İslamda Temel ibadetler

Suskun

V.I.P
V.I.P
İslamda Temel ibadetler

Şehadet etmek
Namaz kılmak
Zekât vermek
Oruç tutmak
Hacca gitmek
Şehadet etmek
Kelime-i Şehadet (Tanıklık Sözü), Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdûhü ve rasûlühû şeklinde telaffuz edilen söz.

Türkçesi: "Şahitlik ederim ki, Allah'tan başka hiçbir İlâh yoktur ve yine şahitlik ederim ki, Hz. Muhammed (SAV), O'nun kulu ve resûlüdür." Arapça'da "La" ve "İlla" kelimelerinin kullanım şekline göre, ilk bölüm "Hiçbir İlah yoktur, sadece Allah vardır." şeklinde de tanımlanmaktadır.


La ilâhe illallah, "Allah'tan Başka İlah Yoktur" manasına gelen Arapça ibaredir. İslam inancındaki Allah'tan başka ilah olmadığı esasının beyanı olan ibaredir. Kelime-i Tevhid'in ilk kısmıdır. Ayrıca Tevrat'ta 10. emir içinde yer alır.



Namaz kılmak


Namaz İslam dininde bir ibadettir.İslam'ın beş şartından biridir.

Kur'an'a göre günün belli vaktilerinde abdest şartını yerine getirerek namaz kılınması gerektiği belirtilmiştir. Kur'an ayetlerine göre namaz bir temizlenme aracıdır. Aynı zamanda Allah'ı anarak teslimiyetini yaratacıya gösterme biçimdir. Kur'an'a göre namaz İbrahim Peygambere öğretilen bir ibadet şeklidir. Ayrıca Kur'an'da namazı bazı şartlarda kısaltılabileceği belirtilmiştir.

Kur'an'da namazın kılınışı ile alakalı özel bir bölüm bulunmamakla birlikte, sadece namaz ile alakalı secde vurgusu yapılmış, ayrıca rüku (eğilmek) ve ayaktayken tabirleri de namaz için kullanılmıştır.

Günümüz pratiğinde Namaz şu şekilde eda edilmektedir; İftitah tekbiri "Allahu Ekber" ile başlanılan, Kıyam (ayakta durmak), içinde Kırâat'ın (Kur'an-ı Kerim'den Fatiha suresi ile en az bir ayet olmak üzere zamm-ı sure okumak), Rüku (eğilmek/ tesbihattan sonra) " Semia'llâhu limen hamideh " "Rabbena lekel hamd" diyerek doğrulmak ve Sücud (secdeler, yere kapanma/tesbihat), sonrasında Ka'de (oturuş) şartları olan, içinde Tesbihat "Sübhane Rabbiye'l Azim, Sübhane Rabbiye'l A'la" olan ve selam "esselamü aleyküm ve rahmetullah" ile sona eren özel bir ibadettir.



Zekât vermek


Zekât (Arapça: الزَّكاةٌ), İslam'ın en büyük beş emrinden biridir. Kelime olarak; temizlik, artmak, bereketli olmak, iyi ve düzgün olmak anlamına gelir. Dinî anlamıyla ise; nisap miktarı zenginliğe sahip olan Müslüman'ın Allah'ın hakkı olanlara verilmesini emrettiği belli miktarda malı vermesidir. Veren kimseyi cimrilikten, kirlerinden ve günahlardan temizlediği ve malında berekete vesile olduğuna inanıldığı için, kelime manası ile dinî manası arasında bir bağ vardır.

Örfte, mecburi olmayan küçük bağışlar için kullanılan sadaka kelimesi ile farklı anlamlara gelmektedir. Kur'an'da ve hadiste zekât ve sadaka açık biçimde birbirlerinden ayrılmıştır.

Zekâtın hükmü

Zekât, hicretin ikinci yılında, Ramazan orucundan sonra farz kılındı, İslam'ın beş şartından birisidir. Kur'an-ı Kerim'de zekât kelimesi 18 surede 31 ayette geçmektedir. Bunlar Ahzap Suresi (33.ayet), Araf Suresi (156.ayet),Bakara Suresi (43.,83.,110.,177.,277. ayetler), Beyyine Suresi (5.ayet),Enbiya Suresi (73. ayet), Fussilet Suresi (7. ayet), Hac Suresi (41.,78. ayetler), Lokman Suresi (4. ayet), Maide Suresi (12.,55. ayetler), Meryem(31.,55. ayetler), Mücadele Suresi(13. ayet), Müminun Suresi (4. ayet), Müzzemmil Suresi (20), Neml Suresi (3. ayet), Nisa Suresi (77., 162. ayetler), Nur Suresi (37.,56. ayetler), Rum Suresi (39. ayet),Tevbe Suresi (5,11,18,60,71. ayetler)dir.

Bunlardan biri; "İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekât verenler varya, onların mükâfatları Rableri katındadır. Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler." mealindeki Bakara Suresi, 277. ayetidir. Bu ayette beraber zikredilen namaz ve zekât kelimeleri Kur'an-ı Kerim'de aynı ifade ile birçok yerde daha tekrarlanmıştır.

Hz.Muhammed'in de bu konudaki hadislerinden birkaç örnek:


"İslam, beş esas üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın peygamberi olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, Ramazan orucunu tutmak ve hacca gitmektir." (Tirmizi İman-3; Buhari İman-1;Müslim İman-21)


"Mallarınızı zekât ile koruyunuz. Hastalıklarınızı sadaka ile iyileştiriniz, bela dalgalarını dua ve niyaz ile karşılayınız." (Büyük İslam İlmihali, Ömer Nasuhi Bilmen, Bilmen Yay.,Sy.435)

Zekât vermenin şartları

Müslüman olmak.
Akıllı olmak.
Buluğ çağına girmek.
Özgür olmak.
Nisap miktarı mala sahip olmak.
Nisap miktarı malın üzerinden 1 yıl geçmesi.
Zekât verdiğin malın sahibi olmak.

Zekât vermenin bir şartı da borçlu olmamaktır; bir borçlu elindeki parayla önce borcunu ödemeli. Borçlu olana zekât farz değil.

Zekât kimlere verilir

Zekât şu gruplardaki kişilere verilir;
Fakirlere verilir.
Zekât toplayıcı tahsildarlara(memurlara) verilir.
Müellefe-i kulube verilir. (Müellefe-i Kulub, İslam dinini yeni kabul etmiş kişilerdir.)
Kölelere verilir.
Borçlulara verilir.
Düşkünlere verilir.
Yolculara verilir.

Nisap Miktarı

Nisap,dinin mallar için koymuş olduğu belli bir miktardır.

Zekat Nelerden Verilir?

Altın,gümüş,para,ticaret malları ile koyun ve keçiden 1/40 oranında,
İnek,manda ve benzeri büyükbaş hayvanlardan 1/30 oranında,
Tahıl,meyve ve sebzelerden 1/10 oranında zekat verilir.Eğer bir kimse bu ürünleri yetiştirirken para harcayarak sulama yapıyorsa 1/20 oranında zekat verir.
Devenin zekatı olarak ise 5 deve için 1 koyun verilir.



Oruç tutmak


Oruç birçok dinde yer alan ve farklı biçimlerde yapılan bir ibadet türü. Farklı dinlerdeki oruç ibadetlerinin ortak noktası yemek, içmek veya cinsel ilişki gibi dünyevi hazlardan uzak durmaktır.

"Oruç" sözcüğü tıpkı "namaz" sözcüğü gibi Selçuklular'ca Farsça'dan alınmış " روجك rôcik" sözcüğünün Türkçe'deki söylenişidir. Kur'an'da صوم savm ve صيام sıyam olarak geçmektedir.

İslam'da oruç

İslam'ın şartlarından ve beş temelinden biri Ramazan ayında oruç tutmaktır. Oruç da namaz gibi bir farz-ı ayındır. Hicret'in ikinci senesinde Medine'de farz kılınmıştır.

İslam dininin kutsal kitabı olan Kur'an'daki Bakara Suresi'nde Kur'an'ın Hz. Muhammed'e gönderilmesi Ramazan ayında başlamıştır ve bu ay içinde "oruç" tutmak müslümanlara emredilmiştir. İlgili ayet şöyledir:

"O Ramazan ayı ki, insanları irşad için, hak ile batılı ayırt eden, hidayet ve deliller halinde bulunan Kur'an onda indirildi. Onun için sizden her kim bu aya erişirse oruç tutsun. Kim de hasta veya yolculukta ise tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde kaza etsin. Allah size kolaylık diliyor, zorluk dilemiyor. Bir de o sayıyı tamamlamanızı ve size gösterdiği doğru yol üzere kendisini yüceltmenizi istiyor. Umulur ki, şükredesiniz!" (Bakara suresi 185. ayet)

Oruç, Kur'an'a göre "Niyetlenip, gündoğumundan önceki alacakaranlıktan (tan yeri ağarmaya başlamasından) günbatımından sonraki alacakaranlığa değin katı-sıvı hiçbir şey yememek ve içmemek" demektir. [Bakara Suresi, 187] Oruç, fıkıhçılara ve hadisçilere göre, niyetlenip Güneş'in ufuktan 12 derece altta bulunduğu andan (astronomiye göre alacakaranlık) akşam günbatımına dek, bir şey yeyip içmemektir.

Fıkıh'ta oruç

Oruçlar fukaha (fıkıhçılar, islam hukukçuları)'ya göre farz, vacip, nafile ve mekruh nevilerine ayrılır. Ramazan orucu, vakti tayin edilmiş farz oruçtur (sınırlı süresi belirtilmiş borç olan oruçtur). Kazaya kalan Ramazan orucu ile kefaret olarak tutulan oruçlar vakti muayyen olmayan (sınırlı süresi belirli olmayan) farz oruçlardır.

Nezir (adak) oruçları vaciptir. Allah Teala'nın rızası için tutulacak oruçlar ise nafile nevini teşkil ederler. Bunlar sünnet, müstehap ve mendup diye anılırlar. Bir de mekruh oruçlar vardır (sırf Cuma veya Cumartesi günü tutulan oruç gibi). Ramazan bayramının birinci günü ile Kurban Bayramının dört günü oruç tutmak, harama yakın bir mekruhtur.


Orucun 7 çeşidi

Farz olan oruçlar: Ramazan ayı orucu ve Ramazan ayı orucunun kazası farzdır.
Vacip olan oruçlar: Başlanmış nafile orucun bozulması halinde kazasının tutulması vacip olur. Adak orucunu tutmak ve bozulursa kaza etmek vaciptir.
Sünnet olan oruçlar: Muharrem ayının 9. ve 10. günlerinde veya 10. ve 11. günlerinde yani Aşure gününden 1 gün önce veya 1 gün sonra ekleyerek oruç tutmak sünnettir. Ayrıca Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutmak, Zilhicce ayının ilk dokuz günü, Şevval ayında 6 gün oruç tutmak da sünnettir.
Müstehab olan oruçlar: Her ayın (Hicri takvime göre) 13,14 ve 15. günlerinde oruç tutmak çok sevaptır.
Mekruh olan oruçlar: Yalnız aşure günü için bir gün yani 10 Muharremde tutulan bir günlük oruç mekruh oruçtur.
Haram olan oruçlar: Ramazan bayramının 1. günü ve Kurban bayramının 4. gününde oruç tutmak haramdır.
Nafile olan oruçlar: Yukarıda sayılan maddeler dışında tutulan oruçlar nafile oruçlardır.



Hacca gitmek


Hac dinî sebeplerle, genellikle dinî önemi olan mekân ve yerlere yapılan ziyaret ve gezi. Hac aynı zamanda İslam dinindeki dinî bir ziyaret barındıran hac ibadetinin özel ismidir.
 

Top