Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Eğitim
Öğretmenler Odası
Derse güçlü bir başlangıç yapmak veya sınıfta ilgi dağıldığında dikkati toplamak için
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="Suskun" data-source="post: 388820" data-attributes="member: 21093"><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><strong><u><span style="font-size: 15px"><span style="color: #FF0000">GERÇEK FAKİRLİK NEDİR</span></span></u></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Günlerden bir gün bir baba ve zengin ailesi oğlunu köye götürdü. Bu yolculuğun tek amacı vardı, insanların ne kadar fakir olabileceklerini oğluna göstermek. Çok fakir bir ailenin çiftliğinde bir gece ve gün geçirdiler. Yolculuktan döndüklerinde baba oğluna sordu,</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">-İnsanların ne kadar fakir olabildiklerini gördün mü?</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">-Evet! -Ne öğrendin peki? Oğlu cevap verdi:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">-Şunu gördüm: Bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört. Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havuzumuz var, onlarınsa sonu olmayan bir dereleri. Bizim bahçemizde ithal lambalar var, onlarınsa yıldızları. Bizim görüş alanımız ön avluya kadar, onlarsa bütün bir ufku görüyorlar. Oğlu sözünü bitirdiğinde babası söyleyecek bir şey bulamadı. Oğlu ekledi:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">-Teşekkür ederim baba, ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için!</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">YAŞAMIN YANKISI</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Bir adam ve oğlu ormanda yürüyüş yapıyorlarmış. Birden çocuk ayağı takılıp düşüyor ve cani yanıp ‘AHHHHH’ diye bağırıyor.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">İleride bir dağın tepesinden ‘AHHHHH’ diye bir ses duyuyor ve şaşırıyor.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Merak ediyor ve</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">- ”Sen kimsin?” diye bağırıyor. Aldığı cevap ‘Sen kimsin?’ oluyor.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Aldığı cevaba kızıp – ”Sen bir korkaksın!” diye tekrar bağırıyor. Dağdan gelen ses ‘Sen bir korkaksın!’ diye cevap veriyor.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Çocuk babasına dönüp</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">- ”Baba ne oluyor böyle?” diye soruyor.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">- ”Oğlum” der babası, ”Dinle ve öğren!” ve dağa dönüp ”Sana hayranım!” diye bağırıyor.Gelen cevap ”Sana hayranım!” oluyor. Baba tekrar bağırıyor, ”Sen muhteşemsin!”Gelen cevap; ”Sen muhteşemsin!’. Çocuk çok şaşırıyor, ama halen ne olduğunu anlayamıyor.Babası açıklamasını yapıyor:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">- ”İnsanlar buna yankı derler, ama aslında bu yaşamdır. Yaşam daima sana senin verdiklerini geri verir. Yaşam yaptığımız davranışların aynasıdır. Daha fazla sevgi istediğin zaman daha çok sev! Daha fazla Şefkat istediğinde, daha şefkatli ol! Saygı istiyorsan insanlara daha çok saygı duy. İnsanların sabırlı olmasını istiyorsan sen de daha sabırlı olmayı öğren. Bu kural yaşamımızın bir parçasıdır, her kesiti için geçerlidir.”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Yaşam bir tesadüf değil, yaptıklarınızın aynada bir yansımasıdır.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><strong><u><span style="font-size: 15px"><span style="color: #FF0000">ÖPÜCÜK</span></span></u></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Çoğu zaman pek çok şeyi çocuklardan öğreniriz. Bir süre önce, bir arkadaşım, 3 yaşındaki kızını, bir rulo altın renkli kaplama kağıdını ziyan ettiği için cezalandırmıştı. Durumları iyi değildi ve kızının kağıtları, ağacın altına koyacağı bir kutuyu süslemeye harcaması onu çok sinirlendirmişti. Buna rağmen, küçük kız, ertesi sabah hediyeyi babasına getirdi ve ” Bu senin için babacığım” dedi. Arkadaşım, gösterdiği tepki icin kendini suçlu hissetti, ama kutunun boş olduğunu görünce için için sinirlenmekten de kendini alamadı. Kızına bağırdı: ” Birine bir hediye verdiğin zaman içinin dolu olması gerektiğini bilmiyor musun? ” Küçük kız babasına yaşlı gözlerle baktı ve söyle dedi: ” Ama babacığım, kutu boş değil ki. Ben kutunun içine öpücüklerimi üflemistim. Hepsi senin icin babacığım.” Babanın içi paramparça olmuştu. Kızını kucakladı ve onu affetmesi için yalvardı. Arkadaşım bu altın renkli kutuyu yatağının baş ucunda yıllarca sakladığını anlattı bana. Ne zaman cesaretini kaybetse, kutunun içinden hayali bir öpücük çıkarıyor ve onu oraya koyan çocuğunun sevgisini hatırlıyordu. Gerçek anlamda bakmak gerekirse, herbirimiz arkadaşlarımız ve ailelerimiz tarafından bize sunulan karşılıksız sevgi ve öpücüklerle dolu altın renkli kutulara sahibiz. Dünyada sahip olabileceğimiz daha değerli bir şey olamaz.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="color: #FF0000"><span style="font-size: 15px"></span></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="color: #FF0000"><span style="font-size: 15px">GERÇEK KARDEŞLİK</span></span></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Erkek kardeşlerin ikisi de babalarından kalma çiftlikte çalışırlardı.Kardeşlerden biri evliydi ve çok çocuğu vardı. Diğeri ise bekardı. Her günün sonunda iki erkek kardeş ürünlerini ve kârlarını eşit olarak bölüşürlerdi. Günün birinde bekar kardeş kendi kendine :</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">* “Ürünümüzü ve kârımızı eşit olarak bölüşmemiz hiç de hakça değil” dedi, “Ben yalnızım ve pek fazla gereksinimim yok.” Böylelikle, her gece evinden çıkıp, bir çuval tahılı gizlice erkek kardeşinin evindeki tahıl deposuna götürmeye başladı.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Bu arada evli olan kardeş, kendi kendine :</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">* “Ürünümüzü ve kârımızı eşit olarak bölüşmemiz hiç de hakça değil, üstelik ben evliyim, bir eşim ve çocuklarım var ve yaşlandığım zaman onlar bana bakabilirler. Oysa kardeşimin kimsesi yok, yaşlandığı zaman hiç kimsesi yok bakacak.” diyordu. Böylece evli olan kardeş her gece evinden çıkıp,bir çuval tahılı gizlice erkek kardeşinin tahıl deposuna götürmeye başladı.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">İki erkek de yıllarca ne olup bittiğini bir türlü anlayamadılar, çünkü her ikisininde deposundaki tahılın miktarı değişmiyordu. Sonra, bir gece iki kardeş gizlice birbirlerinin deposuna tahıl taşırken çarpışıverdiler. O anda olan biteni anladılar. Çuvallarını yere bırakıp birbirlerini kucakladılar.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hayattaki en yüce mutluluk, sevildiğimize inanmaktır.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><strong><u><span style="font-size: 15px"><span style="color: #FF0000">YAŞLI ÇİFTİN İNANILMAZ ÖYKÜSÜ</span></span></u></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Mahkeme salonunda, seksenlerindeki yaşlı çiftin durumu içler acısıydı. Adam inatçı bakışlarla suskun, ninenin ağlamaktan iyice çukurlaşmış gözleri ve keskin çizgileriyle bıkkın bakışları süzüyordu etrafını… Ve hakimin tok sesiyle sustu uğultu. Sözü yaşlı kadına verdi, hakim…</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">-Anlat teyze neden boşanmak istiyorsun?</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Yaşlı kadın derin bir nefes çektikten sonra baş örtüsünden ağzını aralayıp, kısılmış sesiyle konuşmaya başladı: “Bu herif yetti gari, elli yıldır bezdirdi hayattan…”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Sonra uzunca bir sessizlik hakim oldu mahkeme salonuna… Sessizlik bu tür haberleri her gün manşet yapan gazetecilerden birinin flaşıyla bozuldu. Yaşlı kadının gözleri doldu… Ve devam etti… “Bizim bir sedef çiçeği vardı, çok sevdiğim… O bilmez… Elli yıl önceydi. O çiçeği, bana verdiği çiçeklerin arasından kopardığım bir yaprakla tohumlamıştım, öyle büyüttüm… Yavrumuz olmadı,onları yavrum bildim… Bir süre sonra çiçek kurumaya başladı. O zaman adak adadım… Her gece güneş açmadan önce bir tas suyla sulayacağım diye… iyi gelirmiş derdi… Elli yıl oldu, bu herif bir gece kalkıp bir kere de bu çiçeği ben sulayım demedi… Ta ki geçen geceye kadar… O gece takatim kesilmiş, uyuyakalmışım… Ben böyle bir adamla elli yıl geçirdim… Hayatımı, umudumu her şeyimi verdim… Ondan hiçbir şey göremedim… Bir kerecik olsun, benim bildiğim görevlerden birisini yapmasını bekledim…. Onsuz daha iyiyim, yemin ederim.”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hakim, yaşlı adama dönerek “Diyeceğin bir şey var mı baba?” dedi.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Yaşlı adam bastonla zor yürüyordu. Kürsüye vardı. Suçlanmış olmanın utangaçlığını hissettiren yüz ifadesiyle hakime yöneldi:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“Askerliğimi, Reisicumhur köşkünde bahçıvan olarak yaptım, o bahçenin görkemli görünümüyle büyümesi için emeklerimi verdim… Fadime’mi de orada tanıdım… Sedefleri de… Ona en güzel çiçeklerden buketler verdim… O çiçeklerle doludur bahçesi… Kokusuna taptığım perişan eder yüreğimi… Evlendiğimizin ilk günlerinden birinde boyun ağrısından onu hekime götürdüm… Hekim çok uzun süre uyanmadan yatarsa boynundaki kireç sertleşir, kötüleşir dedi… Her gece uykusunu bölüp uyansın, gezinsin dedi… Hekimi pek dinlemedi bizim hatun… Lafım geçmedi. O günlerde tesadüf bu çiçek kurudu. Ben ona gece sularsan yeşerir dedim. Adak dilettim. Her gece onu uyandırdım… Ve onu seyrettim. O sevdiğim kadını yavrusu bildiği çiçekleri sularken seyrettim. Her gece o çiçek ben oldum.” dedi adam, o yaştaki bir adamdan beklenmeyecek ifadelerle… “Her gece o yattıktan sonra uyandım. Saksıdaki suyu boşalttım. Sedef gece sulanmayı sevmez, hakim bey… Geçen gece de… Yaşlılık… Ben de uyanamadım. Uyandıramadım. Çiçek susuz kalırdı, amma kadınımın boynu yine azabilirdi… Suçlandım… Sesimi çıkartamadım…”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">O an mahkeme salonunda her şey sustu. Ertesi sabah gazeteler “Sedef susuz kaldı” diye yine yalnızca neticeyi haber yaptılar…</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><strong><u><span style="font-size: 15px"><span style="color: #FF0000">GİDECEĞİN LİMANI BİLMELİSİN</span></span></u></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">4 Temmuz 1952 gunu 34 yasinda bir kadin, Pasifik Okyanusu”na dalarak, Catalina adasindan, 21 mil batisinda kalan Kaliforniya”ya dogru yuzmeye basladi. Eger basarili olursa, bunu yapan ilk kadin olacakti. Adi Florence Chadwick olan bu yuzucu, Mans Denizi”ni her iki yonde gecen ilk kadindi. O sabah su, vucudu uyusturacak kadar soguktu ve sis o kadar yogundu ki, beraberindeki tekneleri guclukle secebiliyordu. Milyonlarca insan televizyonlarindan onu izliyordu, kopekbaliklari ve dondurucu sogugun etkisini hice sayarak 15 saat yuzdu. Yakindaki bir teknede bulunan annesi ve antrenoru, araya cok yaklastiklarini ve devam etmesini soyledilerse de o, kendisini sudan cikarmalarini istedi. Azimli yuzucu, Kaliforniya kiyisina yarim mil kala sudan cikisinin nedenini soyle acikladi:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“Karayi gorebilseydim, basarabilirdim!” Vazgecmesinin nedeni ne yorgunluk, ne de soguktu… Tek neden, sis yuzunden karayi gorememekti. Bu hayatin bir gercegiydi:Bir seyi basarabilmek icin, ortada gozle gorulur bir hedef olmaliydi!</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><strong><u><span style="font-size: 15px"><span style="color: #FF0000">E MAİLİ OLMAYAN ADAMIN ÖYKÜSÜ</span></span></u></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Uzun süre işsizlikten sonra, genç adam Microsoft şirketinde temizlikçi olarak işe kabul edilmişti. Personel müdür yardımcısı, işe giriş işlemleri için birkaç belge getirmesi gerektiğini söyleyip ekledi:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“Bana e-posta adresinizi verirseniz” dedi. “Size getirmeniz gereken belgelerin listesini gönderirim.”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Temizlikçi adayı, boynunu büktü:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“Benim e-posta adresim yok, efendim” dedi. “Çünkü henüz bir bilgisayanm bile yok.”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Microsoft yetkilisi bu cevaptan hiç memnun kalmamıştı-. “Bir e-posta adresiniz olmadığına göre, Microsoft gibi bir şirkette çalışmaya hak kazanamayacağınızı söylemek zorundayım. Sizi işe almamız mümkün değil!”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">İş bulma sevincini bir anda yitiren adam, tüm serveti olan on dolarıyla ne yapacağını kara kara düşünerek Microsoft binasından ayrıldı.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Bütün parasıyla domates satın aldı, sonra da kapı kapı dolaşarak bunları satmaya başladı. Akşam olduğunda serveti bir kat artmış, cebindeki on dolan, yirmi dolara çıkmıştı. Adam bu işi üç gün üst üste yaptıktan sonra servetinin 160 dolara yükseldiğim görünce, bundan böyle geçimini domates alım satım işinden sağlamaya karar verdi.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Her sabah, evden biraz daha erken çıkıyor, biraz daha geç dönüyor ve parasını ise her gün bir kat daha artırıyordu. Kısa bir süre sonra işini daha da büyüttü. Önce bir el arabası, daha sonra bir kamyon satın aldı.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Aradan beş yıl geçtiğinde, genç işadamı eyaletin en büyük gıda dağıtım şirketlerinden birini kurmuştu. Bir gün hem şirketim, hem de kendisini ve ailesini sigortalamaya karar verdi. Sigorta poliçesini hazırlayan acente görevlisi, gerekli kâğıtların doldurulmasından sonra ondan, e-posta adresim istedi:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“Bize e-posta adresinizi verirseniz, hazırlayacağımız ödeme planını size gönderirim” dedi.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Büyük işadamı omuzlanm kaldırarak cevap verdi: “Benim e-posta adresim yok ki!”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Duyduğuna inanamayan sigortacı, başını masanın üstündeki kâğıtlardan kaldırdı ve adama hayran hayran bakarak:</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“Çok ilginç, e-posta adresiniz olmadığı halde bu kadar büyük bir şirketin sahibisiniz” dedi. “Ya bir de e-posta adresiniz olsaydı? Kim bilir o zaman ne olurdunuz?”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Adam, buruk bir gülümsemeyle: “Ben ne olacağımı çok iyi biliyorum” karşılığını verdi, “Microsoft şirketinde temizlikçi!”</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p> <span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><strong><u><span style="color: #FF0000">SEVGİNİN KARŞILIĞI</span></u></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Küçük oğlu annesine geldi ve ona kağıdı uzattı. Annesi ellerini önlüğüne kuruladıktan sonra kağıdı okumaya başladı;</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Çimleri biçtiğim için 5 dolar</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Odamı temizlediğim için 1 dolar</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Alışverişe gittiğim için 50 sent</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Küçük kardeşime baktığım için 25 sent</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Çöpü attığım için 1 dolar</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">İyi bir karne getirdiğim için 5 dolar</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Bahçeyi temizlediğim için 2 dolar</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Toplam borç 14 dolar, 75 sent</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Anne, umutla kendisine bakan oğlunun elinden kağıdı aldı ve kağıdın arka yüzüne şunları yazdı;</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Seni 9 ay karnımda taşıdım BEDAVA</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hasta olduğunda başında bekledim, elimden geleni yaptım, senin için dua ettim BEDAVA</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Yıllar boyu değişik nedenlerle senin için gözyaşı döktüm BEDAVA</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Senin için geceler kaygı duyup, uykusuz kaldım BEDAVA</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Oyuncaklarını topladım, yemeğini hazırladım giysilerini yıkadım, ütüledim</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">BEDAVA YAVRUM</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">ve bunların hepsini topladığın zaman gerçek sevginin bedelinin olmadığını görürsün, bedavadır çünkü…</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Oğul annenin yazdıklarını okuyunca gözleri doldu.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Annesine baktı, “Anneciğim seni seviyorum” dedi ve kalemi alarak bu kağıda</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“HEPSİ ÖDENMİŞTİR” yazdı</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><strong><u><span style="font-size: 15px"><span style="color: #FF0000">311 NOLU ODANIN ÖYKÜSÜ</span></span></u></strong></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Güney Afrika’nin Cape Town sehrindeki bir hastanede devamli esrârengiz ölümler oluyordu.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hemsireler haftalardir üstüste her cuma günü 311 numarali yogun bakim odasina yatirilan hastalari ölü bulmaktaydilar.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Bu sirli ölümlere uzun süre açiklama getirilemedi.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Herkes meselenin çözülmesi için seferber oldu.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Uzmanlar odanin havasini bakteriyolojik bakimdan kontrol ettiler. Güney Afrika’nin önde gelen bilim adamlari ölenlerin aileleriyle üç hafta boyunca görüsmeler yaptilar. Hatta isin içine polis girdi ve akla gelen her ihtimal tek tek degerlendirildi, ancak onlarin arastirmalari da sonuçsuz kaldi.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Ve tabiî bu arada 311 numarali odadaki hastalar sebepsiz ölmeye devam ediyorlardi.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Son çâre olarak hastalarin kaldigi 311 numarali yogun bakim odasi devamli gözetim altina alindi ve sonunda odadaki ölümlerin sebebi ortaya çikti.</span></span></span></span></p><p><span style="color: #FF0000"><span style="color: #0000CD"><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Sonuç çok trajikomikti. Cuma sabahi saat 6’da odalari temizleyen temizlikçi kadinin, hastanin bagli bulundugu solunum cihazinin fisini çekerek kendi elektrik süpürgesinin fisini taktigi ve isini bitirince sonra solunum cihazinin fisini tekrar yerine takip gittigi görüldü!</span></span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Suskun, post: 388820, member: 21093"] [COLOR="#FF0000"][COLOR="#0000CD"][SIZE=4][FONT=Comic Sans MS][B][U][SIZE=4][COLOR="#FF0000"]GERÇEK FAKİRLİK NEDİR[/COLOR][/SIZE][/U][/B] Günlerden bir gün bir baba ve zengin ailesi oğlunu köye götürdü. Bu yolculuğun tek amacı vardı, insanların ne kadar fakir olabileceklerini oğluna göstermek. Çok fakir bir ailenin çiftliğinde bir gece ve gün geçirdiler. Yolculuktan döndüklerinde baba oğluna sordu, -İnsanların ne kadar fakir olabildiklerini gördün mü? -Evet! -Ne öğrendin peki? Oğlu cevap verdi: -Şunu gördüm: Bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört. Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havuzumuz var, onlarınsa sonu olmayan bir dereleri. Bizim bahçemizde ithal lambalar var, onlarınsa yıldızları. Bizim görüş alanımız ön avluya kadar, onlarsa bütün bir ufku görüyorlar. Oğlu sözünü bitirdiğinde babası söyleyecek bir şey bulamadı. Oğlu ekledi: -Teşekkür ederim baba, ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için! YAŞAMIN YANKISI Bir adam ve oğlu ormanda yürüyüş yapıyorlarmış. Birden çocuk ayağı takılıp düşüyor ve cani yanıp ‘AHHHHH’ diye bağırıyor. İleride bir dağın tepesinden ‘AHHHHH’ diye bir ses duyuyor ve şaşırıyor. Merak ediyor ve - ”Sen kimsin?” diye bağırıyor. Aldığı cevap ‘Sen kimsin?’ oluyor. Aldığı cevaba kızıp – ”Sen bir korkaksın!” diye tekrar bağırıyor. Dağdan gelen ses ‘Sen bir korkaksın!’ diye cevap veriyor. Çocuk babasına dönüp - ”Baba ne oluyor böyle?” diye soruyor. - ”Oğlum” der babası, ”Dinle ve öğren!” ve dağa dönüp ”Sana hayranım!” diye bağırıyor.Gelen cevap ”Sana hayranım!” oluyor. Baba tekrar bağırıyor, ”Sen muhteşemsin!”Gelen cevap; ”Sen muhteşemsin!’. Çocuk çok şaşırıyor, ama halen ne olduğunu anlayamıyor.Babası açıklamasını yapıyor: - ”İnsanlar buna yankı derler, ama aslında bu yaşamdır. Yaşam daima sana senin verdiklerini geri verir. Yaşam yaptığımız davranışların aynasıdır. Daha fazla sevgi istediğin zaman daha çok sev! Daha fazla Şefkat istediğinde, daha şefkatli ol! Saygı istiyorsan insanlara daha çok saygı duy. İnsanların sabırlı olmasını istiyorsan sen de daha sabırlı olmayı öğren. Bu kural yaşamımızın bir parçasıdır, her kesiti için geçerlidir.” Yaşam bir tesadüf değil, yaptıklarınızın aynada bir yansımasıdır. [B][U][SIZE=4][COLOR="#FF0000"]ÖPÜCÜK[/COLOR][/SIZE][/U][/B] Çoğu zaman pek çok şeyi çocuklardan öğreniriz. Bir süre önce, bir arkadaşım, 3 yaşındaki kızını, bir rulo altın renkli kaplama kağıdını ziyan ettiği için cezalandırmıştı. Durumları iyi değildi ve kızının kağıtları, ağacın altına koyacağı bir kutuyu süslemeye harcaması onu çok sinirlendirmişti. Buna rağmen, küçük kız, ertesi sabah hediyeyi babasına getirdi ve ” Bu senin için babacığım” dedi. Arkadaşım, gösterdiği tepki icin kendini suçlu hissetti, ama kutunun boş olduğunu görünce için için sinirlenmekten de kendini alamadı. Kızına bağırdı: ” Birine bir hediye verdiğin zaman içinin dolu olması gerektiğini bilmiyor musun? ” Küçük kız babasına yaşlı gözlerle baktı ve söyle dedi: ” Ama babacığım, kutu boş değil ki. Ben kutunun içine öpücüklerimi üflemistim. Hepsi senin icin babacığım.” Babanın içi paramparça olmuştu. Kızını kucakladı ve onu affetmesi için yalvardı. Arkadaşım bu altın renkli kutuyu yatağının baş ucunda yıllarca sakladığını anlattı bana. Ne zaman cesaretini kaybetse, kutunun içinden hayali bir öpücük çıkarıyor ve onu oraya koyan çocuğunun sevgisini hatırlıyordu. Gerçek anlamda bakmak gerekirse, herbirimiz arkadaşlarımız ve ailelerimiz tarafından bize sunulan karşılıksız sevgi ve öpücüklerle dolu altın renkli kutulara sahibiz. Dünyada sahip olabileceğimiz daha değerli bir şey olamaz. [COLOR="#FF0000"][SIZE=4] GERÇEK KARDEŞLİK[/SIZE][/COLOR] Erkek kardeşlerin ikisi de babalarından kalma çiftlikte çalışırlardı.Kardeşlerden biri evliydi ve çok çocuğu vardı. Diğeri ise bekardı. Her günün sonunda iki erkek kardeş ürünlerini ve kârlarını eşit olarak bölüşürlerdi. Günün birinde bekar kardeş kendi kendine : * “Ürünümüzü ve kârımızı eşit olarak bölüşmemiz hiç de hakça değil” dedi, “Ben yalnızım ve pek fazla gereksinimim yok.” Böylelikle, her gece evinden çıkıp, bir çuval tahılı gizlice erkek kardeşinin evindeki tahıl deposuna götürmeye başladı. Bu arada evli olan kardeş, kendi kendine : * “Ürünümüzü ve kârımızı eşit olarak bölüşmemiz hiç de hakça değil, üstelik ben evliyim, bir eşim ve çocuklarım var ve yaşlandığım zaman onlar bana bakabilirler. Oysa kardeşimin kimsesi yok, yaşlandığı zaman hiç kimsesi yok bakacak.” diyordu. Böylece evli olan kardeş her gece evinden çıkıp,bir çuval tahılı gizlice erkek kardeşinin tahıl deposuna götürmeye başladı. İki erkek de yıllarca ne olup bittiğini bir türlü anlayamadılar, çünkü her ikisininde deposundaki tahılın miktarı değişmiyordu. Sonra, bir gece iki kardeş gizlice birbirlerinin deposuna tahıl taşırken çarpışıverdiler. O anda olan biteni anladılar. Çuvallarını yere bırakıp birbirlerini kucakladılar. Hayattaki en yüce mutluluk, sevildiğimize inanmaktır. [B][U][SIZE=4][COLOR="#FF0000"]YAŞLI ÇİFTİN İNANILMAZ ÖYKÜSÜ[/COLOR][/SIZE][/U][/B] Mahkeme salonunda, seksenlerindeki yaşlı çiftin durumu içler acısıydı. Adam inatçı bakışlarla suskun, ninenin ağlamaktan iyice çukurlaşmış gözleri ve keskin çizgileriyle bıkkın bakışları süzüyordu etrafını… Ve hakimin tok sesiyle sustu uğultu. Sözü yaşlı kadına verdi, hakim… -Anlat teyze neden boşanmak istiyorsun? Yaşlı kadın derin bir nefes çektikten sonra baş örtüsünden ağzını aralayıp, kısılmış sesiyle konuşmaya başladı: “Bu herif yetti gari, elli yıldır bezdirdi hayattan…” Sonra uzunca bir sessizlik hakim oldu mahkeme salonuna… Sessizlik bu tür haberleri her gün manşet yapan gazetecilerden birinin flaşıyla bozuldu. Yaşlı kadının gözleri doldu… Ve devam etti… “Bizim bir sedef çiçeği vardı, çok sevdiğim… O bilmez… Elli yıl önceydi. O çiçeği, bana verdiği çiçeklerin arasından kopardığım bir yaprakla tohumlamıştım, öyle büyüttüm… Yavrumuz olmadı,onları yavrum bildim… Bir süre sonra çiçek kurumaya başladı. O zaman adak adadım… Her gece güneş açmadan önce bir tas suyla sulayacağım diye… iyi gelirmiş derdi… Elli yıl oldu, bu herif bir gece kalkıp bir kere de bu çiçeği ben sulayım demedi… Ta ki geçen geceye kadar… O gece takatim kesilmiş, uyuyakalmışım… Ben böyle bir adamla elli yıl geçirdim… Hayatımı, umudumu her şeyimi verdim… Ondan hiçbir şey göremedim… Bir kerecik olsun, benim bildiğim görevlerden birisini yapmasını bekledim…. Onsuz daha iyiyim, yemin ederim.” Hakim, yaşlı adama dönerek “Diyeceğin bir şey var mı baba?” dedi. Yaşlı adam bastonla zor yürüyordu. Kürsüye vardı. Suçlanmış olmanın utangaçlığını hissettiren yüz ifadesiyle hakime yöneldi: “Askerliğimi, Reisicumhur köşkünde bahçıvan olarak yaptım, o bahçenin görkemli görünümüyle büyümesi için emeklerimi verdim… Fadime’mi de orada tanıdım… Sedefleri de… Ona en güzel çiçeklerden buketler verdim… O çiçeklerle doludur bahçesi… Kokusuna taptığım perişan eder yüreğimi… Evlendiğimizin ilk günlerinden birinde boyun ağrısından onu hekime götürdüm… Hekim çok uzun süre uyanmadan yatarsa boynundaki kireç sertleşir, kötüleşir dedi… Her gece uykusunu bölüp uyansın, gezinsin dedi… Hekimi pek dinlemedi bizim hatun… Lafım geçmedi. O günlerde tesadüf bu çiçek kurudu. Ben ona gece sularsan yeşerir dedim. Adak dilettim. Her gece onu uyandırdım… Ve onu seyrettim. O sevdiğim kadını yavrusu bildiği çiçekleri sularken seyrettim. Her gece o çiçek ben oldum.” dedi adam, o yaştaki bir adamdan beklenmeyecek ifadelerle… “Her gece o yattıktan sonra uyandım. Saksıdaki suyu boşalttım. Sedef gece sulanmayı sevmez, hakim bey… Geçen gece de… Yaşlılık… Ben de uyanamadım. Uyandıramadım. Çiçek susuz kalırdı, amma kadınımın boynu yine azabilirdi… Suçlandım… Sesimi çıkartamadım…” O an mahkeme salonunda her şey sustu. Ertesi sabah gazeteler “Sedef susuz kaldı” diye yine yalnızca neticeyi haber yaptılar… [B][U][SIZE=4][COLOR="#FF0000"]GİDECEĞİN LİMANI BİLMELİSİN[/COLOR][/SIZE][/U][/B] 4 Temmuz 1952 gunu 34 yasinda bir kadin, Pasifik Okyanusu”na dalarak, Catalina adasindan, 21 mil batisinda kalan Kaliforniya”ya dogru yuzmeye basladi. Eger basarili olursa, bunu yapan ilk kadin olacakti. Adi Florence Chadwick olan bu yuzucu, Mans Denizi”ni her iki yonde gecen ilk kadindi. O sabah su, vucudu uyusturacak kadar soguktu ve sis o kadar yogundu ki, beraberindeki tekneleri guclukle secebiliyordu. Milyonlarca insan televizyonlarindan onu izliyordu, kopekbaliklari ve dondurucu sogugun etkisini hice sayarak 15 saat yuzdu. Yakindaki bir teknede bulunan annesi ve antrenoru, araya cok yaklastiklarini ve devam etmesini soyledilerse de o, kendisini sudan cikarmalarini istedi. Azimli yuzucu, Kaliforniya kiyisina yarim mil kala sudan cikisinin nedenini soyle acikladi: “Karayi gorebilseydim, basarabilirdim!” Vazgecmesinin nedeni ne yorgunluk, ne de soguktu… Tek neden, sis yuzunden karayi gorememekti. Bu hayatin bir gercegiydi:Bir seyi basarabilmek icin, ortada gozle gorulur bir hedef olmaliydi! [B][U][SIZE=4][COLOR="#FF0000"]E MAİLİ OLMAYAN ADAMIN ÖYKÜSÜ[/COLOR][/SIZE][/U][/B] Uzun süre işsizlikten sonra, genç adam Microsoft şirketinde temizlikçi olarak işe kabul edilmişti. Personel müdür yardımcısı, işe giriş işlemleri için birkaç belge getirmesi gerektiğini söyleyip ekledi: “Bana e-posta adresinizi verirseniz” dedi. “Size getirmeniz gereken belgelerin listesini gönderirim.” Temizlikçi adayı, boynunu büktü: “Benim e-posta adresim yok, efendim” dedi. “Çünkü henüz bir bilgisayanm bile yok.” Microsoft yetkilisi bu cevaptan hiç memnun kalmamıştı-. “Bir e-posta adresiniz olmadığına göre, Microsoft gibi bir şirkette çalışmaya hak kazanamayacağınızı söylemek zorundayım. Sizi işe almamız mümkün değil!” İş bulma sevincini bir anda yitiren adam, tüm serveti olan on dolarıyla ne yapacağını kara kara düşünerek Microsoft binasından ayrıldı. Bütün parasıyla domates satın aldı, sonra da kapı kapı dolaşarak bunları satmaya başladı. Akşam olduğunda serveti bir kat artmış, cebindeki on dolan, yirmi dolara çıkmıştı. Adam bu işi üç gün üst üste yaptıktan sonra servetinin 160 dolara yükseldiğim görünce, bundan böyle geçimini domates alım satım işinden sağlamaya karar verdi. Her sabah, evden biraz daha erken çıkıyor, biraz daha geç dönüyor ve parasını ise her gün bir kat daha artırıyordu. Kısa bir süre sonra işini daha da büyüttü. Önce bir el arabası, daha sonra bir kamyon satın aldı. Aradan beş yıl geçtiğinde, genç işadamı eyaletin en büyük gıda dağıtım şirketlerinden birini kurmuştu. Bir gün hem şirketim, hem de kendisini ve ailesini sigortalamaya karar verdi. Sigorta poliçesini hazırlayan acente görevlisi, gerekli kâğıtların doldurulmasından sonra ondan, e-posta adresim istedi: “Bize e-posta adresinizi verirseniz, hazırlayacağımız ödeme planını size gönderirim” dedi. Büyük işadamı omuzlanm kaldırarak cevap verdi: “Benim e-posta adresim yok ki!” Duyduğuna inanamayan sigortacı, başını masanın üstündeki kâğıtlardan kaldırdı ve adama hayran hayran bakarak: “Çok ilginç, e-posta adresiniz olmadığı halde bu kadar büyük bir şirketin sahibisiniz” dedi. “Ya bir de e-posta adresiniz olsaydı? Kim bilir o zaman ne olurdunuz?” Adam, buruk bir gülümsemeyle: “Ben ne olacağımı çok iyi biliyorum” karşılığını verdi, “Microsoft şirketinde temizlikçi!” [B][U][COLOR="#FF0000"]SEVGİNİN KARŞILIĞI[/COLOR][/U][/B] Küçük oğlu annesine geldi ve ona kağıdı uzattı. Annesi ellerini önlüğüne kuruladıktan sonra kağıdı okumaya başladı; Çimleri biçtiğim için 5 dolar Odamı temizlediğim için 1 dolar Alışverişe gittiğim için 50 sent Küçük kardeşime baktığım için 25 sent Çöpü attığım için 1 dolar İyi bir karne getirdiğim için 5 dolar Bahçeyi temizlediğim için 2 dolar Toplam borç 14 dolar, 75 sent Anne, umutla kendisine bakan oğlunun elinden kağıdı aldı ve kağıdın arka yüzüne şunları yazdı; Seni 9 ay karnımda taşıdım BEDAVA Hasta olduğunda başında bekledim, elimden geleni yaptım, senin için dua ettim BEDAVA Yıllar boyu değişik nedenlerle senin için gözyaşı döktüm BEDAVA Senin için geceler kaygı duyup, uykusuz kaldım BEDAVA Oyuncaklarını topladım, yemeğini hazırladım giysilerini yıkadım, ütüledim BEDAVA YAVRUM ve bunların hepsini topladığın zaman gerçek sevginin bedelinin olmadığını görürsün, bedavadır çünkü… Oğul annenin yazdıklarını okuyunca gözleri doldu. Annesine baktı, “Anneciğim seni seviyorum” dedi ve kalemi alarak bu kağıda “HEPSİ ÖDENMİŞTİR” yazdı [B][U][SIZE=4][COLOR="#FF0000"]311 NOLU ODANIN ÖYKÜSÜ[/COLOR][/SIZE][/U][/B] Güney Afrika’nin Cape Town sehrindeki bir hastanede devamli esrârengiz ölümler oluyordu. Hemsireler haftalardir üstüste her cuma günü 311 numarali yogun bakim odasina yatirilan hastalari ölü bulmaktaydilar. Bu sirli ölümlere uzun süre açiklama getirilemedi. Herkes meselenin çözülmesi için seferber oldu. Uzmanlar odanin havasini bakteriyolojik bakimdan kontrol ettiler. Güney Afrika’nin önde gelen bilim adamlari ölenlerin aileleriyle üç hafta boyunca görüsmeler yaptilar. Hatta isin içine polis girdi ve akla gelen her ihtimal tek tek degerlendirildi, ancak onlarin arastirmalari da sonuçsuz kaldi. Ve tabiî bu arada 311 numarali odadaki hastalar sebepsiz ölmeye devam ediyorlardi. Son çâre olarak hastalarin kaldigi 311 numarali yogun bakim odasi devamli gözetim altina alindi ve sonunda odadaki ölümlerin sebebi ortaya çikti. Sonuç çok trajikomikti. Cuma sabahi saat 6’da odalari temizleyen temizlikçi kadinin, hastanin bagli bulundugu solunum cihazinin fisini çekerek kendi elektrik süpürgesinin fisini taktigi ve isini bitirince sonra solunum cihazinin fisini tekrar yerine takip gittigi görüldü![/FONT][/SIZE][/COLOR][/COLOR] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Ülkemizin kuzeyindeki deniz hangisidir? (bitişik yazınız)
Cevapla
Forumlar
Eğitim
Öğretmenler Odası
Derse güçlü bir başlangıç yapmak veya sınıfta ilgi dağıldığında dikkati toplamak için
Top