Geçmişin Tekrarını Bozmak

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Geçmişin Tekrarını Bozmak

Henüz vaktin varken tomurcuklarını topla. Zaman hala uçup gidiyor. Ve bugün gülümseyen bu çiçek, yarın ölüp, yok olabiliyor.”
Ölü Ozanlar Derneği
Şu an ve şimdi; geçmişin bir tekrarıdır, zaman, mekân ve oyuncular değişse bile roller hep aynıdır. Yani yaşanan ruhsal ve bedensel sorun ne olursa olsun, kişinin iç dünyasının dışarıya yansıyan sonuçlarıdır. Kişinin yaşadığı tüm deneyimler, geçmişin bir tekrarıdır, geçmişe dayanan düşünce ve inançların bir ürünüdür. Kişi büyüdüğünde,bilinçdışı olarak, çocukluğundaki yaşamının duygusal ortamını yeniden yaratma veya kurma eğilimi içindedir. Bu eğilim gerçekte, iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış değil, sadece kişinin içindeki bilinçdışı bir yuvadır. Kişi bu yuvada;
—bir ötekiyle olan bireysel ilişkilerinde anne veya babasıyla kurmuş olduğu ilişkileri ya da onların kendi aralarındaki ilişkileri yeniden yaratma,
—tercih etme şansı varsa, annesine veya babasına benzeyen sevgili, eş ya da patron seçme,
—anne ve babasının kendisine gösterdiği davranışları kendisine aynen uygulama (kendisini aynı şekilde suçlama ve cezalandırma),
—anne ve babayla hemen hemen aynı kelimeleri kullanma,
—kendisini sevmeyi ve desteklemeyi de aynı anne veya babanın yaptığı şekilde yapma, vb. eğilimler içinde olacaktır.
Eğer kişi çocukluğunda sevilmemiş ve desteklenmemişse; “hiçbir şeyi doğru düzgün yapamıyorsun” “hep senin hatan” şeklindeki cümleleri sık duymuştur. Bu cümleler de kişinin ileriki yaşamında sıkıntılara yol açabilir. Ama kişi tüm bunlar için, anne veya babasını suçlamamalıdır. “Hepimiz, kurbanların kurbanlarıyız” sözünü hatırlayarak, anne veya babasının da kendi anne veya babalarının bir kurbanı olduğunu bilmelidir. Çünkü eğer kişi her şeyin umutsuz, kendisinin de kurban olduğu inancını seçerse, evren de bu inanca “evet” diyecektir. Anne kendini sevmeyi bil-miyorsa, baba kendini sevmeyi bilmiyorsa, onların kişiye kendini sevmeyi öğretmesi de imkansız olacaktır. Onlar da çocukluklarında kendilerine öğretilen şeylere dayanarak, yapabileceklerinin en iyisini yapmaya çalışmışlardır. Bu nedenle suçlamak yerine sorumluluk almak, anne veya babayı anlamak, onları kendi çocukluklarıyla ilgili konuşturup neler yaşadıklarını hissetmek önemlidir. Eğer kişi onları anlayışla dinleyebiliyorsa, onların· korkularının ve katı kurallarının gerçekten nereden geldiğini anlama ve hissetme şansı bulacaktır, onların kendisi kadar korku dolu olduklarını ve her şeyin bir tekrar olduğunu görebilecektir. Kişi hayatının sorumluluğunu alarak seçimlerini bilinçdışı ve otomatik olarak yapma yerine kendi yaparsa bu tekrarı bozabilir, kaderini kendi yazabilir. Kader, seçimlerimizin bir sonucudur. İnsan sürekli gelişim ve değişim içindedir.Bu süreçte kişinin geçmişe karşı tutumunu değiştirmesi çok önemlidir. Çünkü geçmiş yaşanmış ve bitmiştir. Bunu değiştirmek imkansızdır ama kişi geçmiş hakkındaki düşüncelerini değiştirebilir. Yani kişi geçmişte birisi tarafından incitildiği için, şimdiki hayatında farkında olmadan kendini cezalandırıyor olabilir. Bu nedenle kırgınlıklar çok derin olsa da, kişi bu kırgınlıkları daha da derinleşmeden çözmeye başlamalıdır, bir ruhsal ve bedensel sağlığını yitirene ya da ölüm yatağına düşeceği ana kadar beklememelidir. Beklerse panik havasına girebilir, kişi panik içinde olduğu anlarda, düşüncelerini kendini iyileştirme konusuna yoğunlaştıramaz, önce korkularını yenmek için zaman harcamak zorunda kalır.
 
Top