Fransa'ya karşı 10 maddelik eylem planı

HEREDOT

Katılımcı
Ankara Fransa'nın soykırım yasasına karşı 10 maddelik eylem planı hazırladı.

10.10.2006 06:16


ANKARA, Fransız Parlamentosu'nun Ermeni soykırımı tasarısını geçirme ihtimaline karşı 10 maddelik bir eylem planı hazırladı... FRANSA'YA boykot ve protesto öngören plana karşı 2 uyarı yapılıyor: Protestolar ölçüsüz olmasın, Ermeni vatandaşlar rencide edilmesin.

Fransa Temsilciler Meclisi'nin, Perşembe günü Ermeni soykırımı yoktur demeyi suç haline getiren tasarıyı kabul etmesi halinde, Ankara 10 maddelik bir eylem planını devreye sokacak. Dün Dışişleri Bakanlığı'nda gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya gelen kurmay diplomatlar, Tasarı geçerse bunu hasmane bir davranış olarak algılıyoruz. Bu kadar basit. Bunu sert bir açıklama ile dile getireceğiz dedi. Yalnız Dışişleri değil, Başbakan, bakanlar ve toplum liderlerinin de Fransa'yı sert bir üslupla kınaması bekleniyor. Ankara'nın planında ayrıca, akademisyenler, aydınlar ve sivil toplum örgütlerinin de protesto, mektup ve diğer şekillerde Fransız parlamentosu kararına tepki vermesi destekleniyor. Ancak Türkiye'nin Fransa Büyükelçisi Osman Korutürk'ün merkeze çağrılması düşünülmüyor. Ankara, Fransa'yla ilişkilerinde yumuşama sağlamak için, Ermenistan'la sınır pazarlığı ya da Fransa'nın Cezayir'de soykırımı yaptığı yolunda bir tasarının kabulü gibi üçüncü ülkeleri ilgilendiren ara formüllere de sıcak bakmıyor. TBMM'nin Fransa'ya misilleme olarak Cezayir soykırımı tasarısı geçirmesine sıcak bakılmadığını belirten bir Dışişleri yetkilisi Fazla duygusallık içeren bir karar doğru olmaz. Tepki Türk-Fransız ilişkileriyle ilgili olmalı dedi.

GAYRİ-RESMİ BOYKOT
Ancak eylem planının en önemli unsuru, Fransa'yı acıtacak ekonomik yaptırımlar içeriyor olması. Dışişleri yetkilileri, Ekonomik ilişkilerin gerçekten zarar görmesi Fransızları üzer, etkiler diyor. Türkiye, Gümrük Birliği üyesi olduğu için, ekonomik ambargo ilan etmekten kaçınırken iş dünyasının otomatik olarak Fransız şirketlerle ilişkilerini yeniden gözden geçirmesi, hükümetin de savunma, alt yapı ve diğer sektörlerde büyük ihalelerde Fransız şirketlerini dışarıda tutması bekleniyor.

Bu alanda Fransa'ya en ciddi ceza olarak önümüzdeki dönem için öngörülen uçak alımları, nükleer enerji santrali ihalesi, SSM'nın açtığı saldırı helikopteri ihalesi (Eurocopter katılıyor) ve bazı savunma ihalelerinden men edilmesi sayılıyor. Fransız kamuoyunda en yoğun hissedilmesi beklenen boykotun ise bireysel olarak işadamlarının Fransız firmaları tercih etmemesi olacağı belirtiliyor. Hükümet ve sivil toplum kuruluşları tepkilerini en sert biçimde dile getirmesi planlanırken, üst düzey diplomatlar, Ancak tepkilerin izansız, ölçüsüz olmamalı. Özellikle Ermeni vatandaşlarımızı rencide edecek tepkilerden kaçınmalı vurgusunu yaptı.

Abdullah Öcalan'ın İtalya'ya sığındığı dönemi hatırlatan bir yetkili O zaman tepkiler çığrından çıkmıştı. Kendimizi demokratikleşen bir toplum olarak görüyorsak, ağır başlı, vakur ama aynı zamanda sesimizi net duyurabilecek bir tepki koymalıyız dedi.



AVRUPALILIK ARGÜMANI

Üst düzey bir başka yetkili, sergilenen en önemli argümanın Avrupalılık olduğunu söyledi, Önemli olan soykırımı sözüne takılmak değil, soykırımını tartışmayı yasaklayan bakış açısını eleştirmek. Çünkü bu Avrupalılık ve Avrupa kültürüyle bağdaşmayan bir durum. Avrupa kültürünün temeli ifade özgürlüğü. Türkiye'de ifade özgürlüğü tartışmaları devam ederken, tam Avrupa'nın gözü Türkiye üzerindeyken, bu kararın ortaya atılması büyük yanlış dedi. Medyaya da önemli bir rol düştüğünü belirten yetkililer, Türk medyasının özellikle yurtdışındaki Türklerin organize edilmesi ve yabancı medya kuruluşlarına bu tasarının yasaklayıcı olduğunun aktarılması açısından kilit önemde olduğunu söyledi. Ankara'nın stratejisinin önemli bir ayağı, Fransa ve Avrupa'nın diğer yerlerinde yaşayan Türklerin de tepki göstermesini sağlamak olacak. Bu amaçla Paris büyükelçiliği, Türk dernekleri ile bir araya gelerek mektup, Le Figaro, Le Monde gibi gazetelere ilan ve gerekirse gösterilerle Fransa'daki Türklerin sivil toplum tepkisini teşvik ediyor. Ancak Ankara için önemli bir sorun, Fransa'da yaşayan Türklerin sayıca fazla olmalarına karşın etkinlik olarak Ermeni diasporasından pasif olmaları. Ankara ayrıca Fransa'daki büyükelçilik aracılığıyla bu ülkedeki Musevi lobisi ve Musevi kanaat önderlerini de Türkiye'nin adına lobi yapmaya davet edecek.



AİHM'DEN DÖNER

Tüm bunlara karşın tasarının geçmesi ve yürürlüğe girmesi durumunda, Ankara Ermeni soykırımı yoktur diyenlerin ceza alması halinde konuyu bir çok davayla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşımayı planlıyor. İfade özgürlüğüne yönelik kısıtlamaların AİHM'den döneceğine kesin gözüyle bakan yetkililer, üst üste gelen davaların Fransa için utandırıcı olacağı görüşünde.



ASLI AYDINTAŞBAŞ/SABAH
 
Türk milletinin bu konulardaki duyarlılığı çok azdır.İlk zamanlar olayın gazıyla belki duyarlı davranıyorlar ma sonra üzerinden zaman geçince sanki hiç bir şey olmamış gibi davranıyorlar.
 
Top