Beğendiğin Şarkıcı Ve Şarkısı

Safir

Özel Üye
Özel üye
Barış Manço_ Dönence

Gün çoktan döndü buralarda
Ve ben simsiyah bir gecenin koynunda yapayalnız bekliyorum
Duyuyorum, görüyorum
Bir gün gelecek dönence
Biliyorum..

Simsiyah gecenin koynundayım yapayalnız
Uzaklarda bir yerlerde güneşler doğuyor
Biliyorum..

Kupkuru bir ağacın dalıyım yapayalnız
Uzaklarda bir yerlerde bir şeyler kök salıyor
Görüyorum..

Çatlamış dudağımda ne bir ses ne bir nefes
Uzaklarda bir yerlerde türküler söyleniyor
Duyuyorum..
Görüyorum..
Biliyorum..
 

Safir

Özel Üye
Özel üye
Barış Manço_Sarı Çizmeli Mehmet Ağa

Yaz dostum güzel sevmeyene adam denir mi
Yaz dostum selam almayana yiğit denir mi
Yaz dostum altı üstü beş metrelik bez için
Yaz dostum boşa geçmiş ömre yaşam denir mi

Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet ağa bir gün öder hesabı

Yaz dostum yoksul görsen besle kaymak bal ile
Yaz dostum garipleri giydir ipek şal ile
Yaz dostum öksüz görsen sar kanadın kolunu
Yaz dostum kimse göçmez bu dünyadan mal ile

Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet ağa bir gün öder hesabı

Yaz dostum Barış söyler kendi bir ders alır mı
Yaz dostum su üstüne yazı yazsan kalır mı
Yaz dostum bir dünya ki haklı haksız karışmış
Yaz dostum boşa koysan dolmaz dolusu alır mı

Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet ağa bir gün öder hesabı
 

Safir

Özel Üye
Özel üye
Barış Manço_Halil İbrahim Sofrası

İnsanoğlu haddin bilir kem söz söylemez iken
Elalemin namusuna yan gözle bakmaz iken
Bir sofra kurulmuş ki Halil İbrahim adına
Ortada bir tencere boş mu dolu mu bilen yok

Buyurun dostlar buyurun Halil İbrahim sofrasına

Daha çatal bıçak kaşık icat edilmemişken
İsmail'e inen koç kurban edilmemişken
Bir kavga başlamış ki nasip kısmet uğruna
Kapağı ver kulbu al kurbanı hiç soran yok

Buyurun dostlar buyurun Halil İbrahim sofrasına

Yıllardır sürüp giden bir pay alma çabası
Topu topu bir dilim kuru ekmek kavgası
Bazen durur bakarım bu ibret tablosuna
Kimi tatlı peşinde kimininse tuzu yok

Buyurun dostlar buyurun Halil İbrahim sofrasına

Alnı açık gözü toklar buyursunlar baş köşeye
Kula kulluk edenlerse ömür boyu taş döşeye
Nefsine hakim olursan kurulursun tahtına
Çalakaşık saldırırsan ne çıkarsa bahtına

Halat gibi bileğiyle yayla gibi yüreğiyle
Çoluk çocuk geçindirip haram nedir bilmeyenler
Buyurun sizde buyurun
Buyurun dostlar buyurun

Barış der her bir yanın altın gümüş taş olsa
Dalkavuklar etrafında el pençe divan dursa
Sapa kulba kapağa itibar etme dostum
İçi boş tencerenin bu sofrada yeri yok
Para pula ihtişama aldanıp kanma dostum
İçi boş insanların bu dünyada yeri yok..
 

Safir

Özel Üye
Özel üye
Çilekeş_Siyah

Yorgunsun, hep hastasın
Vaziyetin farkındasın
Yalnızsın hep, mutsuzsun
Belki de umarsız, duyarsızsın
Böyle geçmez anla, ömrüne yazık etme
Kaybetme kendini, kendi rengini
Bari sen solma, her yer siyah..

Simsiyah yine her taraf
Yanlış düzen, yanlış zaman
Yitip giden bu umutlara bir ben miyim hep kan ağlayan?..

Bazı şeyler var, kayıtsız kalmaya gelmez, affetmez.
Kaçtığın yerde hiç olmaz belki derdine yanan..
Farkında olmak, üzülmek çözmeye yetmez herşeyi
İtiraz etmek, hesap sormak gerek bazen karanlığa..

Hiç sabrın kalmasa bile vazgeçersen, kaybedersin
Herşey değişir birdenbire!..

Simsiyah yine her taraf
Yanlış düzen, yanlış zaman
Sönüp giden bu ışıklara tek ben miyim hep kan ağlayan?..

Ahlaksız, sahtekar, ziyankar onlar hep, düzenbazlar
İnanma, söylenenler hep yalan
Kaybetme kendini, kendi rengini
Bari sen solma, yok olma!
Şansın varken anla
Bari sen anla!
Simsiyah, her yer siyah...

Vazgeçersen kaybedersin, vazgeçersen yitip gidersin
Vazgeçersen kaybedersin, vazgeçersen solup gidersin...
 
Top