate alalım.[/B] [B]Lütfen şu konuyu hepimiz, dikkatle düşünelim. Diyelim ki namaz konusunda gereken bilgiler Kur’an da yok, peki niçin peygamberimiz sağlığında, bizlere gereken bu bilgileri yazdırmamıştır? Hadislere dikkat ediniz, hepsi bir rivayete göre diye başlar ve bir kişinin duyduğunu, bir başka kişiye ya da kişilere nakledilmesi şeklindedir.[/B] [B]Daha da ilginci aynı konuda çok farklı kişiler, peygamberimizin bahsedilen konuda çok farklı namaz kıldığını rivayet etmişlerdir. Acaba hangisi doğru, bilen var mı? Peygamberimiz namaz kılarken, Kur’an ın bahsetmediği ve bizlerin sorumlu olduğu bir konu olsaydı, sizce tüm bu bilgileri yazılı olarak, sağlığında bizlere Kur’an ın yanında iletmez miydi? Elbette iletirdi. Ama böyle bir kitap, bilgi peygamberimizin devrinden bu güne ulaşmamıştır. Hepsi yüzlerce yıl sonra derlenen, yazılan rivayetlerdir, bu gerçeği lütfen unutmayalım, göz ardı etmeyelim.[/B] [B]Hadis yazımı, peygamberimizin sağlığında önce serbest bırakılmış olup, daha sonra yanlış sözlerle, anlamını değiştiren ilavelerle iletildiğini gördüğünden, peygamberimiz hadis naklini yasaklamıştır. Daha sonra peygamberimiz serbest bırakmıştır diyenlere, dört halife devrinin tamamında, hadis yazımı ve nakli ile ilgili yasağın, nasıl devam ettirildiğini araştırmalarını rica ederim.[/B] [B][B]Peki, hadisler ne zaman yazılmaya başlandı. Dört halife devrinin sona ermesi ve toplumların siyasi çekişmeleri ile dini mezheplere bölmeleri sonucu, her mezhep kendince hadis toplamaya başladı. İşin ilginci o dönemde toplanan hadis sayısı 500 civarında olduğu söylenir. Ya bugün günümüzde hadis sayısının nerelere geldiğini biliyor musunuz? Doğrusu sayısını tam bilen yok ama milyonları geçtiğini söyleyebilirim. Sizce bu yolla mı imanımızı yaşamalıyız ve ibadetlerimizi yapmalıyız yoksa…..? Yoksa nın cevabını, herkes kendisi mutlaka bulmalıdır.[/B] [B]Ben sizlere Kur’an dan, Rabbin sözlerinden açıkça anladıklarımı aktardım, sizleri düşünmeye davet ettim. Sizlere düşen benim söylediklerimi Kur’an süzgecinden geçirmeden, yani Kur’an ile karşılaştırmadan kabul etmek olmamalıdır. İmtihanında gereği, bu değil midir zaten.[/B] [B][U]Kur’an ı rivayetler den ve sanıdan istifade ederek anlamak ve yaşamak yerine, yine Kur’an ın diğer ayetlerinden faydalanarak, anlama yolunu seçmeliyiz. Çünkü bu yanlışı çok yapıyoruz.[/U][/B] [B]Bende bir beşerim elbette hata yapabilirim, ama ben Allah ın sözlerini anlamaya ve onun söylediği gibi ayetleri düşünmeye, hakka batıl karıştırmamaya, elimde Kur’an aklım ile iman etmeye çalışıyorum, bu yolu öneren Yüce Rabbimiz dir. [U]Ya Allah ın ayetlerini biz anlayamayız diyerek, emin olamadığımız beşerin sözlerine hiç düşünmeden inansaydım, imanımı başkalarına havale etseydim, benim hata yapma riskim ve doğruya ulaşma şansım sizce ne olurdu?[/U][/B] [B]Allah yardımcımız olsun, gerçekten gözlerimizi kapatmış yürüyoruz bir meçhule. Allah ın verdiği aklı ise hiç kullanmıyoruz. Çünkü içi o kadar yanlış ve boş bilgilerle doldurulmuş ki, doğru bilgiyi içine koyacak yer kalmamış. ZORLA SOKULAN DOĞRU BİLGİ İSE, DAHA ÖNCE METABOLİZMANIN ALIŞIK OLDUĞU YANLIŞ BİLGİLERE GÖRE YAPILANDIRILDIĞINDAN, DOĞRU BİLGİLER KABUL EDİLMEYİP, NE YAZIK Kİ DIŞARIYA ATILMAKTA.[/B] [B][U]DAHA AÇIKÇASI GÜNÜMÜZDE DOĞRULAR YANLIŞ, YANLIŞLAR DOĞRU GÖRÜNÜR OLMUŞ TOPLUMA.[/U] Doğruları anlatmak, Kur’an dan örnekler vermek bile artık yeterli gelmiyor. Çünkü Rehber Kur’an, yüksek bir yere asılmış, beşerin rivayet kitapları rehber olmuş.[/B] [B]Elbette Kur’an konusunda yazılmış, birçok âlimin kitaplarını okumalıyız, araştırmalıyız. Hepimiz Kur’an ı aynı kapasitede anlayamayız. Ama bizlerin dikkat etmesi gereken, önce bizzat Kur’an ı anlayarak okumak, onun özüne inmek ve üzerinde düşünmek olmalıdır. [U]Çünkü Allah ayetlerinin, bizlerin gönül gözlerini açacağını söylüyor.[/U][/B] [B] Peygamberimizin mahşer günü söyleyeceği o acı gerçek, sanırım günümüzde gerçek oldu. Lütfen bu ayet üzerinde, sizleri düşünmeye davet ediyorum. Aşağıdaki ayet, Cebrail tarafından peygamberimize tebliğ edildiğinde, acaba ne düşünmüş olabilir sizce?[/B] [B]Furkan 30; [U]Ey Rabbim! Benim toplumum BU KURAN' I DEVRE DIŞI TUTTULAR.[/U][/B] [B]Peygamberimiz bu ayeti ilk tebliğ aldığında, sanırım çok üzülmüştür. Çünkü kendisine tabi olan, Müslüman toplum, kendisinden sonra Kur’an ı devre dışı bırakarak, tıpkı cahiliye döneminde olduğu gibi, atalarının inancını sanı ve rivayetlerle yaşayacağını daha sağlığında öğreniyor. Sizce bunu duyan peygamberimiz, Kur’an ın dışından dine, tek kelime ilave etmesi mümkün mü? Asla mümkün olamaz. İşte bunun içindir ki Allah ın resulü bakın ne diyor.[/B] [B]Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve “Yazdığınız şey nedir?” dedi. “Senden işittiğimiz hadisler” dedik. Hz. Peygamber: “Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? Sizden evvelki milletler Allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar.”[/B] [B]El Hatib, Takyid 33[/B] [B]4106 - [U]el-Muttalib İbnu Abdillah İbni Hantab radıyallahu anh anlatıyor: "Zeyd İbnu Sabit Hz. Muaviye radıyallahu anhüma'nın yanına girmişti. Hz. Mu'aviye ona bir hadisten sual etti. Zeyd de hadisi ona söyledi. Hz. Muaviye (orada hazır bulunan bir adama) hadisi yazmasını emretti. Zeyd müdahalede bulunarak Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, hadislerinden hiç bir şey yazmamamızı emretmişti" dedi. Bunun üzerine Hz. Muaviye yazılanı derhal imha etti."[/U][/B] [B]Ebu Davud, İlm 3, (3647).[/B] [B]Ne yazık ki günümüzde, toplumu Kur’an ile uyarmaya kalkanlar, peygamber düşmanı ilan edildi. Sen peygamberimizi devre dışımı bırakıyorsun sözleri ile rivayetler koruma altına alındı adeta. Peygamberimizin yalnız Kur’an ı tebliğ ettiği ve yalnız Kur’an ile hükmetme görevini aldığı ayetlerin üstü örtüldü, sırf atalarının itikatlarını yaşatmak adına.[/B] [B]Özet olarak şunu tekrar söylemek isterim. Allah sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyorum diyor da, biz Kur’an da hiç eksik bırakmadık, gereken açıklamayı birçok örneklerle anlattık, izah ettik diyorsa, lütfen geleneklerin ve rivayetlerin dine yaptığı ilaveleri Kur’an da göremediğimizde, bakın demek ki Kur’an da her şey olmuyormuş demeyelim, bilelim ki Allah ibadetlerimizi ve sorumlu olduğumuz hükümleri, bizler için kolaylaştırmış , açıklamış ve öyle göndermiştir. Allah ın yemin ederek kolaylaştırdığı dini, lütfen nefislerimizin esiri olup zorlaştırmayalım, yoksa bunun hesabını veremeyiz.[/B] [B]Allah cümlemizin yardımcısı olsun. Çünkü çok ama çok zorlu bir dönemden geçiyoruz. Batıl, sanı ve rivayetler öyle güç kazanmış ki, Kur’an din ve imanımızı yaşamamız için, yeterli açıklamanın olmadığı, herkesin anlayamadığı bir rehber olarak, yüksek bir yere asıldı. Böyle yaparak ona saygı gösterdiğimizi zannediyoruz. Allah bizleri affetsin.[/B] [B]Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK[/B][/B] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Atatürk'ün doğduğu şehir?
Cevapla
Forumlar
Dini Konular
Genel Dini Konular
Kur'an ın Namaz Konusunda Verdiği Detaylar.
Top