Türk Dünyası ve Toplulukları Haftası 21 Mart Nevruz la Başlayan Hafta

Suskun

V.I.P
V.I.P
Dünyada Türkler
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ
AZERBAYCAN CUMHURİYETİ
KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ
TÜRKMENİSTAN CUMHURİYETİ

KIRGIZİSTAN CUMHURİYETİ
KIRIM ÖZERK CUMHURİYETİ UKRAYNA
HAZER TÜRKLERİ(MİLLİ BAYRAK –RUSYA)
TÜRKMENELİ (KUZEY IRAK)
KUMUK TÜRKLERİ(MİLLİ BAYRAK-RUSYA)
ÇEÇENİSTAN(RUSYA)
ÇAVUSŞİSTAN ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
TUVA ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
BALKAR ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
TATARİSTAN ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
ÖZBEKİSTAN CUMHURİYETİ
SAKA ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
ALTAY ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
DOĞU TÜRKİSTAN (DEVLETİ MİLLİ BAYRAK)
GAGAVUZ YERİ ÖZERK CUMHURİYETİ (MOLDOVA)
NOGAY TÜRKLERİ(MİLLİ BAYRAK_ RUSYA)
KARAÇAY ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
AFGANİSTAN CUMHURİYETİ TÜRKLERİ
KARAKALPAKİSTAN ÖZERK CUMHURİYETİ(ÖZBEKİSTAN)
HAKAS ÖZERK CUMHURİYETİ(RUSYA)
İDİL URAL TÜRKLERİ (TARİHİ BAYRAK-FİNLANDİYA)
BATI TÜRKİSTAN DEVLETİ (TARİHİ BAYRAK)
BATI TRAKYA TÜRK CUMHURİYETİ ( TARİHİ BAYRAK YUNANİSTAN)
BOSNA VE HERSEK




Türklerin ilk anayurdu Orta Asya’ dır. Türkler, Orta Asya’ dan çeşitli yönlere göç ederek ulaştıkları bölgelere kültürlerini taşımışlardır. Orta Asya’ dan başlamak üzere, özellikle doğuda bir çok Türk devleti mevcuttur. Bu devletler Sovyetler Birliği’ nin dağılmasıyla bağımsızlığına kavuşmuşlardır.

Türk Dünyası ve toplulukları ile iyi ilişkiler kurabilmek ve ordularla her alanda iş ve gönül birliği yapabilmek amacıyla 21 Mart nevruz gününü içine alan hafta Türk Dünyası ve toplulukları haftası ilan edilmiştir. Okulların dereceleri, öğrencilerin seviyeleri ve okulun şart ve imkanları göz önünde tutularak ilgili derslerde konuşma, şiir, kompozisyon, resim, fotoğraf, film, sergi ve benzeri faaliyetlerden yararlanmak suretiyle bu günler hakkında bilgi verilmeye çalışılır.

Nevruz, çeşitli kültür çevrelerinde, farklı etnik gruplarda farklı bir muhtevaya ve anlama sahip olmuştur. Kültürler arasındaki iletişim sonucunda çeşitli kültürlere girmiş ve benimsenmiştir. Eldeki tarihi kaynaklardan hareketle en eski Türk adetlerinden, bayramlarından biri olduğu kesinleşmiştir. Yeni yılın başlangıcı, yenilik, coşku, canlanma gibi nitelikler hiç değişmeden günümüze kadar yaşadığı uçsuz bucaksız coğrafyalarda görülmektedir .

Nevruz, Türk dünyasının kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna kadar uzanan engin coğrafyada yaşayan toplulukların pek çoğu tarafından yaygın olarak kutlanan bahar bayramıdır. Nevruz, ayrıca Türklerin Ergenekon’ dan çıkış günü olarak da benimsenmiştir. Nevruz günü, Türk dünyasında çeşitli şenlikler düzenlenmekte, bayram havasında kutlanmaktadır. Nevruz ateşi yakılarak ateş üzerinden atlanmakta ve halaylar çekilmektedir.
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
SURİYE TÜRKLERİ


Nüfus : 1.000.000
Bulundukları başlıca şehirler : Halep, Lazkiye, Şam, Telkele, Kunteyra, Humus
İlk göç : 7-8.yy.
Bölgedeki Türk toplulukları : Suriye Türkmenleri
Siyasi ve idari konumları : Bulundukları ülkenin idari yapısına uymaktadırlar .


TARİHÇE
Suriye'deki Türkmenlerin daha 7 .ve 8. yüzyıldan beri Fırat ve Dicle boylarına indikleri, ayrıca, Mezopotamya'dan ve Anadolu'dan Suriye'ye göçtükleri 9. ve 11. yüzyıldan buyana bölgede yaşadıkları bilinmektedir. Suriye Türkleri, ilk yerleşimlerinde göçebe olarak kalmışlarsa da sonradan yerleşik düzene geçmişlerdir. Bu bölgede 1 071 Malazgirt Savaşından sonra Aşağı ve Yukarı IA Fırat boylarında, Saltuklar, Mengücekler, Danişmendiler, Yınaloğulları, Artuklar gibi Türk Beylikleri kurulmuştur. Halen Süleyman Şah'ln mezarı da Suriye'de olup Türk Mezarı diye anılmak tadır.

Halep'te Türkmenlerin oluşturduğu bir büyük mahalle bulunmaktadır.Türk dilini konuşan nüfus sayısının ise 300.000 binin üzerinde olduğu tahmin edilmektedir.

BUGÜNKÜ DURUM

a- Lazkiye Bölgesi: Suriye'nin en büyük Liman kenti olan Lazkiye, 1950'den sonra gelişme göstermiştir.

Bunun üzerine çevrede bulunan Türkmen köy- Ierinden çok sayıda Türk şehir merkezine göç etmiştir. Bu şehirde 265 Türk köyü bulunmaktadır.

b- Halep Bölgesi: Osmanlı Devleti döneminde Türk nüfusunun idari merkezi Halep'ti. Halep, sokaklarında Türkçe konuşulan bir yerdi. Türk mimari ve sanat eserleri Halep'te oldukça çoktur.

c- Telkele Yöresi: Suriye'nin Hama-Humus şehirleri ve Lübnan sınırı arasında kalan kısımdır. Türkmenler genellikle Humus'ta yoğun olarak yaşamaktadırlar.

d. Kunteyra Bölgesi: Burası İsrail sınırına çok yakındır. Kafkasya'dan gelenler 1878'de buraya yerleştirilmişlerdir.

e- Şam: Şehirde Türkmenlerin oturduğu büyük bir mahalle bulunmaktadır. Ayrıca Havran ovasında da Türkmenler vardır. Halep bölgesinde 250.000, Lazkiye'de 190.000, Telkele'de 70.000, Kunteyra yöresinde 11 0.000 diğer bölgelerde 400.000 olmak üzere Suriye topraklarındaki Türk nüfusun 1 milyon kadar olduğu tahmin edilmektedir.

EKONOMİ

Türkmenler özellikle Humus, Halep, Havran, Cezire ve Suriye- Türkiye sınır boylarında yaşamaktadırlar. Hayvancılıkla, tarımla ve halı dokumacılığıyla uğraşırlar.

EĞİTİM

Suriye devleti bağımsızlık sonrasında buradaki Türk topluluklarını asimile etmek -Araplaştırmak- istemişse de bu isteğinde başarılı olamamıştır. Suriye'de yaşayan Türklerin resmi eğitim dili Arapça'dır. Suriye'de Türkçe gazete, dergi, kitap ve Türkçe eğitim yasaklanmıştır. ÖzellikIe Hafız Esat iktidarında Türklere uygulanan baskılar artmıştır.
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
ROMANYA TÜRKLERİ


Nüfus : 120.000
Bulundukları başlıca şehirler : Köstence, Mecidiye, Tulça, Kıllraş, Oltena, İbrail, Galats, Bükreş İlk göç : 10-11.yy.
Bölgedeki Türk toplulukları : Rumeli Türkleri, Tatar Türkleri
Siyasi ve idari konumları : Bulundukları ülkenin idari yapısına uymaktadırlar .Ülkede bir Türk birliği olan ''Romanya Türklerinin Demokratik Birliği'' adlı bir hareket mevcuttur .

TARİHÇE

23 milyonluk nüfusu ve 237.000 km2' Iik yüzölçümüyle Balkanlar’ın önemli bir ülkesi olan Romanya, 1989 Aralık ayındaki halk ihtilalinden sonra , gerek siyasi gerekse ekonomik alanda girdiği darboğazlardan çıkmanın çabası içerisindedir. a Romanya'nın nüfusunun % 1 O'unu azınlıklar teşkil etmektedir. Bunların en büyüğünü 1.620.198 kişiyle Macarlar oluşturur. Diğerleri ise sırasıyla Romanlar ( Çingeneler 409.723 ), Almanlar ( 119.000 ), Ruslar , Ukraynalılar ve Türklerdir. Romanya'da azınlıklarla ilgili bir problem yoktur. Romanya Türkleri'nin çoğu Dobruca bölgesindeki Köstence, Mecidiye, Tulça gibi şehirlerde yaşamaktadır. Ayrıca Kılıraş, Oltena, ibrail, Galats, Bükreş gibi şehirlerde de Türk azınlığa rastlanmaktadır. Türklerin % 8S'i Köstence'de, % 12'si Tulça'da yaşamaktadır. Romanya'daki Türk azınlığın çoğunluğunu Rumeli Türkü ve Tatarlar teşkil etmekle birlikte ; Ortodoks Türklerden olan Gagauzlar'a da rastlanmaktadır. Bugünkü Dobruca bölgesi, beş asra yakın bir süre devam eden Osmanlı idare- siyle adeta bir Türk yurdu haline gelmiştir. 13.yy.a kadar , hep kuzeyden ve Orta Asya'dan gelen Türkler'in akınına sahne olan Karpat -Tuna Bölgesi'nde, ilk olarak M.Ö.1 000 yıllarında İskitler görülür. İskitler'i sırasıyla M.Ö. 375 yıllarında Batı Hun Türkleri (80 yıl ), M.S. Vl.yy'larda Avar Türkleri , M.S. VIII. yy'larda ( 681-702 ) Bulgar Türkleri takip eder. Peçenekler , XI. yüzyılın ortalarında ( 1057 ) Kuman Türkleri'ne mağlup oldular ve bu yörede iki asra yakın hüküm sürdükten sonra Katolikliği kabul ettiler.
13.-14.yy'ın sonlarına kadar ise, Altınordu Devleti'nin sınırlarının Tuna'ya kadar genişlemesi üzerine ; Kıpçak Bozkırlarındaki Tatar Türkleri'nden bir kısmı, Dobruca bölgesine gelip yerleşirler.

Osmanlılar Rumeli'ye ayak bastıklarında buradaki Kuman, Peçenek, Oğuz Türkleriyle karşılaştılar. Türk toplulukları, Osmanlıların Rumeli'deki ilerleyişlerinde ve bölgede uzun süre kalabilmelerinde önemli bir rol oynamıştır.

SİYASİ VARLIKLARI

Romanya'nın birliğine ve bütünlüğüne sadık, problemsiz bir azınlık olarak varlıklarını sürdüren Türkler; kurdukları birliklerle kendilerine tanınan yasal haklardan yararlanmaya çalışmaktadırlar. Komünizm öncesinde de birçok cemiyete sahip olan Türkler; sosyalist rejimin devrilmesinden sonra 29.12.1989'da ,, Romanya Demokrat Türk Müslüman Birliği'ni kurdular. Bu birlik ne yazık ki kısa bir süre sonra; Romanya Türkleri'nin Demokratik Birliği, Romanya Tatar- Türk Müslümanlarının Demokrat Birliği olarak ikiye ayrıldı. Bu iki topluluk, girişimler sonucu 30.07.1994'te Türk- Tatar Birlikleri Federasyonu altında birleşmişlerdir. Romanya'da, milli azınlıkların birlikleri bir siyasi parti statüsünde kabul edilmekte ve birer milletvekiliyle mecliste temsil edilmektedirler. Türk azınlık bu birlikler aracılığı ile Romen Meclisi'nde temsil edilmektedir. Dillerini ve dinlerini öğrenmeye çalışan, Türk televizyonlarını seyreden, sık sık Türkiye'ye gelip gidebilen soydaşlarımızda canlı bir Türkiye sevgisi vardır Bölgede yaşayan Türk azınlığın iki gazetesi vardır.

Bunlardan biri, yeni dönemde çıkmaya başlayan Karadeniz ; diğeri de 1995 yılında yayın hayatına atılan ve Türk Birliği'nin yayın organı olan Hakses' tir. Ayrıca Renkler adlı bir dergi yayınlanmaktadır.

TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER

Romanya Türkleri, içinde yaşadıkları ülkenin birliğine ve bütünlüğüne sahip, problemsiz Romen vatandaşları olarak hayatlarını sürdürmekte ve oldukça uzun bir geçmişi olan Türk-Romen münasebetlerinde bir köprü görevi görmektedirler. Bu yüzden diğer Balkan ülkelerinde gördüğümüz Türk düşmanlığı Romanya'da yoktur. Macar, Leh ve Rus yayılmacılığı karşısında Osmanlılar’la anlaşmayı tercih eden Romenler ; kendilerinin , Osmanlılar sayesinde Slavlar arasında Latin adası olarak kalabildiklerine inanırlar. Bugün de iki ülke arasındaki yakın münasebetler devam etmekte ve Romanya'da 4.000'e yakın işadamımız faaliyet göstermektedir.
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
MOĞOLİSTAN TÜRKLERİ


Nüfus : 152.000

Bulundukları başlıca şehirler : Bayanülgen, Ulambatır
Bölgedeki Türk toplulukları : Kazak, Kırgız; Özbek , Uygur Türkleri
Siyasi ve idari konumlan : Bulundukları ülkenin idari yapısına uymaktadırlar .Genellikle göçebe hayatı yaşayan Moğol Türk toplulukları, ağırlıklı olarak Bayanülgen şehrinde oturmaktadırlar .

TARİHÇE

Moğolistan Çin egemenliğinde uzun bir süre kaldıktan sonra 1924'te ,, Moğolis- tan Halk Cumhuriyeti'' olarak kurulmuştur. Moğol yurdu, Türk tarihinde ve Türklerin geçmişinde önemli yer tutmuş ve ilk anayurtlarının bir parçası ..olmuştur. Ayrıca Türklerin ilk bilinen yazılı metinleri Orhun Yazıtları ve Yenisey Nehri kıyısındaki Kırgızların mezar kitabeleri bu bölgededir. Bu anıtlar Bilge Kağan ile Kültiğin adına dikilmiş, Yuluğ Tiğin tarafından yazılmıştır. Türklerin birleşik Hanlığı Moğolistan’da 546'da Orhun Nehri kıyısında kurulmuştur. Bölge 840'ta Uygur Türkleri'nin egemenliğine geçmiştir. Moğol Devleti'nin çökmesi sonucu Uygur Türkleri'nin toprakları 1644'ten 1911'e kadar Mançu Hanedanı'nın egemenliğine geçmiş ve burada Kazak, Urianhay ve Hoton boyları arasında yedi Türk toplumu yaşamıştır. Ayrıca bölgede az sayıda Özbek ve Uygurlar da bulunmaktadır.

BUGÜNKÜ DURUM

Bugün Moğolistan Halk Cumhuriyeti içinde Türk nüfusunun 152.000 kadar olduğu tahmin edilmektedir. 120.000 Kazak, 26.000 Urianhay, 6.000 Hoton, Moğolistan’da yaşayan Türk topluluklarındandır. Türk toplulukları çoğunlukla ülkenin Kuzey ve Kuzeybatısında yaşamaktadırlar. Moğolistan Anayasası onlara ırk, cins, mil- Iiyet, din gözetilmeksizin eşit haklar vermiştir. Hatta devlet eliyle Kazakistan'dan buraya öğretmen, doktor, getirildiği bilinmektedir. Bu bölgedeki Kazaklar hayvancılıkla uğraşmakta ve çiftçilik yapmaktadırlar. Bölgedeki Kazaklar milli kültürlerini korumaya büyük çaba göstermişlerdir. Moğolca konuşan Urihanhay'lar ve Hotonlar, hayvancılık ve avcılıkla geçim Ierini sağlamaktadırlar.

EĞİTİM

Moğolistan’da 14 yaşına kadar eğitim zorunludur. 11 yıllık tarım ve sanayi okulları vardır. Okullarda Moğol programlarının yanında Kazak eğitim prog- ramları da, uygulanmaktadır.
1997 verilerine göre Kazakların yaşadığı bölgede 11 ilkokul, 16 ortaokul, bir de öğretmen okulu bulunmaktadır. Buradaki öğrenciler genellikle Kazakistan Cumhuriyeti Üniversitelerine, özel- Iikle Almatı'daki teknik okullara gönderilmektedirler. . Moğolistan’da din ve devlet işleri ayrı olup herkesin ibadet özgürlüğü bulun- maktadır. Türk halklarına ait camiler bulunduğu gibi Şamanizm ve Ateizm izlerine de rastlanmaktadır. Eğitimde hala Kiril Alfabesi kullanılmaktadır.
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
KOSOVA ve SANCAK TÜRKLERİ


Nüfus : 80.000
Bulundukları başlıca şehirler : Kosova, Sancak, Priştine, Momuşo, Gilan, Dohırçan, Mitroviça
İlk göç : 5. yy.
Bölgedeki Türk toplulukları : Balkan Türkleri
Siyasi ve idari konumları : Bulundukları ülkenin idari yapısına uymaktadırlar . Kendi diline, dinine, örf, gelenek-görenek ve kültürüne yüzyıllarca şuurlu bir şekilde sımsıkı bağlı kalan Türk azınlığı, yaşadıkları ülke adına İkinci Dünya Savaşı'na katılmış, şehitler vermiştir .Ama ne yazık ki , savaştan sonra diğer milletlerin hukuki varlığı kabul edilirken, yaşadıkları ülkenin en sadık vatandaşları olan Türk toplumunun varlığı ancak 1951 yılında kabul edilmiştir.

TARİHÇE

Yugoslavya'da yaşayan Türkler'in mazisi 5. yüzyıla dayanır. Bu yüzyılda Avarlar'ın, Peçenekler'in, Uzlar'ın, Kumanlar'ın buralara yerleştiklerini biliyoruz. Özellikle Kosova Meydan Muhaberesi'nden ( 1389 ) sonra 6 asırlık bir dönem içerisinde diğer milletlerle beraber huzurlu bir şekilde yaşamışlardır. Osmanlılar'ın buralara ayak basmasıyla 1912 yılına kadar her alanda faaliyet gösteren Türkler, Balkan Harbi'yle birlikte ( 1912 ) okulları kapatılarak, baskı altına alınmışlar ve göçe zorlanmışlardır. Kosova'da 40.000-50.000 arasında Türk yaşamaktadır. 1990'11 yıllarda Doğu ülkelerinde esen demokrasi rüzgarları Yugoslavya'yı da etkisi altına almış ve tek partili sistemden çok partili sisteme geçilmiştir. Kosova Türkleri bundan yararlandı. Tek partili sistemde milli azınlıkların hakları aynı parti altında garanti altına alınmıştı. Çok partili sisteme geçilince, Türk toplumu kendi varlığını koruyabilmek için bir siyasi örgütte toplanma ihtiyacını duydu. 19 Temmuz 1990'da Prizren'de Türk Demokratik Birliği Partisi kuruldu. Partinin kurulmasıyla bunalımlı günler geçiren Türk toplumu rahatlamıştır. Ayrıca Türk okullarının kapatılması ve Türk soyluların maruz kalabilecekleri ayırımcılık büyük ölçüde giderilmiştir.

EĞİTİM

Bugün Kosova'da Prizren Momuço, priştine, Gilan, Dohırçan, Mitroviça ve Vıçıtırn yerleşim merkezlerinde toplam 11 ilköğretim okulunda 1952, 3 anaokulunda 90 olmak üzere toplam 2.048 öğrenci okumaktadır. Ayrıca 6 Lisede 444 ve Priştine Üniversitesi'ndeS0 öğrenci olmak üzere bu sayı toplam 2.532'ye ulaşmıştır. Bunların yanı sıra devlet imkanlarıyla haftada bir çıkan Tan Gazetesi ile Türk Demokratik Birliği'nin yayın organı Sesimiz gazetesi, Çevren, Çığ,Kuş, Bay, inci dergileri ; günde yarım saat haber yayını yapan priştine Televizyonu ve yerel radyolar bulunmaktadır. Kosova ve Sancak Türkleri, Balkanlardaki diğer Türk toplulukları gibi dil ve kültürlerine bağlı kalmanın çabasını göstermekte ve Türkiye'ye bağlılıklarını a sürdürmektedirler.
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
IRAK TÜRKMENLERİ


Nüfus : 2.500.000
Bulunduklatı başlıca şehirler : Musul, Kerkük, Erbil, Süleymaniye
İlk göç : 11. -12.yüzyıllar
Bölgedeki Türk toplulukları : Irak Türkmenleri
Siyasi ve idari konumları : Irak Türkmenleri genellikle Kuzey Irak bölgesinde yaşamaktadırlar .Bölge şu anda siyasi açıdan çok başlılık gösterdiğinden, Türkmenler bu duruma göre önlemlerini almışlar ve bir çok siyasi teşekkül oluşturarak milli varlıklarını güvence altına almaya çalışmışlardır .Ancak bütün bunlara rağmen Türkiye'nin her açıdan desteğine ihtiyaçları bulunmaktadır .

TARİHÇE

Irak Osmanlı idaresinde iken üç vilayetten oluşmaktaydı. Basra ve Bağdat vilayetlerinin yanı sıra günümüze kadar sorunlarla dolu olan ve bugün Kuzey ırak olarak bilinen Musul vilayetinden meydana gelmekte idi. Başta petrol olmak üzere bir çok zenginliklere ve çok önemli bir jeostratejik konuma sahip olan Musul vilayeti , merkezi Musul olmak olmak üzere Kerkük ve Süleymaniye sancaklarından oluşmaktaydı. Lozan Anlaşmasında Musul vilayetinin lrak veya Türkiye içinde kalması mese- Iesi çözüme bağlanmadığı için Cemiyet-i Akvam yoluyla halledilmesine gidilmiş ve Musul vilayetinin tamamı Irak’a bağlanmıştır. Türkiye hükümeti bu olayı J 5 Haziran 1926 tarihinde Irak hükümeti ile yapmış olduğu Ankara anlaşmasıyla kabul etmiştir. Ülkede Türkmen varlığını yok etmek için uygulanan yoğun Araplaştırma poli- tikaları son zamanlarda etnik temizlik boyutuna varmıştır. Kerkük'ten uzak- Iaştırılan Türkmenlerin sayısı son bir yılda 1 000 aileyi aşmıştır. Bunların yerine Arap aileler yerleştirilmektedir. Türkmenleri göç ettirme ve yerlerine Arapları yerleştirme politikası eski bir politikadır ve Irak yönetimi tarafından yaklaşık 20 yıldır yürütülmektedir. Ancak geçen yıldan buyana bu uygulama iktidard- aki Baas partisi tarafından etnik temizlik boyutuna ulaştırılmıştır. Türkmen Siyasi Hareketi 1970'Ierde büyük gelişme gösterdi .Bilinçlenme süreci bu dönemde hız kazandı .Yine bu dönemde Türkiye'ye tahsil için gelen öğrenci sayısında dikkat çekici bir artma görülmüştür. Bunda refah seviyesinin yükselmesinin büyük payı vardır.1970'lerin başında Türkiye'ye tahsil için gelen Türkmen öğrenci sayısı 10-15 iken bu sayı 1975'te 80'in üzer- ine çıkmıştır. 1976 ve 1977 yıllarında ise sayı katlanarak yükselmiştir.1978 yılında Irak yönetimi Türkiye'de öğrencilerin tahsil yapmalarını ani bir kararla yasakladı. Türkmen öğrenciler eski sosyalist ülkelere tahsil için gitmeye teşvik edildi. 1960 yılında kurulan Türkmen Kardeşlik Ocağı bir yandan kulüp hüviyetinde faaliyet gösterirken, diğer yandan Türkmen toplumunun kültürel ve sosyal ihtiyaçlarını da karşıladı. 1977'de başlayan Baas saldırganlığından nasibini alan yöneticiler, önce görevden uzaklaştırıldı. 1979 yılında ise tutuk- Iandılar ve 1980'de idam edildiler. idamlara tepki olarak 1980'de Navzang böl- gesine askeri karargah kuruldu. Örgüt Irak Türklerinin deklare edilmiş ilk siyasi organizasyonu özelliğini taşımaktadır. 1983'te bir araya gelen Irak'ın siyasi kuruluşları, örgütün ısrarlı tutumu karşısında ilk defa Türkmen haklarını .kabul ederek sonuç bildirisine yazmışlardır. Siyasi konjonktürün değişmesi nedeniyle 1985 tarihinde örgüt faaliyetleri donduruldu. 1988 yılında Irak Milli Türkmen Partisi kuruldu. Parti Bağdat rejiminin baskıcı, acımasız politikalarını dikkate alarak kendini Irak'ın Kuveyt'i işgal etmesinden sonra 1991 'de deklare etti. Irak Milli Türkmen Partisi'nin deneyimli ve idealist yöneticilerinin çabaları neticesinde dünya,Türkmen varlığından haberdar oldu. IMTP yönetici- Ieri Riyad, Beyrut , Londra ve ABD’de yapılan toplantılara iştirak ettiler. ABD , İngiltere gibi Irak sorunu ile yakından alakalı devletlerin başkentlerini ziyaret ederek görüşmelerde bulundular. Avrupa Parlamentosu gibi önemli mah- fellerde Kürtlerle eşit temsil edilmeyi başardılar.

SİYASİ YAPILANMA

Son yıllarda bölgedeki gelişmelere paralel olarak Irak Milli Türkmen Partisi Kuzey Irak'ta Radyo- TV, Matbaa, Basın Yayın Kuruluşu ve en önemlisi Türkçe eğitim veren okullar açtı. Bunun yanı sıra silahlı kuvvet çekirdeği olacak 350 kişilik bir koruma birliği oluşturdu. Türkmen parti ve kuruluşlarını tek çatı altında toplamak amacı ile Ekim 1994'te Türkmen Cephesi kuruluş çalışmaları başlatıldı. 23 Nisan 1995'te Irak Türkmen Cephesinin kurulduğu resmen ilan edildi. 4-7 Ekim 1997'de Erbil 1. Türkmen kurultayı toplanmıştır. Kurultaya Avrupa, ABD, Avustralya'da bulunan Türkmen derneklerinin temsilcileri de katılmıştır
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
BATI AVRUPA TÜRKLERİ



Türk vatandaşlarının Batı Avrupa ülkelerine yerleşmeleri 1961 yılından itibaren başladı. ikinci Dünya Savaşı sonunda Batı Avrupa ülkeleri kalkınma hamlelerini gerçekleştirmek için işgücüne ihtiyaç duydular. Bu ihtiyacı karşılamak üzere Batı Avrupa ülkelerine yönelen Türk işgücü, Türkiye'nin 1961-1965 yılları arasında Avrupa'ya işçi ithal eden ülkelerle istihdam ve göç anlaşmaları imzalamasıyla hız kazandı. 1970'li yılların başlarından itibaren bu kişiler, aile birleşimi yoluyla Türkiye'deki eş ve çocuklarını Avrupa'ya getirmeye başladılar. Bu süreç 1980 yılı başına kadar yoğun olarak devam etti.

ilk zamanlar Avrupa'da çalışmak ve tasarruf yapıp ülkelerine geri dönmek amacında olan Türk işçileri misafirlikten göçmenliğe geçtiler. Bu durumu fark eden Avrupa ülkeleri sayıları gittikçe artan Türkleri geri göndermek için teşvik primleri uygulamaya başladılar. Bunun sonucunda kısmi olarak mesafe alınsa da Türklerin Batı Avrupa ülkelerinde kalmaları devam etti. Hatta, orada doğanlar başta olmak üzere çok sayıda vatandaşımız bulundukları ülkelerin vatandaşlığına geçerek çift pasaport ve çifte vatandaşlık sahibi oldular. Avrupa ülkelerindeki ikinci ve özellikle üçüncü Türk kuşağı sadece işçi olarak kalmayıp çeşitli yatırımlara giriştiler ve bir çoğu işçilikten işverenliğe yükseldiler. Bunun yanında çeşitli branşlarda başarı sağlayarak adlarını duyuran Türk ve Türk asıllı vatandaşlar da ortaya çıktı.

Halen Batı Avrupa ülkelerinde yaşayan; sadece işçi olarak değil. başka branşlarda da faaliyet ve başarı gösteren vatandaşlarımız ile denilebilir ki, Batı Avrupa Türkleri ya da Avrupalı Türkler olarak yeni bir toplum ortaya çıktı. Bu yeni Türk grubunun değerlendirilmesi, ülkelere göre şöylece özetlenebilir:

ALMANYA

Sayıları 2 milyonu aşan Almanya'daki vatandaşlarımız iki Almanya'nın birleşmesinden sonra ortaya çıkan işsizlikten büyük ölçüde etkilenmişlerdir.

İşsizlik probleminin yanı sıra Alman hükümetinin vatandaşlarımızı Türkiye'ye geri gönderme politikalarının ortaya çıkardığı karmaşık sıkıntllar da giderek artmaktadır. Bütün bu olumsuzluklara rağmen Almanya'da yaşayan Türk vatandaşları kalıcı olduklarının bilincine vararak yerleşik toplum haline gelmeye başlamışlardır. Bu cümleden olarak Türk vatandaşları kendi işyerlerini kendileri kurmaya başlamışlar, hatta işveren konumuna yükselmişlerdir. Almanya'da bu tür işyerleri açan girişimci sayısı 44 bin'e Hollanda'da ise 6 bin'e ulaşmıştır. Bu sayı her yıl giderek artmaktadır. 2030 Yılında Türk girişimci sayısının 90 bin'i aşacağı tahmin edilmektedir.

Almanya'daki Türklere Ait Bilgiler:

Almanya'daki Türk nüfusu 2.049.100 kişi
Ortalama hane büyüklüğü 3.9 kişi
Ortalama hane sayısı 525.410
Ortalama hane halkı geliri 3.980 DM. (aylık)
Ortalama toplam yıllık gelir 25.094 Milyar DM.
Tasarrufların gelir içindeki payı %12.2
Ortalama tasarruf miktarı 3.011 Milyar DM.
Türkiye'ye havale edilen döviz 2.45 Milyar DM.
Konut sahibi Türkler'in sayısı 54.000 kişi ;
Türkler'e ait işyeri sayısı 42.000
Yıllık ciroları 36.000 Milyar DM.
Yatırımları 8,9 Milyar DM.
Sağladıkları istihdam 186.000 kişi

Görüldüğü gibi işyerleri daha çok esnaflık ve işletmeciliğe dayanmaktadır. Fakat bankacılık, bilgisayar firması, muhasebe bürosu, inşaat şirketi, avukatlık gibi daha ihtisaslaşmış alanlarda iş sahibi olan vatandaşlarımızın sayısı giderek artmaktadır.

HOLLANDA

Sayıları 300 bin'e yaklaşan Hollanda'daki vatandaşlarımızın iş, çalışma ve . sosyal durumları ve problemleri Almanya'daki vatandaşlarımızla benzerlik göstermektedir. Eğitim, vatandaşlık ve azınlık hakları gibi konularda Hollanda'daki vatandaşlarımızın Almanya'daki vatandaşlarımıza göre daha avantajlı olduğu söylenebilir. lira Hollanda'da dini azınlıklara (etnik değil) kendi okullarını açma konusunda resmi onay yanında maddi destek verildiği gibi, vatandaşlık, emeklilik ve diğer sosyal haklar konusunda da diğer Batı Avrupa ülkelerinden farklı himayeler sağlanmaktadır. Buna rağmen Hollanda'daki vatandaşlarımızın da işsizlik başta olmak üzere giderek artan problemleri bulunmaktadır. Hollanda'da Türk vatandaşlarının yaptıkları yatırımlar çoğunlukla Türkiye'de gerçekleşmeyen yatırımların Avrupa'da gerçekleştirilmesine yöneliktir. Aşağıdaki tabloda Hollanda- Türk işyerlerinin yaklaşık dökümü gösterilmiştir.

Tekstil ve deri giyim 68
Gıda maddesi toptancıları 198
Seyahat acentaları 113
Kasaplar 130
Kahvehaneler 232
Konfeksiyon atölyeleri 114


DİĞER ÜLKELER

Ülkeler arasında sayı farklılıkları bulunsa da, Batı Avrupa ülkelerinde bulunan vatandaşlarımızın şartları birbirine çok benzemektedir. Genel anlamda vatan- daşlarımızın toplu amacı, bulundukları ülkenin vatandaşı olmak ve orada kalmaktır. Bunun ülkemizi ilgilendiren en önemli yönü özellikle orada doğan, okuyan ve yetişenlerin millı kimliklerinin muhafazasıdır. Almanya'dan İsveç ve Danimarka'ya kadar Türk vatandaşlarının bulundukları ülke yönetimlerinin amacı, göçmen ya da azınlık halinde yaşayan yabancıların yerli kültür içerisinde eritilmeleridir. Türk vatandaşları da aynı hedef kitleyi oluşturmaktadırlar. Vatandaşlarımızın bulundukları ülkeye bir yandan uyum sağlarken diğer yandan kimliklerini muhafaza etmeleri T.C. Devletinin resmi ve milli politikası olmalıdır.

Türklüklerini ve Türkiye'ye bağlılıklarını koruyarak Batı Avrupa ülkelerinde kalıcı olarak yerleşen vatandaşlarımız, gerek bulundukları ülke ve batı toplumu, gerek Avrupa Topluluğu (AB) ile ülkemiz arasında kültür köprüleri ve elçileri oluşturmaktadırlar.
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
NOGAY TÜRKLERİ




Nüfus : 1.030.000
Bulundukları başlıca şehirler : Rusya Federasyonuna bağlı Astarhan, Terek, Kızılyar , Açıkulak, Perekop, Çelyabinsk j Bulgaristan'ln Şumnu, Dobruca ve Türkiye'nin Ankara -Polatlı , Şereflikoçhisar , Konya-Kulu , İstanbul, osmaniye, Adana, Çorum, Eskişehir , Bursa, Kütahya Gaziantep, Isparta-Senirkent şehirlerinde yaşamaktadırlar .
Siyasi ve idari konumları : Bulundukları ülkenin idari yapısına uymaktadırlar .

TARİHÇE


Türk tarihinde Nogay sözüne ilk olarak Altınordu devletinde rastlanır. Nogay Han , üstün kabiliyeti , büyük teşkilatçılığı sayesinde Altınordu devletinin en yüksek mevkilerine çıkar. Nogay Han'a tabi olan Türk toplulukları onun adını almışlardır. Nogaylar, 13. yüzyıla kadar, Deşt-i Kıpçak'ta ( Kıpçak çölünde ) göçebe hayatı .yaşadılar. Birleşik bir hayat süren Nogaylar çeşitli sebeplerden dolayı daha
sonra dağıldılar. Bir kısmı mekan değiştirirken kalabalık bir kısmı diğer Türk boyları arasında eridiler.

BUGÜNKÜ DURUM

Erimeden günümüze kadar kalan Nogaylar ; Hazar bozkırında, Kuzey Kafkasya'da, Kırım'da , idii-Ural havzasında , Batı Türkistan'da ve Litvanya'da , Dobruca'da, Deliorman bölgesinde ve Türkiye'de yaşamaktadırlar.

1) Hazar Bozkırı Nogayları : Aşağı itil'in geniş deltasında Astarhan çevresindeki köy ve kasabalarda, Kalmukya'nın güney kesimine düşen Kuma çayının kuzey yöresinde bulunurlar. Kendi ağızlarını unuttukları için Kazanlı diye de adlandırılırlar. Buradaki başlıca toplulukları 11 Kara ağaçlar ( Karagaş) 11 ve Kundurlardır.

2) Kuzey Kafkasya Nogayları : Kafkasya'da beş bölgede yer alırlar. Dağıstan'ın Kuma ile Terek akarsuları arasında kendi adlarıyla anılan bozkırda , özellikle Kızılyar yöresinde , Hasavyurt ve Açıkulak kazalarında kalabalık bir topluluk halinde bulunurlar.

3) Kırım Nogayları : Nogaylar Kırım yarımadasının kuzeyindeki ovalık alan ile dağlık kesimin kuzey eteklerinde, Perekop kasabası çevresinde , kuzeydoğuda Azak denizine dökülen çaylar ( Tolmak, Bedri vb. ) boyunda yaşamaktadırlar.

4) İdil-Ural Havzası Nogayları :
Burada Tatarlar arasındaki ,, Nogaylar'' ( Nagaybaklar ), küçük bir etnik topluluktur. Günümüzde Başkurdistan'da ve Başkurdistan'ın kuzeydoğu komşusu Çelyabinsk vilayetinin Yukarı Ural çevresinde yaşamaktadırlar. Nogaybaklar, Kuzey ( Kıpçak ) Türkçesinin Başkurt unsurlarının da karıştığı Tatar ağzıyla konuşurlar. Hıristiyanlığın Ortodoks mezhebindendirler. Başkurdistan'daki Nogaylar, Kuzey Türkçesi'nin Başkurt ağzıyla konuşurlar.

5) Batı Türkistan ( Kazakistan ) Nogayları : Bu büyük bölgenin Kazaklar arasındaki Nogaylar'ı, onların boy düzeninde , Orta ve Kiçi ( Küçük ) cüzlerde bulur)urlar. Orta cüzdekiler, şecereye göre , Kongırat kolunun Camanbay'ından gelirler. Buradaki Nogay'dan da Satıbaldı, Tokas, Şahan uruk- Iarının ataları çıkmıştır. Kazakistan'daki Nogay obaları, şimdi Kızılorda .tümeninin Canga-Korgan yöresinde yaşamaktadırlar. Hepsi Kuzey Türkçesinin Kazak ağzıyla konuşurlar.

6) Kırgızistan Nogayları : Kırgızlar arasındaki boy düzeninde Ön-Kol'a bağlı Çirik boyunun ,, Nogay'' adlı bir oymağı vardır. Onlar, Kuzey Türkçesi'nin Kırgız ağzıyla konuşurlar.

7) litvanya Nogayları : Polonya'nın kuzeyinde ve Baltık denizinin doğu yanında yer alan bölgede yaşarlar. Nogaylar'a ''Litvanya Tatarlar''ı da denir.Buradaki Nogaylar sadece dinlerini (İslam'l) muhafaza edebilmişlerdir.

8) Romanya Nogayları : Yüzyıllarca önce, Karadeniz'in batı kıyılarına göçmüş bulunan Nogaylar,çağımızda Tuna ırmağı deltasının sağ yöresindeki Dobruca bölgesinde ( Köstence ili ) dağınık olarak yaşarlar.

9) Bulgaristan Nogayları :
Tuna'nın güneyindeki Deliorman bölgesinde ,Şumnu (Kolarovgrad ) çevresindeki köylerinde yaşarlar.

10) Türkiye Nogayları : i
ki yüzyıl önce Türkiye'ye gelmiş Nogaylar'ın ÇOğU Orta Anadolu'ya yerleştirildiler. Bugün Nogaylar , Ankara'nın Polatlı ve Şere- flikoçhisar ilçelerinin bazı köylerinde, Konya'nın Kulu ilçesinin bazı köylerinde, İstanbul, Osmaniye, Adana, Çorum, Eskişehir, Bursa, Kütahya, Gaziantep ve Isparta'nın Senirkent ilçesinde yaşamaktadırlar.

NOGAYLILARIN NÜFUS DURUMU

Hazar Bozkırı 135.000
Dağıstan 147.000
Stavropol 163.000
çeçen-inguş 125.000
Karaçay-Çerkez 35.000
Azak Doğusu 170.000
Litvanya 15.000
Dobruca 90.000
Türkiye 150.000
Toplam 1.030.000
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
MAKEDONYA TÜRKLERİ


Nüfus : 91.500
Bulundukları başlıca şehirler : Üsküp, Manastır , Gostivar , Kalkandelen, Ohri, Resne
İlk göç : 14.yy .
Bölgedeki Türk toplulukları : Bulgaristan Türkleri
Siyasi ve idari konumları : Bulundukları ülkenin idari yapısına uymaktadırlar .Kosova ve Sancak'ta Türk Demokratik Birliği Hareketi Türkler'i temsil etmektedir .

TARİHÇE

Makedonya'dan bir çok kavim gelip geçmiştir. Hunlar, Avarlar, Kumanlar, Peçenekler ve Osmanlı Türkleri uzun süre bölgede yaşamışlardır. 1300 yılından sonra da Anadolu'dan Makedonya'ya çok sayıda Türk göçmen .yerleştirilmiştir. 1953 yılında, Makedonya'da 203.000 Türk yaşarken bu nüfus bugün 97 .500'e inmiştir.

EKONOMİ

Makedonya'da Türkler tarım, hayvancılık ve ticaretle uğraşmaktadırlar.

Siyasi Yapı

Makedonya'da bugün ''Türk Demokratik Birliği'' kurulmuş ve bölgede yaşayan Türkleri temsil etmektedir. Makedonya'da Türkçe gazete, dergi yayınlanmakta olup, aynı zamanda Türkçe radyo yayınları da yapılmaktadır.

EĞİTİM

Makedonya'da Türkler arasında eğitim Türkçe’dir. Doğu Makedonya'da dört yıllık Türkçe eğitim alma hakkı vardır. Halen mevcut ilköğretim kurumlarında 264 öğretmen görev yapmaktadır.

Gostlvar'da bir genel lise ve bir meslek Iisesi ile Kalkandelen'de bir meslek Ii- sesinde Türkçe öğretim yapılmaktadır. Üsküp'te de bir Iise'de Türkçe öğretim verilmektedir. Üsküp ve Manastır Üniversitesinde Türklere çok az bir konten- jan ayrılmaktadır. Ülkede ayrıca Türk özel teşebbüsünün açtığı Türk okulları vardır. Makedonya Türkleri bu okullara yoğun ilgi göstermektedir. Ayrıca, Kosova ve Sancak bölgesinde de Türklerin sayısı 2.000'e ulaşmıştır. Burada Türkler Türkçe eğitim görmekte olup en çok Priştine kentinde toplanmışlardır
 

Suskun

V.I.P
V.I.P
İRAN TÜRKLERİ




Nüfus : 27 .000.000
Bulundukları başlıca şehirler : Tebriz, urmiye, Diazziye
Bölgedeki Türk toplulukları : Azeri Türkleri, Karapapaklar , Kaşkaylar , Türkmenler , Hamseler , Karapapalılar , Geymikler , Şahsevenler , Karadağlılar , Şatrunlu- Iar , Delikanlılar ,Beybağlılar , Bocağcılatlar , Halaçlar , Karaylar , Timurtaşlar ve Avşarlar.
Siyasi ve idari konumlan : Bulundukları ülkenin idari yapısına uymaktadırlar .Farsça'nın etkin olduğu bölge- Ierdeki Türk kökenliler Şii-müslümandırlar . Buna rağmen özellikle Tebriz'de yaşayan
Azeriler milli benliklerini korumak için tarih boyunca mücadele etmişlerdir .Ancak acımasız asimilasyon hareketlerinden onlar da nasibini almıştır.

TARİHÇE

İran’ın bilinen en eski ataları Pers, Furus, Fars ve Parsovalılardır. Firdevsi ünlü destanı Şehnamesinde ve 10 yy'da İRAN- TURAN savaşlarını anlatırken bölgedeki Türk varlığına değinir.
11. yy'ın ilk yarısından itibaren ''Yıva “ boyundan kalabalık bir Türkmen grubu İran'a yerleşmiş; 12. yy'da ise Solgurlarla birlikte Avşarlar, Huzistan'ı yurt edinmişlerdir. 10 yy'dan sonra ise yoğun biçimde Türk savaşçıları (Gazneliler, Selçuklular) ve sayısız Türk boyları Orta Asya'dan Ortadoğu'ya ve İran'a akın akın gelmişler ve Güney Azerbaycan'a yerleşmişlerdir. Dil olarak Batı Oğuz Türkçesi'ni kul- Ianmışlar, Arap alfabesiyle yazmışlardır. Ancak 1925-1979 yılları arasında Pehleviler döneminde Türklere zorla Farsça öğretilmek istenmiş ve Azerbaycan Türkçesi yasaklanmıştır.

ÜlKEDEKİ TÜRK VARLIĞI

Türklerin yoğun olduğu Tebriz önemli. bir ticaret merkezi ve İran'ın dördüncü büyük kentidir. İran Türkleri şiidirler. Erkekler genellikle işçi ve memurdur. Türk kadınları ise ev işleriyle uğraşır.
İran, tarih boyunca Doğu Türklüğü ile Batı Türklüğü arasında bir duvar ve engel oluşturmuştur. Devam eden bu politikalar karşısında İran Türkleri'nin durumu, her dönemde sıkıntılı olmuştur.
 
Top