Oxford Üniversitesi Araştırmasına Göre Oyun Oynayanlar, Çok Daha Mutlu

Oxford Üniversitesi İnternet Enstitüsü tarafından yapılan bir çalışmada, oyun oynamanın "manevi" yönüne odaklanıldı. Yapılan araştırmanın sonucunda oyun oynayan kişilerin, oynamayanlara göre daha mutlu olduğu ortaya konuldu.​

Oyun dünyası, son yıllarda altın çağını yaşıyor desek yanlış olmaz. Bir yandan yeni nesil konsolların satışları rekorlar kırarken bir yandan da bulut tabanlı oyun servisleri hizmete giriyor. Birçok insan, artık oyunları ana akım bir eğlence aracı olarak görüyor.


Yapılan yeni bir araştırmada, oyunların biraz daha "manevi" yönümercek altına alındı. Oxford Üniversitesi İnternet Enstitüsü, iki bilgisayar oyununa odaklandığı bir araştırma gerçekleştirdi. Oyuncuların, ne kadar süre oyun oynadığı anonim olarak paylaşıldı.

Bilgisayar oyunu oynayanlar çok daha mutlu​

Enstitü tarafından yapılan araştırmanın sonucunda ortaya çıkan verilerden sonra oyuncuların sağlıklarıyla ilgili bir anket düzenlendi. Araştırmaya toplamda 18 yaşındaki 3 bin 274 oyuncu katıldı.
Araştırmayı düzenleyen Profesör Andrew Przybylski, araştırma sayesinde ulaştıkları sonuçlarla ilgili olarak "İncelediğimiz oyunlardan birini günde 4 saat ve her gün oynarsanız oynamayan birinden önemli ölçüde daha mutlu hissettiğinizi söyleyebiliriz" ifadelerini kullandı. Przybyslki, 40 yıl önce yapılan araştırmalarda ise ne kadar uzun süre oyun oynanırsa kişilerin o kadar mutsuz olduğunun ortaya çıktığını da dile getirdi.
Profesör Andrew Przybylski, daha kapsamlı araştırmalar için diğer oyun üreticilerini de benzer istatistikleri paylaşmaya davet etti. "Zaman içerisinde daha fazla oyun ve daha fazla oyuncu üzerinde çalışmamız gerekiyor" diyen profesör, psikologların dünyadaki tüm oyun alanlarını incelemesine izin verilmesi gerektiğini de dile getirdi. Przybylski, ayrıca "Bu bilgilerle birlikte bir zorbalık teorisi oluşturabilir veya insanların nasıl yeni arkadaşlıklar kurduğunu öğrenebiliriz" dedi.

Oyunculuk ve oyun dünyası son zamanlarda çok daha fazla dikkat çekmeye başladı. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz sene Dünya Sağlık Örgütü, "oyun oynama bozukluğunu" bir hastalık olarak resmen kabul etmişti.
Alıntı

İşini yapmayan,okula gitmeyen,evden dışarı çıkmayan sosyal iletişimi zayıf bir nesil oluştu. Mutluluk değil bu beyinlerin geleceğin kiraya verilmesi.

Bende buna katiliyorum.ama önce aktivetenlwrini islerini yapip sonra Ohh al kahveni cayini yanina oyna herseyden uzak bir nevide olsa