Siyaset Oyunları 3; Algı Yönetimi Taktikleri

Sypnosis

in god we trust all others we audit
Özel üye
Algı yönetimi basitçe açıklamak gerekirse kişi veya kişilerin düşünceleri yönetme, onların duygularını yönlendirmenizi sağlayan etik dışı numaralardır. Günümüz internet dünyasında algı yönetimi yapmak daha da kolaylaşmıştır zira çoğu kişi araştırmak yerine yönlendirilmeyi ve araştırmamayı tercih ediyor. Bu konuda şimdiye kadar benim fark ettiğim ve internette daha önce karşılaştığım algı yönetimi taktiklerinden bahsetmek istiyorum.

dY4ZQa5sFr4uBdwn-636431453219100099.jpg


Temeli

Algı yönetiminin temelinde insanlara kendi istediğin bakış açısını onlara vermek ve o bakış açısını kendi kazancına göre yönlendirmektir. Mesela emlakçı ile konuşurken evin bakımsızlığı ve yaşı ile ilgili şikayette bulunduğunuzda emlakçı hemen evin mükemmel konumundan, manzarasından, yalıtımından bahsederek dikkatinizi sizin avantajlı olduğunuz yönlere çekmesi algı yönetimi oyunudur. Asıl amaç karşıdakinin dünyaya bakışını ve karakteristik özelliğini iyi analiz edebilmektir. Karşındaki kişinin vizyonunu ve bakış açısını yakaladığın an onu yönetme şansın da olur.

Zamanlama

Algı yönetimindeki önemli bir diğer konu ise zamanı iyi seçmektir. Zamansız bir girişim size ters tepebilir. Öncelikle insanların zihinsel, duygusal ve fiziksel olarak uygun oldukları en doğru anı seçmelisin. Kendimden örnek vereyim, çocukların babalarından bir şey isterken babalarının en neşeli anını beklemeleri çok yaygındır. Ben bunun da ötesinde bir gözlem yapmıştım ve babamın arkadaşlarıyla otururken ve mutluyken kesinlikle bir şeye hayır diyemediğini fark etmiştim. Daha sonra ne zaman büyük bir şey isteyecek olsam babamın arkadaşlarıyla oturduğu ve mutlu bir anında bir şeyler isterdim :-))

Bununla ilgili bir araştırma da mevcut;
Columbia üniversitesinden Jonathan Levav yaptığı araştırmada bir mahkemede verilen binden fazla tahliye kararını incelemiş. bu kararları belli bilgisayar programlarıyla analiz ettikten sonra acayip bir sonuca ulaşmış. Buna göre tahliye için mahkemeye başvurup tahliyeleri onaylanan mahkumların yüzde altmış beşi bu güzel kararları sabahın erken saatlerinde ve öğle tatilinden hemen sonra almışlar. Daha da açık yazayım. Amerikalı hakimler günün ilk saatlerinde işe yeni başladıkları, neşeli ve karınlarının da tok olduğu saatlerde ve öğlen tatilinden hemen sonra verdikleri kararların çoğunda tahliye başvurusu yapan mahkumların başvurularını onaylamış ve onları özgürlüğe salmış.

Gerçeğe Yaslanmak

Söylediğiniz yalanlarla birini kandırmak istiyorsanız bunun içerisinde bir parça doğruları katmanız gerekir ve bunu dayanak olarak kullanmanız yalanınızı sağlam bir şekilde koruyacaktır.

Uzmanlık, Güvenilirlik ve Saygınlık: Akredite Edilmiş Bilgi


İnsanlar statü sahibi, güvenirliğinden emin kişi ve kuruluşların her söylediğini inanmaya daha yatkındır. Örneğin ikinci dünya savaşında İngilizler ilkel bir hava savunma sistemi kullanıyorlardı ve bunu düşmanlarının öğrenmesini istemiyorlardı. Nasıl bu kadar iyi hedef tespit edip nokta atışı hava savunma yaptıklarını sorduklarında İngiliz Hava Kuvvetleri, askerlerimiz havuçtaki vitaminler sayesinde görüşümüz daha da keskin olup düşmanı daha iyi görebiliyoruz demiş ve günümüzde bile havucun gözleri güçlendirdiğine inandırılan binlerce insan var. Oysaki ingilizlerin amacı insanlara saygınlığını ve statüsünü kullanarak bir bilgi vermesiydi ve bu sayede insanlar koşulsuz şartsız güvenmişti.

Diğer bir örnek ise borsadan; büyük bir yatırımcı saygın bir ekonomist ve bir şirketin yöneticisi ile anlaşarak şirket hakkında "zarar ediyor" veya "borçlarını bu ay ödeyemeyecek" gibi dedikodular çıkarttırarak insanların bu şirketteki hisselerini satmasını sağlıyor bu da hisse değerlerini düşürür, bu durumda büyük yatırımcı satılan hisseleri "ucuz" fiyata alır ve daha sonra şirket yöneticisi tüm o sözlerin dedikodulardan ibaret olduğunu gerçeği yansıtmadığını ve şirketin bu ay karını arttıracağını öngördüğünü söylediğinde hisse değeri bir anda yükselir ve yatırımcı bu olaydan yüksek karla ayrılır.

Gördüğünüz üzere yatırımcı ekonomistin statüsünü ve halk üzerindeki güvenini kullanarak insanları manipüle etmiştir.

Sürekli Tekrar

Tekrar edilen bilgi yalan bile olsa belli bir süre sonra insanlar onlara inanmaya ve güvenmeye başlar çünkü sürekli bu yalana maruz kaldıkları için artık beyin bunu sorgulamıyor ve direk kabul etmeye başlıyor. Mesela trafik kazasında ölen insanlar mı daha fazladır yoksa felç geçirerek ölen insanlar mı daha fazladır diye sorsam muhtemelen çoğunuz trafik kazasında daha fazla ölüm olmuştur dersiniz. Bunun sebebi medyanın bunu sürekli tekrar tekrar haber olarak önünüze sunması ancak felç geçirerek ölenlerin sayısı, trafik kazasında ölenlerin sayısının 40 katından fazlasıdır.

Mantık değil, Duygular Yönetilmelidir

Duygular her zaman akıldan ağır basar ve duygular daha ani ve hızlı kararlar aldırır. Ancak mantık yavaş işleyen bir durumdur. Bu nedenle manipülasyon ve algı yönetiminde hedef duygulardır. Mesela borsa bu tür algı yönetimleri sıkça yapılır. Büyük yatırımcılar herhangi bir şirketin hisse değerlerini bir anda düşürerek insanları korkuya düşürtürür ve bu korku ile insanlar mantıklı düşünemez ve hemen ellerindeki hisseleri satar, hemen sonrasında yatırımcılar bu satılan hisseleri alarak karlarına kar katar.
 
Top