Sevdiğin kɑdɑr sevilirsin.
Gelmesen önemli değil, gelsen önemli olurdu.
Kɑybedecek birşeyim kɑlmɑdı. Kɑzɑnmɑyɑ bɑşlıyorum
Yɑnıltmɑsın senı melek bɑkıslɑr bɑzılɑrını şeytɑn bıle ɑyɑktɑ ɑlkışlɑr.
Her insɑn huzur verir,kimileri gelince kimileri gidince.
Umut kɑybolsɑ dɑ yolunu bulur..
Nur İçinde Yɑt Kɑlbim Ben Kɑtilini Çok Sevdim.
Mutlɑk değer içindeki X gibiyim.
Tekrɑrı yoktur bɑzı şeylerin ɑşk gibi, hɑyɑt gibi, ömür gibi…
Sessizliğim bir çığlıktı hepinizmi sɑğırdınız?
Sɑhrɑ çölü kɑdɑr büyük bir kɑlbim vɑr gel kumɑ boğul !
Gök kuşɑğım kirlendi renklerinle yıkɑrmısın?
Şirinleri mɑvi sɑnɑrdım görmeden önce seni
Sen bɑnɑ gel desen ben kɑvimler göçüyüm.
Her tercih bir vɑzgeçiştir.
Sen de yaz yaz yaz, bir kenara yaz bütün sözlerini.
Üzülme ne olur, bugünler dün olur.
Beklemek değil de, boşuna beklemek çok kötü.
Sessizliği dinle, söyleyecek çok şeyi var.
Hayal kırıklıklarını hiçbir alçı tutmuyor.
Her günüm en güzel günüm.
Kendimden çok sevmem artık aşkla kimseyi.
Her şeyi boşverdim boşverdiklerimin arasına hoşgeldin.
Gözlerimin rengi standart ama bakışlarım adamına göre değişiyor.
Onur yaşamdan üstündür…
“Gitmek” sɑdece bir eylemdir. ”Unutmɑk” ise kocɑmɑn bir devrim.
Olurunɑ bırɑktım seni; olmɑzlɑrın bende kɑldı.
Elvedɑ dercesine bɑkɑn gözlerine eyvɑllɑh çeker giderim…
sɹǝʇ nq ʞǝʇ ɹıq ؛ɐp ɐpunloʎ ʎǝsɹǝɥ ıʞuɐS.
Korkaklıkta ar, ilerlemekte şeref var…
Kalbime söyleyemedim gittiğini, seni halen benimle biliyor…
‘UNUT’ demekten daha büyük bir küfür yoktur benim yüreğimin lugatında..
Sırf seninle diğer tarafta karşılaşmamak için, Helal ediyorum hakkımı..
Tek kişilik miydi bu şehir, Sen gidince bomboş kaldı.
Ben o yâre sevmesini öğretemedim…
Sevmek bir eylemdir.
Ancak yaradan dener kulunu, insan insanı denerse kalp hüküm giyer…
En çok Gözlerime Gömülürsün, Gözlerimi Kaparım. Vasiyetimi Yazarım..
Hadi kaldır kadehini sevgili varsa şerefine yoksa gidişine…
Bizimkisi bir aşk hikayesi değildi, bizimkisi aşktı gerisi hikayeydi.
Giderim Kendimden Ötelere …
Kaç lisan bilirsen bil; terk edilmeyi, yüreğine tercüme edemeyeceksin.
Farklıyız işte.. Sen gül’ü severdin. ben gülüşünü sevgili…
Her suskunluk; Bir iç kanamasıdır ilişkilerde…
Bende duran zaman sende nasıl geçiyor?
İçimde ölen biri var.
Lafın bile gelişi var, sen hala nerdesin?
Ne kadar seni yazmaya kalksam, aklımdaki seni mısralara sığdıramıyorum.
Oluruna bıraktım seni; olmazların bende kaldı.
Aldatmak hata değildir, kimse yanlışlıkla soyunup sevişmez.
Karla karışık ‘Âşk’ yağıyor bugünlerde, ve bana ‘Dolu Dolu’ ‘SEN’ düşüyorsun…
Beni unutarak değil, severek bağışla.
Ben istemem öyle, iki günlük sevgi, yüreğin varsa bir ömür sev beni.
Ne kadar seviyorsun dersen; O kadar işte. Tavanı kadar sokağın ve dibi kadar cehennemin..
Hiç kimse senin kadar fikrime huzur değil.
Hadi takas edelim birşeylerimizi … Mesela gülüşünden ver ömrümden al.
Bunlar da geçecek şüphesiz. Seni unutmama kaç yüzyıl kaldı ki..
Her konuşmak isteyişinde, Ona bakıp susmaktır AŞK…
Geçmişim Yangından Kalan Kırıntılar Gibidir…
İşte Gidiyorum… ‘ Penceresiz Bir Dünyanın Bilinmez Labirentine ‘
Sen hakka işlediğim en büyük günahımsın benim!
Yalnızlığım; hayatımın tek sırdaşı.
Galiba ben bu aşkta iyi halden müebbet yedim.
Önceden altını çizdiklerimin şimdi üstünü çiziyorum…
Hayatın her cilvesine alıştım… Yalnız senin yokluğuna alışamadım..!
Karşılıksız sevmek damla damla ölmektir.
Karantinaya aldım yarınımı… Kimse giremeyecek..
Mevsimin suçu yok, Yokluğun soğuk!
Ben senin mutluluğunu istiyorum dedi ve aldı gitti.
Yıldızlara uzanan ellerimde bir isyandır yalnızlığım.
Giderek daha çok seviyorum seni demişti. o yüzden gitti demekki.
Adam gibi sevenin aldığı ödüldür yalnızlık.
Başını Dik Tut Prenses Tacın Düşmesin.
Zamansızdır ayrılıklar.
Gelmesen önemli değil, gelsen önemli olurdu.
Kɑybedecek birşeyim kɑlmɑdı. Kɑzɑnmɑyɑ bɑşlıyorum
Yɑnıltmɑsın senı melek bɑkıslɑr bɑzılɑrını şeytɑn bıle ɑyɑktɑ ɑlkışlɑr.
Her insɑn huzur verir,kimileri gelince kimileri gidince.
Umut kɑybolsɑ dɑ yolunu bulur..
Nur İçinde Yɑt Kɑlbim Ben Kɑtilini Çok Sevdim.
Mutlɑk değer içindeki X gibiyim.
Tekrɑrı yoktur bɑzı şeylerin ɑşk gibi, hɑyɑt gibi, ömür gibi…
Sessizliğim bir çığlıktı hepinizmi sɑğırdınız?
Sɑhrɑ çölü kɑdɑr büyük bir kɑlbim vɑr gel kumɑ boğul !
Gök kuşɑğım kirlendi renklerinle yıkɑrmısın?
Şirinleri mɑvi sɑnɑrdım görmeden önce seni
Sen bɑnɑ gel desen ben kɑvimler göçüyüm.
Her tercih bir vɑzgeçiştir.
Sen de yaz yaz yaz, bir kenara yaz bütün sözlerini.
Üzülme ne olur, bugünler dün olur.
Beklemek değil de, boşuna beklemek çok kötü.
Sessizliği dinle, söyleyecek çok şeyi var.
Hayal kırıklıklarını hiçbir alçı tutmuyor.
Her günüm en güzel günüm.
Kendimden çok sevmem artık aşkla kimseyi.
Her şeyi boşverdim boşverdiklerimin arasına hoşgeldin.
Gözlerimin rengi standart ama bakışlarım adamına göre değişiyor.
Onur yaşamdan üstündür…
“Gitmek” sɑdece bir eylemdir. ”Unutmɑk” ise kocɑmɑn bir devrim.
Olurunɑ bırɑktım seni; olmɑzlɑrın bende kɑldı.
Elvedɑ dercesine bɑkɑn gözlerine eyvɑllɑh çeker giderim…
sɹǝʇ nq ʞǝʇ ɹıq ؛ɐp ɐpunloʎ ʎǝsɹǝɥ ıʞuɐS.
Korkaklıkta ar, ilerlemekte şeref var…
Kalbime söyleyemedim gittiğini, seni halen benimle biliyor…
‘UNUT’ demekten daha büyük bir küfür yoktur benim yüreğimin lugatında..
Sırf seninle diğer tarafta karşılaşmamak için, Helal ediyorum hakkımı..
Tek kişilik miydi bu şehir, Sen gidince bomboş kaldı.
Ben o yâre sevmesini öğretemedim…
Sevmek bir eylemdir.
Ancak yaradan dener kulunu, insan insanı denerse kalp hüküm giyer…
En çok Gözlerime Gömülürsün, Gözlerimi Kaparım. Vasiyetimi Yazarım..
Hadi kaldır kadehini sevgili varsa şerefine yoksa gidişine…
Bizimkisi bir aşk hikayesi değildi, bizimkisi aşktı gerisi hikayeydi.
Giderim Kendimden Ötelere …
Kaç lisan bilirsen bil; terk edilmeyi, yüreğine tercüme edemeyeceksin.
Farklıyız işte.. Sen gül’ü severdin. ben gülüşünü sevgili…
Her suskunluk; Bir iç kanamasıdır ilişkilerde…
Bende duran zaman sende nasıl geçiyor?
İçimde ölen biri var.
Lafın bile gelişi var, sen hala nerdesin?
Ne kadar seni yazmaya kalksam, aklımdaki seni mısralara sığdıramıyorum.
Oluruna bıraktım seni; olmazların bende kaldı.
Aldatmak hata değildir, kimse yanlışlıkla soyunup sevişmez.
Karla karışık ‘Âşk’ yağıyor bugünlerde, ve bana ‘Dolu Dolu’ ‘SEN’ düşüyorsun…
Beni unutarak değil, severek bağışla.
Ben istemem öyle, iki günlük sevgi, yüreğin varsa bir ömür sev beni.
Ne kadar seviyorsun dersen; O kadar işte. Tavanı kadar sokağın ve dibi kadar cehennemin..
Hiç kimse senin kadar fikrime huzur değil.
Hadi takas edelim birşeylerimizi … Mesela gülüşünden ver ömrümden al.
Bunlar da geçecek şüphesiz. Seni unutmama kaç yüzyıl kaldı ki..
Her konuşmak isteyişinde, Ona bakıp susmaktır AŞK…
Geçmişim Yangından Kalan Kırıntılar Gibidir…
İşte Gidiyorum… ‘ Penceresiz Bir Dünyanın Bilinmez Labirentine ‘
Sen hakka işlediğim en büyük günahımsın benim!
Yalnızlığım; hayatımın tek sırdaşı.
Galiba ben bu aşkta iyi halden müebbet yedim.
Önceden altını çizdiklerimin şimdi üstünü çiziyorum…
Hayatın her cilvesine alıştım… Yalnız senin yokluğuna alışamadım..!
Karşılıksız sevmek damla damla ölmektir.
Karantinaya aldım yarınımı… Kimse giremeyecek..
Mevsimin suçu yok, Yokluğun soğuk!
Ben senin mutluluğunu istiyorum dedi ve aldı gitti.
Yıldızlara uzanan ellerimde bir isyandır yalnızlığım.
Giderek daha çok seviyorum seni demişti. o yüzden gitti demekki.
Adam gibi sevenin aldığı ödüldür yalnızlık.
Başını Dik Tut Prenses Tacın Düşmesin.
Zamansızdır ayrılıklar.