Komşuluk mu? Komşuculuk mu...

DELİBALTA Muharrem

Öyle bir geçer zaman ki!
V.I.P
Nereden başlasam bilemedim. Öyle bir durum ki bu, hepimizi ilgilendiriyor...
Bir derdin olsa, herhangi bir ihtiyaç, hemen komşuya koşar insan... Birbirinin tozunu, gürültüsünü
çeker... Çekmelide...(İnatlaşmalar hariç) Ayrı ayrı konutlarda otursak ta, aynı evin farklı odalarından bakarız
hayata... Aynı beton yığınının içinde farklı farklı yürekler... Elbet her komşunla iyi veya kötü olacaksın
diye bir kural yok. Sevmesek de saygı duymalıyız, durumu tam da burada cuk oturuyor... Her şeyden önce
insan olduğumuz için, sonra aynı çatı altında olduğumuz için, iyi veya kötü bir selamlaşma, paylaşma
dertleşme, yardımlaşma, eğlenme, üzülme, vesaire... Tüm bu durumları yaşıyamıyorsak bile en azından
tebessüm etmeyi becerelim. Birbirini görünce bir selamı esirgemeyelim. İnsanlığın öldüğü yerde komşuluk
da yaşamaz elbet... Şu kısa ömrümüz de birbirimizin ahını alana kadar, duasını alsak ya!...
Komşuluk mu? Komşuculuk mu? O da ayrı mesele. Çıkarlar uğruna, ya da neme lazımcılık
uğruna yüze gülüp arkadan atıp tutmak ta ayrıca hüzün verici... Bencilik kavramının bittiği bizcilik
kavramının başladığı bir yaşam hayal ediyorum. Hayal ediyorum maalesef, çünkü o kadar çok bencilik
ve bencillik var ki!...
Komşuculuk, evcilik oynar gibi değil... Gerçek bir komşu olabilme gibi...
Ekşimiş suratlar, kinayeli bakışlar, çekememezlikler, dedikodular, vesaire... Eskiden bir çorba pişerken
yayılan koku hangi komşuya gidiyorsa, o komşunun kapısında belirir di çorbayı pişirenler... Şimdilerde
arkalarını dönüp tıkınıyorlar... Eskiden kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez, olayı yoktu. Tavuk gelen yere
Kazla gitmeler vardı. Şimdilerde, hep kaz bekliyorlar... En yakın akraban dan en yakın dostundan bile
yakın, oysa komşular, bir adım ötede... Her ne kadar samimi olunmasa da... Ama ben bir komşuma bir şey
olsa koşup gidiyorum ve giderim bunu yaşıyorum ve öyle düşünüyorum. Ama maalesef, nedeni bilinmez
fesatlık larla onlar öylece bakakalıyor...Ben komşuculuk oynamak değil, adam gibi komşuluk yapmak isterim. Öyle dudağının ucuyla mırıl mırıl değil, taaa içinden gelen samimiyetle gürül gürül konuşmak isterim... Kimseleri değiştirecek değiliz elbet, hayat bize öylece kabullenmeyi de öğretti, gerektiğinde
gerekeni yapmayı da... Bizler yiyilecek pastaların, içilecek çayların değil, komşuluk ilişkilerinin güzel olmasından yanayız önce... Ama maalesef, maalesef... Aynı çatı altında komşuluk yapamıyorsak, o da bizlerin sorunu yine... Komşu komşunun külüne muhtaç dır. Nede güzel söylenmiş... Ama maalesef
bizler birbirimizi küle çeviriyoruz...
Komşuculuk değil... Gerçek komşuluk yapmamız / yapmanız, dileğiyle...
Gerçek komşulara...
 
Top