Gecenin ışıklarını söndürdüm

MustafaCİLASUN

Özel Üye
Özel üye
Yar…
Artık sana
Gel diyemem
Ne kadar yüzümü
Hasretinin
Rüzgârına döndürsem de
Ümitlenemem
Gecenin ışıklarını söndürdüm


Sessizliğin toprağına
Şevk ve sürurumu gömdüm
Bahtımın her sayfasına
Derin bir tebessümle baktım


Ne kadar
Çile ve cefa varsa
Hamt etmek için
Sahibe sığındım
Neye, nasıl inanıyordum
Ne kadar biliyor
Ve iman ediyordum


Kutsallar
Karşısında kararlıydım
Ve fakat anlamadan
Nasıl sahip çıkardım
Kitap derin bir muamma
Olarak karşımdaydı


Öksüz ve yetim
Peygamber anlaşıldı mı?
Din adına dindarlık
Yapanlar sanki kadıydı
Kalbi hassasiyet
Onlardan çok uzaktı


Ritüel ve şekle
Bürünmek mi kurtaracaktı
Mukallit kimlik
Ne zamandan beri irfandı
Bizi bizden uzaklaştıran
Nedenler vardı


Bir insan
Kendi kimliğine
Bu kadar uzaklaşır mıydı?
Ruh ve dimağ adına,
Kalp ve vicdan
Namına ne vardı
Nefs zaten her bakımdan
Ortalıkta salınandı


Edep
Ve hayâ
Umursanmayan
Hayati hakikatti
Cehaletin ve pişkinliğin
Her türlüsü karşımızdaydı…


Mustafa Cilasun
 
Top