Hak ve hakikat adına her şey bu kadar aşikârken!

MustafaCİLASUN

Özel Üye
Özel üye
Her geçen günü gönderirken
Tayin edilen bir merhalenin basamaklarında
Ne gönderen ve ne de giden ne kadar birbirini anlıyorlardı!


Zamanı anlamayan can
Akışın anlarındaki fevkalade önemli olan “ritmi”
Algılama ve bu manada yakınlaşma mefkûresini bulamayacaktı.


Kalbin sahibinden habersizken
Kalplerin emanetçilerine ne kadar duyarlı kalınırdı
Onlar adına zan ve ön yargılardan ne vakit bir felaha ermek vardı.


Toprağın himmetinde ki berekettin
Suyun letafetinde gizlenen namütenahi değerin
İnsan için tanzim edilen arzın nimetlerinin veriliş serüveni bilinirken!


Nebatata ve havana ta bu denli
Yozlaşan duyarsızlığı her geçen gün tırmandırırken
İçtiğimiz suları hoyratça harcarken kazanç için onları dahi kirletirken!


Mazlumu, mahzunu, masumu
Korumayacak kadar, durumlarına bigane kalarak
Gözyaşlarını görmezden gelerek ahu figanları kulak ardı ettiğimizdir!


Her zerre bir hesap dâhilinde
Yaratılmışken, yapraklar dallarını hazanda terk ederken
Kuşlar iklimlerden sıcak olanı seçerken mekânı terk ederek göçerlerdi!


Ay her zaman ki güzelliğiyle
Her zerreyi hakikati temaşa ederken sunduğu
Semadaki mevcut yıldızlarla güzelliğin estetiğinde ki hikmeti anlatırdı!


Varlık ve yoklukta ki dirliğin
Mekânsal bakımdan bir öneminin olmadığını
Her gün yenilenen ve bir iştiyakla melallerimizde nakşedenler değimliydi!


Tenlerden nüfus eden kokuların
Kalplerde anlam bulan korkuların, nasipteki m*****n
Teslimiyette göstereceğimiz ***retin, sevgimizde ki müşahhas gerçeğindi!


Sevmeden, ona erişmeden
Aşkı dileyerek çileler mefkûresiyle sabırla bilenmeden
Nisalar rahmetin mübelliği olan aşk elçileriyken manaya hasret ahval anlar mı?


Ruhun her gün uyurken beklediği
Tenin hissizleştiği, varlığın o an hali terk ettiği bilinirken
Revanlar bizzat senin için her zerrelerini seferber ederlerken sen bilir miydin?


Efendiler efendisi gülün sezgisi
En güzide olan bir ölçüyken, emanetleri için şefkatliyken
Sen sinende Med ceziri yaşadın, ona bir damla, yaprak ve toprak gibi bakmadın!


Sadece zevklerin için ona sarıldın
Sen onu var edildiği manada anlamaktan uzaktın
Elinde mevcut olan varlığın ve seni mahveden hamasi duygularındı!


Sen yalnızlığın içinde kalan
Dili kullanmayan kulağı asla duymayan
Varlığının hükmünün gereği sana sabırla tahammül eden gülistandı!


Sen bilmiyordun ki çiçekler
Onlar için var edilen, aşk için tanzim edilen
Kelebeklerin serencamında zikreden, fikreden ne hoş asudelerdir!


Hissetmek onu becermek
Aşk için gönülleri seferber ederek nefeslenmek
Sevgililer için hak ettiği değeri teslim ederek onu gereğince yüceltmek!


Bilmek onun için tahkik etmek
Neden gerekliliğini idrak ederek tercihi yönlendirmek
Sevgiyi bahşedeni bilerek, hak eden sevgililerden katiyen esirgememek!


En sessiz anlatışı sevginin
Gül içinde gizlenen her nasib olacak zenginliğin
Gönüllerde dirliğin birlik içinde nefeslenmenin zaruretindeki güzelliğidir!


Sen giderken gün terk ediyor
Hazanda yapraklar dalsız yerlerde sürükleniyor
Kanatsız kuşlar dahi şefkat beklerken, sevgilin senden anlayış bekliyor!


Çiçeği kurutursan arı anlamazsan
Rahmetin sebebini bilmeden varlığına meyledersen
Nefsin densizliğiyle heveslerinde ahirin mertliğinde bir hesap yapamazsın!


Sen ancak ruhun ahengini
Vicdanın itminanlığında var olacak her bilincini
Mizanın mezardan geçerek tenin bir hükmü kalmadan manayı bulmalısın!


Sen ancak o vakitte bir saadeti
Dareyni bularak, hilkatin üzere anlam bulan seslere
Asla bigane kalmayacaksın, aşkı ölümün dirliğinde her an buluştur aksın!





Mustafa CİLASUN
 
Top