Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Edebiyat / Kültür / Sanat
Edebiyat / Kitap
İlkçağ Filozofları
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="ZeyNoO" data-source="post: 407948" data-attributes="member: 10904"><p><strong><span style="color: #FF0000">Sokrates</span></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><img src="http://i.imgur.com/AeLdp.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable fr-fil" style="" />Heykeltıraş Sophroniskos'un ve ebe Fenarete'nin oğlu olan Sokrates, Antik Yunan filozofudur. Yunan Felsefesinin kurucularındandır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Özel hayatına ilişkin fazla bir şey bilinmeyen sokrates, Platon ve Ksenophon'a kadar uzanan bir geleneğe göre kendisine üç çocuk veren Ksanthippi ile evlidir. Platon ve Ksenophun çizdiği portreye göre basık burunlu, patlak gözlü, sarı dudaklı ve göbeklidir. Alçakgönüllü, alışkanlıkları ve felsefeden başka bir uğraşı olmadığı bilinen sokrates, başta öğrencisi Platon olmak üzere Yunan gençleri üzerinde giderek kendisini taklit etmeye varan derecede yükselen bir etki yaratır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates gibi yalın ayak yürürler, yıkanmazlar. Hatta bu grup özentisini alaya almak için Aristophanes Kuşlar adlı komedyasında bir terim icat eder. Bu terim Esokraton'dur. Uzun saçlı olurlar, açlık çekerler, yıkanmazlar, Sokrateslik taslayanlardır. Ahlak felsefesinin kurucusu olarak kabul edilen Sokrates'in yaşamının en belirgin olaylarından biri M.Ö 399 yılında hakkında açılan davadır. Platon'un Sokrates'in Savunması adlı eserinde anlattığı kadarıyla Sokrates, şehrin tanrılarına inanmamak onların yerine başka tanrılar koymak ve böylece gençliği zehirlemekle suçlanır. Sokrates bu suçlamalar karşısında ölüme mahkum edilir. Yazılı bir eseri bulunmamaktadır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong></strong></p><p style="text-align: center"><strong><img src="http://cerezforum.com/_ozel/extra/ayrac.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p><p></strong></p><p><strong><span style="color: #FF0000">Sokrates'te Felsefi Başlangıç</span></strong></p><p><strong>Sokrates'in felsefi yaşamına başlangıçlık eden olay Delphoi Tapınağı ziyaretidir. Sokrates felsefesinin ana temalarını ele alan başlıca kaynak Sokrates'in Savunması adlı diyalogtur. Bu diyalog Sokrates hakkında açılan dava sonrasında Platon tarafından kaleme alınan bir felsefi başkaldırıdır. Bu eser, sokrates'in felsefi yaklaşımı uyarınca sürdürdüğü yaşamını sergiler. Sokrates yaşam tarzını ve yaşam tarzı nedeniyle sahip olduğu güçlü düşmanlıkları sergilemek amacıyla dostu Khairephon'un Delphoi Tapınağı kahini Pythies'e kendisi ile ilgili ziyaretini aktarmayı gerekli görür.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Khairephon, kahine Sokrates'ten daha bilge birisinin bulunup bulunmadığını sorduğunda kahin, ondan daha bilge birisinin bulunmadığını söyler. Bu bilgiyi alan Sokrates önce şüpheye düşer, çünkü hiçbir şey bilmediğinin farkındadır. Tanrı yalan söylemeyceği için kahinin sözlerinin doğruluğundan şüphe etmemek durumundadır. öylece söz konusu kehanetin, çözümlenmesi gereken bir bilmece olduğunu düşünerek araştırmaya koyulur. Önce adı bilgeye çıkan politikacıya, sonra ozanlara, daha sonra da sahip oldukları Sophia ile ünlü olan ustaların ve zanaatkarların yanına gider. Onlara sorduğu sorularla, onların bilge olmadıklarını kavrar.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates bunların cehaletin pençesinde kıvrandıklarını fark eder ve hem bilmedikleri şeyleri bildiklerini sandıklarını hem de neleri bilmediklerinin farkında olmadıklarını anlar. Cehaletten daha büyük bir kötülük yoktur. Sokrates o kişilerden farklı olarak; bilmediğini bilir, tam da bu noktada o kişilerden daha bilge olmaktadır. Yani Sokrates kendi cehaletinin farkında olmak gibi insani bilgeliğe sahiptir. Yani sokrates kendini bilmekte ve kendini tanımaktadır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates, kahinin söylediği sözlerin gerçek anlamını bulmak için uyguladığı sorgulama sonunda Pythies'in ne demek istediğini anlamıştır. Onların arasında en bilge olduğu doğrudur. Çünkü kendisi hiçbir şey bilmediğinin farkındadır. Sokrates böylece insanlarla, gerçek bilginin tek sahibi olan tanrılar arasında aracı durumundadır. Bu konum aslında Platon'un Lysis ve Şölen adlı eserlerinde belirttiği gibi, filozofun konumudur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates'in kendini tanı ilkesinin başlıca sebebi; her kişinin yaratılıştan iyi olduğu görüşünden gelir. Kimse bile bile kötü değildir. Her kötülük bilgisizlikten gelir ve sokrates'in akılcılığı buna denk gelmektedir.</strong></p><p><strong></strong></p><p style="text-align: center"><strong><img src="http://cerezforum.com/_ozel/extra/ayrac.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p><p></strong></p><p><strong><span style="color: #FF0000">Sokrates'in Diyalektik Uslamlama Yöntemi</span></strong></p><p><strong>Kehanet anlatısı, genellikle Sokrates'in, bilgelikleriyle ünlenenlere yöneltip onları bunalttığı soruları akla getirir. Bu tür yaklaşımlar çürütme' denen belli bir kalıp içerisinde sergilenir. Bu yöntem felsefe tarihinin ilk yöntemi bakınımdan oldukça önemlidir. Eski Yunanca'da 'sınamadan geçirmek' ya da çürütme' anlamına gelen elenchos yöntemi, doğruluğundan şüphe duyulmayan bir sava karşı yöneltilen çeşitli sorularla, yapılan açıklamalarla, savın kapsamının olabildiğince genişletilmesiyle, en sonunda savın kendi içine taşdığı çelişki ve tutarsızlıkların kanıtlanmasıyla doğruluk savlarının çürütülmesinin amaçlandığı düşünsel diyalektik bir süreçten oluşmaktadır. Sokrates tarzı bu çürütmenin aşamaları şöyledir;</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><em><span style="color: #000000">1.Yanıtlayan, çürütmenin amacını oluşturacak p önermesini savunur.</span></em></strong></p><p><strong><em><span style="color: #000000">2.Sokrates akıl yürütmenin ürünü q ve r önermeleri üzerinde yanıtlayanla tartışmasız hem fikir olur.</span></em></strong></p><p><strong><em><span style="color: #000000">3.Sokrates'i yanıtlayan q ve r önermelerinden ancak karşıt -p önermesine ulaşacağını kanıtlar.</span></em></strong></p><p><strong><em><span style="color: #000000">4.Sokrates bu noktada p'nin yanlış, karşıt p'nin doğru olduğunu gösterildiğini ileri sürer.</span></em></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates'e göre çürütme uygulaması o denli önemlidir ki, Savunma da bunun felsefeyle aynı şey olduğunu savunur. Filozofça yaşamanın insanın kendisini ve başkasını sürekli sınamak olduğunu açıklar. Bu manada Sokrates'in diyalektik uslamlama yönteminin amacı insanların iyiye, güzele, erdeme yönelik sürekli bir felsefe arayışı içinde olmalarının sağlanmasıdır. Diyalektik yöntemde yanıt arayan hemen bütün sorular, Güzel nedir?', Bilgi nedir?' gibi ne?-lik bildiren bir şeyin özünü ya da doğasını bilmeye yönelikana soru yapısından türerler. Sokrates karşılıklı konuşmalardan yola çıkarak yüzeysel bilginin, bir kavramı tanımlatmayı, tanıtlatmayı amaçlayan sorularla diyaloğu istenen doğrultuda yönlendirir. Bu karşılıklı konuşmalarda konuşmacıların söylediklerinde bulunan tutarsızlıklar ve çelişkiler ortaya çıkarılarak yüzeysel bilginin, en önemlisi de doğru bilinen sanıların bırakılmasını sağlamış olacaktır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Diyalektik yönteminin en belirgin örnekleri Kriton ile Lysis diyaloglarıdır. Sokrates'in uyguladığı biçimiyle bu yöntem bilginin bulunmaktan çok hep aranması gereken bir şey olarak görüldüğünn başlıca kanıtıdır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates öldükten sonra Sokratik Diyaloglar' edebiyatı ortaya çıkmıştır. Diyaloglar arasında ilk sırayı Platon'un yazdıkları almaktadır. İkinci sırada ise Ksenophon Apomnemoneumata yapıtı yer alır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates'in kişiliği üzerine birbirine karşıt görüşler ortaya atılmıştır. Platon'a göre dengeli bir kişi olan Sokrates çağdaşı Spintharos'a göre sert mizaçlı nefsine hakim birisidir. Sokrates'e karşı bir saldırı da vardır. Aristophanes'in M.Ö 423 yılında sergilediği Bulutlar adlı komedyasında Sokrates, sözcüklerle oynayan, öğretileri ile ahlakı ve devleti baltalayan gençleri babalarıyla, devletin otoritesini sorgulamaya yönelten bir sofist olarak canlandırılarak eleştirilmiştir.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates'le ilgili diyaloglarda Sokrates'in içindeki tanrısal sesten bahsedilir. Bu güç ona ne gibi davranışlardan kaçınması gerektiği konusunda ilham vermektedir. Sokrates'i Kant, aklın ideali', Hegel'i bir insanlık kahramanı, felsefesini yazmayan ama yaşayan gerçek bir filozof' olarak tanımlar. Nietzsche ise tersine, onu, ölüm korkusu nedir bilmeyen, yaşayan biri olarak değil de salt akıl olarak ölen ve hayatın içgüdüsünden tamamıyla kopmuş bir canavara benzetir.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sokrates'e ait yazılı bir eser günümüze ulaşmamıştır. Bu nedenle tüm öğretimini sözel olarak yaptığı yargısına varılmaktadır. Sokrates hakkındaki bilgiler başkalarının aracılığı ile günümüze kadar gelmiştir. Bugün fiilen sahip olduğumuz eserleri yazmış olan başlıca filozof Platon'dur. Sokrates'in ruhunu yaşatmak, Platon için, Sokrates'in yaptığı tarzda felsefe yapmak anlamına gelmektedir. Platon, Sokrates öldüğünde otuz bir yaşındadır. Sokrates öldükten sonra M.Ö 4. yüzyılın ilk yarısında Atina'nın ünlü okulu olan ve bugünkü modern üniversitenin ilk örneği sayılabilecek Akademia Okulu'nu kurarak, orada eserlerini yazmıştır.</strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ZeyNoO, post: 407948, member: 10904"] [B][COLOR="#FF0000"]Sokrates[/COLOR] [IMG align="left"]http://i.imgur.com/AeLdp.gif[/IMG]Heykeltıraş Sophroniskos'un ve ebe Fenarete'nin oğlu olan Sokrates, Antik Yunan filozofudur. Yunan Felsefesinin kurucularındandır. Özel hayatına ilişkin fazla bir şey bilinmeyen sokrates, Platon ve Ksenophon'a kadar uzanan bir geleneğe göre kendisine üç çocuk veren Ksanthippi ile evlidir. Platon ve Ksenophun çizdiği portreye göre basık burunlu, patlak gözlü, sarı dudaklı ve göbeklidir. Alçakgönüllü, alışkanlıkları ve felsefeden başka bir uğraşı olmadığı bilinen sokrates, başta öğrencisi Platon olmak üzere Yunan gençleri üzerinde giderek kendisini taklit etmeye varan derecede yükselen bir etki yaratır. Sokrates gibi yalın ayak yürürler, yıkanmazlar. Hatta bu grup özentisini alaya almak için Aristophanes Kuşlar adlı komedyasında bir terim icat eder. Bu terim Esokraton'dur. Uzun saçlı olurlar, açlık çekerler, yıkanmazlar, Sokrateslik taslayanlardır. Ahlak felsefesinin kurucusu olarak kabul edilen Sokrates'in yaşamının en belirgin olaylarından biri M.Ö 399 yılında hakkında açılan davadır. Platon'un Sokrates'in Savunması adlı eserinde anlattığı kadarıyla Sokrates, şehrin tanrılarına inanmamak onların yerine başka tanrılar koymak ve böylece gençliği zehirlemekle suçlanır. Sokrates bu suçlamalar karşısında ölüme mahkum edilir. Yazılı bir eseri bulunmamaktadır. [CENTER][IMG]http://cerezforum.com/_ozel/extra/ayrac.gif[/IMG][/CENTER] [COLOR="#FF0000"]Sokrates'te Felsefi Başlangıç[/COLOR] Sokrates'in felsefi yaşamına başlangıçlık eden olay Delphoi Tapınağı ziyaretidir. Sokrates felsefesinin ana temalarını ele alan başlıca kaynak Sokrates'in Savunması adlı diyalogtur. Bu diyalog Sokrates hakkında açılan dava sonrasında Platon tarafından kaleme alınan bir felsefi başkaldırıdır. Bu eser, sokrates'in felsefi yaklaşımı uyarınca sürdürdüğü yaşamını sergiler. Sokrates yaşam tarzını ve yaşam tarzı nedeniyle sahip olduğu güçlü düşmanlıkları sergilemek amacıyla dostu Khairephon'un Delphoi Tapınağı kahini Pythies'e kendisi ile ilgili ziyaretini aktarmayı gerekli görür. Khairephon, kahine Sokrates'ten daha bilge birisinin bulunup bulunmadığını sorduğunda kahin, ondan daha bilge birisinin bulunmadığını söyler. Bu bilgiyi alan Sokrates önce şüpheye düşer, çünkü hiçbir şey bilmediğinin farkındadır. Tanrı yalan söylemeyceği için kahinin sözlerinin doğruluğundan şüphe etmemek durumundadır. öylece söz konusu kehanetin, çözümlenmesi gereken bir bilmece olduğunu düşünerek araştırmaya koyulur. Önce adı bilgeye çıkan politikacıya, sonra ozanlara, daha sonra da sahip oldukları Sophia ile ünlü olan ustaların ve zanaatkarların yanına gider. Onlara sorduğu sorularla, onların bilge olmadıklarını kavrar. Sokrates bunların cehaletin pençesinde kıvrandıklarını fark eder ve hem bilmedikleri şeyleri bildiklerini sandıklarını hem de neleri bilmediklerinin farkında olmadıklarını anlar. Cehaletten daha büyük bir kötülük yoktur. Sokrates o kişilerden farklı olarak; bilmediğini bilir, tam da bu noktada o kişilerden daha bilge olmaktadır. Yani Sokrates kendi cehaletinin farkında olmak gibi insani bilgeliğe sahiptir. Yani sokrates kendini bilmekte ve kendini tanımaktadır. Sokrates, kahinin söylediği sözlerin gerçek anlamını bulmak için uyguladığı sorgulama sonunda Pythies'in ne demek istediğini anlamıştır. Onların arasında en bilge olduğu doğrudur. Çünkü kendisi hiçbir şey bilmediğinin farkındadır. Sokrates böylece insanlarla, gerçek bilginin tek sahibi olan tanrılar arasında aracı durumundadır. Bu konum aslında Platon'un Lysis ve Şölen adlı eserlerinde belirttiği gibi, filozofun konumudur. Sokrates'in kendini tanı ilkesinin başlıca sebebi; her kişinin yaratılıştan iyi olduğu görüşünden gelir. Kimse bile bile kötü değildir. Her kötülük bilgisizlikten gelir ve sokrates'in akılcılığı buna denk gelmektedir. [CENTER][IMG]http://cerezforum.com/_ozel/extra/ayrac.gif[/IMG][/CENTER] [COLOR="#FF0000"]Sokrates'in Diyalektik Uslamlama Yöntemi[/COLOR] Kehanet anlatısı, genellikle Sokrates'in, bilgelikleriyle ünlenenlere yöneltip onları bunalttığı soruları akla getirir. Bu tür yaklaşımlar çürütme' denen belli bir kalıp içerisinde sergilenir. Bu yöntem felsefe tarihinin ilk yöntemi bakınımdan oldukça önemlidir. Eski Yunanca'da 'sınamadan geçirmek' ya da çürütme' anlamına gelen elenchos yöntemi, doğruluğundan şüphe duyulmayan bir sava karşı yöneltilen çeşitli sorularla, yapılan açıklamalarla, savın kapsamının olabildiğince genişletilmesiyle, en sonunda savın kendi içine taşdığı çelişki ve tutarsızlıkların kanıtlanmasıyla doğruluk savlarının çürütülmesinin amaçlandığı düşünsel diyalektik bir süreçten oluşmaktadır. Sokrates tarzı bu çürütmenin aşamaları şöyledir; [I][COLOR="#000000"]1.Yanıtlayan, çürütmenin amacını oluşturacak p önermesini savunur. 2.Sokrates akıl yürütmenin ürünü q ve r önermeleri üzerinde yanıtlayanla tartışmasız hem fikir olur. 3.Sokrates'i yanıtlayan q ve r önermelerinden ancak karşıt -p önermesine ulaşacağını kanıtlar. 4.Sokrates bu noktada p'nin yanlış, karşıt p'nin doğru olduğunu gösterildiğini ileri sürer.[/COLOR][/I] Sokrates'e göre çürütme uygulaması o denli önemlidir ki, Savunma da bunun felsefeyle aynı şey olduğunu savunur. Filozofça yaşamanın insanın kendisini ve başkasını sürekli sınamak olduğunu açıklar. Bu manada Sokrates'in diyalektik uslamlama yönteminin amacı insanların iyiye, güzele, erdeme yönelik sürekli bir felsefe arayışı içinde olmalarının sağlanmasıdır. Diyalektik yöntemde yanıt arayan hemen bütün sorular, Güzel nedir?', Bilgi nedir?' gibi ne?-lik bildiren bir şeyin özünü ya da doğasını bilmeye yönelikana soru yapısından türerler. Sokrates karşılıklı konuşmalardan yola çıkarak yüzeysel bilginin, bir kavramı tanımlatmayı, tanıtlatmayı amaçlayan sorularla diyaloğu istenen doğrultuda yönlendirir. Bu karşılıklı konuşmalarda konuşmacıların söylediklerinde bulunan tutarsızlıklar ve çelişkiler ortaya çıkarılarak yüzeysel bilginin, en önemlisi de doğru bilinen sanıların bırakılmasını sağlamış olacaktır. Diyalektik yönteminin en belirgin örnekleri Kriton ile Lysis diyaloglarıdır. Sokrates'in uyguladığı biçimiyle bu yöntem bilginin bulunmaktan çok hep aranması gereken bir şey olarak görüldüğünn başlıca kanıtıdır. Sokrates öldükten sonra Sokratik Diyaloglar' edebiyatı ortaya çıkmıştır. Diyaloglar arasında ilk sırayı Platon'un yazdıkları almaktadır. İkinci sırada ise Ksenophon Apomnemoneumata yapıtı yer alır. Sokrates'in kişiliği üzerine birbirine karşıt görüşler ortaya atılmıştır. Platon'a göre dengeli bir kişi olan Sokrates çağdaşı Spintharos'a göre sert mizaçlı nefsine hakim birisidir. Sokrates'e karşı bir saldırı da vardır. Aristophanes'in M.Ö 423 yılında sergilediği Bulutlar adlı komedyasında Sokrates, sözcüklerle oynayan, öğretileri ile ahlakı ve devleti baltalayan gençleri babalarıyla, devletin otoritesini sorgulamaya yönelten bir sofist olarak canlandırılarak eleştirilmiştir. Sokrates'le ilgili diyaloglarda Sokrates'in içindeki tanrısal sesten bahsedilir. Bu güç ona ne gibi davranışlardan kaçınması gerektiği konusunda ilham vermektedir. Sokrates'i Kant, aklın ideali', Hegel'i bir insanlık kahramanı, felsefesini yazmayan ama yaşayan gerçek bir filozof' olarak tanımlar. Nietzsche ise tersine, onu, ölüm korkusu nedir bilmeyen, yaşayan biri olarak değil de salt akıl olarak ölen ve hayatın içgüdüsünden tamamıyla kopmuş bir canavara benzetir. Sokrates'e ait yazılı bir eser günümüze ulaşmamıştır. Bu nedenle tüm öğretimini sözel olarak yaptığı yargısına varılmaktadır. Sokrates hakkındaki bilgiler başkalarının aracılığı ile günümüze kadar gelmiştir. Bugün fiilen sahip olduğumuz eserleri yazmış olan başlıca filozof Platon'dur. Sokrates'in ruhunu yaşatmak, Platon için, Sokrates'in yaptığı tarzda felsefe yapmak anlamına gelmektedir. Platon, Sokrates öldüğünde otuz bir yaşındadır. Sokrates öldükten sonra M.Ö 4. yüzyılın ilk yarısında Atina'nın ünlü okulu olan ve bugünkü modern üniversitenin ilk örneği sayılabilecek Akademia Okulu'nu kurarak, orada eserlerini yazmıştır.[/B] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
En iyi yönetim şekli?
Cevapla
Forumlar
Edebiyat / Kültür / Sanat
Edebiyat / Kitap
İlkçağ Filozofları
Top