Elektrik Mühendisleri Odası: 'Enerjide OECD Zam Şampiyonu Türkiye'

Enda

Neylersin!!!
V.I.P
2003 yılından 2019 Mayıs ayına kadar Türkiye'de elektrik faturasındaki artış yüzde 307 oldu. Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi'nin raporuna göre, Türkiye’nin OECD ülkeleri içinde enerji fiyatlarının en çok artığı ülke. Açıklamada elektrik faturalarında dağıtım bedelinin 2009’dan bu yana 5 kat arttığı vurgulandı.




Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi yaptığı basın açıklamasında Türkiye'nin Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkeleri içinde enerji fiyatlarının en çok artığı ülke olduğunu açıkladı.
Dağıtım bedeli 2009'dan bu yana 5 kat arttı


Son 16 yıllık dönemde elektrik, gaz ve yakıt dahil olmak üzere ortalama enerji fiyatları 3 katı aşkın artış gösterdiğine vurgu yapılan açıklamada, elektrik dağıtım bölgelerinin özelleştirilmesinin artışlardaki etkileri de irdelendi:
"Özelleşen dağıtım şirketlerine aktarılan dağıtım bedelinin de faturalar içindeki payı, düzenli zamlarla artırılmaktadır. 1 Temmuz 2019 tarihli elektrik tarifesine göre; 4 kişilik ailenin (230 Kwh) ortalama faturası 57.3 TLdir. Aradan geçen zaman diliminde bu rakam yüzde 148 artışla 142.2 TLye çıkmıştır. Aynı dönemde sonradan dağıtım bedeli altında birleştirilen iletim ve dağıtım bedellerin toplamı ise 7.01 TLde kalmaktadır. Son tarifeyle birlikte dağıtım bedelinin aile faturalarına 42.3 TL olarak yansıdığı düşünülürse, özelleştirme sonrası dağıtım bedelinin yüzde 503 düzeyinde arttığı görülecektir. 2009de faturanın yüzde 12sini oluşturan dağıtım bedelinin, son tarifede faturanın yüzde 29.7sinden sorumlu olması, dağıtım özelleştirmelerinin etkisini direkt olarak gözler önüne sermektedir. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu‘nun "kolay fatura" adı altına geçeceğini duyurduğu yeni fatura uygulamasında "dağıtım bedelinin" ayrı bir kalem olarak yazılmayarak gizlenmeye çalışılmasının altında yatan gerçek budur."
"Enerji zamları enflasyonu körüklüyor"


OECD ulkeleri icinde enerji fiyatlarinin en cok artigi ulke olduk


OECD'nin 2015'i baz alarak gerçekleştirdiği enerji endeks çalışmasına göre, 2003 yılında 36,6 değerine sahip olan Türkiye'nin endeks değeri Mayıs 2019da 148.8e çıktı. Aynı dönemde OECD ortalamasında artış yüzde 75 düzeyinde kalırken, Türkiye'de ise artış oranı yüzde 307 olarak gerçekleşti.
Açıklamada tüm sektörlerin temel girdisinin enerji olduğunu vurgulanarak şu ifadelere yer verildi:
"Bu yılın ilk 5 ayında ise Türkiyedeki artış oranı yüzde 9,9a ulaşırken, OECD ortalaması ise yüzde 3,3 olarak şekillendi. 2019un ilk beş ayında Türkiyedeki artış oranın OECD ortalamasının 3 katı olması endişe vericidir. Yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinin ardından 1 Temmuz 2019 tarihi itibariyle elektriğe yüzde 15 oranında yapılan zammın da yansımasıyla önümüzdeki aylarda Türkiyenin endeks değeri bir kez daha artacaktır. 2019un OECD ortalaması ile aramızdaki makasın giderek büyüdüğü, tüm sektörlerin temel girdisi olan enerjiye yapılan zamların enflasyonu körüklediği bir yıl olması kaçınılmaz gözükmektedir. AKP iktidara geldiği 2003 yılından bu yana uyguladığı enerji politikalarıyla ülkemizi, enerji yoksulluğu ve pahalı enerji gerçeğiyle karşı karşıya bırakmıştır. Elektrik başta olmak üzere doğalgaz ve akaryakıt zamlarıyla giderek daha pahalı enerji kullanan ülke konumuna geldiğimiz açıkça ortadadır."

"Vergi yükü acilen hafifletilmeli"



Elektrik faturalarına yansıtılan fon vergilere de KDV uygulandığı hatırlatıldı. Açıklamada “Temel girdi niteliğindeki enerji alanın dolaylı vergi toplamanın aracı gören bu anlayıştan bir an önce vazgeçilmelidir” ifadeleri yer aldı ve şöyle devam edildi:
"Akaryakıt başta olmak üzere enerji faturalarındaki bedel, fon ve vergi yükleri de giderek artmaktadır. EPDKnin 1 Temmuzdan geçerli olmak üzere açıkladığı yeni elektrik tarifesine göre, 4 kişilik ailenin asgari yaşam standartlar için harcayacağı 230 kilovatsaatlik (kWh) enerjinin bedeli 142.2 TLye yükselmiştir. Söz konusu faturanın sadece yüzde 50.9unu oluşturan 72.4 TL enerji bedelidir. Faturanın yüzde 29.7sini oluşturan 42.3 TL dağıtım bedeliyken, TRT payı, belediye tüketim vergisi ve enerji fonu da dahil olmak üzere geriye kalan yüzde 19.3sine denk gelen 27.5 TL ise fon ve vergilerden oluşmaktadır. Elektrik faturalarına diğer fon ve vergilere de KDV uygulanarak, verginin vergisi alınmaktadır. Temel girdi niteliğindeki enerji alanın dolaylı vergi toplamanın aracı gören bu anlayıştan bir an önce vazgeçilmelidir."
 
Top