Yaşar Kemal

YoRuMSuZ

Biz işimize bakalım...
Doğum tarihi: 6 Ekim 1923, Gökçedam
Ölüm tarihi ve yeri: 28 Şubat 2015, İstanbul
Tam adı: Kemal Sadık Gökçeli

Asıl adı Kemal Sadık Göğceli olan Yaşar Kemal, 1923 yılında Adana'nın Osmaniye ilçesine bağlı Hemite köyünde doğdu. Henüz ortaokul sıralarındayken halk yazınına duyduğu ilgi onu folklor derlemeleri yapmaya yöneltti. O dönemde şiirleri Adana Halkevi'nin yayını olan "Görüşler Dergisi"nde yayımlandı. Ortaokulun son sınıfındayken okulu bırakmak zorunda kalarak ırgatlık, amelebaşılık, pirinç tarlalarında su bekçiliği, arzuhalcilik, öğretmenlik, kütüphane memurluğu gibi işlerde çalıştı. Bu arada "Ülke", "Kovan", "Millet", "Beşpınar" dergilerinde şiirleri görüldü.

yasar-kemal.jpg
1951 yılında İstanbul'a yerleşerek, Cumhuriyet Gazetesi' nde fıkra ile röportaj yazarlığı yapmaya başladı. "Dünyanın En Büyük Çiftliğinde Yedi Gün" başlıklı röportajıyla Gazeteciler Cemiyeti Özel Başarı Armağanı'nı kazandı. O yıllarda öyküleriyle de ilgi çeken sanatçının 1952 yılında "Sarı Sıcak" adlı öykü kitabı yayımlandı. İlk romanı "İnce Memed" 1955 yılında çıktı. 1955-1984 yılları arasında öykü, roman, röportaj ile makalelerinden oluşan 33 kitabı yayımlandı.

Yaşar Kemal, ilk romanı "İnce Memed" ile 1955 yılında Varlık Roman Armağanı' nı kazandı. 1974 yılında "Demirciler Çarşısı Cinayeti" adlı yapıtı, Madaralı Roman Ödülü' nü aldı. "Yer Demir Gök Bakır" Fransa'da 1977 yılında, Edebiyat Eleştirmenleri Sendikası tarafından yılın en iyi yabancı romanı seçildi. "Binboğalar Efsanesi" 1979 yaz dönemi için Büyük Edebiyat Jürisi tarafından seçilen kitaplar arasında yer aldı. 1982 yılında uluslararası Del Duca Ödülü' ne değer görülen Yaşar Kemal, 1984 yılında Fransa' nın Légion D'Honneur nişanını aldı.

Yapıtlarında Torosları, Çukurova'yı, Çukurova insanının acı yaşamını, ezilişini, sömürülüşünü, kan davasını, ağalık ile toprak sorununu çarpıcı bir biçimde ortaya koyan yazarın eşsiz betimlemeleri yapıtlarının en önemli özelliğidir.

29 dilde yayımlanmış olan kitaplarıyla, dünya yazınında çok önemli bir yeri var.
 

YoRuMSuZ

Biz işimize bakalım...
Tarihçi Cezmi Yurtsever, yaptığı araştırmaları, bilgi ve belgeleri derleyerek "Çukurovalı" adıyla bir kitapta topladı. Kitap yayınlanmadan kısa süre önce ulusal bir dergiye röportaj veren Cezmi Yurtsever'in açıklamalarına kızan Yaşar Kemal, "Cezmi Yurtsever bir yalancı ve iftiracıdır. Kendisini mahkemeye vereceğim" şeklinde açıklamada bulundu. Cezmi Yurtsever ile Yaşar Kemal arasında alevlenen ve son günlerde iyice doruğa çıkan İnce Memed tartışmaları, Yurtsever'in kitabı Çukurovalı'nın
yayınlanması ile yeni bir boyut kazandı. Kitabında, Kadirli ve Kozan yöresinde Cumhuriyet'in ilanından sonra yaşanan ağalar ve eşkıyalar çatışmasının tarihi boyutlarını ele alan Yurtsever'in bulduğu ve yazıya aktardığı bilgiler, Yaşar Kemal'in hayali olduğunu ileri sürdüğü görüşlerle taban tabana zıt düşünceler içeriyor.

Yaşar Kemal ve Cezmi Yurtsever, Kadirli'de doğmuş, yörenin sosyal olaylarının içinde bulunmuş, bilgileri derlemiş, yazıya aktarmış ve görüşlerini kamuoyuna sunmuş iki insan olarak biliniyor. Yaşar Kemal'in dünyaca tanınan ve Nobel'e aday gösterilen İnce Memed adlı kitabının tarihi ve sosyal yönlerini çözümleyen Yurtsever'in kitabında yer alan bilgiler, her iki yazar arasındaki fikir çatışmasının artarak süreceğini gösteriyor.

TARTIŞMANIN GEÇMİŞİ

Yaşar Kemal, romanında, Çukurova'da yaşanan ağalar ve eşkıyalar kavgasında İnce Memed adındaki eşkıyayı destan kahramanı olarak göstermiş, olayları bu çerçevede ele almıştı. Yurtsever ise Kadirli'de yaşanan ağalar ve eşkıyalar kavgasını yaşayan görgü tanıkları, tarihi belgeler ve olaylar esnasında fotoğraf çeken esrarengiz bir kişinin belgelerine ulaşarak, Yaşar Kemal'i kızdıran tartışmaları alevlendiren açıklamalarda bulunmuştu. Yurtsever, Yaşar Kemal'in aşiretinden Kürt Alo'nun muhbirliği sonucu İnce Memed'in Torosların Tuvaras yaylasında öldürüldüğü, mezarının Dikirli Köyü'nde olduğu, İnce Memed'in arkadaşı 31 eşkıyanın af vaadiyle Adana'ya getirilirken henüz bilinmeyen bir nedenle Kozan yakınlarında Tırmılhöyük'te kurşuna dizildiklerini açıklamış, kitabın kapağına koyduğu fotoğrafı da kanıt olarak sunmuştu. Yurtsever'e göre, Çukurovalı kitabı, Yaşar Kemal'in sırlarını açığa
çıkarıyor.

Çukurovalı kitabında İnce Memed olayının içyüzünün yanı sıra, Sabancı suikastı, Ermeni Davası, Devlet Bahçeli'nin kökenleri, Atatürk'ün gerçek doğum tarihi gibi güncel ve tarihi olaylara da yer veriliyor. 04.10.2002
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Sanat hayatı

1978 yılındaki yaptığı bir söyleşide sanat çalışmalarına ilkokula başlamadan önce şiirle işe koyulduğunu ve okula başladığında "yaşlı halk şairleriyle çakıştığını" anımsadığını belirtti. İlkokulun son sınıfındayken arkadaşı Aşık Mecit, çok iyi saz çalarken kendisi annesinden ötürü sazı "berbat" çalmaktaydı. Bunun nedenini şu sözlerle dile getirdi:
"Benim saz çalamamamın sebebi var, anam aşık olacağım da diyar diyar dolaşacağım diye saza, aşıklığa düşman olmuştu. Onun tek çocuğuydum ve gözünden ayırmıyordu beni. Okulda, düğünlerde bayramlarda beni hep Aşık Mecitle çakıştırırlardı. Aşık Mecitle Kadirlide bir kahvede bir gece sabaha kadar çakıştığımı şimdi iyice anımsıyorum."

Ortaokuldan ayrıldıktan sonra folklor derlemelerine başladı ve 1940-1941 yılları arasında Çukurovadan ile Toroslardan derlediği ağıtları içeren ilk kitabı olan Ağıtlar, Adana Halkevi tarafından 1943 yılında yayınladı. 1944 yılında ilk hikâyesi Pis Hikâye'yi yayınladı. Bunu, Kayseri'de askerlik yaparken yazmıştı. Bebek, Dükkâncı, Memet ile Memet öyküleri 1950'lerde yayımlandı.

Kemal Sadık Göğceli adı ile çeşitli yayımlarda yazarken Yaşar Kemal adını Cumhuriyet gazetesine girince kullanmaya başladı. 1952 yılında yayımlanan ilk öykü kitabı olan Sarı Sıcak'ta da yer alan Bebek öyküsü burada tefrika edildi.

1947'de İnce Memed'i yazdı fakat yarım bıraktı ve 1953-54’te bitirdi. Romanı yazma nedeni eşkiya olan ve dağda vurulan amcasının oğlunun vurulması olduğunu 1987 yılındaki bir söyleşisinde belirtti. Ayrıca aynı söyleşide, çocukluğunun eşkiyalığın içinde geçtiğini, dayısının "en büyük" eşkiyalardan biri olduğunu, o çevrede 1936'lara kadar beş yüze yakın eşkiya bulunduğunu ve bunlardan birinin de Kurtuluş Savaşı'nda Kadirli'yi ilk örgütleyenlerden olan Karamüftüoğlu ailesinden ünlü Remzi Bey olduğunu söyledi. Remzi Bey'in kendisine, ilk İnce Memed hikayesinde "Çakırdikeni" diye yer alan diken hikâyesini anlattı ve Yaşar Kemal'le "eşkıyalığın felsefesini" yaptı.

Yaşar Kemal'in dünyada ilk kez yayımlanan eseri, Bebek öyküsüdür ve önce Fransızcaya, sonra İngilizceye, İtalyancaya, Rusçaya, Romenceye ve diğer dillere çevrildi


Siyaset
17 yaşıdan bu yana sosyalist politikanın içindedir. 1961 Anayasası'ndan sonra kurulan Türkiye İşçi Partisi'ne 1962'de katıldı. Emekçi sınıfının tamamen yönetime gelmesini isteyen Kemal, TİP'te sekiz yıl çalıştı ve yöneticilerden biriydi. 1987'deki bir söyleşisinde Türkiye'de bir Marksist partiye ihtiyaç olduğunu belirtmiştir. Aynı söyleşideki "Nasıl bir sol modelden yanasınız?" sorusuna, şu cevabı vermiştir:

"Her ülke sosyalist modelini kendisi kurar. Sovyetlerin 70 yıldır yaşama geçmiş modelini kabul edemeyiz. Yüzde yüz bağımsızlıktır sosyalizm. Kişi bağımsızlığı, ülke bağımsızlığı, politik bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık, özellikle de kültürel bağımsızlık... Sosyalizmin başka bir anlamı yok benim için. Bu çağa gelinceye kadar kültürler birbirlerini beslemişlerdir, yok etmemişlerdir. Oysa çağımızda, kültürler kültürleri yok etmek için, bilinçli olarak kullanılmışlardır, emperyalistler tarafından. Benim için dünya bin çiçekli bir kültür bahçesidir; bir çiçeğin bile yok olmasını, dünya için büyük bir kayıp sayarım."

TİP'ten ayrılan yazar, nedenini partinin niteliğini yitirmesine, bürokratların eline geçmesine ve emekçilerden kopmasına bağladı. Sovyetler Birliği çökmesinin, sosyalizmin de çökmesi değil, tam tersine dünya sosyalizminin zaferi olduğunu 1993'teki bir söyleşisinde dile getirmiştir


Temalar
« Halka kim zulmediyorsa, etmişse, halkı kim eziyor, ezmişse, onu kim sömürmüş, sömürüyorsa, feodalite mi, burjuvazi mi... Halkın mutluluğunun önüne kim geçiyorsa ben sanatımla ve bütün hayatımla onun karşısındayım. [...] Ben etle kemik nasıl biribirinden ayrılmazsa, sanatımın halktan ayrılmamasını isterim. Bu çağda halktan kopmuş bir sanata inanmıyorum. »

Yaşar Kemal'im edebi çalışmalarında halka dönük bir düşünce hakim oldu ve bunu, bir yerde politik düşünce ile birleştirerek yürüttü. Yapıtlarıda halk şiirinde, epopelerde olduğu gibi insan değerlerinden kopmamaya çalıştı. Yşar Kemal, siyasi görüşü ile sanatının paralel olduğunu, "halk ve doğa"ya inandığını, sanatının proletaryanın çıkarlarının emrinde olduğunu dile getirmiştir.

Eserleri

Öykü
  • Sarı Sıcak, İst.: Varlık, 1952
  • Bütün Hikâyeler, İst.: Cem, 1975.
Roman
  • İnce Memed, I. Cilt, İst., 1955
  • Teneke, İst.: Varlık, 1955
  • Orta Direk, İst.: Remzi, 1960
  • Yer Demir Gök Bakır, İst.: Güven, 1963
  • Ölmez Otu, İst.: Ant, 1968
  • İnce Memed, II. Cilt, İst., 1969
  • Akçasazın Ağaları / Demirciler Çarşısı Cinayeti, İst.: Cem, 1974
  • Akçasazın Ağaları / Yusufcuk Yusuf, İst.: Cem, 1975
  • Yılanı Öldürseler, İst.: Cem, 1976
  • Al Gözüm Seyreyle Salih, İst.: Cem, 1976
  • Kuşlar da Gitti, (uzun öykü) İst.: Milliyet, 1978
  • Deniz Küstü, İst.: Milliyet, 1978
  • Yağmurcuk Kuşu / Kimsecik I, İst.: Toros, 1980
  • Hüyükteki Nar Ağacı, İst.: Toros, 1982
  • İnce Memed, III. Cilt, İst., 1984
  • Kale Kapısı / Kimsecik II, İst.: Toros, 1985
  • İnce Memed, IV. Cilt, 1987
  • Kanın Sesi / Kimsecik III, İst.: Toros, 1991
  • Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana / Bir Ada Hikayesi I, İst.: Adam, 1997
  • Karıncanın Su İçtiği / Bir Ada Hikayesi II, İst.: Adam, 2002
  • Tanyeri Horozları / Bir Ada Hikayesi III, İst.: Adam, 2002.
Çocuk Romanı
  • Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca, İst.: Cem, 1977
Çeviri
  • Ayışığı Kuyumcuları (A. Vidalie; Thilda Kemal ile), İst.: Adam, 1977
Röportaj
  • Yanan Ormanlarda 50 Gün, İst.: Türkiye Ormancılar Cemiyeti, 1955
  • Çukurova Yana Yana, İst.: Yeditepe, 1955
  • Peribacaları, İst.: Varlık, 1957
  • Bu Diyar Baştan Başa, İst.: Cem, 1971
  • Bir Bulut Kaynıyor, İst.: Cem, 1974.
  • Allahın Askerleri, İst.: Milliyet, 1978
Deneme-Derleme
  • Ağıtlar, Adana: Halkevi, 1943
  • Taş Çatlasa, İst.: Ataç, 1961
  • Baldaki Tuz, (1959-74 gazete yazıları) İst.: Cem, 1974
  • Gökyüzü Mavi Kaldı, (halk edebiyatından seçmeler, S. Eyüboğlu ile)
  • Ağacın Çürüğü: Yazılar - Konuşmalar, (der. Alpay Kabacalı) İst.: Milliyet, 1980
  • Yayımlanmamış 10 Ağıt, İst.: Anadolu Sanat, 1985
  • Sarı Defterdekiler: Folklor Derlemeleri, (haz. Alpay Kabacalı) İst.: Yapı Kredi, 1997
  • Ustadır Arı, İst.: Can, 1995
  • Zulmün Artsın, İst.: Can, 1995.
  • Binbir Çiçekli Bahçe, İst.: YKY, 2009.
Destansı Roman

Ödülleri
  • 1955 Gazeteciler Cemiyeti Başarı Armağanı (“Dünyanın En Büyük Çiftliğinde Yedi Gün” adlı röportaj dizisi ile)
  • 1956 Varlık Roman Armağanı (İnce Memed ile)
  • 1966 İlhan İskender Armağanı (Teneke’den aynı adla uyarlanan oyunu ile)
  • 1966 Uluslararası Nancy Tiyatro Festivali Birincilik Ödülü ("Yer Demir Gök Bakır" romanından Nihat Asyalı'nın sahneye uyarladığı, Yılmaz Onay'ın sahneye koyduğu “Uzun Dere” oyunu ile. Türkiye ödülü, Brezilya ile paylaştı.)[11]
  • 1974 Madaralı Roman Armağanı (Demirciler Çarşısı Cinayeti ile)
  • 1977 Fransa Eleştirmenler Sendikası En İyi Yabancı Roman Ödülü (Yer Demir Gök Bakır ile)
  • 1978 Fransa'da En İyi Yabancı Kitap Ödülü (Ölmez Otu ile)
  • 1979 Fransa “Büyük Jüri” En İyi Kitap Ödülü (Binboğalar Efsanesi ile)
  • 1982 Uluslararası Cino Del Duca Ödülü
  • 1984 Fransız Legion d’Honneur Ödülü Commandeur payesi
  • 1984 TÜYAP Kitap Fuarı Halk Ödülü
  • 1985 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü
  • 1986 Orhan Kemal Roman Ödülü (Kale Kapısı ile)
  • 1988 TÜYAP Kitap Fuarı Halk Ödülü
  • 1988 Fransa Kültür Bakanlığı Commandeur des Arts et des Lettres Nişanı
  • 1991 Fransa Strasbourg Üniversitesi Onur Doktorası
  • 1992 11. TÜYAP Kitap Fuarı Onur Yazarı
  • 1992 Antalya Akdeniz Üniversitesi Onur Doktorası
  • 1993 Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü
  • 1994 Mülkiyeliler Birliği Rüştü Koray Armağanı
  • 1995 Morgenavissen Jylaand-Pösten Ödülü (Danimarka)
  • 1996 Türkiye Yayıncılar Birliği Düşünce Özgürlüğü Ödülü
  • 1996 Kanın Sesi ile Akdeniz Yabancı Kitap Ödülü (Perpignan, Fransa)
  • 1996 VIII Katalunya Uluslararası Ödülü (Barcelona, İspanya)
  • 1996 Lillian Hellman/Dashiell Hammett Baskıya Karşı Cesaret Ödülü, İnsan Hakları İhlallerini İzleme Örgütü,(New York)
  • 1997 Toplu eserleri için Premio Internazionale Nonino Ödülü, İtalya
  • 1997 Kenne Vakfı Düşünce ve Söz Özgürlüğü Ödülü (Uppsala, İsveç)
  • 1997 Norveç Yazarlar Birliği ödülü, Wole Soyinka ile ortak
  • 1997 Frankfurt Kitap Fuarı Alman Yayıncalar Birliği Ödülü
  • 1998 Frei Üniversitesi Berlin Fahri Doktora
  • 1998 Bordeaux Yayıncılar Birliği Yabancı Edebiyat Ödülü
  • 2002 Bilkent Üniversitesi Fahri Doktora
  • 2003 Z. Homerus Şiir Ödülü
  • 2003 Savanos Ödülü (Selanik)
  • 2003 Türkiye Yayıncılar Birliği Yayıncılık Emek Ödülü.
  • 2008 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük ödülü
  • 2011 Légion d'honneur
 

Papatya

V.I.P
V.I.P

Yaşar Kemal'i Kaybettik​

Bir süredir yoğun bakımda tedavi gören usta yazar Yaşar Kemal hayatını kaybetti.

Bir süredir yoğun bakımda tedavi gören usta yazar Yaşar Kemal yaşamını yitirdi. Yaşar Kemal, akciğer enfeksiyonu ve kalp ritim bozukluğu sebebiyle 14 Ocak'ta İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesine getirilmişti.

Romancı, senaryo ve öykü yazarı Yaşar Kemal, Türk edebiyatının en önde gelen edebiyatçılarındandır. Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilen ilk Türk yazar olan Yaşar Kemal'in eserleri yaklaşık 40 dile çevrildi ve uluslararası arenada büyük ilgi gördü.

Yaşar Kemal, o zamanlar Adana'nın bir ilçesi olan Osmaniye'nin Hemite köyünde, 1923'te Cumhuriyet'in kurulduğu yıl bir sonbahar günü dünyaya gözlerini açtı. Asıl adı Kemal Sadık Göğceli olan yazarın ömrünün ilk yılları çok zorlu geçti. Babası, o 5 yaşındayken Sadık Efendi Camisi'nde gözleri önünde öldürüldü; böylece annesi Nigar Hanım ile bir başına kaldı.

Kendi deyimine göre bir Türkmen köyünde tek Kürt ailenin çocuğuydu. Evde sadece Kürtçe, köyde ise Türkçe konuşurdu. Küçük yaşta geçirdiği kaza sonrası gözlerinden biri kör olan Yaşar Kemal, öğrenim hayatı ancak ortaokula kadar sürebildi.

Adana'da pamuk tarlalarında, batozlarda ırgatlık, traktör sürücülüğü, çeltik tarlalarında kontrolörlük yaptı; ama ortaokul yıllarında tutulduğu edebiyat sevgisi hiç aklından çıkmadı.

Halk edebiyatına ilgi duyan Yaşar Kemal'in 1940 yıllarda yazdığı şiirler ilk olarak önce Çığ dergisinde, ardından da başka dergiler de yayınlandı.

Henüz 17 yaşındayken politik nedenlerden dolayı tutuklandı. 1940 yılların başlarında Pertev Naili Boratav, Abidin Dino, Arif Dino gibi sol eğilimli sanatçı ve yazarlarla ilişki kurdu. Bu yıllarda öğretmen vekilliği de yaptı, kütüphane memurluğu da...

1950 yılında 142. maddeye aykırı davranma suçundan dolayı hapse atıldı; bir yıl sonra hapisten çıktığında ise yolu İstanbul'a düştü. Bu yıllar yazarın edebiyattaki en verimli yılları oldu.

İlk öykü kitabı Sarı Sıcak'ta da yer alan Bebek öyküsü ile Türk edebiyatında çok önemli bir yere sahip olan ilk romanı İnce Memed, Cumhuriyet'te tefrika edildi. 1955'te piyasaya sürülen İnce Memed, yaklaşık kırk dile çevrilerek yayımlandı ve aynı yıl 'Varlık Roman Armağanı' kazandı. Kitaplarının yurtdışında yüz kırktan fazla baskısı yapıldı.

Yaşar Kemal, 1963 yılına kadar Cumhuriyet gazetesinde Yaşar Kemal ismiyle röportaj ve makale yazarlığı yaptı. Gazeteciler cemiyetinden 'Özel Başarı Ödülü' kazandı.

1967 yılında 'Ant' adlı siyasi derginin kurucuları arasında yer aldı. Ayrıca Türkiye Yazarlar Sendikası'nın ilk genel başkanlığını yaptı.

Pen Yazarlar Derneği'nin de ilk başkanı olan yazar, 1974 yılında Demirciler Çarşısı Cinayeti romanı ile Madralı Roman Ödülü; 1977'de Yer Demir Gök Bakır ile Fransa'da Yılın En İyi Romanı ödülü; 1982'de Del Duca ödülü; 1984 de Fransa'dan Legion d'honneur nişanı verildi.

Eserleri yaklaşık 40 dile çevrilen ve uluslararası arenada büyük ilgi gören Yaşar Kemal, Türkiye'de ve yurtdışında aldığı çok sayıda ödülün yanı sıra ikisi yurtdışında beşi Türkiye'de olmak üzere yedi fahri doktorluk payesine layık görüldü.

Yaşar Kemal iki kez evlendi. İlk evliliğini İspanyol göçmeni Sefarat Tilda ile yaptı. Bu evliliğinden Raşit Gökçeli adında bir oğulları oldu.

İkinci evliliğini ise, 2002 yılında Ayşe Semiha Baban ile yaptı.
Yaşar Kemal, sanatını şöyle tanımladı:

"Halka kim zulmediyorsa, etmişse, halkı kim eziyor, ezmişse, onu kim sömürmüş, sömürüyorsa, feodalite mi, burjuvazi mi... Halkın mutluluğunun önüne kim geçiyorsa, ben sanatımla ve bütün hayatımla onun karşısındayım.

Ben etle kemik nasıl bir birinden ayrılmazsa, sanatımın halktan ayrılmamasını isterim. Bu çağda halktan kopmuş bir sanata inanmıyorum."


Yaşar Kemal'in edebi çalışmalarında halka dönük bir düşünce hakim oldu ve bunu, bir yerde politik düşünce ile birleştirerek yürüttü. Yapıtları da halk şiirinde, epopelerde olduğu gibi insan değerlerinden kopmamaya çalıştı.

Yaşar Kemal, siyasi görüşü ile sanatının paralel olduğunu, 'halk ve doğa'ya inandığını, sanatının proletaryanın çıkarlarının emrinde olduğunu dile getirdi.



Yaşar Kemal Hakkında Bilgiler

Asıl adı Kemal Sadık Göğceli'dir. Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilen Kemal, uluslararası bir üne sahiptir. Türkiye'de ve dünyada en çok ilgi gören romanı "İnce Memed" olmuştur.

İlkokulu Kadirli Cumhuriyet İlkokulu'nda okudu. Kemal'in edebiyata karşı olan ilgisi ise ortaokul yıllarında başladı. O yıllarda halk edebiyatı ilgisini çekiyordu. 1940lı yıllarda yazdığı şiirler "Çığ Dergisi"nde yayınlandı. Daha sonra "Ülke", "Millet", "Kovan" ve "Beşpınar" gibi dergiler de eserlerini yayınlandı.

Kemal, öğrenim hayatını ortaokulda sona erdirmek zorunda kaldı. Sonra ırgat kâtipliği, ırgatbaşılık, öğretmen vekilliği, kütüphane memurluğu, traktör sürücülüğü, çeltik tarlalarında kontrolörlük gibi geçici işlerde çalıştı. 1940'lı yılların başlarında Pertev Naili Boratav, Abidin Dino ve Arif Dino gibi sol eğilimli sanatçı ve yazarlarla ilişki kurdu. Henüz 17 yaşındayken politik nedenlerle tutuklandı.

1950'de 142. maddeye aykırı davranmak suçundan hapse atıldı.

Yaşar Kemal, 1952 yılında Tilda adında bir İspanyol göçmeniyle evlendi. Eşi 2001 yılında öldü. Raşit Gökçeli adında bir oğlu vardır. 1 Ağustos 2002 tarihinde Ayşe Semiha Baban ile evlendi.




BİR YILDIZ DAHA KAYDI DİYORUM, GÖZLERİM DOLU DOLU OLUYOR SONRA.
RUHUN ŞAD OLSUN ÜSTADIM, MEKANIN CENNET OLSUN İNŞALLAH.
RABBİM TAKSİRATINI AFFEYLESİN.
 
Top