Şu cennet vatana sevdalanarak çıktım yola. Edirne'den Kars'a, İzmir'den Van'aHudutlar dar geldi bu kutsal sevdama. Cehalete savaşım var, kafa tuttumCehalete, kötülüğe, tembelliğe ve geriliğe. Bütün yurdumda sevda kokuyor. İşte, yeni nesil geriliğe meydan okuyor. Doktor değilim, hâkim, avukat değilim. Patron, fabrikatör, bakan, başbakan değilim. Ben, ben bir öğretmenim. Doktoru da, hâkimi de, bakanı da, başbakanı da ben yetiştirdim. Ben Toros dağlarında yol veren oldum bazı zamanErzurum'un soğuğunda titredim. Ilgaz dağlarında horon tepip oynadım. Beşinci mevsim olup dört ana renge boyandım. Bazı zaman yollarım Ege'ye düştü.
Aydın, Burdur,Denizli,İzmirUnutmadım,Yunan'ı denize dökmek ne güçtü. Manisa'da efeleri gördüm, zeybek tutup oynadım. Her 10 Kasım gelince taa yüreğimden yandım. Erzincan'da Ninem Hatun, Antep'te Şahin'i andım. Ardahan'a varıp taa sınıra dayandım. Uzun geceler sonunda, bir keleş sesiyle uyandım. Sevgi çocuklarından bayrak çizdim gökyüzüneAta'mın izinden giden, ben bir öğretmenim. Muş ovasında orak sallayan yurdumun garip insanıGüneşte kavrulmuş başaklar diyarı genci-çocuğu-kadını-ihtiyarı, Elini ver bana mutlu olsun yüreğin uygarlığa susamış, ben bir öğretmenim. Ben bir öğretmenim. Bozok yaylasında çiçek açtım bazı zamanlar, Trakya'da güneş oldum karanlık geceler üstüne. Urfa'da baraj olup aktım. Harran Ovası çatlayıp kurumasın diye.