Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Eğitim
BilgiBANK
Coğrafya
Nüfus artışına karşı ekonomik önlemler
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="dderya" data-source="post: 839714" data-attributes="member: 112565"><p><strong><u><span style="color: #b30059">1.3. Kentleşme İle İlgili Önlemler</span></u></strong></p><p></p><p>Kentleşme sorunlarının çözümü için gerçek adımların atılması bundan 25-30 yıl öncesine dayanmaktadır. Bunların en önemlisi gecekondularla ilgili kanunlardır, öte yandan Bölge Plânlama çalışmaları nüfusun ve bu arada hizmetlerin dengeli olarak dağılımım gerekli kılmaktadır. Kentleşme sorunlarının çözümü konusunda özettikle SBF Iskan ve Şehircilik Enstitüsünün büyük emeği geçmiştir. Ayrıca</p><p></p><p>DPTnin Sosyal Plânlama Dairesi içinde fiziki plânlama çalışmaları da dikkate değer nfteiiktedir.</p><p></p><p>Sorun gecekondu ve benzeri yapıların yıkılması ile son bulmamaktadır. Buna paralel olarak, göçebe nüfusun sağlık koşullarına uygun ve gösterilen alanlara yerleştirilmesi gerekir.</p><p></p><p>Sorunun bu yönü, bugün için tamamen yok edilmiş değildir. Aksine önemi her geçen gün biraz daha artmaktadır. Bunun en büyük nedini, çıkarılan yasaların sürümcemede kalması, denetimin gerçekçi olmaması ve göçebe nüfus hakkında gereği ¡¡n bilgi, veri, istatistBdere sahip olamayışımtzdır.</p><p></p><p>Daha önce de belirtildiği gibi, gecekondu eğiliminin doğmasının en büyük etk^ıi, konut üretiminin yetersizliği ve yüksek kira düzeyidir. BBYKP döneminde toplam yatırımların %20.3’ü, konut ihtiyacı ile ilgili yatırımlara ayrılırken, bu oran H ve Ifl.Plân dönemlerinde %17.8’e kadar düşmüştür. Görüldüğü gibi ters yönlü H ilişki kendini göstermektedir. Bir başka deyişle, yatırım oranı artan talep paraMmde yükseleceğine, azalmıştır. Plân dönemleri konut politikasının, bir başka amacı ise: düşük kiralı hak konutları üreterek, kiranın özellikle dar gelirli ailelerin imkânlarını zorlayıcı etkisini azaltmaktadır! Yukarıda ifade edildiği gibi amaç, kamu sektörü konut üretiminin arttırtması ve ihtiyaç açığının kamuca sağlanmasıdır.</p><p></p><p>Toplam konut yatırımları incelendiğinde görülecektir ki; 1973-1981 döneminde, konut üretiminin %95'den fazla kısmı özel sektör eliyle, geri kalan kısım ise, kamu sektörünce gerçekleştirilmiştir. Kiraların fahiş fiyatlarla yükseldiği ve toplu konut üretimine ihtiyaç duyulduğunda ülkemizde, kamu kurutuşlarının etkinliği arttmftmıfr ve konutlarla iigifi yatırım finansman oranı yükseltilmelidir.</p><p></p><p>Öyle ki, sorunun çözüm şekli bu kadar Kolay delildir. Kent çevresi alanlarının ileride yerleşim alanlarına dönüşeceği varsayımıyla kapatılması (arazi spekülâsyonu), kamu hizmetleri ulaşmadan önce kırsal alanların tıpkı kentsel alanlar gibi, değer kazanmasına neden olur. Başka bir deyiş ile kentsel hizmetlerin, kırsal alanı örtmesinden umulan gelecekteki net gelir akımı, spekülatör emlak alıcısı ta;atından sermaye kazancı olarak elde edilmek istenir. Ayrıca bu atımlar, kent alanı olarak sunulan arsa maliyetini yükselteceği için, ucuz konut politikası Önünde bir engel oratay çıkmış olur. Spekülâsyon hızla büyüyen kentlerde önemli bir sorundur.</p><p></p><p>Bu ve benzeri spekülatif amaçlı faaliyetleri Önlemek ve toplu konut politikasının daha geniş boyutlara ulaşmasını sağlamak amacıyla alınması gereken önlemleri şöyle sıralayabiliriz;</p><p></p><p>1. Kırsal alanların, kentsel alanlara çevrilmesi imkânı yalnızca yerel kamu idarelerinin, daha açık bir deyiş ile belediyelerin mülkü olan alanlara tanınmalıdır.</p><p></p><p>2. Arsaların üzerine yüksek "arazi vergisi" konulmalı, böylelikle alınan araziler, hemen sonra inşaat yapımına geçilmeli, yapılan konutlar sıkı denetim aracılığı ile ihtiyaç duyan vatandaşlara verilmelidir Bir diğer önlem ise, arazi alım ve satımım yüksek düzeyde vergilendirmek.</p><p></p><p>3.Bir başka önlem ise, devletin kentlerin gelişme alanlarında bulunan geniş arazîleri satın alması, kentleşme hızına göre plânlanması ve ranttı değer üzerinden satmasıdır.</p><p></p><p>4. İnşaat malzemesi fiyatlarını sıkı bir denetim atlında tutmak gerekli Bilindiği gibi, bu tür maddelerin fiyatlarında özellikle son yıllarda büyük bir artış görülmektedir. Bunun en büyük nedeni, üretim yetersizliği, denetim yoksunluğu paralelinde, stokçuluk ve karaborsanın dev adımlarla ilerlemesidir.</p><p></p><p>5. SSK, Emlâk Bankası ve Yapı Kooperatifleri gibi kuruluşlar toptu konut yapım kapasitelerini artırmalıdırlar. Konut ihtiyacı duyan kişiler »'asında ise, adil bir dağılımı gerçekleştirmek gerekir. Bilindiği üzere, bu tıp konutların dağılım şekli, bugüne kadar yüksek gelirliler lehine işlemiştir.</p><p></p><p>Daha önce de belirtildiği gibi, hızlı kentleşmenin neden okluğu sorunlardan birisi de, trafik karmaşası ve kentsel hizmetlerin yetersizliğidir. Bu tip sc» unlan ortadan kaldırmak için, öncelikle bir trafik inkılabı yapmak iyi işler bir (rafit aknmaı gerçekleştirmek gerekir. Köprü, üstgeçit örneği yapıların şehir ve güzelliğini bozduğunu kabul edersek, hemen yapılması gereken işin, öncelikle metropoliten kentlerde, altgeçit ve metro olduğu dikkatimizi çeker. Bu tip yapıların şapını plânlarının büyük bir hızla hazırlanması ve inşa uygulamasına geçilmesi gerek.</p><p></p><p>Bugün için alınması zorunlu olan önlemlerden birisi de, belediye ve benzeşi kuruluşlara ait olan toplu taşıma hizmetleri sayısının arttınlmasıdır. Mevrut kapasite, bugünün ihtiyacına cevap verebilecek nitelikte değildir.</p><p></p><p>Bunun yantsıra, toplam karayollarımızın uzunluğu da istenilen gelişmeyi gösterememiştir. Artan ihtiyaca paralel olarak, bir artışın gerekliliği tartışılmaz bir gerçektir. Bu olumsuz gelişimi bir an önce önlemek için, Uk etapta yollarımız teknolojinin en son araç ve makineleriyle olmasa dahi enine ve boyuna genişletilmelidir. Yapım işlerinde özellikle reliyefin düzgün olduğu ve en çok ihtiyaç duyulan bölgelerden başlanmalıdır. İnşa edilecek karayolları uluslararası standart' lar çerçevesinde tutulmadılıd. Bundaki amaç, yapılan karayollarının yakın gelecekte bozulmalarını önlemek, tamirat işlemleri ile trafiği yeniden tıkamamak ve rahat bir trafik akımını sağlamak olmalıdır. Bugün için, ülkemiz kaynakları çerçevesinde de karayollarımızı üç şerit yol haline getirmek hedef alınmalıdır.</p><p></p><p>Akla şöyle bir soru gelebilir; karayolu inşaasının gerçekleşmesi oklukça pahalı bir yatırımdır. Acaba devlet, maliyeti bu kadar yüksek bir yapımı gerçekleştirebilecek midir? Bilindiği-üzere, belediyeler yeni ve daha geniş yollar yaptığı zaman, bu yollara cephe veren taşınmazlara maliyetin belli bir kıs imim veya tamamını yükleyebilmektedir. Nitekim bu tür hizmetler karşılığında, taşınmazlardan şerefiye" adı altında bir bedel alınır. Devlet, belediye ve benzeri kurutuşların böylelikle yolyapım maliyetlerini, yol çevresindeki konut sakinlerine yükleme imtiyazı varken,yapılan karayolu inşaıası maliyetlerinin bir kısmını veya tamamını çeşitli şekillerde, paralı yol (Boğaz Köprüsü, otoban ...) harç ve benzeri vergilendirmeyolları ile sağlayabilir. Bütün bunlara ilâve olarak, iyi bir vergi denetimininsağlayacağı "vergi fazlalığı" bu tip yolların yapımı için, ton olarak değerlendirilebilir.</p><p><u></u></p><p><u>Kentsel hizmetlerde görülen aksaklıkları gidermek için alınması için diğer önlemleri üç başlık altında toplamak mümkündür.</u></p><p></p><p>1 - Bugün için kentsel hizmet uygulamasında bilindiği gibi sorunun en günce olduğu konu, aydınlatma hizmetleri ile ilgili olanıdır. Günümüzde Türkiye'de üretimi yetersiz olduğundan, sanayinin birçok dalı elektrik kesintilerinden dolayı, ekonomik faaliyetlerini istenilen düzeyde gerçekieştirememekte, konutlar gerekli güncel faaliyetlerini göremez hale gelmiştir. Halbuki ülkemiz bugün için, bu tür faaliyetlerden yarar sağlayabilecek birçok doğal kaynağa sahiptir. Akarsularımız, gereken araştırma ve uygulama yapıldığı zaman, yurtiçi enerji ihtiyacının 4/5'tnı karşılayabilecek kapasiteye sahiptir. Bu bakımdan akarsu ve gol gibi doğal kaynaklarımızda gereken envanter ve değerlendirme çalışmaları gün geçirtmeden yapılmalı, h’tdro elektrik santrallerinin yapımına başlanmalıdır,</p><p></p><p>2- Bugün temizlik hizmetleri kapasitesi darlığının doğurduğu, sağlığı tehdit edici hastalıklar artmakta, çevreye zarar vermektedir. Günümüzde yerel idari kuruluşlara ait temizlik kamyonları sayısı 3000 dolayındadır. Ancak bu sayısal veri, bugün için ihtiyaç duyulan seviyeye ulaşmış değildir. Bu tip araçların zaman geçirilmeksizin sayılarının arttırılması gereklidir. Bir başka önlem olarak bugün içm Avrupa ülkelerinde uygulanan "naylon torba" ile çöp toplama faaliyetlerinin tüm yurt çevresine tatbik edilmesi şarttır. Bu tür uygulama paralelinde, hem kentin çop artıkları rahatlıkla denetim altına alınacak, hem de yerel idari kuruluşlar H gehr kaynağı bulmuş olacaklardır.</p><p></p><p>Ayrıca yerel idari kuruluşlar, çöplerin boş arazilere dökülmesini ve sağlığı tehdit edici hastalıkların önüne geçilmesini sağlamak için, çöplerin bu tip boş arazilere boşattılmamasını ağır para cezaları koymak sureli ile caydırıcı tizde getirebilirler.</p><p></p><p>Çop toplama olduğu kadar, kanalizasyon ve septik çukur hız matlar in« ilişkin alınması gerekli önlemler de önemlidir. Bu tip hizmetlerde herhangi hır sorun ile karşılaşmamak için, yerel idare kuruluşları emrindeki araç (vidanjör) sapıtan arttırılmalı ve bütün kenti kapsayan bir kanalizasyon ağı kurulmalı, kuruları şebekeden yararlanan halk, yapım maliyetlerine kısmen veya tamamen ortak edilmelidir.</p><p></p><p>Suyun yeterince kullanılamaması, kişilerin ve çevrenin piştiği nedeni ite, bulaşıcı hastalıkların ve başkalarını rahatsız edici koşulların gelişmesine, bîr başka deyişle, dış zararlara neden olabilir. Bu nedenle, kentin tüm noktalarına suyun eksiksiz iletilmesi gerekir. Buna paralel olarak, hizmetin etkinliği için, kurutan su şebeke ve kanallarının ihtiyaca yetecek kapasitede olması şarttır. Bugün için Türkiye'de, su hizmeti betti bir bedel karşılığı sunulmaktadır. Hizmetin bu boyutlar içerisinde sunulması, azgelirli olan yurttaşlar üzerinde olumsuz etkiler doğurur. Buna karşılık, bu hizmetten yüksek gelir grubu, bireyleri israfa varan ölçülerde faydalanmaktadır. Bu dengesizliği düzeltmek amacıyla, •sunulan hizmet belli bir Ölçü içinde (normal ihtiyaç miktarına kadar) bedelsiz olmalıdır. Bu seviyeden sonra kutlanılan su miktarı yüksek düzeyde vergilendiritmeli veyahut fiyatlandırılmak ve belirti bir düzeyden sonra gittikçe artan su tüketimine daha büyük ölçülerde, bir fiyat politikası uygulanmalıdır,</p><p></p><p>Alınması gereken önlemlerin sonuncusu ise, eğlence ve dinlenme yelten ite ilgilidir, bugün için mevcut gazino, park, plâj ve spor tesisleri istenilen düzeye ulaşamamıştır. Spor tesisleri yetersizliğine karşı alınması gereken önlemlerin başında, konulması gereken yasalar gelir. İlgili kanunlar olmasına rağmen, bugün 500'dan fazla işçi çalıştıran sanayi kuruluşları spor tesisleri ve sosyal lokallere sahip değildir, Yapılması gereken sıkı denetim altında, bu tür iş yerleri saydığım faaliyetleri zorlanmalı, spor yapmayı arzu eden kişiler için bu tesisler hafta sonları da halka açık tutulmalıdır.</p><p></p><p>Yurdumuzun Üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen bugün denizden yararlanmak isteyen halk, bu İmkana sahip değildir. Bu bakımdan sağlıklı elverişli sahillerimiz denetim altına alınmalı, temizlenmeli ve hatta açık plâjlar tesis edilmelidir. Diğer yandan halkın dinlenmesi için, idari kuruluşlara ait alanlar halk parkları ve gazinoları haline getirilmelidir,</p><p></p><p><strong><span style="font-size: 18px">kaynak: </span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px">Koray Başol</span></strong>'un <strong><em><span style="font-size: 18px">Demografi</span></em></strong> kitabından.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="dderya, post: 839714, member: 112565"] [B][U][COLOR=#b30059]1.3. Kentleşme İle İlgili Önlemler[/COLOR][/U][/B] Kentleşme sorunlarının çözümü için gerçek adımların atılması bundan 25-30 yıl öncesine dayanmaktadır. Bunların en önemlisi gecekondularla ilgili kanunlardır, öte yandan Bölge Plânlama çalışmaları nüfusun ve bu arada hizmetlerin dengeli olarak dağılımım gerekli kılmaktadır. Kentleşme sorunlarının çözümü konusunda özettikle SBF Iskan ve Şehircilik Enstitüsünün büyük emeği geçmiştir. Ayrıca DPTnin Sosyal Plânlama Dairesi içinde fiziki plânlama çalışmaları da dikkate değer nfteiiktedir. Sorun gecekondu ve benzeri yapıların yıkılması ile son bulmamaktadır. Buna paralel olarak, göçebe nüfusun sağlık koşullarına uygun ve gösterilen alanlara yerleştirilmesi gerekir. Sorunun bu yönü, bugün için tamamen yok edilmiş değildir. Aksine önemi her geçen gün biraz daha artmaktadır. Bunun en büyük nedini, çıkarılan yasaların sürümcemede kalması, denetimin gerçekçi olmaması ve göçebe nüfus hakkında gereği ¡¡n bilgi, veri, istatistBdere sahip olamayışımtzdır. Daha önce de belirtildiği gibi, gecekondu eğiliminin doğmasının en büyük etk^ıi, konut üretiminin yetersizliği ve yüksek kira düzeyidir. BBYKP döneminde toplam yatırımların %20.3’ü, konut ihtiyacı ile ilgili yatırımlara ayrılırken, bu oran H ve Ifl.Plân dönemlerinde %17.8’e kadar düşmüştür. Görüldüğü gibi ters yönlü H ilişki kendini göstermektedir. Bir başka deyişle, yatırım oranı artan talep paraMmde yükseleceğine, azalmıştır. Plân dönemleri konut politikasının, bir başka amacı ise: düşük kiralı hak konutları üreterek, kiranın özellikle dar gelirli ailelerin imkânlarını zorlayıcı etkisini azaltmaktadır! Yukarıda ifade edildiği gibi amaç, kamu sektörü konut üretiminin arttırtması ve ihtiyaç açığının kamuca sağlanmasıdır. Toplam konut yatırımları incelendiğinde görülecektir ki; 1973-1981 döneminde, konut üretiminin %95'den fazla kısmı özel sektör eliyle, geri kalan kısım ise, kamu sektörünce gerçekleştirilmiştir. Kiraların fahiş fiyatlarla yükseldiği ve toplu konut üretimine ihtiyaç duyulduğunda ülkemizde, kamu kurutuşlarının etkinliği arttmftmıfr ve konutlarla iigifi yatırım finansman oranı yükseltilmelidir. Öyle ki, sorunun çözüm şekli bu kadar Kolay delildir. Kent çevresi alanlarının ileride yerleşim alanlarına dönüşeceği varsayımıyla kapatılması (arazi spekülâsyonu), kamu hizmetleri ulaşmadan önce kırsal alanların tıpkı kentsel alanlar gibi, değer kazanmasına neden olur. Başka bir deyiş ile kentsel hizmetlerin, kırsal alanı örtmesinden umulan gelecekteki net gelir akımı, spekülatör emlak alıcısı ta;atından sermaye kazancı olarak elde edilmek istenir. Ayrıca bu atımlar, kent alanı olarak sunulan arsa maliyetini yükselteceği için, ucuz konut politikası Önünde bir engel oratay çıkmış olur. Spekülâsyon hızla büyüyen kentlerde önemli bir sorundur. Bu ve benzeri spekülatif amaçlı faaliyetleri Önlemek ve toplu konut politikasının daha geniş boyutlara ulaşmasını sağlamak amacıyla alınması gereken önlemleri şöyle sıralayabiliriz; 1. Kırsal alanların, kentsel alanlara çevrilmesi imkânı yalnızca yerel kamu idarelerinin, daha açık bir deyiş ile belediyelerin mülkü olan alanlara tanınmalıdır. 2. Arsaların üzerine yüksek "arazi vergisi" konulmalı, böylelikle alınan araziler, hemen sonra inşaat yapımına geçilmeli, yapılan konutlar sıkı denetim aracılığı ile ihtiyaç duyan vatandaşlara verilmelidir Bir diğer önlem ise, arazi alım ve satımım yüksek düzeyde vergilendirmek. 3.Bir başka önlem ise, devletin kentlerin gelişme alanlarında bulunan geniş arazîleri satın alması, kentleşme hızına göre plânlanması ve ranttı değer üzerinden satmasıdır. 4. İnşaat malzemesi fiyatlarını sıkı bir denetim atlında tutmak gerekli Bilindiği gibi, bu tür maddelerin fiyatlarında özellikle son yıllarda büyük bir artış görülmektedir. Bunun en büyük nedeni, üretim yetersizliği, denetim yoksunluğu paralelinde, stokçuluk ve karaborsanın dev adımlarla ilerlemesidir. 5. SSK, Emlâk Bankası ve Yapı Kooperatifleri gibi kuruluşlar toptu konut yapım kapasitelerini artırmalıdırlar. Konut ihtiyacı duyan kişiler »'asında ise, adil bir dağılımı gerçekleştirmek gerekir. Bilindiği üzere, bu tıp konutların dağılım şekli, bugüne kadar yüksek gelirliler lehine işlemiştir. Daha önce de belirtildiği gibi, hızlı kentleşmenin neden okluğu sorunlardan birisi de, trafik karmaşası ve kentsel hizmetlerin yetersizliğidir. Bu tip sc» unlan ortadan kaldırmak için, öncelikle bir trafik inkılabı yapmak iyi işler bir (rafit aknmaı gerçekleştirmek gerekir. Köprü, üstgeçit örneği yapıların şehir ve güzelliğini bozduğunu kabul edersek, hemen yapılması gereken işin, öncelikle metropoliten kentlerde, altgeçit ve metro olduğu dikkatimizi çeker. Bu tip yapıların şapını plânlarının büyük bir hızla hazırlanması ve inşa uygulamasına geçilmesi gerek. Bugün için alınması zorunlu olan önlemlerden birisi de, belediye ve benzeşi kuruluşlara ait olan toplu taşıma hizmetleri sayısının arttınlmasıdır. Mevrut kapasite, bugünün ihtiyacına cevap verebilecek nitelikte değildir. Bunun yantsıra, toplam karayollarımızın uzunluğu da istenilen gelişmeyi gösterememiştir. Artan ihtiyaca paralel olarak, bir artışın gerekliliği tartışılmaz bir gerçektir. Bu olumsuz gelişimi bir an önce önlemek için, Uk etapta yollarımız teknolojinin en son araç ve makineleriyle olmasa dahi enine ve boyuna genişletilmelidir. Yapım işlerinde özellikle reliyefin düzgün olduğu ve en çok ihtiyaç duyulan bölgelerden başlanmalıdır. İnşa edilecek karayolları uluslararası standart' lar çerçevesinde tutulmadılıd. Bundaki amaç, yapılan karayollarının yakın gelecekte bozulmalarını önlemek, tamirat işlemleri ile trafiği yeniden tıkamamak ve rahat bir trafik akımını sağlamak olmalıdır. Bugün için, ülkemiz kaynakları çerçevesinde de karayollarımızı üç şerit yol haline getirmek hedef alınmalıdır. Akla şöyle bir soru gelebilir; karayolu inşaasının gerçekleşmesi oklukça pahalı bir yatırımdır. Acaba devlet, maliyeti bu kadar yüksek bir yapımı gerçekleştirebilecek midir? Bilindiği-üzere, belediyeler yeni ve daha geniş yollar yaptığı zaman, bu yollara cephe veren taşınmazlara maliyetin belli bir kıs imim veya tamamını yükleyebilmektedir. Nitekim bu tür hizmetler karşılığında, taşınmazlardan şerefiye" adı altında bir bedel alınır. Devlet, belediye ve benzeri kurutuşların böylelikle yolyapım maliyetlerini, yol çevresindeki konut sakinlerine yükleme imtiyazı varken,yapılan karayolu inşaıası maliyetlerinin bir kısmını veya tamamını çeşitli şekillerde, paralı yol (Boğaz Köprüsü, otoban ...) harç ve benzeri vergilendirmeyolları ile sağlayabilir. Bütün bunlara ilâve olarak, iyi bir vergi denetimininsağlayacağı "vergi fazlalığı" bu tip yolların yapımı için, ton olarak değerlendirilebilir. [U] Kentsel hizmetlerde görülen aksaklıkları gidermek için alınması için diğer önlemleri üç başlık altında toplamak mümkündür.[/U] 1 - Bugün için kentsel hizmet uygulamasında bilindiği gibi sorunun en günce olduğu konu, aydınlatma hizmetleri ile ilgili olanıdır. Günümüzde Türkiye'de üretimi yetersiz olduğundan, sanayinin birçok dalı elektrik kesintilerinden dolayı, ekonomik faaliyetlerini istenilen düzeyde gerçekieştirememekte, konutlar gerekli güncel faaliyetlerini göremez hale gelmiştir. Halbuki ülkemiz bugün için, bu tür faaliyetlerden yarar sağlayabilecek birçok doğal kaynağa sahiptir. Akarsularımız, gereken araştırma ve uygulama yapıldığı zaman, yurtiçi enerji ihtiyacının 4/5'tnı karşılayabilecek kapasiteye sahiptir. Bu bakımdan akarsu ve gol gibi doğal kaynaklarımızda gereken envanter ve değerlendirme çalışmaları gün geçirtmeden yapılmalı, h’tdro elektrik santrallerinin yapımına başlanmalıdır, 2- Bugün temizlik hizmetleri kapasitesi darlığının doğurduğu, sağlığı tehdit edici hastalıklar artmakta, çevreye zarar vermektedir. Günümüzde yerel idari kuruluşlara ait temizlik kamyonları sayısı 3000 dolayındadır. Ancak bu sayısal veri, bugün için ihtiyaç duyulan seviyeye ulaşmış değildir. Bu tip araçların zaman geçirilmeksizin sayılarının arttırılması gereklidir. Bir başka önlem olarak bugün içm Avrupa ülkelerinde uygulanan "naylon torba" ile çöp toplama faaliyetlerinin tüm yurt çevresine tatbik edilmesi şarttır. Bu tür uygulama paralelinde, hem kentin çop artıkları rahatlıkla denetim altına alınacak, hem de yerel idari kuruluşlar H gehr kaynağı bulmuş olacaklardır. Ayrıca yerel idari kuruluşlar, çöplerin boş arazilere dökülmesini ve sağlığı tehdit edici hastalıkların önüne geçilmesini sağlamak için, çöplerin bu tip boş arazilere boşattılmamasını ağır para cezaları koymak sureli ile caydırıcı tizde getirebilirler. Çop toplama olduğu kadar, kanalizasyon ve septik çukur hız matlar in« ilişkin alınması gerekli önlemler de önemlidir. Bu tip hizmetlerde herhangi hır sorun ile karşılaşmamak için, yerel idare kuruluşları emrindeki araç (vidanjör) sapıtan arttırılmalı ve bütün kenti kapsayan bir kanalizasyon ağı kurulmalı, kuruları şebekeden yararlanan halk, yapım maliyetlerine kısmen veya tamamen ortak edilmelidir. Suyun yeterince kullanılamaması, kişilerin ve çevrenin piştiği nedeni ite, bulaşıcı hastalıkların ve başkalarını rahatsız edici koşulların gelişmesine, bîr başka deyişle, dış zararlara neden olabilir. Bu nedenle, kentin tüm noktalarına suyun eksiksiz iletilmesi gerekir. Buna paralel olarak, hizmetin etkinliği için, kurutan su şebeke ve kanallarının ihtiyaca yetecek kapasitede olması şarttır. Bugün için Türkiye'de, su hizmeti betti bir bedel karşılığı sunulmaktadır. Hizmetin bu boyutlar içerisinde sunulması, azgelirli olan yurttaşlar üzerinde olumsuz etkiler doğurur. Buna karşılık, bu hizmetten yüksek gelir grubu, bireyleri israfa varan ölçülerde faydalanmaktadır. Bu dengesizliği düzeltmek amacıyla, •sunulan hizmet belli bir Ölçü içinde (normal ihtiyaç miktarına kadar) bedelsiz olmalıdır. Bu seviyeden sonra kutlanılan su miktarı yüksek düzeyde vergilendiritmeli veyahut fiyatlandırılmak ve belirti bir düzeyden sonra gittikçe artan su tüketimine daha büyük ölçülerde, bir fiyat politikası uygulanmalıdır, Alınması gereken önlemlerin sonuncusu ise, eğlence ve dinlenme yelten ite ilgilidir, bugün için mevcut gazino, park, plâj ve spor tesisleri istenilen düzeye ulaşamamıştır. Spor tesisleri yetersizliğine karşı alınması gereken önlemlerin başında, konulması gereken yasalar gelir. İlgili kanunlar olmasına rağmen, bugün 500'dan fazla işçi çalıştıran sanayi kuruluşları spor tesisleri ve sosyal lokallere sahip değildir, Yapılması gereken sıkı denetim altında, bu tür iş yerleri saydığım faaliyetleri zorlanmalı, spor yapmayı arzu eden kişiler için bu tesisler hafta sonları da halka açık tutulmalıdır. Yurdumuzun Üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen bugün denizden yararlanmak isteyen halk, bu İmkana sahip değildir. Bu bakımdan sağlıklı elverişli sahillerimiz denetim altına alınmalı, temizlenmeli ve hatta açık plâjlar tesis edilmelidir. Diğer yandan halkın dinlenmesi için, idari kuruluşlara ait alanlar halk parkları ve gazinoları haline getirilmelidir, [B][SIZE=5]kaynak: Koray Başol[/SIZE][/B]'un [B][I][SIZE=5]Demografi[/SIZE][/I][/B] kitabından. [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Ülkemizin kuzeyindeki deniz hangisidir? (bitişik yazınız)
Cevapla
Forumlar
Eğitim
BilgiBANK
Coğrafya
Nüfus artışına karşı ekonomik önlemler
Top