Dünyada ve Türkiye'de Kürtler
Dünyadaki Kürtleri ve Türkiye'deki Kürtleri araştırdığımız zaman çok ilginç sonuçlara varıyoruz. Araştırmamızda hem ilginç hem de üzücü sonuçlara varıyoruz.
İran'daki Kürtler; İranın hiç bir devlet kuruluşunda Kürtler memur olamaz, resmi olarak çalışamaz. Kurulan siyasi partilerin hiçbirinin işlevselliği yoktur sadece adı vardır. Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları İran’ın batısında bulunan İlam, Kirmanşah, Qesrışirin, Huremabad, Senendej, Mahabad ve Urmiye’de hakim nüfus olarak yaşamakta. Bu yerlerde devletin hizmeti yoktur. Kürt işadamları fabrika yada yatırım yapamaz bu bölgede. Kürtler çocuklarına Kürtçe isim veremez. İran'da Kürtler birinci ikinci değil üçüncü sınıf insanlardır. Devlete karşı en hafif sesle yada tavırla yapılan eleştiriler hemen idamla sonuçlanır.
Iraktaki Kürtler; Yıllarca Saddam zulmü altında ezilen bir Kürt topluluğunu görüyoruz. İran savaşı sırasında Saddam'ın Halepçe'ye attığı kimyasal bombalarla 3 bin ile 5 bin arasında Kürt öldürüldü ve binlerce yaralı. Kürtler Irakta Baas rejiminde hep ikinci sınıf insan statüsünde kaldılar. Kürt bölgesi lideri Barzani Türk pasaportu ile seyahat ederdi. Kürtlere pasaport verilmezdi, devlet hizmetinden yararlanamazlardı.Devletin önemli kuruluşlarında yer alamazlardı taki Saddam Hüseyin'in devrilmesine kadar böyle devam etti. 1980 yılların ikinci yarısından itibaren Saddam zulmünden kaçarak On binlerce Kürt Türkiye'ye sığındı. Türkiye devleti Kürt sığınmacılara yani peşmergelere ev iş verdi.Bir çoğu Türkiye vatandaşlığına geçti.
Bir süre sonra Türkiye Devletine karşı pkkanın en büyük destekçileri peşmerge Kürtleri oldu. İhanetin böylesi hiç görülmemiştir.
Suriyedeki Kürtler; Suriye'deki Kürtlerin büyük çoğunluğunun kimliği dahi yok, vatansız sayılıyor. Suriye'deki Baas rejiminin diktatörü Esat yönetiminin ezilen kanadı. En kötü şartlarda çalışan kesim hep Kürtler olmuştur. Siyasi oluşumu asla olamayacağı gibi devletin hiç bir kuruluşunda yer alamaz, hizmet alamaz yok statüsündedir. Dünyada yaşayan Kürtlerin en kötü durumda olduğu ülkedir Suriye. Kürtçe konuşmak ve Kürtçe yayınlar yasak. Eğitim, okul asla olamaz.
Türkiyedeki Kürtler ; Dünyada yaşayan Kürtlerin özgür olduğu birinci sınıf vatandaş olduğu tek ülke Türki'yedir. Türkiye devletinde Türkler ve Kürtler yüz yıllardır aynı kaderi, aynı köyü, aynı sokağı, aynı şehiri ve aynı Camiyi sorunsuzca paylaşmıştır. Birbirlerinden kız alıp kız vermişlerdir, akrabalık bağları çok kuvvetlidir. Kürtler Devletin tüm birimlerinde istedikleri şekilde görev almışlardır. En yüksek makamlar olan Cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, bakanlık ve diğer tüm memur makamlarında bulunmuşlardır, bulunmaktadırlar. Her Türk gibi Devletin asli sahipleridir. Dillerini özgürce kullanıp sadece resmi işlerde Türkçe kullanmışlardır.
Türkiye Devletindeki Kürtlerle Türkler bir elin parmakları gibi yada bir parmağın etiyle tırnağı gibi iç içe geçmiştir. Aralarında hiç bir zaman ben sen kavgası olmadığı gibi bir birlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar.
Türkiye'de yapılan 12 Eylül 1980 Askeri ihtilalinden sonra kurulan Özal hükümeti zamanında 1983 yılında pkaka adında bir terör örgütü ortaya çıktı. Bölgede yaşayan bir çok Kürt vatandaşı Türk vatandaşı hunharca kalleşçe öldürdü. Bölgeye hizmet götürecek araçları yaktı, okulları yaktı, devlet kuruluşlarını hastahaneleri yaktı. Kürt halkının hakkını arıyoruz adı altında; halkı cahilleştirmek için devletten koparmak için her türlü çirkefliği gösterdiler. Özellikle pkaka terör örgütü içinde Ermenilerin çokluğu dikkatlerden hiç kaçmıyordu. Çünkü bu örgütün asıl amacı ermeni emellerini gerçekleştirmekti. Kaçırılan gençler ve beyni yıkanan gençlerin sayısı her geçen gün artıyordu. Türkülerle oyunlarla genç Kürtlerin akılları yıkanıyor yıllarca aynı kaderi paylaştıkları Türklere düşman ediyorlardı. Devlet otoritesinin barış süreci adı altında zayıflatıldığı illerde, ilçelerde, köylerde Pkaka terör örgütünün baskısı her geçen gün halk üzerinde artmış ve hiç istemedikleri ve istenilmeyen sonuçlarla Kürt ve Türk halkı karşı karşıya bırakıldı.
Kürtlerin yoğunlukta yaşadıkları başta D.Bakır ve ilçeleri olmak üzere Batman, Siirt, Mardin ve Van'da halk perişan halde. Halk, devlet güçlerinin pkaka terör örgütünden şehirlerini temizlemesini beklemekte.
Özgürlükler ülkesi olan Türkiye Devletine ihanet edenlere yine Kürt halkı cevap verecektir.
Katip
Dünyadaki Kürtleri ve Türkiye'deki Kürtleri araştırdığımız zaman çok ilginç sonuçlara varıyoruz. Araştırmamızda hem ilginç hem de üzücü sonuçlara varıyoruz.
İran'daki Kürtler; İranın hiç bir devlet kuruluşunda Kürtler memur olamaz, resmi olarak çalışamaz. Kurulan siyasi partilerin hiçbirinin işlevselliği yoktur sadece adı vardır. Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları İran’ın batısında bulunan İlam, Kirmanşah, Qesrışirin, Huremabad, Senendej, Mahabad ve Urmiye’de hakim nüfus olarak yaşamakta. Bu yerlerde devletin hizmeti yoktur. Kürt işadamları fabrika yada yatırım yapamaz bu bölgede. Kürtler çocuklarına Kürtçe isim veremez. İran'da Kürtler birinci ikinci değil üçüncü sınıf insanlardır. Devlete karşı en hafif sesle yada tavırla yapılan eleştiriler hemen idamla sonuçlanır.
Iraktaki Kürtler; Yıllarca Saddam zulmü altında ezilen bir Kürt topluluğunu görüyoruz. İran savaşı sırasında Saddam'ın Halepçe'ye attığı kimyasal bombalarla 3 bin ile 5 bin arasında Kürt öldürüldü ve binlerce yaralı. Kürtler Irakta Baas rejiminde hep ikinci sınıf insan statüsünde kaldılar. Kürt bölgesi lideri Barzani Türk pasaportu ile seyahat ederdi. Kürtlere pasaport verilmezdi, devlet hizmetinden yararlanamazlardı.Devletin önemli kuruluşlarında yer alamazlardı taki Saddam Hüseyin'in devrilmesine kadar böyle devam etti. 1980 yılların ikinci yarısından itibaren Saddam zulmünden kaçarak On binlerce Kürt Türkiye'ye sığındı. Türkiye devleti Kürt sığınmacılara yani peşmergelere ev iş verdi.Bir çoğu Türkiye vatandaşlığına geçti.
Bir süre sonra Türkiye Devletine karşı pkkanın en büyük destekçileri peşmerge Kürtleri oldu. İhanetin böylesi hiç görülmemiştir.
Suriyedeki Kürtler; Suriye'deki Kürtlerin büyük çoğunluğunun kimliği dahi yok, vatansız sayılıyor. Suriye'deki Baas rejiminin diktatörü Esat yönetiminin ezilen kanadı. En kötü şartlarda çalışan kesim hep Kürtler olmuştur. Siyasi oluşumu asla olamayacağı gibi devletin hiç bir kuruluşunda yer alamaz, hizmet alamaz yok statüsündedir. Dünyada yaşayan Kürtlerin en kötü durumda olduğu ülkedir Suriye. Kürtçe konuşmak ve Kürtçe yayınlar yasak. Eğitim, okul asla olamaz.
Türkiyedeki Kürtler ; Dünyada yaşayan Kürtlerin özgür olduğu birinci sınıf vatandaş olduğu tek ülke Türki'yedir. Türkiye devletinde Türkler ve Kürtler yüz yıllardır aynı kaderi, aynı köyü, aynı sokağı, aynı şehiri ve aynı Camiyi sorunsuzca paylaşmıştır. Birbirlerinden kız alıp kız vermişlerdir, akrabalık bağları çok kuvvetlidir. Kürtler Devletin tüm birimlerinde istedikleri şekilde görev almışlardır. En yüksek makamlar olan Cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, bakanlık ve diğer tüm memur makamlarında bulunmuşlardır, bulunmaktadırlar. Her Türk gibi Devletin asli sahipleridir. Dillerini özgürce kullanıp sadece resmi işlerde Türkçe kullanmışlardır.
Türkiye Devletindeki Kürtlerle Türkler bir elin parmakları gibi yada bir parmağın etiyle tırnağı gibi iç içe geçmiştir. Aralarında hiç bir zaman ben sen kavgası olmadığı gibi bir birlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar.
Türkiye'de yapılan 12 Eylül 1980 Askeri ihtilalinden sonra kurulan Özal hükümeti zamanında 1983 yılında pkaka adında bir terör örgütü ortaya çıktı. Bölgede yaşayan bir çok Kürt vatandaşı Türk vatandaşı hunharca kalleşçe öldürdü. Bölgeye hizmet götürecek araçları yaktı, okulları yaktı, devlet kuruluşlarını hastahaneleri yaktı. Kürt halkının hakkını arıyoruz adı altında; halkı cahilleştirmek için devletten koparmak için her türlü çirkefliği gösterdiler. Özellikle pkaka terör örgütü içinde Ermenilerin çokluğu dikkatlerden hiç kaçmıyordu. Çünkü bu örgütün asıl amacı ermeni emellerini gerçekleştirmekti. Kaçırılan gençler ve beyni yıkanan gençlerin sayısı her geçen gün artıyordu. Türkülerle oyunlarla genç Kürtlerin akılları yıkanıyor yıllarca aynı kaderi paylaştıkları Türklere düşman ediyorlardı. Devlet otoritesinin barış süreci adı altında zayıflatıldığı illerde, ilçelerde, köylerde Pkaka terör örgütünün baskısı her geçen gün halk üzerinde artmış ve hiç istemedikleri ve istenilmeyen sonuçlarla Kürt ve Türk halkı karşı karşıya bırakıldı.
Kürtlerin yoğunlukta yaşadıkları başta D.Bakır ve ilçeleri olmak üzere Batman, Siirt, Mardin ve Van'da halk perişan halde. Halk, devlet güçlerinin pkaka terör örgütünden şehirlerini temizlemesini beklemekte.
Özgürlükler ülkesi olan Türkiye Devletine ihanet edenlere yine Kürt halkı cevap verecektir.
Katip