Hangi Sevgiyi Tercih Ediyorsunuz ? Günümüz toplumumuzda hangi sevgi türü mevcut derseniz ben bu sorunun cevabını sizlere bırakıyorum.

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Dünya üzerinde hiçbir yerde zannetmiyorum ki sevilmek istemeyen bir insan yoktur. Peki sevgi deyince ne anlıyoruz? Sevgi nedir? Sevgi nerelerde bulunur? Bunları biliyor musunuz? Soruların cevapları için yazımızı okumaya devam edelim. Sevgi öyle bir duygudur ki sevgini sundukça artar ve karşındaki insanla paylaştıkça büyür gider. Eğer bu hayatta mutlu olmak istiyorsak sevmeye mutlak suretle ihtiyacımız vardır.

Değişik türlerde sevgi mevcuttur. Ama ile başlayan sevgiler, olursa diye başlayan sevgiler, ancak ile başlayan sevgiler, fakat ile başlayan sevgiler, çünkü ile başlayan sevgiler, rağmen ile devam eden sevgiler bunlar sadece birkaç örnek bu örnekler daha çok miktarda bulunabilir. Bunlardan bazıları üzerinde konuşmak gerekirse bir sevgide “eğer” varsa karşımızdaki kişi seni severim ama benim bir takım beklentilerimi karşılarsan bu iş olur gibisinden beklentilerinin karşılanması sonucu sevgisini sunacağını ifade eder. Bu sevgi anlayışı mutlaka bir şarta bağlı olarak gerçekleşir. Yani bir nevi be sevgiden bir karşılık bekleniyor. Sevgiye verecek olan kişinin isteklerinin yerine gelmesi sonu ortaya çıkacak olan bu sevgi şartları ve şekil olarak bakıldığı zaman ben merkezli bir sevgi olduğu açıkça görülmektedir.

Sizler sevginizi, evliliğinizi bu eğer sevgisi üzerinden kurarsanız bu evliliğin çok çabuk yıkılacağı kesindir. Yani bu evlilik bir bakıma anlaşmalı evlilik gibi bir şeydir. Eğer taraflardan biri bu anlaşmaya uymaz ise bu evlilik o an bitecektir. Bazen yeri geliyor hiçbir karşılık beklenmeyen anne ve baba sevgisi ama “eğer”e takılabiliyor. Ama ben burada yine anne ve babanın evladından bir karşılık beklediği için ona eğer dediklerini düşünmüyorum. Anne ve baba çocuğunun geleceğini şekillendirmek ve ona azim ve gayret aşılamak için bazı durumlarda eğere başvurabiliyorlar. Burada şuna dikkat etmek gerekiyor çocuğa söylediğimiz bu eğer sonucunda herhangi bir başarıya ulaşamaması durumunda yine sen bizim sevdiğimiz bir evladımız olacaksın duygusu hissettirilmelidir.


Bir insanı karşılıksız olarak sevmek ve ondan hiçbir beklenti içine girmemek gerekiyor. Sizlerle yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum. Üniversite yıllarında bir arkadaşım kendine bir kız arkadaş edindi ve günlerinin büyük bir çoğunluğunu onunla geçirmeye başladı. 4 senelik üniversite hayatının üç senesini bu kızla birlikte geçirdi. Çok mutlulardı ve her konuda anlaşıyorlardı. Üniversiten mezun oldular ve atama dönemi geldiğinde kız görevine başladı ama arkadaşımın ataması yapılmadı. Bu şekilde bir yıl bekleme sonunda kız arkadaşıma “Eğer göreve atanmazsan seninle evlenmeyeceğim.” Demiş ve arkadaşlıkları o gün bitti ve bir daha görüşmemişler. Sevgi nedensiz ve eğersiz olması gerektiği ifademizi tekrar yineliyoruz.

Sevgi türlerinden bir başkası ise “çünkü” ile başlayan sevgiler. Bu sevgi türünde ise birini sevmek onda bulunan bir özellikten dolayı sevgi sunulmaktadır. Örnekler: Seni seviyorum çünkü sen tam benim kafama göresin, seni seviyorum çünkü çok güzelsin, Seni seviyorum çünkü beni çok mutlu ediyorsun. Şimdi bu sevgi türüyle eğer sevgi türü arasında bir kıyaslama yaptığımızda çünkü sevgi türü eğer sevgi türüne göre biraz daha iyidir. Çünkü eğer sevgi türünde bir şeyleri yerine getirmek gerekiyor, çünkü sevgi türünde ise zaten sende olan bir durumdan dolayı sevildiğin bir gerçektir. Her insan göründüğü gibi sevmek sevilmek isteyecektir. İşte çünkü sevgi türü de buna uygundur. Ancak bu sevgi türünde risk olan durum yok mudur vardır. Eğer senin sevilmeni sağlayan özelliğini kaybedersen artık sevilmeye bilirsin.


Sevilen kişi sevilmesini sağlayan özellikler başka bir kişide daha yoğun olursa kendine sevgi duyan kişi oraya yönlenebilir duygusu ile hayatta her zaman olabilecek tatlı bir rekabet başlar ve devam eder. Ailenin tek üyesi yeni doğan kardeşiyle rekabete girer, sınıfın en çalışkan öğrencisi sınıfa kendinden daha çalışkan birisi geldiğinde onunla rekabete girer, kendini çok seven öğrencileri olan öğretmenle başka bir öğretmenin rekabete girmesi.

Çünkü sevgi türündeki bir başka risk ise güven duygusu olarak göze çarpmaktadır. Bir sevgide güven olmazsa sevgi sağlam temellere dayandırılamaz. Bu rekabet durumu ortaya çıktığında biz kendimiz gibi olmaya devam edebilecek miyiz yoksa rekabete girdiğimiz kişinin özelliklerine sahip olabilmek için kendi kişiliğimizden uzaklaşacak mıyız? Elimizdeki sahip olduklarımızı kaybet duygusuyla hareket edersek elimizdekini kaybetmemek için kendimizde bulunmayan özellikleri elde etmek için kendi kimliğimizden uzaklaşabiliriz.

Peki “eğer” sevgi türüne güvenmezsek, “çünkü” sevgi türü riskli ise o zaman güvenebileceğimiz bir sevgi türü yok mu? Vardır elbette bu kadar evlilikler, aşklar ve sevdaların, aile ilişkilerin dayandığı bir sevgi türü vardır. Peki bu sevgi türü “rağmen” sevgi türü olabilir mi? Hadi biraz bu sevgi üzerinde konuşalım.

“Rağmen” sevgi türü sevenin ve sevilenin hiçbir beklenti içerisinde olmadan ve karşılık beklemeden, gönülden geldiği gibi doğal ve saf olarak sunulduğu için ilk iki sevgi türünden çok farklıdır. Eğer sevgisindeki gibi bir takım sorumluluklar yok, çünkü sevgisindeki gibi sahip olunan belli bir özellik yok. Örnek: seni her şeye rağmen seviyorum, sen her durumda bizim evladımızsın, başarısızlığına rağmen seni seviyorum. Bu sevgi insanların birbirine gönülden bağlı olduğunu ve her ne olursa olsun sevgisinden hiçbir şey eksilmeyeceğini gösterir. Bu gün yaşama umudumuz bu sevgi türü üzerine kuruldur. Yaşamımızdaki olumsuzluklara rağmen yine hayata tutunarak yolumuza devam ederiz.
 

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Bazıları için, “Konuşurken kalbi ağzında!” derler. Ben tercih ederim ki, beyni dilinde olsun…
 
Top