Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Serbest Alan (Genel Konular)
Güncel Haberler
Ekonomi Haberleri
TÜRKİYE VE OSMANLI DEVLETİNDE İKTİSAT TARİHİ
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="dderya" data-source="post: 797918" data-attributes="member: 112565"><p>Sanayi İnkılabı Osmanlı Devletine</p><p>Küçük sanayii teşvik ve yerli üretimi koruma amacıyla 1913'te "Geçici Sanayi Kanunu" çıkarıldı. Bu kanunla en az beş beygirlik güç kullanan ve 1000 Osmanlı Liralık üretim aracına sahip olan, ve bir yıl boyunca 750 işgünü yevmiyeli işçi çalıştıran iş yerleri bu kanunun getirdiği kolaylıklardan yararlanıyordu. Kanun vergi muafiyeti, bedava arazi, geçici gümrük muafiyeti, kamunun öncelikle bu tesislerin ürünlerini satın alma zorunluluğu gibi hükümler getirmişti. Ancak bu yasadan azınlıklar ve yabancılar yararlanmıştır. Uygulama müslüman girişimcilere kredi kolaylığı ve gümrük himayesi getirmemişti.</p><p>1913 yılma göre yabancı sermayenin toplam yatırımlarının dağılımı şöyleydi:</p><p>Madencilik 123 Milyon kuruş Elektrik, havagazı, su 343 Milyon kuruş Tütün, tekel 265 Milyon kuruş İmalat Sanayi 265 Milyon kuruş Şevket Süreyya Aydemir'in tespitlerine göre Lozan Antlaşması imzalandığında ülkede faaliyette bulunan yabancı İktisadi girişimlerin alanları şöyleydi:</p><p>Demiryolları, madencilik, bakırcılık, telgraf, telefon, tramvay, elektrik, su, havagazı gibi belediye işletmeleri, sınai işletmeler, ticari kuruluşlar... Bunların toplam sermayelerinin yaklaşık 63,5 milyon İngiliz Lirası civarında olduğu hesaplanmaktadır. Bu yatırımlarının temel özelliği Avrupa'da terkedilmiş teknolojilere, araç ve gereçlere dayanmış olmasıydı.</p><p>Özellikle büyük şehirlerdeki su, elektrik, havagazı, telefon, tramvay gibi altyapı tesislerinin işletilmesi imtiyazına sahip yabancı şirketler tekel durumunda olmanın tatlı kârlarını elde etmişlerdi. Batı sermayesinin Osmanlı İmparatorluğu içindeki ortakları veya yardımcıları olan azınlıklar da uygun pay almayı başarmış ve zengin olmuşlardı.</p><p>Görülüyor ki yabancı sermaye ağır sanayi yerine kolay ve kısa vadede gelir getiren alanlara girmiştir.</p><p>Ayrıca gümrük duvarlarının son derece düşük olması, yabancı ürünlerin iç piyasaya kolaylıkla girmesine olanak vermişti.</p><p>Kurtuluş Savaşı sırasında ülke, işgal altında bulunan şehirlerdeki (İstanbul, İzmir) tüm sınai faaliyetlerden</p><p>yoksun idi. 1913-1915 Sanayi sayımına göre (kısmi) tüm işyerlerinin %50'den fazlası İstanbul'da toplanmıştı. Kurtuluş Savaşı sırasında Ankara'da kurulan el tezgahlarında imal ve tamir işlerini Askerî Sanayi Okulu'nda yetişmiş birkaç usta yürütmüştü.</p><p>İlk elektrik enerjisi istasyonu 1902'de Adana'da kuruldu. 1913 yılında benzer bir istasyon İstanbul'da faaliyete geçti. Cumhuriyet döneminde ilk elektrik santrali 1948'de Etibank tarafından kuruldu. Kurtuluş Savaşı başlarken ülkenin her köşesinde maden arama ve işletme imtiyazı yabancıların elindeydi. Kömür işletmelerinin %50'den fazlası Fransız ve İtalyanlar'in kontrolündeydi.</p><p>1921 yılma göre toplam 1298 maden işletme imtiyazının sadece 159'u devlete aitti.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="dderya, post: 797918, member: 112565"] Sanayi İnkılabı Osmanlı Devletine Küçük sanayii teşvik ve yerli üretimi koruma amacıyla 1913'te "Geçici Sanayi Kanunu" çıkarıldı. Bu kanunla en az beş beygirlik güç kullanan ve 1000 Osmanlı Liralık üretim aracına sahip olan, ve bir yıl boyunca 750 işgünü yevmiyeli işçi çalıştıran iş yerleri bu kanunun getirdiği kolaylıklardan yararlanıyordu. Kanun vergi muafiyeti, bedava arazi, geçici gümrük muafiyeti, kamunun öncelikle bu tesislerin ürünlerini satın alma zorunluluğu gibi hükümler getirmişti. Ancak bu yasadan azınlıklar ve yabancılar yararlanmıştır. Uygulama müslüman girişimcilere kredi kolaylığı ve gümrük himayesi getirmemişti. 1913 yılma göre yabancı sermayenin toplam yatırımlarının dağılımı şöyleydi: Madencilik 123 Milyon kuruş Elektrik, havagazı, su 343 Milyon kuruş Tütün, tekel 265 Milyon kuruş İmalat Sanayi 265 Milyon kuruş Şevket Süreyya Aydemir'in tespitlerine göre Lozan Antlaşması imzalandığında ülkede faaliyette bulunan yabancı İktisadi girişimlerin alanları şöyleydi: Demiryolları, madencilik, bakırcılık, telgraf, telefon, tramvay, elektrik, su, havagazı gibi belediye işletmeleri, sınai işletmeler, ticari kuruluşlar... Bunların toplam sermayelerinin yaklaşık 63,5 milyon İngiliz Lirası civarında olduğu hesaplanmaktadır. Bu yatırımlarının temel özelliği Avrupa'da terkedilmiş teknolojilere, araç ve gereçlere dayanmış olmasıydı. Özellikle büyük şehirlerdeki su, elektrik, havagazı, telefon, tramvay gibi altyapı tesislerinin işletilmesi imtiyazına sahip yabancı şirketler tekel durumunda olmanın tatlı kârlarını elde etmişlerdi. Batı sermayesinin Osmanlı İmparatorluğu içindeki ortakları veya yardımcıları olan azınlıklar da uygun pay almayı başarmış ve zengin olmuşlardı. Görülüyor ki yabancı sermaye ağır sanayi yerine kolay ve kısa vadede gelir getiren alanlara girmiştir. Ayrıca gümrük duvarlarının son derece düşük olması, yabancı ürünlerin iç piyasaya kolaylıkla girmesine olanak vermişti. Kurtuluş Savaşı sırasında ülke, işgal altında bulunan şehirlerdeki (İstanbul, İzmir) tüm sınai faaliyetlerden yoksun idi. 1913-1915 Sanayi sayımına göre (kısmi) tüm işyerlerinin %50'den fazlası İstanbul'da toplanmıştı. Kurtuluş Savaşı sırasında Ankara'da kurulan el tezgahlarında imal ve tamir işlerini Askerî Sanayi Okulu'nda yetişmiş birkaç usta yürütmüştü. İlk elektrik enerjisi istasyonu 1902'de Adana'da kuruldu. 1913 yılında benzer bir istasyon İstanbul'da faaliyete geçti. Cumhuriyet döneminde ilk elektrik santrali 1948'de Etibank tarafından kuruldu. Kurtuluş Savaşı başlarken ülkenin her köşesinde maden arama ve işletme imtiyazı yabancıların elindeydi. Kömür işletmelerinin %50'den fazlası Fransız ve İtalyanlar'in kontrolündeydi. 1921 yılma göre toplam 1298 maden işletme imtiyazının sadece 159'u devlete aitti. [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Atatürk'ün doğduğu şehir?
Cevapla
Forumlar
Serbest Alan (Genel Konular)
Güncel Haberler
Ekonomi Haberleri
TÜRKİYE VE OSMANLI DEVLETİNDE İKTİSAT TARİHİ
Top