• Merhaba Ziyaretçi.
    "Yapay Zeka Objektif " Fotoğraf Yarışması başladı. İlgili konuya  BURADAN  ulaşabilirsiniz. Sizi de bu yarışmada görmek isteriz...

Tevbe Etmek

Gül 34

Usta
40 - Tevbe, haram işledikden sonra, pişman olup, Allahü tealadan korkmak, bir daha yapmamağa azm etmek, karar vermekdir. Dünyada zarar hasıl olmasından korkarak pişman olmak, tevbe olmaz. Çeşidli günah işliyenin bunlardan ba’zısında ısrar ederken, ba’zısına tevbe etmesi, sahıh olur. Tevbeden sonra, günahı tekrar işliyenin, tekrar tevbe etmesi sahıh olur. Böylece, çok kerre tevbe etmesi, sahıh olur. Büyük günahın afv olması için, tevbe etmek şartdır. Beş vakt nemaz ve Cum’a nemazı, Ramezan-ı şerıf orucu, hac etmek, istigfar etmek, büyük günah işlemekden sakınmak gibi ibadetler, küçük günahların afv edilmesine sebeb olur. Şartlarına uygun olarak tevbe edince, küfr ve günahlar muhakkak afv olunur. Şartlarına uygun olarak ve ihlas ile yapılan hacca, (Hacc-ı mebrur) denir. Hacc-ı mebrur, kazaya kalmış olan farzlardan ve kul haklarından başka günahların afvına sebeb olur. Bu ikisinin afv olması için, kazaların ve kul haklarının ödenmesi de lazımdır. Hac ile, farzı yapmamanın günahı afv edilmez ise de, vaktinde yapmamanın, vaktinden sonraya bırakmanın günahı afv edilir. Hacdan sonra, farzları kaza etmeğe hemen başlamazsa, gecikdirme günahı tekrar başlar ve zemanla katkat artar. Gecikdirmek, büyük günahdır. Bunu iyi anlamak lazımdır. (Hacc-ı mebrur yapanın günahları afv olur. Dünyaya yeni gelmiş gibi olur) hadıs-i şerıfi, kaza ve kul hakkından başka günahların afv olacağını göstermekdedir. Resulullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” arefe gecesinde ve Müzdelifede, hacıların günahlarının afv edilmesi için yapdığı düaların da, böyle olduğu bildirilmişdir. Kaza ve kul haklarının da, afva dahil olduğunu bildiren alimler var ise de, bunlar, tevbe edip de kazadan ve ödemekden aciz olanlar içindir. Hud suresinin yüzonbeşinci ayet-i kerımesinde mealen, (Hasenat, günahları yok eder) buyuruldu. Bu ayet-i kerımeye, kazası yapılınca, afv olurlar ma’nası verilmişdir. Gıbet olunan kimsenin işitmesinden sonra üzülmesi de, bu gıbeti yapan için, ayrıca büyük günah olur. Bu günahın afvına sebeb olacak hasene, onunla halallaşmakdır.

Günahdan sonra hemen tevbe etmek farzdır. Tevbeyi gecikdirmek de, bu günahı işlemekden daha büyük günahdır. Bu günah, her gün bir misli artar. Bunun için de ayrıca tevbe etmek lazımdır. Bir günahın tevbesi yapılınca, bunun tevbesini gecikdirme günahlarının hepsi afv olur. Farzı yapmamanın tevbesi, ancak kaza etmekle sahıh olur. Her günahın afvı için, kalb ile tevbe etmek ve dil ile istigfar etmek ve beden ile kaza etmek lazımdır. Yüz kerre tesbıh etmek, ya’nı (Sübhanallahi ve bi-hamdihi sübhanallahil’azım) demek ve sadaka vermek ve bir gün oruc tutmak, çok iyi olur.
 
Top