Tüm Zamanların En İyi 10 FPS Oyunu

1. Call of Duty 4: Modern Warfare

2007 yılında piyasaya sürülen oyun, sinematik aksiyon deneyimini yaşatıyor. Güçlü, gelişmiş ve modern silahlarla dünyayı tehdit eden düşman grubuna karşı savaşıyoruz. Gerektiğinde askerlerin uydu bağlantısı ile hava saldırı çağrısı da yapabildikleri bu oyunun yeni nesil grafikleri, birçok ödüle layık görülen müzikleri, seslendirmeleri ve multiplayer desteği ile serinin devamını sağlayarak herkesi memnun etti. (Kaynak: Level)

Buzlu sulara çarparak geçirdiğimiz kaza sonrasında, deniz altında gizemli ve gizli bir şehir keşfediyoruz. Özenle seçilen bilim adamları tarafından idealistik bir düşünce üzerine kurulan şehirde, mekanik araçları hack'liyor, hayati değer taşıyan eşyalara ulaşmaya çalışıyoruz. Şehirde bulunan bir çok istasyon aracılığıyla fantastik yetenekler kazanıp bunları rakiplerimiz üzerinde deneme fırsatı buluyoruz. Enteresan konusuyla çoğu FPS oyuncusunun ilgisini çeken oyun, PC, PlayStation 3 ve Xbox 360 platformları için piyasaya sürülmüştü.

1998 yılında çıkan ilk Half-Life, tartışmasız en iyi FPS oyunu olarak gönüllere taht kurmuştu. Serinin ikinci oyunu ise 2004 yılında Valve Software tarafından geliştirildi. Gordon Freeman olarak levyemizi alıp yaratıkların kucağına atladığımız oyunu hepimiz sevdik ve devamını bekledik. Oyun, karakterimizin fiziksel olarak herhangi bir yerde bulunmasının, tümüyle çevremizin, dostlarımızın veya düşmanımızın etkilenmesine yol açabilmesine imkan tanımıştı. PC kullanıcılarının eğlenerek oynadığı bu oyunun Xbox versiyonu ise 2005 yılında piyasaya çıkmıştı.

Oyun, Sony Computer Entertainment tarafından bu yılın Şubat ayında piyasaya sürüldü ve Guerilla Games tarafından geliştirildi. Hikayesi ile oldukça ilgi çeken oyun, sadece PlayStation 3 konsolu için çıktı ve çoğu oyuncu tarafından sevildi. Gelişmiş yüksek teknolojiye sahip grafikleri ile görselliğin zirvesine çıkan oyun, ekibimizin yüksek zekaya sahip düşmanlara karşı olan mücadelesini konu alıyor. Özellikle M82 model tüfekle yapabildiklerimiz hepimizi oldukça şaşırtmıştı.

Crytek Studios tarafından geliştirilen ve Electronic Arts etiketiyle ortaya çıkan oyun, 2007 yılında piyasaya sürüldü. Oyunda 2019 yılındayız ve Jake Dunn adında bir Amerikan askerini canlandırıyoruz. Ülkemiz arkeologlarının kaçırılmasının ardından, onları kurtarma görevi bize veriliyor ve yapay zekaya sahip ekibimizle göreve başlıyoruz. Nanosuit adındaki giysilerle hızımızı ve gücümüzü sınırlı sürede arttırarak askerlere veya uzaylılara karşı savaş mücadelesi veriyoruz. Ciplerden botlara kadar uzanan araç yelpazesi ile oynanabilirliği oldukça arttırılan oyun, çeşitli özelliklere sahip silahlarla da desteklenmişti. Tek kişilik oyun modunun yanı sıra 32 kişiye kadar destek sunan multiplayer modu da oyunculara enfes kapışmaların kapılarını açtı.

PC ve Xbox için piyasaya çıkan oyun, muharebeyi monitörlere en iyi aktarabilen oyunlar arasında gösteriliyor. Görevlerde yürümek veya araç kullanmanın seçiminin bize bırakıldığı oyunda birçok silah çeşidi de mevcut. Oynanış tarzı oldukça farklı olan oyunda, binanın içinde ve dışında savaşmamız mümkün oluyor. Geliştirilen ses sistemi sayesinde -eğer bu sistemi destekleyen hoparlörlerimiz varsa- bir taraftan acıyla bağıran düşman askerlerini duyabilirken, bir taraftan da bize destek vermek için gelen askeri birliklerimizin sesini duymamız mümkündü. Yüksek grafik çözünürlükleriyle PC oyuncularına adeta görsel şölen yaşatan bu oyunu çoğumuz severek ve beğenerek oynamıştık.

Oyun 1998 yılında Epic Games tarafından geliştirilmiş ve GT Interactive tarafından piyasaya sürülmüştü. Oyunda kullanılan motor o kadar çok başarılı olmuştu ki başlı başına oyunun adını oluşturdu. Türe yeni bir soluk getirerek, tercih ettiğimiz silahın hangi elimizde duracağının da seçiminin bize kalmasını sağladı. Ek olarak, oyun tasarımcılarının katkısıyla artık kendimiz bölüm yaratabiliyorduk. Multiplayer modunda da birçok kişinin aksiyon dolu mücadelelerine konuk olan oyun, müzik ve ses efektlerini bize üç boyutlu olarak dinletmeyi başardı. Silahların da muhteşem biçimde dengelendiği oyunu çoğu kişi severek ve beğenerek oynadı.

Doom yapımcılarının imzasını taşıyan oyun, çoğu PC kullanıcısına bilgisayarının ekran kartını yeniletmişti; çünkü oyun, tümüyle üç boyutlu grafiklerden oluşuyordu. Düşmanların ve çevrenin artık “poligonal” olabildiğini görmüştük bu oyunla. Zaman zaman görevleri tamamlamak için “geri dönüşler” yapmaya da hiç itiraz etmedik. Hayaletler, Goblin'ler, Ortaçağ Şövalyeleri ve ellerinde el bombası atabilen silahlar taşıyan Ogre'ler! Korkmamıştık, çünkü bizim de onların hakkından gelecek silahlarımız bulunuyordu. Ayrıca internet üzerinden LAN bağlantısıyla da oynanabilen bir oyundu Quake. Tabii ki tüm bu sebepler dolayısıyla çok sevilmesi, 1996 yılında çıkan oyunun devamını da beraberinde getirdi.

“Yeraltının karanlık güçleri tekrar yeryüzüne, kötülüklerini yaymak üzere çıkmaya başladılar ve bu güçleri yok etmek adına yapabileceğimiz tek şey, cehennemin derinliklerine bir kez daha inmekti.” Saplantılı ve karanlık bir oyundu Doom II. İlk oyunun en sevilen, en beğenilen özelliklerini taşıyordu. Daha büyük, daha kötü ve daha kanlı idi. Çıkış yılının 1994 olduğunu göz önüne alırsak, grafikleri de bir hayli başarılıydı. Bir de ses efektleri etkileyiciydi bu oyunun. Uykusuz geçirilen gecelerde, sessizlik içinde oyuna odaklanmışken birden karşımıza çıkan iblisleri görünce de az korkmamıştık hani.

MoHAA, Electronic Arts öncülüğünde 2002 yılında kullanıcılarla buluşmuştu. Oyun, İkinci Dünya Savaşı zamanında geçiyordu ve yapımda Quake III: Team Arena motoru kullanıldı. 20'nin üzerinde bölüm bulunan oyunun multiplayer modu, birçok oyuncuyu kendisine bağladı. Bizlere, benzer türlerden farklı olarak ilk defa “koş ve ateş et” mantığını empoze etti. En çok dikkat çeken özelliği ise artık hava saldırı çağrısı yapabiliyor oluşumuzdu. Ayrıca hava ve zaman efektleri ile de görselliği katbekat arttırdı. PC kullanıcılarının müdavimi olduğu oyunda kullanılan grafiklerin, zamanının en iyilerinden olmasıysa serinin devamını getirmişti.