İlk İzlenim

e-PaCk

Forum Gururu
İlk İzlenim

Günümüzde şirketler ve kişiler giderek artan bir hızla, eskiden; beri bilinen ancak önemi yeni anlaşılan "ilk izlenim sonuna kadar sürer" yaklaşımını dikkate alarak faaliyetlerini düzenlemektedir. Konu üzerinde yapılan araştırmalar ilk anda kişiler, olaylar yada şirketler hakkında edinilen İzlenimlerin gerçekten de uzun süre kolay kolay değîştirilemediğini vurgulamaktadır.

Bu noktadan çıkışla, olumlu bir ilk izlenim etkisini ilişki sürdüğü sürece göstermektedir. Aynı şekilde olumsuz bir ilk İzlenim de negatif olarak akıllarda yer etmekte ve kişiler arası iletişim bazında, birçok ilişkide Önemli bir engel olarak karşımıza çıkmaktadır.İlk izlenim oluşturmak için ikinci bir şans yoktur. Bu nedeniyle de, iş ortamında ve sosyal hayatta imajın nasıl olumlu yönde oluşturulabileceği ve bu doğrultuda neler yapılabileceği üzerinde durulmalıdır.

Öncelikli Etki


İlk görüşmede karşıdaki kişi, kişiler yada olaylar hakkında yapılan, anlık değerlendirmeler yani kişilerin birbirlerini yada olayları algılayış biçimleri, öncelikli etki (primacy effect) olarak tanımlanmaktadır. Genel kabul görmüş bir kurala göre i!k izlenimler, kişinin nasıl görüldüğü ile ilgili bir mantık çerçevesinin oluşturulmasına ve daha sonra da elde edilen verilerle bu çerçevenin doldurulması yada tümden değiştirilmesine dayanmaktadır.

Genel olarak karşımızdaki insanların özelliklerini şu sıraya göre fark ettiğimîz düşünülmektedir.Irk, cinsiyet, yaş, cüsse, yüz ifadesi, gözler ve saç, giysiler, hareket ve duruş.

Ardından bizim için o kişilerin önem sırasına göre şu Özellikleri hakkında yargılara varırız Çekicilik düzeyi, kişilik ve yaradılış, eğitim düzeyi, basan derecesi, kibarlık düzeyi, terbiyesi, mali durumu, kıdemi, sosyal ve ahlaki değerleri, sosyal konumu.

En son olarak şunlar konusunda karar veririz.Güvenip güvenmediğimiz, hoşlanıp hoşlanmadığımız, onunla yapıp yapmayacağımız.

Bu kararlara varırken "içimizdeki sesin", gözlemin, tüm dengelimin, tahmin ve beklentinin bir bileşkesini kullanırız.

Konuyu bir örnek ile açıklarsak; yolda kıyafetleri özensiz, saçı sakalı birbirine karışmış, alkollü ve etrafındakiler! rahatsız eden biri hakkında oluşan İlk izlenimin olumlu olması neredeyse imkansızdır. Aynı kişi ile aradan bir süre geçtikten sonra ilaç almaya gidilen eczanedeki kibar, düzenli giyinmiş eczacı olarak karşılaşıldığında nasıl davranılacaktır? Yapılabilecek iki şey vardır; ya ihtiyacınız olan ilacı o kişi hakkındaki olumsuz ilk İzleniminizi bir kenara bırakıp alışverişinizi oradan yapmak yada edinilen olumsuz ilk izlenim yönünde bir adım atarak, başka bir eczaneyi tercih etmektir. Bu tür yada benzeri bir olay karşısında, çoğu zaman edinilen ilk izlenim daha baskın gelmekte ve daha sonra atılan iyi ve olumlu adımlar göz ardı edilmektedir. Bir başka deyişle, alışveriş için başka bir eczanenin yolu tutulmaktadır.

İlk İzlenimin Oluşma Süresi

Farklı koşullar altında ve zamanlarda kişiler hakkında edinilen ilk izlenimlerin oluşturulma süresi değişiklikler gösterebilir. Ancak genel bir saptamaya göre; telefon görüşmeleri esnasında telefonun diğer, ucundaki kişi hakkındaki olumlu yada olumsuz yöndeki bir izlenim, konuşmanın ilk 10-15 saniyesi içinde oluşmakta, yazılı fetişim tarzının kullanıldığı durumlarda örneğin bir broşür yada kartvizite bakılınca izlenimin oluşma süresi yine 10-15 saniye arasında değişmektedir.

Yüz yüze gerçekleştirilen iletişimlerde İse durum farklıdır. İki kişi karşılaştığında, aralarında oluşabilecek potansiyel ilişki birçok faktörden etkilenmektedir. Kişilerden biri kendisini ilk birkaç dakika içinde tehdit edilmiş, savunmaya geçmiş ya da sıkılmış hissedebilir. İlişki: İlk Dört Dakika adlı eserin yazarları olan Leonard ve Natalie Zunin, ilk onlar tarafından ortaya atılan dört dakika engelini şu şekilde açıklamaktadır; dört dakika kadar kısa bir süre içinde, kişiler arasında ilişkilerin temeli atılmakta, sağlama bağlanmakta ya da göz ardı edilmektedir. Kişiler bu ilk dört dakika içinde karşılarındakilerle ilişki kurmak istemekte ya da onlardan uzaklaşmaktadır.

Bu süre neden dört dakikadır. Zuninler belirtilen bu süreyi, sosyal ortamlarda insanların ilişkilerini sürdürmek, yada ilişki kurmamak için gerçekleştirdikleri eylemleri dikkatle gözlemleyerek saptamışlardır.. Ayrıca bu süre, yani dört dakika konsepti sadece sıradan ve raştgele karşılaşmalar İçin değil, süregelen örneğin, gün sonunda; iş dönüşü karşılaşan eşlerin İlişkileri gibi ilişkiler içinde geçerlidir, denilmektedir,
Genel olarak insanlara gösterilen tepkilerin temelini büyük ölçüde onların, kendilerini nasıl ortaya koydukları, yani görünüşleri, konuşma tarzları, davranış biçimleri gibi-faktörler oluşturmaktadır. Bu noktayı açıklarsak; ilişkilerin kuruluş aşamasında öncelikle görünüş ikinci olarak ses tonu ve üçüncü olarak da kişinin söyledikleri önem taşımaktadır. Daha sonraları ilişki bağları kuvvetlendirildikçe, yeni tanışılan bu kişi hakkında daha fazla veri elde edilmekte ve yapılan çıkarsamalar sonucunda (tümevarım yapılarak) zihinde o kişiye dair bir imaj biçimlendirilmektedir. Bu izlenmesi gereken doğru yoldur, ama çoğu kez sadece karşıdaki kişinin görünüşü değerlendirilmekte (tümdengelim) ve kişi hakkında zihinde oluşan olumsuz izlenim kendisini ilişki süresince göstermektedir.

Kişiler arası İlişkiler her ne kadar bir meydan okumaya,dayansa da, yaratılan ilk izlenimi kontrol altına almanın öğrenilebilmesi ilişkilerin sağlıklı yürütülebilmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Bu konudaki kilit nokta, karşıdaki kişiler üzerinde yaratılacak ilk izlenimin ne ve nasıl olacağının saptanıp, iletişimin bu .doğrultuda gerçekleştirilmesidir.

Ortamlarında İlk İzlenimin Önemi


Kişiler arası ilişkilerin yapılandırılması ya da tam tersi bir durum ı gereken dört dakikalık süre, yoğun iş ortamlarında saniyelerle sınırlandırılmaktadır. Aşağıda ilk izlenimin farklı iş ortamlarındaki etkisinin daha iyi anlaşılabilmesine yardımcı olacak birkaç örnek olay yer almaktadır:

Öğle tatilinde, öğleden sonraki önemli iş görüşmenize yetişebilmek için yemeğinizi hızla yiyebileceğiniz, işinize yakın bir restauranta gidiyorsunuz. Restaurant kalabalık olmadığı için hemen yer buluyorsunuz. Garsonlar, İşlerinin yoğun olmamasından faydalanarak bir kenarda dün akşam izledikleri futbol maçı üzerinde yorumlar yapıyorlar. İlk birkaç dakika hiç bir şey yapmadan bekliyorsunuz. Bu yaklaşım bir sonuç vermediğinde, siparişinizi verebilmek için garsonlardan birini çağırıyorsunuz ama o size sanki görünmezmişsiniz gibi davranıyor. Giriştiğiniz dikkat çekme eylemlerinden hiç birisi sonuç vermiyor ve artık restaurantı terk ediyorsunuz. Bu restaurant ve çalışanları hakkındaki izleniminiz muhtemelen daha Önceden olumlu bile olsa bir kenara bırakılarak olumsuz olarak belleğinizde yer edecektir.

Yeni model ve son derece pahalı bir spor otomobil almak İstiyorsunuz. Bu amaçla İstediğiniz marka otomobilin sergilendiği showrooma gidiyorsunuz. Sizi bir satıcı karşılıyor. Elinizde olmadan kıyafetini inceliyorsunuz; koyu parlak yeşil bir takım, san gömlek ve desenli kravat 1960´lardan kalmış modeliyle karşınızda duruyor. Satıcının demode görünüşü, satın almayı arzuladığınız otomobille taban tabana zıt ve bu durum sizi rahatsız ediyor, otomobil hakkında aklınızda bir soru işareti oluşuyor. Sonuçta, büyük bir miktar para yatırmayı düşündüğünüz otomobili incelemeden showroomdan ayrılıyor ve satıcıya olduğu kadar otomobile karşı da olumsuz bir izlenim geliştiriyorsunuz.

Verilen her iki örnek göz önüne alındığında, ilk izlenimler yaşanan olaylar karşısında 60 saniye yani bir dakika gibi kısa bir süre içinde oluşmuştur. Restaurantta müşteri olarak size hizmet edilmesini beklerken sinirlenmiş, otomobil alacağınız shovvroomdaki satıcının giyim tarzı sizi rahatsız ederek, olumsuz çıkarımlar yapmanıza neden olmuştur. Bu ve benzeri durumlarda çalışanların düştükleri ortak hata, müşterileri üzerinde yarattıkları izlenimden haberdar olmamalarıdır.
 
Top