Ruhumun lisanından
Kalbimin hicranından, mihnet ettiğim firkatin ahından
Sürç-i lisan ettiren gamından, içimi titreten efkarımdan ve ah u zarından
Azat olmayı başarsam, gönlümün şehrettiği kadar sinede hasretini hiç yaşamasam
İnsan gönül ehli olmalı
Kapalı kalan sayfaları aralanmalı, samimiyetle anılmalı
Hiçbir zaman aldatan olmamalı, ne kadar iradi olursa o nispette adanmalı
Aşkın vecdinden südur eden hicranıyla yanmasa, her halükarda teslime adanmalı
Akıl elhak terbiyeye muhtaç
Ruhun asla tekebbür etmez, zira hilkatiyle yol alan bir taç
İraden ne ye muhtaç, her tercihin atine kapı aralayan ve nefsini bekleyen maç
Ey saki bakma melül melül,susmak gerekiyor idrakin sadrından gelen nasıl bir aşk
Hiç bir emek zayi olmaz
Niyet nasıl telakki ederse, o maksadına yabancı kalmaz
Niyaz, ne kadar kalbin firkatiyse, aklın ve izanın lahzasında ki fark ise yanılmaz
İnsan, akıbetini nizam eden nefestir, kaza ve kaderi umutları içinde ki bir fedrettir
Rabbim, ehliyet vermiş
İraden senindir demiş, aklın ve idrakin istikametin içindir
Neden meşkuk bir hal var zihninde, kalbin bizarlaşan nezninde, anılan kederinle
Niçin anlamak istemezsin,yaşayan Kuran olmak içim emek vermezsin ve çekinirsin
Gece ne zaman uyansan
Ağzın acı, dilin kurudur, gözlerin hangi hedefin meylindedir
Zihnin neden bir şaşkınlığın içindedir, müddet-i nefes ne vakit hissedilecektir
Düşünmek niçin kifayet etmeyen mertebedir, tefekkür etmek için neler gereklidir
Evladın ateşlendiği zaman
Eşinin tansiyonu ahengini bozduğu an, merak içindesindir
Teşasın her vecdi senin suskun haline tebarüz eden resmin hazin manzumesidir
Kapın çalınmadan, henüz an dolmadan, aklın ve idrakin solmadan tahkik etmelisin
Mecnunun halinde değilsin
Divanenin meramını kattiyen bilemezsin,aslı merak etmeyensin
Delinin serdettiği kelamı dinler misin, içini yakan ne varsa halinde hisseder misin
Aç kalan çobanın meramından hiç bahsetmeyen zadesin, ancak kendini düşünensin
Lakin, yine de hakkını vermeyen
Muğlak bir halin içinde debelenen, kaygılarıyla demlenensin
Nereye gitsen, sahte kakkahalarını ulu orta sarfetsen neye yarayacak hedersin
İstikametinden habersiz bir nefesin zehabında kalmış, zavallı bir cesetin tarifisin
Mustafa CİLASUN
Kalbimin hicranından, mihnet ettiğim firkatin ahından
Sürç-i lisan ettiren gamından, içimi titreten efkarımdan ve ah u zarından
Azat olmayı başarsam, gönlümün şehrettiği kadar sinede hasretini hiç yaşamasam
İnsan gönül ehli olmalı
Kapalı kalan sayfaları aralanmalı, samimiyetle anılmalı
Hiçbir zaman aldatan olmamalı, ne kadar iradi olursa o nispette adanmalı
Aşkın vecdinden südur eden hicranıyla yanmasa, her halükarda teslime adanmalı
Akıl elhak terbiyeye muhtaç
Ruhun asla tekebbür etmez, zira hilkatiyle yol alan bir taç
İraden ne ye muhtaç, her tercihin atine kapı aralayan ve nefsini bekleyen maç
Ey saki bakma melül melül,susmak gerekiyor idrakin sadrından gelen nasıl bir aşk
Hiç bir emek zayi olmaz
Niyet nasıl telakki ederse, o maksadına yabancı kalmaz
Niyaz, ne kadar kalbin firkatiyse, aklın ve izanın lahzasında ki fark ise yanılmaz
İnsan, akıbetini nizam eden nefestir, kaza ve kaderi umutları içinde ki bir fedrettir
Rabbim, ehliyet vermiş
İraden senindir demiş, aklın ve idrakin istikametin içindir
Neden meşkuk bir hal var zihninde, kalbin bizarlaşan nezninde, anılan kederinle
Niçin anlamak istemezsin,yaşayan Kuran olmak içim emek vermezsin ve çekinirsin
Gece ne zaman uyansan
Ağzın acı, dilin kurudur, gözlerin hangi hedefin meylindedir
Zihnin neden bir şaşkınlığın içindedir, müddet-i nefes ne vakit hissedilecektir
Düşünmek niçin kifayet etmeyen mertebedir, tefekkür etmek için neler gereklidir
Evladın ateşlendiği zaman
Eşinin tansiyonu ahengini bozduğu an, merak içindesindir
Teşasın her vecdi senin suskun haline tebarüz eden resmin hazin manzumesidir
Kapın çalınmadan, henüz an dolmadan, aklın ve idrakin solmadan tahkik etmelisin
Mecnunun halinde değilsin
Divanenin meramını kattiyen bilemezsin,aslı merak etmeyensin
Delinin serdettiği kelamı dinler misin, içini yakan ne varsa halinde hisseder misin
Aç kalan çobanın meramından hiç bahsetmeyen zadesin, ancak kendini düşünensin
Lakin, yine de hakkını vermeyen
Muğlak bir halin içinde debelenen, kaygılarıyla demlenensin
Nereye gitsen, sahte kakkahalarını ulu orta sarfetsen neye yarayacak hedersin
İstikametinden habersiz bir nefesin zehabında kalmış, zavallı bir cesetin tarifisin
Mustafa CİLASUN