Gotu Kolanın Faydaları

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Gotu Kolanın Faydaları


Gotu kola' nın dolaşım sistemi üzerinde de pozitif etkilere sahip olduğu gösterilmiştir. Vücuttaki kılcal damarlar dahil tüm damarları güçlendirerek kan akışını olumlu yönde etkilemektedir. Gotu Kola' nın özellikle hareketsiz veya bir hastalık nedeni ile sürekli olarak yatağa bağlanmak (yatalak) zorunda olan kişiler için de faydalı olduğu gözlenmiştir. Bitki, filibit (flebit-toplardamar yangısı), varis, bacak krampları, bacak şişkinliği, bacaklarda ağırlık veya karıncalanma için de başarıyla kullanılmaktadır. Yine yakın zamanda (1995) yapılan bir araştırma ise bitkinin, laboratuar şartlarında oluşturulan kültür tümör hücrelerini de yok ettiği gösterilmiştir. Bu bataklık bitkisinin yaprakları dünyanın birçok yerinde yüzyıllardır lepra (cüzam), kanser, cilt hastalıkları, artrit (eklem iltihabı) ve basur (hemoroid) için kullanılmaktadır. Son 5-10 yıl içerisinde ise özellikle batı ülkelerinde hafızayı güçlendirmek ve sakinleşmek için bir sinir ya da beyin toniği olarak kullanılması oldukça popüler olmuştur. Bu nedenle Gotu Kola "Beyin Gıdası" olarak da bilinmektedir. Bu doğu kökenli bitkinin hafif sakinleştirici, endişe ve kaygıyı giderici, anti-stres etkilerinin yanında konsantrasyon ve hafıza gibi zihinsel (mental) fonksiyonları arttırıcı etkileri belirlenmiştir. Bitkinin sakinleştirici etkisi uykusuzluk probleminin üstesinden gelmek için özellikle önerilebilir. Bitki ayrıca, yoga veya meditasyon egzersizleri için sakinleşmeye de yardımcıdır. Bitki yaygın olarak hem fiziksel hem de zihinsel yorgunluk için de kullanılmaktadır. Onun vücut üzerindeki sakinleştirici etkisi nedeniyle bitki özellikle merkezi sinir sistemini desteklemek için de kullanılmaktadır.
Gotu Kola bağ dokularını güçlendirmekte ve katılaşmış-sertleşmiş bağ dokusu oluşumunu (selülit' te olduğu gibi) ise azaltabilmektedir. Sertleşmiş bağ dokuları ise, skleroderma (Deri sertleşmesi) ‘ nın bir işaretidir. Gotu Kola' nın, selülit ve varisli damarlar üzerindeki etkisi klinik olarak da kanıtlanmıştır. Diğer tedavi yöntemleriyle başarı sağlanamamış 65 hasta üzerinde yapılan bir çalışmada, hastaların %58'inde çok iyi bir netice, %20'sinde tatmin edici bir netice elde edilmiştir. Diğer çalışmalarda ise başarı oranı %80 civarında olmuştur.
 
Top