Sarah Jio / Gündüzsefası

Papatya

V.I.P
V.I.P

Orjinal Adı : Morning Glory

Orijinal Dili : İngilizce
Basım Yeri : İstanbul
Basım Tarihi : 2014


Gündüzsefası tanıtımı

Acı ne kadar derinde olsa da zamanla tüm çiçekler güneşe döner yüzünü…

Kalbin anahtarıdır gündüzsefası. Ruhlarında en derin izleri taşıyanları bile çiçekleriyle sarmalar, filizleriyle umut taşır. İşte böyle gündüzsefasının süslediği bir yüzen evde yaşayan Penny Wentworth, 1950’li yıllarda ünlü bir ressamla evlidir. Her şeye sahip olan Penny’nin tek eksiği ise küçük evlerini taçlandıracak bir bebektir. Ancak gün geçtikçe tek eksiğinin bu olmadığını anlayacaktır çünkü sevgiyi yürekten hissetmek gerekiyordur. Onun hissettiği tek şey ise içini kemiren acıdır…

Ada Santorini New York’ta yaşadığı trajediden sonra ağır depresyondadır. Kendini toparlamak için Seattle’a Tekneler Caddesi’ne gelir. Burada kiraladığı bir yüzen evde eski bir sandık bulur. Sandıkta Penny Wentworth adında bir kadına ait eski eşyalar vardır. Gariptir ki Tekneler Caddesi’ndeki hiç kimse bu kadınla ilgili konuşmak istememektedir. Merakına yenik düşen Ada, Penny’nin gizemli geçmişine adım atarken kendi geleceğini de örmeye başlayacaktır.

Okuyucuları kalemiyle büyüleyen Sarah Jio’dan bir başyapıt daha. Gündüzsefası’nı okurken, ne kadar imkânsız görünse de her şeyin bir umuda açılacağını göreceksiniz.



"Kitabı okuyup rafa kaldırdığınızda bile etkisinden kurtulamayacaksınız."
-Romantic Times-

Sarah Jio’nun kitapları teker teker Türkçe’ye çevrilmeye ve Türk okurlara sunulmaya devam ediliyor ve Gündüzsefası bu kitaplardan bir tanesi. İlk olarak 2013 yılında yayınlanan Gündüzsefası romanı diğer Saraj Jio kitapları kadar fazla beğenilmedi ama yine de okurları etkileyen sade bir hikayesi var.

Gündüzsefası kitabında yine iki zaman diliminde iki farklı hikaye anlatılıyor. İkisinin de ortak yanı aynı yerde geçmeleri.

Hikayenin geçmiş zaman kısmında Penny adında genç ve güzel bir ev hanımı var. Çok ünlü bir ressam ile evlidir ve kocası ondan daha çok işi ile zaman geçirmektedir. Penny’de göl evi olarak sayılan tekneden evinde genelde yemek yaparak zaman geçirmektedir. En iyi dostu sorunlu bir anne ve babası olan ufak Jimmy’dir. Bir de işi tekne yapmak olan Collins ona karşı ilgi duymaktadır fakat Penny evine sadık bir kadındır. Zamanla kocası onunla daha az ilgilenmesi sonrası Collins’e karşı ilgi duymaya başlar. Son olarak çok istediği Frank Sinatra konserine de iş bahanesi ile kocası tarafından götürülmeyince Collins ile romantik bir gece geçirir. O zaman kararını vermiştir. Collins ile onun yeni yaptığı Catalina teknesi ile kaçacaklar ve tüm dünyayı dolaşacaklardır. Fakat o gün geldiğinde Penny’yi bir sürpriz beklemektedir.

Hikayenin gelecek zaman kısmında ise Ada karakterini tanıyoruz. Ada New York’da çalışan çok ünlü bir gazetecidir. Uzun zaman önce evlenmiş ve bir de çocuğu vardır. Fakat tam bir iş koliktir ve bu yüzden kocası ve oğluna fazla zaman ayıramaz. Yine bir iş gezisi sırasında işini yaparken bir kaza olur ve hem kocasını hem de oğlunu gözünün önünde kaybeder. Ölümün üzerinden iki yıl geçmesine rağmen Ada bunu atlatamaz ve son olarak doktorunun tavsiyesi üzerine New York’u terk eder ve Seatle’da tekneden oluşan bir göz evi kiralar. İlk başlarda herkes ona karşı çok sıcaktır. Uzun zamandır birlikte yaşayan komşuları ona sıcak davranırlar. Özellikle uzun süredir burada yaşayan Jimmy ve fotoğrafçılık yapan Alex.

Ada şans eseri yıllar önce kendisinin yaşadığı evde yaşayan Penny adındaki genç bir kadının bir gece ansızın ortadan kaybolduğunu öğrenir. O zamanlar küçük bir çocuk olan Jimmy dahil hiç kimse bu olay hakkında konuşmak istemez. Dahası tüm Tekneler Caddesi yaşayanları olayı kapatabilmek için büyük çaba sarf etmiştir. Ada kendi teknesinde Penny’ye ait bir eski bir sandık bulunca merakı daha fazla artar. Gazetecilik duyguları ile Ada Alex’in de yardımı ile olayı araştırmaya başlar. İşin derinliklerine indikçe Tekneler Caddesi’nin göründüğü kadar huzurlu bir yer olmadığı ortaya çıkmaya başlar.


Alıntıdır.
 

Papatya

V.I.P
V.I.P
Sarah Jio / Gündüzsefası Kitabından Alıntılar

Düşüncelerini kontrol etme, derdi. Bırak aklına gelsinler.
Ben de canımı acıtmalarına rağmen öyle yaptım.

~

Aynadaki yüzümü inceledim. Kusursuz cildi olan bir kadın görüyordum.
Derinlerde saklanan acıdan hiçbir iz yoktu. Evet, yeniden yaşayabilmenin yolunu bulana dek yaşıyormuş gibi yapabilirdim.


~

"Yağmur için ne derler bilirsin," diyerek gülümsedi Dr. Evinson. "Tanrı'nın gözyaşları."
"Öyleyse tek başıma ağlıyor olmayacağım."

~

Yüküm ağırdı ve hissettiğim acı beni bitirip tüketiyordu.
Her an tökezleyip bu yükün altında ezilecek gibiydim. Ve onu daha fazla taşıyamayacağımdan korkuyordum.
Sanki biri elime kocaman, nadir, kristal bir vazo tutuşturmuş ve onu ömrümün geri kalanı boyunca taşımamı söylemişti.
Bense her gün, her saniye onu elimden düşürüp paramparça oluşunu seyretmenin eşiğine geliyordum.
 

Papatya

V.I.P
V.I.P

Sarah Jio / Gündüzsefası Kitabından Alıntılar


9E9M2Q.jpg


Geçmişimin tanıdık kokusunu içime çektim-küflü,çiçekli ve yağmurlu bir gece gibi rutubetli.

~

Ama artık bir kuş olmak, yağmura ve fırtınaya karşı kanat çırpmak istiyordum.

~

Bundan yirmi yıl sonra, yaptığınız şeylerden çok yapmadıklarınız için hayal kırıklığı yaşayacaksınız.
O yüzden düğümlerinizi çözüp halatlarınızdan kurtulun ve sığındığınız güvenli limandan uzaklara yelken açın.

Yelkenlerinizle rüzgarı yakalayın. Araştırın. Düşleyin. Keşfedin.

~

Benden bir adım atmam bekleniyordu.
Bense yürümeyi unutmuştum.
Emekleyemiyordum bile.


 
Top