Nasıl girdik birbirimizin aklına? çarpıştık mı? Hayır.
Yıldırım çarpması mıydı? Yok canım! Sen zaten
paratoner gibiydin, benim fırtınalarım ise çok başka
kalplerin coğrafyalarında esiyordu.
Tanıştık, birbirimizi tanıdık mı? Tanıştığımız pek
söylenemez, birbirimizi tanıdığımız ise hiç
söylenemez...
Yavaş yavaş birbirimize alıştığımızz için mi oldu bütün
bunlar? Hayır. Bir türlü alışamadık birbirimize.
Sen hâlâ irkiliyorsun! Ben hâlâ laflarımı karıştırıyorum...
Dogrusu şu ki, birbirimizin yanından gelip geçerken,
ne olduysa oldu işte, takıldık, hatta yapıştık
sanki...
Senin gözlerin kaldı bende, benim sözlerim sende...
Senin başını öne eğişin, gülüşün, onca kalabalık
içinde kendi başınalığın iz bıraktı bende...
Benim bakışlarım kaldı sende...
Senin yürüyüşün, benim duruşum...
ikide bir çikan bir kopça gibi, ikide bir açılan
çıtçıt gibi. Bir bağlandık, bir koptuk; bir takıldık.
Yıldırım çarpması mıydı? Yok canım! Sen zaten
paratoner gibiydin, benim fırtınalarım ise çok başka
kalplerin coğrafyalarında esiyordu.
Tanıştık, birbirimizi tanıdık mı? Tanıştığımız pek
söylenemez, birbirimizi tanıdığımız ise hiç
söylenemez...
Yavaş yavaş birbirimize alıştığımızz için mi oldu bütün
bunlar? Hayır. Bir türlü alışamadık birbirimize.
Sen hâlâ irkiliyorsun! Ben hâlâ laflarımı karıştırıyorum...
Dogrusu şu ki, birbirimizin yanından gelip geçerken,
ne olduysa oldu işte, takıldık, hatta yapıştık
sanki...
Senin gözlerin kaldı bende, benim sözlerim sende...
Senin başını öne eğişin, gülüşün, onca kalabalık
içinde kendi başınalığın iz bıraktı bende...
Benim bakışlarım kaldı sende...
Senin yürüyüşün, benim duruşum...
ikide bir çikan bir kopça gibi, ikide bir açılan
çıtçıt gibi. Bir bağlandık, bir koptuk; bir takıldık.