Dumlupınar İnsanına

HEREDOT

Katılımcı
Dumlupınar İnsanına

Sayende yaşayanlar, bugün sana kul, şehit!
Seni görmeye geldik, kalk, doğrul, meçhul şehit!

Kımıldan, yaklaş bize ve bağrımıza yaslan!
Her yiğitin gönlünde yatar, derler bir arslan,

Hepimizin gönlünde şimdi bir MEHMETÇiK var.
Çok mu bu çoraklara getirmişsek bir bahar?..

Fani vecdi değil bu eskimiş bir masalın.
Sana gökte değecek gibi şimdi her alın,

Tabutunu taşıyor gibi şimdi her omuz,
17 milyon birden alnından öpüyoruz.

Birimizde yok artık gündelik kaygı, çalım...
Mehmetçik, kalk Mehmetçik! Yüzünü tanıyalım.

Kalk, zevkimiz, Türklüğü bir yüzde görmek olsun,
Kalk, Tarih, Tanrı birden dirilsin, gerçek olsun...

Bozkır, herzemankinden alımlı, zorlu, sıcak,
Nerdeyse ruhun tütüp topraklardan çıkacak.

Kimse can vermemiştir zevkini tada tada,
Bu kadar engin, temiz, mukaddes bir maksada.

Bir insanken bütün bir vatan olmak, ölüşün,
Teninden silkindiğin eşsiz sabahı düşün.

Bir topun ağzı ufuk, gülle güneşin adı,
O sabah artık güneş bir ufuktan doğmadı.

Dumlupınar'sız kalan İstiklâl, sakat-yarı,
Dumlupınarlar millet yapacak yığınları.

İstenince yerini doldurmak maksadımız,
Bugün Mehmetçik bizim müşterek soyadımız.

Dumlupınarlar'dayız biz bugün de yarın da,
Yaşayan Mehmetçiğiz dâvanın saflarında.

Sen nasıl ulaştınsa ilk hedef Akdeniz'e,
Ve nasıl getirdinse dünyayı orda bize.

Şehit asker!.. Bizde de aynı hamle, aynı hız,
Sana lâyık bir vatan yapmak dâvâsındayız.

Behçet Kemal ÇAĞLAR
 

HEREDOT

Katılımcı
Dumlupınar'da Şehît Asker'în Mezarı Başında

Bu kabarmış toprağa yüzünü sür, kucakla,
Elbette bağı vardır "olmuş"un "olacak"la.

Dudağa değer gibi şimdi alnı her erin,
Bu havada ruhları dolaşır şehitlerin.

Biz, bu kutsî havanın içinde var olmuşuz,
Biz, bununla yoğrulmuş, biz bununla dolmuşuz.

Sâdece döğünmedik "Vatan! İstiklâl!" diye,
Sakarya boylarından çıktık Kocatepe'ye;

Bu yol ki hürriyetin, kurtuluşun yoludur,
Zincirsiz yaşamanın tek çıkar yolu budur.

Bir daha nikaylıydık sevgili hürriyete;
Kahramanlık Tanrı'dan vergidir bu millete...

Bir damla asîl kanda bir mucize saklıdır,
Bu topraklar Türklüğe inanmakta haklıdır.

Akdeniz'e tank gibi koştu bütün kağnılar,
Ey sevgili istiklâl, ey güzel Dumlupınar!

Elbet yiğit olanlar lâyık böyle toprağa;
Selâm şanlı orduya, selâm şanlı bayrağa,

Selâm ey Başkumandan, Mustafa Kemal selâm;
Emânetin yaşıyor, güven, imânımız tam:

Omuzlarımız hisar, başlarımız burç yurda,
Can vermeğe and içtik hepimiz tek uğurda!..

Bir târihten gelinir, bir târihe gidilir;
Yaşamak istiyenler savaşmasını bilir.

Zamanın kahramanlar gelebilir hakkından,
Bize sesler geliyor uzaklardan, yakından.

Duyuldu mu bir kere "-Haydin silâh başına!"
Yeniden girişiriz istiklâl savaşına...

Ödü varsa düşmanın, meydan açık, hazırız:
Bu toprakta biz doğduk, biz yaşadık, biz varız!

Kından sıyrılmış kılıç, top ağzında mermiyiz,
Dumlu çocuklarıyız, hiç yoldan döner miyiz?!

Söz verip baş koymuşuz: İstiklâl bize haktır,
Buna göz diken düşman çıksın, kahrolacaktır!..

Osman ATİLLÂ
 
Top