Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Eğitim
BilgiBANK
Deyimler ve Anlamları
Dil ile ilgili Deyimler ve Cümle içinde Kullanımı
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="ZeyNoO" data-source="post: 834622" data-attributes="member: 10904"><p><strong><span style="font-size: 18px">Dil ile ilgili </span></strong><a href="https://www.cerezforum.com/konu/deyim-nedir-deyimlerin-ozellikleri.158762/" target="_blank"><strong><span style="font-size: 18px">Deyimler</span></strong></a><strong><span style="font-size: 18px"> - Cümle içinde Kullanımı</span></strong></p><p></p><ul> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Ağız dil vermemek:</strong> Konuşmamak, susmak.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Ağzı dili (ağzı) kurumak:</strong> 1) susuz kalmak; 2) konuşamaz duruma gelmek:<em> <span style="color: #660000">“Ağzım dilim kurudu, kız yalvara yalvara” -Halk türküsü.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Ağzı dili bağlanmak: </strong>Herhangi bir sebeple konuşamaz olmak.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dilinin ucuyla:</strong> İçten, yürekten olmayarak, laf olsun diye.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dilinin ucuna gelmek:</strong> Söyleyecek duruma gelmek: <em><span style="color: #660000">“İsmi dilimin ucuna gelir gelmez kalbimden hafif bir cereyanın kopup damarlarıma aktığını duyuyorum.” -E. İ. Benice.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dilinin altında bir şey olmak:</strong> Bir kimsenin sözlerinden, açıkça söylemediği bir şeyler anlaşılmak: <em><span style="color: #660000">“Günlerdir doktorun dilinin altında bir şeyler olduğunun farkındaydı.” -Y. Kemal.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dillere destan olmak: </strong>Herkes tarafından konuşulur olmak: <em><span style="color: #660000">“Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm, ağzım açık kaldı.” -A. Kutlu.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili sürçmek:</strong> 1) konuşma sırasında kelimeleri yanlış söylemek: <em><span style="color: #660000">“Bir dil sürçmesi sonucu, bu tartışmayı yarım saat kadar yürütmüşüm.” -S. İleri.</span></em> 2) istenmeyen bir konudan söz etmek.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Küçük dilini yutmak: </strong>Şaşırmak, donakalmak: <em><span style="color: #660000">“Kadıncağız beni bu hâlde görünce az kalsın küçük dilini yutacaktı.” -Y. K. Karaosmanoğlu.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili uzamak:</strong> Haddini bilmeden konuşmak.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili varmak: </strong>Bir sözü söylemeye gönlü razı olmak: <em><span style="color: #660000">“Süleyman Kâhyaya söylemeye kimsenin dili varmıyor, gücü yetmiyordu.” -Y. Kemal.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili yanmak: </strong>1) üzüntü ve eziyet çekmek, zarara uğramak:<em><span style="color: #660000"> “Otobüs yolculuğundan bir hayli dilim yandı.” -B. R. Eyuboğlu.</span></em> 2) bıkmak, nefret etmek: <em><span style="color: #660000">“Şair neslinin şarkıdan o kadar dili yandı ki şarkı kelimesini nerede görse silip üstüne türkü diyecek.” -B. R. Eyuboğlu.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dilinde tüy bitmek:</strong> Tekrar tekrar söylemekten usanmak, bıkmak: <em><span style="color: #660000">“Hep de aynı tipler. Laftan da anlamıyorlar. Dilimde tüy bitti.” -E. Şafak.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dilinden anlamak:</strong> 1) bir canlının çıkardığı seslerden veya onun davranışlarından ne anlatmak istediğini anlamak; 2) mec. söz konusu olan şeyin özelliğini bilmek: <em><span style="color: #660000">“Bunda yenilmiş, içilmiş bir şey yok ya! Sen onun dilini de anlarsın.” -M. Ş. Esendal.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dilinden kurtulamamak: </strong>Sürekli olarak bir kimsenin sitem, eleştiri ve sataşmalarına uğramak.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Diline sağlam olmak:</strong> 1) saklanacak konuları açığa vurmamak; 2) kötü söz söylemekten kaçınmak.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Diline sağlık:</strong> Ağzına sağlık.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili açılmak: </strong>Herhangi bir sebeple konuşmayan kimse konuşmaya başlamak.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili ağırlaşmak:</strong> Hastalık sebebiyle güçlükle söz söyleyebilmek, güçlükle konuşmak: <em><span style="color: #660000">“Hastaya bazı şeyler soruyor. Fakat anlaşılır cevaplar alamıyordu. Birkaç saatin içinde kaynımın dili ağırlaştı.” -H. R. Gürpınar.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Ellenmiş dillenmiş:</strong> İffetsizliği yayılmış (kadın).<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili alışmak:</strong> Çok kullandığı bir söze alışmak:<em><span style="color: #660000"> “Bizim moruk ertesi güne devrisi der de ondan dilim alışmış.” -S. F. Abasıyanık.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili (başka bir dile) çalmak:</strong> Bir kimsenin konuşması başka bir dile benzemek.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili bir karış dışarı çıkmak (sarkmak):</strong> Koşmaktan, yürümekten ve yorulmaktan çok susamak:<em><span style="color: #660000"> “Koştu koştu da dili bir karış sarktı.” -S. F. Abasıyanık.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili bir karış (olmak): </strong>Fazla konuşan, her söze karşılık veren.<br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili boğazına akmak: </strong>Konuşamaz olmak, sesi soluğu çıkmamak: <em><span style="color: #660000">“Kılıcı görünce dili boğazına aktı hayranlığından.” -Y. Kemal.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili çözülmek: </strong>Konuşamayan veya susan kişi konuşmaya başlamak:<em><span style="color: #660000"> “Aslında ben çok az konuşan biriyim. Dilimin böyle birdenbire çözülmesi çok garip.” -İ. Aral.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili damağına yapışmak (dili damağı kurumak): </strong>Susuzluktan ağzı kurumak, çok susamak:<em><span style="color: #660000"> “Kupkuru dili damağına yapışıyor, boğazından midesine doğru…” -E. E. Talu.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili (dilinin) döndüğü kadar: </strong>Söyleyebildiği kadar, anlatma gücünün elverdiği ölçüde:<em><span style="color: #660000"> “Mademki çocuk terbiyesi hakkında konuşmak istiyorsunuz, dilimin döndüğü kadar söyleyeyim.” -S. Ayverdi.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili dolaşmak:</strong> Korku, heyecan, hastalık, utangaçlık, sarhoşluk gibi sebeplerle şaşırarak söyleyeceğini karıştırmak: <em><span style="color: #660000">“Vehbi Dedenin kendini dinlediğinin farkına varır varmaz dili dolaştı.” -H. E. Adıvar.</span></em><br /> <br /> </li> <li data-xf-list-type="ul"><strong>Dili dönmemek:</strong> 1) bir sözü doğru, düzgün söylemeyi becerememek: <em><span style="color: #660000">“Üstelik ben dilim dönmezken armağan ettiğim çiçeklerle konuşmuyor muyum?” -R. Mağden.</span></em> 2) amacını iyi anlatamamak.</li> </ul></blockquote><p></p>
[QUOTE="ZeyNoO, post: 834622, member: 10904"] [B][SIZE=5]Dil ile ilgili [/SIZE][/B][URL='https://www.cerezforum.com/konu/deyim-nedir-deyimlerin-ozellikleri.158762/'][B][SIZE=5]Deyimler[/SIZE][/B][/URL][B][SIZE=5] - Cümle içinde Kullanımı[/SIZE][/B] [LIST] [*][B]Ağız dil vermemek:[/B] Konuşmamak, susmak. [*][B]Ağzı dili (ağzı) kurumak:[/B] 1) susuz kalmak; 2) konuşamaz duruma gelmek:[I] [COLOR=#660000]“Ağzım dilim kurudu, kız yalvara yalvara” -Halk türküsü.[/COLOR][/I] [*][B]Ağzı dili bağlanmak: [/B]Herhangi bir sebeple konuşamaz olmak. [*][B]Dilinin ucuyla:[/B] İçten, yürekten olmayarak, laf olsun diye. [*][B]Dilinin ucuna gelmek:[/B] Söyleyecek duruma gelmek: [I][COLOR=#660000]“İsmi dilimin ucuna gelir gelmez kalbimden hafif bir cereyanın kopup damarlarıma aktığını duyuyorum.” -E. İ. Benice.[/COLOR][/I] [*][B]Dilinin altında bir şey olmak:[/B] Bir kimsenin sözlerinden, açıkça söylemediği bir şeyler anlaşılmak: [I][COLOR=#660000]“Günlerdir doktorun dilinin altında bir şeyler olduğunun farkındaydı.” -Y. Kemal.[/COLOR][/I] [*][B]Dillere destan olmak: [/B]Herkes tarafından konuşulur olmak: [I][COLOR=#660000]“Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm, ağzım açık kaldı.” -A. Kutlu.[/COLOR][/I] [*][B]Dili sürçmek:[/B] 1) konuşma sırasında kelimeleri yanlış söylemek: [I][COLOR=#660000]“Bir dil sürçmesi sonucu, bu tartışmayı yarım saat kadar yürütmüşüm.” -S. İleri.[/COLOR][/I] 2) istenmeyen bir konudan söz etmek. [*][B]Küçük dilini yutmak: [/B]Şaşırmak, donakalmak: [I][COLOR=#660000]“Kadıncağız beni bu hâlde görünce az kalsın küçük dilini yutacaktı.” -Y. K. Karaosmanoğlu.[/COLOR][/I] [*][B]Dili uzamak:[/B] Haddini bilmeden konuşmak. [*][B]Dili varmak: [/B]Bir sözü söylemeye gönlü razı olmak: [I][COLOR=#660000]“Süleyman Kâhyaya söylemeye kimsenin dili varmıyor, gücü yetmiyordu.” -Y. Kemal.[/COLOR][/I] [*][B]Dili yanmak: [/B]1) üzüntü ve eziyet çekmek, zarara uğramak:[I][COLOR=#660000] “Otobüs yolculuğundan bir hayli dilim yandı.” -B. R. Eyuboğlu.[/COLOR][/I] 2) bıkmak, nefret etmek: [I][COLOR=#660000]“Şair neslinin şarkıdan o kadar dili yandı ki şarkı kelimesini nerede görse silip üstüne türkü diyecek.” -B. R. Eyuboğlu.[/COLOR][/I] [*][B]Dilinde tüy bitmek:[/B] Tekrar tekrar söylemekten usanmak, bıkmak: [I][COLOR=#660000]“Hep de aynı tipler. Laftan da anlamıyorlar. Dilimde tüy bitti.” -E. Şafak.[/COLOR][/I] [*][B]Dilinden anlamak:[/B] 1) bir canlının çıkardığı seslerden veya onun davranışlarından ne anlatmak istediğini anlamak; 2) mec. söz konusu olan şeyin özelliğini bilmek: [I][COLOR=#660000]“Bunda yenilmiş, içilmiş bir şey yok ya! Sen onun dilini de anlarsın.” -M. Ş. Esendal.[/COLOR][/I] [*][B]Dilinden kurtulamamak: [/B]Sürekli olarak bir kimsenin sitem, eleştiri ve sataşmalarına uğramak. [*][B]Diline sağlam olmak:[/B] 1) saklanacak konuları açığa vurmamak; 2) kötü söz söylemekten kaçınmak. [*][B]Diline sağlık:[/B] Ağzına sağlık. [*][B]Dili açılmak: [/B]Herhangi bir sebeple konuşmayan kimse konuşmaya başlamak. [*][B]Dili ağırlaşmak:[/B] Hastalık sebebiyle güçlükle söz söyleyebilmek, güçlükle konuşmak: [I][COLOR=#660000]“Hastaya bazı şeyler soruyor. Fakat anlaşılır cevaplar alamıyordu. Birkaç saatin içinde kaynımın dili ağırlaştı.” -H. R. Gürpınar.[/COLOR][/I] [*][B]Ellenmiş dillenmiş:[/B] İffetsizliği yayılmış (kadın). [*][B]Dili alışmak:[/B] Çok kullandığı bir söze alışmak:[I][COLOR=#660000] “Bizim moruk ertesi güne devrisi der de ondan dilim alışmış.” -S. F. Abasıyanık.[/COLOR][/I] [*][B]Dili (başka bir dile) çalmak:[/B] Bir kimsenin konuşması başka bir dile benzemek. [*][B]Dili bir karış dışarı çıkmak (sarkmak):[/B] Koşmaktan, yürümekten ve yorulmaktan çok susamak:[I][COLOR=#660000] “Koştu koştu da dili bir karış sarktı.” -S. F. Abasıyanık.[/COLOR][/I] [*][B]Dili bir karış (olmak): [/B]Fazla konuşan, her söze karşılık veren. [*][B]Dili boğazına akmak: [/B]Konuşamaz olmak, sesi soluğu çıkmamak: [I][COLOR=#660000]“Kılıcı görünce dili boğazına aktı hayranlığından.” -Y. Kemal.[/COLOR][/I] [*][B]Dili çözülmek: [/B]Konuşamayan veya susan kişi konuşmaya başlamak:[I][COLOR=#660000] “Aslında ben çok az konuşan biriyim. Dilimin böyle birdenbire çözülmesi çok garip.” -İ. Aral.[/COLOR][/I] [*][B]Dili damağına yapışmak (dili damağı kurumak): [/B]Susuzluktan ağzı kurumak, çok susamak:[I][COLOR=#660000] “Kupkuru dili damağına yapışıyor, boğazından midesine doğru…” -E. E. Talu.[/COLOR][/I] [*][B]Dili (dilinin) döndüğü kadar: [/B]Söyleyebildiği kadar, anlatma gücünün elverdiği ölçüde:[I][COLOR=#660000] “Mademki çocuk terbiyesi hakkında konuşmak istiyorsunuz, dilimin döndüğü kadar söyleyeyim.” -S. Ayverdi.[/COLOR][/I] [*][B]Dili dolaşmak:[/B] Korku, heyecan, hastalık, utangaçlık, sarhoşluk gibi sebeplerle şaşırarak söyleyeceğini karıştırmak: [I][COLOR=#660000]“Vehbi Dedenin kendini dinlediğinin farkına varır varmaz dili dolaştı.” -H. E. Adıvar.[/COLOR][/I] [*][B]Dili dönmemek:[/B] 1) bir sözü doğru, düzgün söylemeyi becerememek: [I][COLOR=#660000]“Üstelik ben dilim dönmezken armağan ettiğim çiçeklerle konuşmuyor muyum?” -R. Mağden.[/COLOR][/I] 2) amacını iyi anlatamamak. [/LIST] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
En iyi yönetim şekli?
Cevapla
Forumlar
Eğitim
BilgiBANK
Deyimler ve Anlamları
Dil ile ilgili Deyimler ve Cümle içinde Kullanımı
Top