• Merhaba Ziyaretçi.
    "Yapay Zeka Objektif " Fotoğraf Yarışması başladı. İlgili konuya  BURADAN  ulaşabilirsiniz. Sizi de bu yarışmada görmek isteriz...

Halkla İlişkilerin İlkeleri

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Halkla İlişkilerin İlkeleri

Halkla ilişkiler mesleğini icra ederken uyulması gereken bazı ilkeler vardır. Bu ilkeler, halkla ilişkiler mesleğinin saygın meslekler arasında bulunması için adeta birer kural niteliğindedir. Günümüzde halkla ilişkiler bir meslek olarak kabul edilmektedir. Bir meslek: “Eğitime dayalı, ustalık isteyen bir sanatı ya da hizmeti yürütmek, bir bilgi dalı ve kabul edilmiş ahlak standartlarına bağlılık olarak’ tanımlanabilir. Uyulmadığı takdirde halkla ilişkileri olumsuz etkileyecek ilkeler aşağıda irdelenmektedir.

1. İki Yönlü İlişkiye Dayalı Bir İletişim Sürecidir

Halkla ilişkilerin temeli iletişimdir. Bu durumda iyi bir iletişim düzeninin kurulması şarttır. İletişim sistemi ne kadar iyi ve düzenli kurulursa, halkla ilişkiler o kadar başarılı olur. İletişimle ilgili güçlüklerin aşılması halkla ilişkilerin işini rahatlatacaktır.

İletişime dayalı bir süreç olan halkla ilişkileri gereği gibi yürütebilmek için yeterli iletişim olanaklarından yararlanmak lazımdır. Yeterli sayı, çeşit ve kalitede iletişim aracına sahip olmayan bir halkla ilişkiler biriminden etkinlik ve verimlilik beklemek hayal olacaktır.

Halkla ilişkilerdeki iletişim çift yönlüdür. Bunun anlamı; firmanın karşısında halkın pasif bir konumda kalmamasını beklemektir. Kuruluş yönetimi halka çeşitli iletişim olanaklarını kullanarak belli bir fikir, eylem ve düşünceye inandırmaya çalışır. Bunun karşısında halkın ne gibi bir tepki verdiğini izler ve değerlendirir. Halkın yönetime ve icraatlarına tepkisi kamuoyu şeklinde ortaya çıkar ve yönetimi şu veya bu şekilde etkiler. Halkla ilişkiler birimi, dönemsel değerlendirmelerini yaparken, yaydıkları bilgilerin ne kadarının hedefe ulaştığını araştırmak zorundadır. Bu da yeterli değildir. Hedef üzerinde yaratılmak istenen tepki yaratılabilmiş mi? Bunun da izlenmesi şarttır.

2. Halkla İlişkiler Gerçekleri Yansıtmalıdır

Halkla ilişkiler biriminin işi; kitleleri yönetimin istediği doğrultuda ikna etmektedir. Ancak bunu yaparken hiçbir zaman doğruluk prensibinden ayrılmamak gerekir. Gerçekleri yansıtmayan ya da çarpıtan halkla ilişkilerci, ilişkide olduğu kitleyi kandırmış sayılır. Hedef kitledeki kişiler bu durumdan çok zarar görecektir. Halkla ilişkiler uzmanı dürüst ve güvenilir bir kişiliğe sahip olmalıdır. Kendisine ulaşan haber ve bilgileri araştırmadan basına ve dolayısıyla halka aktaran, kısa dönemde başarı peşinde koşan halkla ilişkiler uzmanı bunun bedelini de hayli ağır ödeyecektir.

Halkla ilişkilerin işini en fazla zorlaştıran ilkelerden biri, gerçekçiliktir. Çünkü her kuruluşta aksayan yönler ve kamuda olumsuz izlenimler yaratacak gelişmeler bulunabilir. Halk ile işletme arasında aracılık yapan basın, böyle bir durumu saptamışsa ya da işletmedeki herhangi aksaklık vatandaşı rencide edecek sonuçlar yaratmışsa, halkla ilişkiler birimi ne yapmalıdır? İşte bir yandan doğruluk, öte yandan da kurum imajı söz konusu olduğunda halkla ilişkilerci işinin sanat yönünü devreye sokmalıdır. Gerçekleri söylemek kurum imajını yaralayabilir. Gerçekleri yalanlamak ise, halkla ilişkilerde gerçekçilik prensibine aykırı hareket etmek demektir. Halkla İlişkiler, böyle çelişkili durumlarda zorlaşır. Bu durumda görevliler, tıpkı birer diplomat gibi davranarak kuruluş aleyhine gelişen olay ve durumları, kuruluş lehine çevirmeye çalışmalıdır. Unutulmamalıdır ki halkla ilişkiler doğruluk prensibi temelinde yükselir.

3. Halkla İlişkiler Sabır İsteyen Sürekli Bir Çalışmadır

Halkla İlişkiler, günlük hayatta tıpkı bir dostluk ilişkisinin gelişmesi gibi zaman, sabır ve fedakarlık ister. Halkla İlişkiler temel amacı, güven ve iyi bir imaj yaratmak olduğundan, bir faaliyetin sonucunu hemen almayı beklemek biraz hayalcilik olacaktır. Birbiri ardınca birçok faaliyeti gerçekleştirmeyi zorunlu kılan halkla ilişkiler işi, bu özelliği nedeni ile yanlış değerlendirilebilir. Birçok firma, halkla ilişkiler faaliyetlerinden, diğer işletme faaliyetlerinde (reklam, propaganda vb. ) olduğu gibi, hemen somut sonuçlar bekler. Oysa sevgi, zamanla gelişir ve sevginin temelinde vermek yatar. Bir işletme, bir mamul, bir yönetici seviliyorsa, bu sevgiyi sabırla, çalışmayla zaman içinde kazanmıştır. Nitekim bugün bazı sanayicilerimiz topluma mal edilmiştir. Toplum, onları bağrına basmış, salt kişi ve markaya olan bağlılık nedeni ile hep aynı kuruluşlar dizisinin mal ve hizmetlerini tercih etmeye başlamışlardır. Bu sanayiciler, kazandıklarını halkla paylaşıyor, zengin olmalarına rağmen geniş toplum kitleleri ile özdeş bir yaşantı sürdürüyor izlenimini vermişler ve halkla yakınlaşmak için her fırsatı değerlendirmişlerdir.

Sonuçları uzun dönemde alınan faaliyetleri kapsadığı için halkla ilişkilere yeterli bütçe ayrılmama riski gündeme gelmektedir. Bu durum, doğal olarak kısır döngü yaratan ve halkla ilişkilerin etkinliğini düşüren ana etkenlerin başında gelir.

4. Halkla İlişkiler Bir Uzmanlık İşidir

Bir mesleğin beklentilerini yerine getirmek, kuşkusuz belli bir eğitimden geçmeyi gerektirir. Her mesleğin sorumluluk ve yeterlilik açısından kendine göre bir çizgisi vardır. Nitekim Halkla İlişkiler alanında eğitim görmüş insanların (kişilik özellikleri açısından da yeterli iseler) daha büyük başarılara ulaştıkları bilinmektedir. Ayrıca, bir işin eğitimini görmek, bilimsel yöntemlerin kullanılma olasılığını arttırır. Çünkü halkla ilişkilerin bir ucu teknik, öteki ucu sanat olan iki kutbu birleştirdiği söylenebilir. Sanat boyutu kişisel özelliklerle halledilebilir fakat teknik boyuttaki başarı her zaman eğitime bağlı kalacaktır.

Günümüzde halkla ilişkiler, çoğunlukla gazeteciler, işletmeciler ya da sosyal bilimlerin herhangi bir dalından mezun olan kişiler aracılığı ile yürütülmektedir. Bu kişilerin başarısı, daha önceki tecrübelerine ve eski dostluk bağlantılarına bağlanabilir. Halkla ilişkiler eğitimi gören gençlerin, günün gerçeklerine ve işletmelerle halkın beklentilerine uygun programları izleyerek eğitilmeleri ve gelecekte çok geniş ufuklar vadeden bu mesleğe sahip çıkmaları en önemli beklentimiz olmalıdır. Halkla ilişkilerci; görünüş, tutum ve davranışları ile işletmenin adeta vitrini gibidir. İşletme adına halkla ilişki kurar, halkı dinler ve işletme ile ilgili sorunlarını, işletme adına çözmek için çaba harcar. İşletmeyi, mamul ve yöneticilerini halka sempatik göstermeye çalışır. Bu geniş görev alanı, halkla ilişkilerin rastlantılar sonucu bu mesleğe yönelmiş insanlardan çok, eğitimi ve tüm yetenekleriyle bu göreve layık kişilere ihtiyaç duyduğunu göstermektedir. Halkla İlişkiler görevlileri, halkın desteğini kazanmak için gerekli olanakları sağlamak zorundadırlar.
 
Top