» Geçmiş toz gibidir, üfle gitsin... «

Vapurdumanı

Özel Üye
Özel üye
  • Hiç çalmayan bir şarkı dinledim saatlerce...
    Bu gece ağladım.

Kalabalık ortamları oldum olası sevemedim daralıyorum her insan beni izliyormuş gibi geliyor bu yüzden ev ortamlarını sakin yerleri daha çok seviyorum kalabalıktan kaçıyorum.
İnsanların hayatları barlarda kafelerde alışveriş merkezlerinde geçerken ben bir türlü ısınamadım böyle kalabalık yerlere okuluda sevmeme nedenlerimden birisi bu her gün “Son ders gelse de hemen eve gidip yalnız kalsam” diye bekliyorum son dersi kalabalık olmasın gürültü olmasın sadece müzikler ve kitaplar olsun istiyorum. İnsanlar çıkarcı insanlar bencil. Etrafımda insanlar olmasın istiyorum. Onlardan saklanmak istiyorum. Odamdan çıkmak istemiyorum.Zor geliyor bana insanlarla tanışmak. Birisine kendimi tanıtmak anlatmak.. Tanışmak istiyorsa hakkımdaki veriler işlense ya hard diskine.. Olmuyor işte. Yoruyor beni. Yeni biriyle tanışmak. Yeni birilerine alışmak.. “Yeni” kavramı bu yüzden bana uzaktır belkide.
Sadece müziklerimle başbaşa kalsam bile yeter belkide bu bana... Hayallerimin arasında sıkışıp kalmaktan yoruldum düşlerimde yarattığım dünyayı döndürmekten ve her seferinde düşmekten yoruldum düşlerimden düşerken değer verdiklerimin sebepsiz yere sırtını dönmeleri içimi acıttı şimdi kendime küsüyorum.Her şey o kadar karmaşık ki.Sanki kolum başka bir yerde bacağım başka bir yerde ben başka biriyim...
Parmak ucuma kadar işleyen o katlanılmaz huzursuzluğun boşluğu işte beni yine içine alıyor her günün bir
saatinde beni içine alıp hırpalayıp savurup atıyor sonrası mı?
Sonra sonu gelmeyen uyku...

2bor7ir.jpg
 

Vapurdumanı

Özel Üye
Özel üye
Saat:21.00
Biliyorum artık her gün aynı şey . Annemle tartıştım yine .
Bugün canım sıkkın biraz . Müzik dinlemek istedim bilgisayarı açtım .
Kafam dağılır en azından diye . .
Sonra annem geldi , ‘ kıs şu müziğin sesini .. ’
Kulaklarımda çınlıyor sesi . Ne anlamı oluyor o müziğin ..
Onlara göre türkü dinlemeliyim ben ya da slow parça ...
Onlara göre kafa da öyle dinlenir zaten slow parçalar dinlemek istemiyorum ben , çünkü hepsi ‘aşk’ konusuna yazılmış ve bestelenmiş . ‘Aşk’ ı derinden tatmadım ve yaşamadım anlamı yok bana göre o müziklerin . Ben içimdeki kini nefreti içimden atmak istiyorum ve sanırım bu da sadece metal müziklerde ben de böyle atıyorum stresimi ağlıyorum , ağlıyorum stresimi atıyorum . Anlamıyorum onları ve artık anlamak da istemiyorum . Uyuyıcam biraz kafam dağılır belki ..
 

Vapurdumanı

Özel Üye
Özel üye
Sonra düşündüm, beni kazanmaktan çok kaybetmeye meyilli bir adamı varlığımla rahatsız etmemeliydim. Ben de gittim..

Artık yoruldum ve inan ne kadar yorulduğumu ben bile bilmiyorum. İçimdeki kızgınlık inan sana değil. Kendime. Seni bu kadar ben yaptığım için. Ben gibi benimsediğim için kendime bu kızgınlığım. Hüznümse sana. Şimdi sadece hüzün yanımsın sen benim. Kanatan, acıtan, ayakta durdurmayan bir hüzünden bahsediyorum ben. Senden bahsediyorum. Gücüne hayret ediyorum. Bir anda mutlu edip, bir anda paramparça edebiliyorsun şaşıyorum. En çok şaşırdığımsa nasıl bu kadar kolay üzdüğün. Nasıl kıyabildiğin? Sahi, sen şimdi iyi misin? Gördüğün yerde için acıyor biliyorum. Ben ne mükemmelim, ne de çok güzel. Ben sadece benim. Beni özel yapan tek şey, seni sevmek. İşte şimdilerde ben, ben değilim. O kadar çok sen olmuşum ki kendimi kaybetmişim. Kendimi sende bulmuşum. Seni, o minik gamzeyi fark edecek kadar çok sevmişim. Ve şimdi ben, ben değilim. Ben en çok senim. Senin. Yarı parçan. Umarım, belki bir gün özlersin.
 

Vapurdumanı

Özel Üye
Özel üye
Seviyorum” diye başlayıp, “gidiyorum” diye biten bir cümleydi bizim hikayemiz. Hep yan yanaydık aslında ama aramızda uçurumlar büyüttüğümüzün farkına varamıyorduk bir türlü. Bu yüzden biz seninle hep iki kişi olduk ama asla bir çift olamadık.


Artık yoruldum ve inan ne kadar yorulduğumu ben bile bilmiyorum içimdeki kızgınlık inan sana değil kendime. Seni bu kadar ben yaptığım için ben gibi benimsediğim için ben senin oldugumu bildiğim ama sende ben olmadığımı fark ettiğim için kendime bu kızgınlığım hüznümse sana şimdi sadece hüzün yanımsın sen benim kanatan acıtan ayakta durdurmayan bir hüzünden bahsediyorum ben senden bahsediyorum gücüne hayret ediyorum bir anda mutlu edip bir anda paramparça edebiliyorsun şaşıyorum en çok şaşırdığımsa nasıl bu kadar kolay üzdüğün nsıl kıyabildiğin sahi sen şimdi iyi misin nolurdu biraz daha beni sevseydin biraz daha beni merak etseydin çok mu zordu hiç mi düşünmedin anlamıyorum gerçekten hiç mi istemedin biraz daha benimle kalmayı yanımda biraz daha konuşmayı biraz daha sevmeyi hiç mi istemedin bazı zorluklara biz için katlanmak çok mu zor gerçekten yalandan da olsa beni dinlemeyi en azından dinlermiş gibi yapmaktan o kadar çok mu sıkıldın gerçekten gözlerime bakarak konuşsan keşke ben senin yerine başka hiç kimseyi yakıştıramıyorken sen başkalarına herşeyim demeyi nasıl böyle kolay kabullendin söylesene kalbin mi yok duyguların mı öldü hislerin mi yok öldu içinde bir yer gösteremediğin ama fazlasıyla hissettiğin o yer hiç mi acımıyor nolur bişey de?diyemezsin dimi biliyorum ama şunu unutma bir gün birini seveceksin bu sorularının hepsini sen ona soracaksın belki benim seni sevdiğim kadar çok seveceksin onu ve sonra o senin en zor anında gidecek o zaman hissedeceksin işte tam şuranda hissedeceksin neresi olduğunu hisseden herkes anlar da sen de aşık olunca anlayacaksın işte hala beklıyorum ve galıba beklemeye devam edicem düşünmeden de edemiyorum hangımız daha salağız hayatın boyunca senı sevmeye hazır olan kadına gelmeyen sen mi gelmeyeceğini bile bile hayatı boyunca senı sevip bekleyecek olan ben mi ?
 

Vapurdumanı

Özel Üye
Özel üye
Pazartesi? Perşembe? Pazar? İnsan hayatında günlerin bir anlamı olmalı. Hafta yedi ayrı gün değil de üç gün olsaydı ne değişirdi hayatımda? Yada saatin kaç olduğu , hangi günde olduğumdan daha mı önemli? Bilmiyorum..Gidişinin üstünden kaç gün geçti artık bilmiyorum. Aylar , yıllar birbirini kovalarken kalbim de hissettiğim adını koyamadığım o acı da hiçbir eksilme yok. Gittiğinden beri yapabildiğim en iyi şey yazmak. Ve yine yazıyorum. Bugüne kadar yazdığım her yazıyı , her mektubu döndüğün de beraber okuyup bütün bu saçmalıklara beraber güleriz umuduyla yazıyordum. Ama artık umudum yok , artık dönüşlere dair hiçbişey yok , artık biz yokuz. Ve benim için hiçbişey yok.
 

Vapurdumanı

Özel Üye
Özel üye
Yeter artık, aklımdan, zihnimden, gecelerimden, kalbimden çık git artık. Sen beni nasıl def ettiysen, ben de seni öyle def etmek istiyorum. Çünkü külliyen zararsın bana, başka bi şey değil. Kafamı sağa sola oynatmaya korkar oldum. Öyle gergin ki sinirlerim en ufak hareketlerimde bile bir şimşek çakıyor enseme, ateş düşüyor, biraz daha fazlası felç olmalı bunun. Felç kesin böyle olunuyor. Bi anda şeklin şemalin kayıyor, ve sinirler iptal. Sebepsiz yere (aslında sebep belli de) mide ağrıları çekiyorum. Bakalım daha hangi sağlık sorunlarına sebep olacaksın bedenimde. Bir insan bu kadar olumlu ve bu kadar olumsuz özelliği nasıl aynı bünyede barındırabilir, aklım almıyor. Seni vazgeçilmez yapanlar sebebiyle sana bir ömür katlanmak akıl karı bir şey mi onu bile bilemiyorum. Varlığın ayrı dert, yokluğun ayrı dert.. Hadi daha önceleri 5 dakika deli gibi özlerken ve sana karşı sevgi hissederken 5 dakika sonra senden nefret edesim geliyordu zirven bu olsun rica edicem, çünkü artık aynı anda, aynı saniye içinde hem sevip hem nefret ediyorum. Bir kademe daha fazla sapıtmayı ne ruhum, ne de bedenim kaldırabilecek durumda. Bir yanım “uzak dursun” diye haykırırken, bir yanım da hasretle geri dönmen için yalvarıyor.

Daha önceki yazımda da söylemiştim dimi
Artık yoruldum ve inan ne kadar yorulduğumu ben bile bilmiyorum...
 

Vapurdumanı

Özel Üye
Özel üye
Bazen kendimi kaybedip o kadar kötü davranıyorum ki biri bana aynısını yapsa düşünmeden arkama bakmadan çeker giderdim.
Ama o gitmiyor bazen sırt çeviriyor ve hemen ellerim buz kesilmeye başlıyor kalp atışlarım gittikçe şiddetleniyor kafayı yeme noktasına geliyorum korkuyorum sanırım...
Mesela bu sabah.
Gece seni kırdım, üzdüm. Çünkü kendimde iyi değildim sinirlerim bozuktu.Kelimeleri toparlayamazdım saçmalardım daha saçmalardım biliyorum.O yüzden sustum ve cevap vermedim sana.
Sen yalnız hissettin kendini.
Dün gece bir başına bıraktım ben seni üzüldün kırıldın kızdın yine arkamı dönmeme küfrettin belki de.
Beni anlamaya çalışıyorsun biliyorum ama ben bile kendimi anlayamıyorum ki.
Saat kaç oldu hala yoksun uyuyorsun belki de bilmiyorum uyuduğunu hissettiğim zamanlar genelde rahatsız etmek istemiyorum seni uykunu bölmek istemiyorum.
Ve mesaj geliyor.
“Günaydın ufkum benim.” gözlerim doluyor beni bu kadar seven adamı nasıl üzebiliyorum? diye.
Bazen sadece yalnız kalmak istiyorum dengesizleşiyorum ve bunun için birsürü sebebim varken kendımde kalmayı yinede becerebiliyorum sonra pişman oluyorum...
Çünkü her yalnızlığımın sonunda kendimi sende buluyorum...
 
Top