• Merhaba Ziyaretçi.
    "Yapay Zeka Objektif " Fotoğraf Yarışması başladı. İlgili konuya  BURADAN  ulaşabilirsiniz. Sizi de bu yarışmada görmek isteriz...

İskender Pala - Şakayık...

cırcırböcee

V.I.P
V.I.P
Rivayete gore Fuzuli hocasinin kizina asik olunca askini dizelere naksetmek icin bir murabba yazar.Bu siirin her dortlugu sonunda nakarat gibi tekrar edilen dizede ustat

"Gozum,canim,efendim,sevdigim,devletlu sultanim" buyurmaktadir.

Sevdigi kadina karsi alti adet hitabi art arda siralayan ve hepsinde de onu yucelten bu anlayis, dogrusu icinde yasadigimiz cagin soylemleri arasinda pek taraftar bulamaz.

Bugunun sarki sozleri yahut pop listelerine bakinca meleklere yarasir bir hitap olarak kalan yukaridaki dizelerin dunyasini anlamak gercekten zordur.Cunku toplumun uzerinden o kadim zarafet,o fitri nezaket cekilip gitmis,yerini kadin erkek esitliginin gittikce hasinlesen modasina dayali sen-ben kavgasi ve itis-kakis konulu sarkilar almistir.

Eskilerin siirlere de yansiyan (yahut artik siirlerde kalan) ve kadinin bas taci edildigi o ulvi Anlayislari temellendirmek icin simdi de bir hadis-i serifi okuyalim:

"Innema'n nisa sakayiku'r-rical"

Buyuyor ki Efendiler Efendisi :"Suphesiz kadin,erkegin sakayigidir"

Buradaki sakayik kelimesi Efendiler Efendisinin agzindan bir veciz ifade olarak dokulmus olup tevriye ,ilham-i tenasup,cinas gibi edebiyat sanatlarina ornek olabilecek bir ziynet konumunda durur. Kelimenin Arapca anlamdirilmasina gore oncelikle kadinin, erkegin "kurek kemigi"nden bir parcasi oldugu,ardindan erkegin "oteki yarisi" olarak dusunuldugu ve nihayet "sakayik" (yaban lalesi, gelincik) cicegi olarak mana ifade ettigi gorulur.

Ilk anlam dini terminoloji icinde Hz Adem'in kurek kemiginden yaratildigi ifadelendirilen Havva icindir.Ikinci anlama gore kadin erkegin oteki yarisidir. Ki modern bilim de zaten bunu ifade etmektedir. Kadin olmadan erkegin, erkek olmadan kadinin eksik kalacagi,anatomik, fizyolojik ve psikolojik olarak erkek ile kadinin butunleserek beseriyetlerini tamamlayabilecekleri,aksi takdirde bunyede arizalar olusmasinin kacinilmazligi , bu baglam da evlilik muessesesinin onemi, aile kurumunun yasatilmasi vb soylemler hep bu sakayik dusturu uzerine temellendirilebilir.

Kirmizi yapraklarindan birini koparirsaniz diger ucude kendini birakir, solar ve sarkar. Elinizle yapraklarin birine fiske vurun, derhal zedelenir ve solmaya yuz tutar.En kucuk siddet hoyrat muamele ve sarsintida bile yara alip zedelenen bu cicegin kadina benzetilmesi ve ozellikle erkegi tamamlayan "es" olarak nitelendirilmesi bizce cok manidardir.

Bu ifadenin mefhum-ı muhalifinden anlaşılan odur ki erkekler kadınlarının bir gelincik çiçeği kadar narin olduğun bilmeli, ona göre davranmalı, gelincik hoyrat tavırlara, şiddete, haksızlığa maruz kalmak bir yana el üstünde tutulması, kırmızı renginin asaleti ve güzelliği içinde renginin soldurulmaması gerektiğini bilmeli ve ona göre davranmalıdırlar. Ve edebiyat açısından bir adım daha ileri giderek söylemek gerekirse, gelinciği münhasır aşk içkisiyle dolu bir kadeh olarak düşünüp onu elde tutarken bu anlayışla hareket etmenin zaruretini akıldan çıkarmamak gerekir. Ta ki erkeklerin başı bu badenin sarhoşluğuyla hoş olsun.

Şakayık kelimesinin Arapça'da Türkçe'deki 'gelincik' gibi bir anlamı var mı bilmiyorum ama gelincik(taze-gelin, küçük-gelin) kelimesi de yukarıdaki hadisin ruhuna uygun düşmektedir. Buradan yola çıkarak ben bu kelimenin, bir erkeğin yaşı ve evlilik süresi ne olursa olsun eşini bir gelin-cik(taze gelin) gibi görmesi, ona uygun muamele etmesi ve onu öyle koruyup kollayıp değerlendirmesi gerekliği ima ve hatta ikaz eden bir mana taşıdığını zannediyorum"

İskender Pala
Kitâb-ı Aşk
 

Top