çerkezlerden kız almak :):)

Mavi Gül

ѕση_¢ıqℓıк
Özel üye
Büyüklerin yanında oturmanız, konuşmanız, eşinize ismiyle hitap etmeniz bunlardan yalnızca birkaçı... Bu âdetlere farklı toplumlar ayak uyduramayacağından genellikle kendi içlerinde evlilik yapan Çerkezlerde, 40'ından önce evlenenine de çok az rastlanıyor.

Çerkezlerin bekâr kalmasının en büyük nedeni uzaktan bile olsa akraba evliliği yapamamaları. Bu kişiyi hiç tanımasanız bile, Çerkez olduğunuz için ona kardeş gözüyle bakmak zorundasınız. Üstelik kardeş gözüyle bakmanız gerekenler yalnız soy bağınız olan kişilerle de sınırlı değil. Aynı köyden bir kızla evlenmeniz de çok büyük ayıp sayılıyor. Kafkas Kültür Derneği görevlisi Cihan Dilber, "Ben 40 yaşındayım, bu yaşıma kadar, aynı köyden evlenen yalnız bir çift tanıyorum. Onlar da 5-6 yıl kendilerini kabul ettirebilmek için uğraştılar." diyor. Ayrıca yakın tanıştıkları, aile dostu olarak nitelendirilen ailelerin kızları da evlenilemeyecekler listesindeymiş. Liste bu kadar kabarık olduğundan bekârlık Çerkezlerin kaderi haline geliyor.

Çerkez'lerin evlilik yaşı 40-45

Çerkez olmasına rağmen Esra Serbes, "İnsanlar komşusunun kızıyla neden evlenemesin? Bunda bir sakınca yok ki. Birtakım ahlak kuralları devreye girmiş ve bu yüzden Çerkez kızları ve erkekleri bekâr kalmış. Yaş ortalamalarına bir bakın, ancak 40–45 yaşlarında evlenebiliyorlar. Biz, Çerkezlerin daha erken evlenmelerini istiyoruz." diyor. Bunun yanında sosyal aktivitelere katılmaktan evlenmeyi unutan Çerkezler de varmış. Çerkez kızı Tuğba Nartop, "Çerkezler eğlenmeyi çok sever. Sıklıkla bir araya gelir, muhabbet eder, dans eder ve sıkıntılarını giderirler. Babam her zaman eğlenmekten evlenmeyi düşünemediğini söyler." diyor.

Babasının 35 yaşında evlendiğini söyleyen Nartop, "Babam erken evlenmiş. Hâlâ bekâr olan 50'li yaşlarda iki halam, 70 yaşında bir amcam var." diye ekliyor. Aslında Çerkez geleneklerinde büyüklerinden önce evlenmek de ayıp sayılıyor. Cihan Dilber, kendinden önce 3 büyüğün varsa evde kalmanın kaçınılmaz son olduğunu söylüyor. Evde kalmamak için ise geriye birkaç seçenek kalıyor. Ya Çerkez olmayanlarla evleniliyor ya da 'mazırgama' denilen bilinçli kız kaçırmalar gerçekleşiyor...

Kız, nasıl kaçırılıyor?

Çerkezlerde zorla kız kaçırma geleneği yokmuş. Kız, bahsettiğimiz sebeplerden dolayı evlenmesi ayıp sayılacağından kaçmayı tercih ediyormuş. Kaçacağını genellikle anne ve baba da biliyor fakat kızın kaçmasına göz yumuyormuş. Kaçırma olayı ise şöyle gerçekleşiyor: Oğlan, kızı evinden alıyor fakat gelinin yanında çok güvendiği ve 'eyuza' dediği bir erkek arkadaşı oluyor. Gelin, eyuza ile her iki ailenin de güvenebileceği bir ailenin evinde misafir ediliyor. Eyuza düğüne kadar bu evde gelinle kalıyor ve ona göz kulak oluyor. Gelini misafir eden aile, acilen kızın ailesine, "Kızınız bizimle ve güvendedir." diye haber ulaştırıyor. Daha sonra aileler anlaşmaya çalışıyor ve düğün hazırlıkları başlıyor. Gelin alması da, gelinin misafir edildiği evden oluyor. Ve eyuza için 'aşta' denilen bir kurban kesiliyor. Büyükbaş hayvanın kafası eyuzaya servis ediliyor ve afiyetle yeniyor. Gelin için ise asıl zor günler bu aşamadan sonra başlıyor.

Gelin, kayınpederi ile konuşamıyor

Günümüzde eskisi kadar olmasa da devam eden Çerkez geleneklerinde gelinin en çok zorlandığı şeylerden biri kayınpederi ile hiç konuşamaması. Gelin evlendikten sonra adeta dilsiz hale geliyor. Sesini kayınpederinin duyması çok büyük ayıp sayılıyor. Kayınpeder gelininin sesini duymak istediğinde ki bu genellikle 10 yıl sonra oluyormuş, herkese haber verip gelini için kurban kestirmek zorundaymış. Büyüklerin toplandığı bir ortamda "Gelinimin sesini duymak istiyorum." diye ilan eder ve kurbanı kesermiş. Ancak o günden sonra gelin, kayınpederi ile konuşmaya başlayabilirmiş.

Gelin ve damadı zorlayan bir diğer gelenek ise kayınvalide ve kayınpederin yanına beraber çıkamamaları. Evli çiftler büyüklerin yanında beraber oturamayacakları gibi, bir odada yalnız da kalamazmış. Çiftlerin beraber görünmesi yalnız ev içinde değil, dışarıda da ayıp karşılanırmış. Bu yüzden Cihan Dilber, "Köyümde eşimle asla yan yana yürümem. Ya o bir adım önden gider ya da ben." diyor. Dilber'in babası vefat ettiğinden evin büyüğü ağabeyi sayılıyormuş. Bu sefer de çift, ağabeye beraber görünemiyormuş. Dilber, eşi ile balkonda otururken ağabeyinin geldiğini görürse, eşi hemen içeriye giriyormuş. Dilber'e "Zorlanmıyor musunuz?" diye sorduğumuzda "Hayır, biz böyle yetiştik, bunlar büyüğe saygıdan ileri geliyor ve bize zevk veriyor." cevabını alıyoruz.

Eşini adıyla çağıramıyor

Çerkezlerin ilginç bir âdeti de gelinin kayınpederinden eşine varıncaya kadar herkese takma isim bulmak zorunda kalması. Gelin, eşine yalnızca büyüklerin yanında ismi ile hitap edemezken, kayınvalidesi, kayınpederi, görümcesi ve kaynını hiçbir zaman ismi ile çağıramıyor. "Kayınvalide de ismi ile çağırılır mı hiç, anne demesi gerekiyor." diye düşünmeyin. Bahsettiğimiz şey gelinin, kayınvalide ve kayınpederin ismini ağzına alamaması. Örneğin kayınvalidenizin ismi 'Ayşe' olsun. Komşunuzun isminin de Ayşe olması halinde ona da Ayşe diye seslenemiyorsunuz. Yani komşunuza da takma bir isim bulmak zorundasınız. Mesela 'Ayşe' artık sizin için 'Fatma' haline geliyor. Aynı şekilde görümce ve kaynınıza da takma adla sesleniyorsunuz. Dilber, "Başkalarına saçma gelebilir ama bizde büyüğüne saygı böyle ölçülüyor." diyor.
 

_nehir_

Schrödinger'in Kedisi ♕
Özel üye
Çerezlerden diye okudum forumdan kız mı veriyormuşuz noluyor diye girdim konuya :D
Çok değişik adetler ya babam hep korkar böyle işlerden "bizim oralardan birini bulman lazım" diyor, haritadan sınır çiziyor deli :P İnsan ayırdığından değil de ben uyum sağlayamam diye.. Tanıyor kızını :))
 

nazenin

MiKRoSKoBiKCaNLı
Özel üye
Vala onu bunu bilmem bu kadarı fazla da demiyorum elle uğraşması zordur derdi babannem :D uzagi gec ne kadar yakın olursan ol illede benzer şeylerle karşılaşıyosun :P
Hatta bende bi teyze var sstt gelin çok konuşmaz gelin çok gülmez gelin dediğin ağır olur gibi sözleriyle gelinlikten bıktırır ortamda kaş gözle strese sokar insanı :D
 

nazenin

MiKRoSKoBiKCaNLı
Özel üye
Aynı soyun aynı kültürün insanlarıyız azda olsa bazı örfleri bizimkine benziyor. Amcamın eşine hala ismiyle hitap edememesi gibi :)

İkizin kaynanası da kayinbabasiyla hiç konuşmamış adamcağız kızım bi kere sesini duyim bi baba de dermiş devamlı nafile hiç duyamamis gelininin sesini ayıpti diyo o zamanlar gelinin sesini kayınbabaya duyurması
Bi defasında tavukları çağırırken karşılaşmışlar kaç gün bulunduğu ortama giremedim diyo :)
İlginç şeyler ya
 

KaderKatibi

Dürüstlük insanın kartvizitidir, Matbaada basılmaz
Özel üye
İkizin kaynanası da kayinbabasiyla hiç konuşmamış adamcağız kızım bi kere sesini duyim bi baba de dermiş devamlı nafile hiç duyamamis gelininin sesini ayıpti diyo o zamanlar gelinin sesini kayınbabaya duyurması
Bi defasında tavukları çağırırken karşılaşmışlar kaç gün bulunduğu ortama giremedim diyo :)
İlginç şeyler ya
Eskiden böyleydi şimdi çoğu değişti bacım :)
 

_nehir_

Schrödinger'in Kedisi ♕
Özel üye
Vala onu bunu bilmem bu kadarı fazla da demiyorum elle uğraşması zordur derdi babannem :D uzagi gec ne kadar yakın olursan ol illede benzer şeylerle karşılaşıyosun :P
Hatta bende bi teyze var sstt gelin çok konuşmaz gelin çok gülmez gelin dediğin ağır olur gibi sözleriyle gelinlikten bıktırır ortamda kaş gözle strese sokar insanı :D
Sen o teyzeyi yollasana bana :D Evlenirsem gelin gittiğim ailede kadınları örgütleyip feminist devrim yapmayı planlıyorum, bir dahaki buluşmada erkekler servis yapar valla :P
 

KıRMıZı

TeK BaşıNa CUMHURİYET
V.I.P
Çerezlerden diye okudum forumdan kız mı veriyormuşuz noluyor diye girdim konuya :D
Çok değişik adetler ya babam hep korkar böyle işlerden "bizim oralardan birini bulman lazım" diyor, haritadan sınır çiziyor deli :P İnsan ayırdığından değil de ben uyum sağlayamam diye.. Tanıyor kızını :))

Nehirim bnde senin gibi anladım daldım konuya..
 
Top