Dünya, son yüzyılda insanoğlundan büyük bir darbe yedi. Son araştırmanın ardından anlaşılıyor ki bu darbenin etkisinden kısa sürede kurtulamayacak. Peki insanlık güzel şeyler de yapmıyor mu? Birçoğu hâlâ düşüncede olsa da yapıyor. Bugün gerçekleştiğinde yaşadığımız gezegeni daha güzel hale getirecek projelere yakından bakıyoruz.
Doğadan bulduğumuz malzemeleri bir araya getirerek, doğaya zararlı şeylere dönüştürüyoruz. Üstelik onları tekrar zararsız hale getirmenin yollarını da bilmiyoruz. Bilim insanları tarafından 1950’li yıllardan bu yana yapılan uyarılar artık hissedilebilir bir hal aldı. Artık sonbaharda insanlar Kuzey Atlas Okyanusu kıyılarında denize girebiliyorlar. Ayrıca Dünya sularının en derin noktası olan Mariana Çukuru’nda plastik atıklar buluyor, sahile vurup ölen balinaların midesinden yüzlerce kilo plastik çıkartıyoruz.
İnsanlığın yapabileceği iyi şeyler de var. Bugün tüm kötülükleri kenara bırakıp Dünya’yı gerçekten kurtarabilecek projelere yakından bakıyoruz.
Bilim insanları ise plastiği çöpe atmadan önce midemize indirmemiz için geçerli bir yöntem bulmaya çalışıyorlar. Deniz yosunlarından üretilen yenilebilen plastikler, ambalajlama sistemleri için yeni bir gelecek vadediyor. Endonezya’da bulunan 2 yenilebilir plastik firması, marketlerde bulunan bütün ambalajlar için alternatif üretebiliyor. Şimdilik biraz pahalı olsa da yenilebilir plastikler, atıkları ciddi oranda azaltacak.
Yine Kenya ve benzeri ülkelerde ortalama her 10 aileden 8’i yemek pişirmek için ateş kaynağı olarak ağaçları kullanıyor. Sanivation isimli bir şirketi ise sadece ülkesinde değil, aynı soruna sahip her coğrafyada kullanılabilecek bir çözüm geliştirdi. Evlere kendi sistemlerini yerleştiren şirket, insan dışkısını kömür haline getiriyor ve doğal kaynakları korumayı başarıyor. Bu sayede bakterilerin yayılma hızı önemli ölçüde düşüyor ve insanlar daha sağlıklı oluyorlar.
Üretilen gaz borularla evin içine ocağa gidiyor ve yemek pişirmek için kullanılabiliyor. Evet bir motor çalıştırmıyor, henüz bir ev ısıtamıyor, fakat bir gün neden olmasın?
Gördüğünüz üzere insanlar, şartlar neler olursa olsun mevcut durumdan kurtulmak için bir çözüm arayıp bulabiliyor. Önemli olan bizim ne kadar bilinçli olarak davrandığımız. Gelecekte, yukarıda gördüğünüz projelerden bazıları, gerçekten de hayatımıza etki edecek.
Doğadan bulduğumuz malzemeleri bir araya getirerek, doğaya zararlı şeylere dönüştürüyoruz. Üstelik onları tekrar zararsız hale getirmenin yollarını da bilmiyoruz. Bilim insanları tarafından 1950’li yıllardan bu yana yapılan uyarılar artık hissedilebilir bir hal aldı. Artık sonbaharda insanlar Kuzey Atlas Okyanusu kıyılarında denize girebiliyorlar. Ayrıca Dünya sularının en derin noktası olan Mariana Çukuru’nda plastik atıklar buluyor, sahile vurup ölen balinaların midesinden yüzlerce kilo plastik çıkartıyoruz.
İnsanlığın yapabileceği iyi şeyler de var. Bugün tüm kötülükleri kenara bırakıp Dünya’yı gerçekten kurtarabilecek projelere yakından bakıyoruz.
1. Yenilebilir plastikler:
Deniz tuzunun %90’ına yakını artık tuz taneleriyle aynı boyuta kadar ayrışmış mikroplastik içeriyor. Aldığımız her deniz tuzunda, vücudumuzu plastik sokmuş oluyoruz. Yani her gün belirli bir oranda plastik tüketiyoruz.Bilim insanları ise plastiği çöpe atmadan önce midemize indirmemiz için geçerli bir yöntem bulmaya çalışıyorlar. Deniz yosunlarından üretilen yenilebilen plastikler, ambalajlama sistemleri için yeni bir gelecek vadediyor. Endonezya’da bulunan 2 yenilebilir plastik firması, marketlerde bulunan bütün ambalajlar için alternatif üretebiliyor. Şimdilik biraz pahalı olsa da yenilebilir plastikler, atıkları ciddi oranda azaltacak.
2. Ambalajı olmayan diş macunu, şampuan ve hatta deterjan:
Plastik ambalajların en yoğun şekilde kullanıldığı alan ise banyo ve kişisel bakım ürünleri. Son zamanlarda yaygınlaşmaya başlayan ambalajsız deterjanlar ise yeni bir akımın göstergesi. ABD’de bulunan Nohbo Drops isimli firma ise şampuanları tek kullanımlık küçük paketler halinde sunuyor. Paketler geri dönüştürülebilir malzemelerden üretilebiliyor. Böylece bu alanda da plastik esaretinden kurtulmak mümkün oluyor.3. İnsan dışkısıyla ısınma sistemleri:
Pek çoğunuz için dışkınızın doğadaki varlığı sorun olmayabilir. Niteki yeryüzünde bir kanalizasyon sistemine sahip olmayan bölgelerde yaşayan milyonlarca insan var. Kenya ve benzeri Afrika ülkelerinde insanlar sırf bu nedenle hayatlarını kaybedebiliyor.Yine Kenya ve benzeri ülkelerde ortalama her 10 aileden 8’i yemek pişirmek için ateş kaynağı olarak ağaçları kullanıyor. Sanivation isimli bir şirketi ise sadece ülkesinde değil, aynı soruna sahip her coğrafyada kullanılabilecek bir çözüm geliştirdi. Evlere kendi sistemlerini yerleştiren şirket, insan dışkısını kömür haline getiriyor ve doğal kaynakları korumayı başarıyor. Bu sayede bakterilerin yayılma hızı önemli ölçüde düşüyor ve insanlar daha sağlıklı oluyorlar.
4. Evlerde kullanılan biyo-gaz ve yakıt cihazları:
Biyolojik kaynaklardan elde edilen yakıt teknolojileri henüz kullandığımız araçlarda bile yaygınlaşmadı. Ancak biyo-yakıtlarla evlerimizi ısıtmak, arabalarımızı kullanmak mümkün. HomeBiogas isimli bir şirket, insanları bahçelerinde küçük bir alana kurabilecekleri bir yakıt üretim sistemi satıyor. Bu cihaz, evden çıkan bütün organik atıklardan gaz üretiyor.Üretilen gaz borularla evin içine ocağa gidiyor ve yemek pişirmek için kullanılabiliyor. Evet bir motor çalıştırmıyor, henüz bir ev ısıtamıyor, fakat bir gün neden olmasın?
5. Havadaki karbondioksiti emen cihazlar:
Microsoft’un kurucusu ve eski CEO’su Bill Gates, emeklilik hayatını hayırsever olarak geçiriyor. Onun desteklediği bir firma ise atmosferdeki karbondioksiti emip, geri dönüşümünü sağlamak üzerine çözümler üretiyor. Bilim insanlarına göre küresel iklim değişikliğinden kurtulmak için yılda 10 gigaton karbondioksiti geri dönüştürmek şart. Bu şirketlerin değeri, önümüzdeki yıllarda ciddi oranda artmaya başlayacak.Gördüğünüz üzere insanlar, şartlar neler olursa olsun mevcut durumdan kurtulmak için bir çözüm arayıp bulabiliyor. Önemli olan bizim ne kadar bilinçli olarak davrandığımız. Gelecekte, yukarıda gördüğünüz projelerden bazıları, gerçekten de hayatımıza etki edecek.