Hazan zemheride anlam bulur…

MustafaCİLASUN

Özel Üye
Özel üye

Yar…
Gül dalında
Bülbül gibi ağlasam
Gecenin mateminde kime sorsam
Tütmeyen baca, yanmayan ocakta nasıl yaşasam
Taş yastıklarda sabaha kadar sayıklayıp, sokak sokak umudu yoklasam

Aşk;
Keder mi, dert mi?
İnsanı meftun eden badiremi?
Nefesi kesen, hissiyatı ram eyleyen meltem mi?
Aklı ve izanın cezbeden, mantığı eksenine eşitleyen hicran mı?
Hasreti firkatleştiren, hüznü bereketlendiren esrar mı, yoksa sevda mı?

Aşk;
Her halin
Meftun olmuş melalin
Samimiyet ve sadakate hasredilmiş kalbin
Çile ve cefaya sabreden ecrin, şikâyetten arınmış nefsin
Her nimeti ve derdi ikram bilen ülfetin, edep ve tevazu içinde ki fevkindir

Ne çare ki
Heves ve tutkunun
Emel ve iflah etmeyen keyfiyet arzusunun
Kurbanı olmak, avuntu içinde yaşamayı çare sanmak
İhsan ve iradenin, vicdan ve kabin, aklın ve izanın zafiyetine kapı aralamak
Kör kuyudan ve çıkmaz sokaklardan, uçsuz bucaksız sahrada çare aramaktır

İç sızısı
Nefsi keyfiyetten ziyade
Vicdanen umutlarına ram olmamış
Hasret ve firkat içinde bir ömür yaşamak zorunda kalmış
Derdin devası için çare bulamamış ve fakat umutlar içinde yakarmış
Çare adına çaresizliğe duçar kalmış bahtın, içini titreten, sızısı dinmeyen ardır

Ne kadar
Aşk ve sevda adına yanan
Umudu hasret torağında bırakan
Heves ve tutkuyu son çare sayan, hangi zehap olursa olsun
Vuslata erişince baharlar hazan olur, hazanlar ise zemheride anlam bulur
Muhabbet sevdanın fedakârlığı ve basiretin irfan farkıyla dareyn saadetine götürür

Mustafa CİLASUN
 
Top