Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Edebiyat / Kültür / Sanat
Hobiler & Sanat Eserleri
Türk Cilt Sanatında 18. Yüzyıl ve Sonrası
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="ZeyNoO" data-source="post: 992943" data-attributes="member: 10904"><p>Rugan (lake) üstüne gerçekçi motifler taşıyan ciltlerle birlikte, “yekşah” adı verilen türün yaygınlaşmaya başladığı görülür. Önceleri kullanılan motiflerdeki çiçeklerin yanı sıra, gül, karanfil, yabangülü, lale, narçiçeği, lotus, haşhaş, nilüfer, sümbül ağırlık kazanır. Bu motifler bazen serpiştirilerek, bazen buket, bazen de tekli, çiftli, üçlü bordürler içinde ve ince bir sanat beğenisi yanında ince bir sanat özenini de yansıtan ciltleri süsler. 18. yy. ciltlerinin öbür özellikleri arasında, deri üstüne sırma işleme ile halkar tezyinatı (noktalı süsleme) kullanılması ve cilt kapakları üstüne sanatçıların imzalarını koymaları sayılabilir.</p><p></p><p>18. yy. sonlarından başlayıp, 19. yy’da süregelen bazı dış etkiler, Türk cilt sanatının ana yapısını pek değiştirmemiştir. Ama barok ve rokoko üsluplarının etkisi, az da olsa klasik Türk ciltçiliğine yansımıştır. Dönemin belirgin özelliği, kapak kompozisyonlarında deforme olmuş şemse, köşebent ve bordürler, kartuşlar ve buketler biçiminde rengarenk çiçeklerden yapılan süslemelerdir. Osmanlı Imparatorluğu’nun çöküş dönemine girmesiyle birlikte kendini gösteren parasal sıkıntılar, sanatın her dalında olduğu gibi Türk ciltçiliğini de etkilemiş, 20. yy’ın başlarından sonra klasik Türk ciltçiliğinin yerini, çağdaş ciltçilik almıştır.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ZeyNoO, post: 992943, member: 10904"] Rugan (lake) üstüne gerçekçi motifler taşıyan ciltlerle birlikte, “yekşah” adı verilen türün yaygınlaşmaya başladığı görülür. Önceleri kullanılan motiflerdeki çiçeklerin yanı sıra, gül, karanfil, yabangülü, lale, narçiçeği, lotus, haşhaş, nilüfer, sümbül ağırlık kazanır. Bu motifler bazen serpiştirilerek, bazen buket, bazen de tekli, çiftli, üçlü bordürler içinde ve ince bir sanat beğenisi yanında ince bir sanat özenini de yansıtan ciltleri süsler. 18. yy. ciltlerinin öbür özellikleri arasında, deri üstüne sırma işleme ile halkar tezyinatı (noktalı süsleme) kullanılması ve cilt kapakları üstüne sanatçıların imzalarını koymaları sayılabilir. 18. yy. sonlarından başlayıp, 19. yy’da süregelen bazı dış etkiler, Türk cilt sanatının ana yapısını pek değiştirmemiştir. Ama barok ve rokoko üsluplarının etkisi, az da olsa klasik Türk ciltçiliğine yansımıştır. Dönemin belirgin özelliği, kapak kompozisyonlarında deforme olmuş şemse, köşebent ve bordürler, kartuşlar ve buketler biçiminde rengarenk çiçeklerden yapılan süslemelerdir. Osmanlı Imparatorluğu’nun çöküş dönemine girmesiyle birlikte kendini gösteren parasal sıkıntılar, sanatın her dalında olduğu gibi Türk ciltçiliğini de etkilemiş, 20. yy’ın başlarından sonra klasik Türk ciltçiliğinin yerini, çağdaş ciltçilik almıştır. [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Ülkemizin kuzeyindeki deniz hangisidir? (bitişik yazınız)
Cevapla
Forumlar
Edebiyat / Kültür / Sanat
Hobiler & Sanat Eserleri
Türk Cilt Sanatında 18. Yüzyıl ve Sonrası
Top