YoRuMSuZ
Biz işimize bakalım...
Bir otomobil alırken neye dikkat edersiniz? Yakıt tüketimine, performansına, tasarımına belki de çevreye olan duyarlılığına... Peki ya rengine? Otomobilin güvenli olması, seçerken ona artı değer kazandırıyor. Sadece beğeninize göre seçtiğiniz renk bile aracın güvenliğini doğrudan etkiliyor.
Dünyanın çoğu yerinde güvenli olduğu düşünülerek okul araçları sarı yapılıyor. Peki istatistiklere göre en çok kazayı hangi renk otomobiller yapıyor?
Otomobilin rengi ve kaza geçirme riski arasında iki bağlantı var. Rengin sürücüler üzerinde yarattığı etki ve çevresel faktörler... Yani otomobilinizi nasıl bir yerde sürdüğünüz önemli.
Eğer havanın sürekli yağışlı, gri bulutların hâkim olduğu bir bölgede yaşıyorsanız o zaman yumuşak renkler sizin için daha riskli. Ama büyük şehir trafiğinin ortasındaysanız açık renkli araçlar daha görünür oldukları için şanslılar.
Geceleri beyaz daha iyi gözükürken, kırmızı siyah gibi algılanıyor. Yağmurlu ve sisli havalarda ise sarı en dikkat çekici renk olarak göze çarpıyor.
Renkler stresi arttırabiliyor, görme oranını düşürebiliyor ve dikkati dağıtarak güvenliği tehdit edebiliyor.
Renkler üzerine çalışma yapan bilim adamları mavinin rahatlattığını, kırmızının ise kalp atışını ve kan akışını hızlandırdığını söylüyor.
Aracınızın rengi de aynı duyguları diğer sürücüler üzerinde uyandırıyor. Farklı bölgelerde yapılan araştırmaların sonuçları değişiklik gösterse de yaralanmayla sonuçlanan kazalara karışan gümüş grisi araç sayısı daha az.
Özellikle beyaz renk otomobillerle karşılaştırıldığında gümüş grisi yüzde 50'ye yakın daha şanslı.
Görünürlük listesinde daha düşük olsa da, siyah, mavi ve gri gibi renkler beyazla karşılaştırıldığında, daha az kaza yapma riski taşıyor.
Gün ışığında siyah otomobillerin, beyazlara oranla hasarlı kazalara karışma riski yüzde 12 daha düşük. Bu sayı gri için yüzde 11'e, gümüş için yüzde 10'a, kırmızı ve mavi otomobiller için ise yüzde ediye kadar geriliyor.
Gün doğumu ve batımı gibi havanın yarı karanlık olduğu saatlerde ise siyah otomobiller beyazlara göre yüzde 47 daha riskli hale geliyor.
Sadece gece saatlerinde kırmızı ve gümüş renkli araçlar beyazdan daha riskli oluyor ve bu oran yüzde sekize çıkıyor.
Kısaca her durumda en büyük riski beyaz taşıyor. Kaza oranlarındaki farklılığın bir diğer nedeninin de açık renkli otomobillerin daha rahat görünebilmesi olduğu düşünülüyor.
Bu da siyah ve lacivert renkli otomobillerin güvensiz gözükmesine neden oluyor.
YeniZelanda'nın en büyük üniversitesi olan University of Auckland'da yapılan araştırmalar sonunda önemli kazaların büyük çoğunluğunun siyah, kahverengi ve yeşil otomobiller tarafından gerçekleştiği sonucuna varılmış.
Beyaz daha masum gözükse de, araştırmanın yapıldığı bölgede kar yağmadığı için bunu genele uyarlayabilmek pek de mümkün gözükmüyor.
Araştırma İstanbul'da yapılsaydı bu sapmanın bir benzeri sarı renkli otomobiller aleyhinde çıkabilirdi.
Zira sarı otomobiller taksi olarak kullanılıyor ve taksiciler diğer sürücülere göre daha dikkatsiz, sıkkın ve sinirli araç kullanıyor.
Otomobilin rengi ve kaza yapma oranı düşünüldüğünde, yollarda bazı renk araçların adet olarak diğerlerine göre daha fazla olduğunu da göz önünde bulundurmak gerekiyor.
Belirli tipteki sürücüler, her zaman öncelikli olarak bazı renkleri tercih ediyorlar. Agresif kişilerin siyah otomobilleri tercih etmesi ve siyahın da hasarlı kazalara daha sık karışması bununla da ilgili.
Genç erkeklerin kırmızı otomobilleri seçmesi de, onların dikkatsiz sürüşleriyle birleşince istatistiklerdeki oranların değişmesine neden oluyor.
Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar otomobil renklerinin de trafik kazalarında önemli bir unsur olduğunu ortaya koyuyor.
Yukarıdaki oranlarda göründüğü gibi beyaz renkli araçların kaza yapma oranları daha yüksek. En az kazaya neden olan renkler ise gümüş ve sarı.
Dünyanın çoğu yerinde güvenli olduğu düşünülerek okul araçları sarı yapılıyor. Peki istatistiklere göre en çok kazayı hangi renk otomobiller yapıyor?
Otomobilin rengi ve kaza geçirme riski arasında iki bağlantı var. Rengin sürücüler üzerinde yarattığı etki ve çevresel faktörler... Yani otomobilinizi nasıl bir yerde sürdüğünüz önemli.
Eğer havanın sürekli yağışlı, gri bulutların hâkim olduğu bir bölgede yaşıyorsanız o zaman yumuşak renkler sizin için daha riskli. Ama büyük şehir trafiğinin ortasındaysanız açık renkli araçlar daha görünür oldukları için şanslılar.
Geceleri beyaz daha iyi gözükürken, kırmızı siyah gibi algılanıyor. Yağmurlu ve sisli havalarda ise sarı en dikkat çekici renk olarak göze çarpıyor.
Renkler stresi arttırabiliyor, görme oranını düşürebiliyor ve dikkati dağıtarak güvenliği tehdit edebiliyor.
Renkler üzerine çalışma yapan bilim adamları mavinin rahatlattığını, kırmızının ise kalp atışını ve kan akışını hızlandırdığını söylüyor.
Aracınızın rengi de aynı duyguları diğer sürücüler üzerinde uyandırıyor. Farklı bölgelerde yapılan araştırmaların sonuçları değişiklik gösterse de yaralanmayla sonuçlanan kazalara karışan gümüş grisi araç sayısı daha az.
Özellikle beyaz renk otomobillerle karşılaştırıldığında gümüş grisi yüzde 50'ye yakın daha şanslı.
Görünürlük listesinde daha düşük olsa da, siyah, mavi ve gri gibi renkler beyazla karşılaştırıldığında, daha az kaza yapma riski taşıyor.
Gün ışığında siyah otomobillerin, beyazlara oranla hasarlı kazalara karışma riski yüzde 12 daha düşük. Bu sayı gri için yüzde 11'e, gümüş için yüzde 10'a, kırmızı ve mavi otomobiller için ise yüzde ediye kadar geriliyor.
Gün doğumu ve batımı gibi havanın yarı karanlık olduğu saatlerde ise siyah otomobiller beyazlara göre yüzde 47 daha riskli hale geliyor.
Sadece gece saatlerinde kırmızı ve gümüş renkli araçlar beyazdan daha riskli oluyor ve bu oran yüzde sekize çıkıyor.
Kısaca her durumda en büyük riski beyaz taşıyor. Kaza oranlarındaki farklılığın bir diğer nedeninin de açık renkli otomobillerin daha rahat görünebilmesi olduğu düşünülüyor.
Bu da siyah ve lacivert renkli otomobillerin güvensiz gözükmesine neden oluyor.
YeniZelanda'nın en büyük üniversitesi olan University of Auckland'da yapılan araştırmalar sonunda önemli kazaların büyük çoğunluğunun siyah, kahverengi ve yeşil otomobiller tarafından gerçekleştiği sonucuna varılmış.
Beyaz daha masum gözükse de, araştırmanın yapıldığı bölgede kar yağmadığı için bunu genele uyarlayabilmek pek de mümkün gözükmüyor.
Araştırma İstanbul'da yapılsaydı bu sapmanın bir benzeri sarı renkli otomobiller aleyhinde çıkabilirdi.
Zira sarı otomobiller taksi olarak kullanılıyor ve taksiciler diğer sürücülere göre daha dikkatsiz, sıkkın ve sinirli araç kullanıyor.
Otomobilin rengi ve kaza yapma oranı düşünüldüğünde, yollarda bazı renk araçların adet olarak diğerlerine göre daha fazla olduğunu da göz önünde bulundurmak gerekiyor.
Belirli tipteki sürücüler, her zaman öncelikli olarak bazı renkleri tercih ediyorlar. Agresif kişilerin siyah otomobilleri tercih etmesi ve siyahın da hasarlı kazalara daha sık karışması bununla da ilgili.
Genç erkeklerin kırmızı otomobilleri seçmesi de, onların dikkatsiz sürüşleriyle birleşince istatistiklerdeki oranların değişmesine neden oluyor.
- Beyaz: % 25.6
- Mavi: % 15.1
- Kırmızı: % 15.0
- Kahverengi: % 9.7
- Gri: % 9.2
- Yeşil: % 7.4
- Siyah: % 6.4
- Sarı: % 5.5
- Gümüş: % 5.3
Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar otomobil renklerinin de trafik kazalarında önemli bir unsur olduğunu ortaya koyuyor.
Yukarıdaki oranlarda göründüğü gibi beyaz renkli araçların kaza yapma oranları daha yüksek. En az kazaya neden olan renkler ise gümüş ve sarı.