Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Edebiyat / Kültür / Sanat
Edebiyat / Kitap
Kitap Özetleri
Canan Tan - Piraye
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="ZeyNoO" data-source="post: 288236" data-attributes="member: 10904"><p style="text-align: center">[ATTACH=full]18319[/ATTACH]</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><strong>Canan Tan, bir ilk romanla okurlarının karşısına çıkıyor: "Piraye". </strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong>Genç ve güzel Piraye adını Nazım Hikmet'in eşinden almıştır. Genç kızın babasıdır Piraye ismine tutkun olan; diğer kızı da babanın Nazım Hikmet hayranlığından payını alır: Hatice. Babanın açıklaması ilginçtir ki bu açıklama romanın temalarından birini de oluşturacaktır: "Piraye, Nazım Hikmet'in karısı. Tam adı Hatica Piraye'dir. Nazım Hikmet'in onun için yazdığı şiirler ve mektuplar, edebiyatımızın gerçek yüz aklarıdır." </strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong>Piraye'nin babasının bu açıklaması karşısında ilk tepkisi şaşkınlıktır: "(...) Babam elinden kitap düşmeyen, aydın bir insandı. Ama onun, kızlarına bir şairin -hem de yasaklı bir şairin- karısının adını verecek kadar edebiyat tutkunu olduğunu yeni keşfediyordum." </strong></p> <p style="text-align: center"><strong>Piraye'nin doğduğu günden bu yana içinde taşıdığı edebiyat ve şiir tohumları hayatının bir bölümünde ilişkilerine de yansıyacaktır. </strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong>Roman, genç bir kızın aile, okul, aşk ve evlilik yaşantısına odaklanan ilginç bir biyografi özelliğine sahip; yazar, yarattığı kadın kahramanın yaşantısına bir 'kadın duyarlılığı' ile yaklaşıyor. Romanın ilk sayfalarında idealleri olan genç bir kız olarak tanıştığımız Piraye, sayfalar ilerledikçe ilişkilerin farklı boyutlarını yaşayacak, aşk duygusunun karşılığını kendi hayatına yerleştirmeye çalışacaktır. </strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong>"Piraye" romanını bir 'dram' haline getiren ise genç kızın evlilik ve evlilik sonrası </strong></p> <p style="text-align: center"><strong>yaşantısı olacaktır; Piraye, üniversite öğreniminin hemen ardından Diyarbakır'a gelin gidecektir. </strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong>"Piraye"yi yakın çevrenizde aramayın sakın," diyor Canan Tan. "Hem onun, hem de romandaki diğer karakterlerin hayal ürünü olduklarını belirtmeme, bilmem gerek var mı? Ama uzak şehirdeki şarkının nihavent olduğunu söyleyen Nazım Hikmet ve </strong></p> <p style="text-align: center"><strong>"Gözlerin hani?" diye soran Ahmed Arif gerçek." </strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong>Roman, yazarın kendi hayatından da belli belirsiz izler taşıyor okuruna.</strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">...Kızıl saçlıymış Piraye. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Kendimi, keşke ben de kızıl saçlı olsaydım, diye hayıflanırken yakaladım kaç kez... </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Okudukça, dizelerin arasına dalıp kendimden geçtikçe, tehlikeli bir biçimde özdeşleşiyordum Piraye'yle. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Tiyatro sahnemde, bundan sonraki rolüm belliydi artık. Nâzım Hikmet'in Piraye'si rolünü oynamak... </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Peki bana eşlik edecek oyuncu kim olacaktı? </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Bunu düşünmek hile anlamsızdı; karşımda Nâzım vardı ya... </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">ŞİİR YÜZLÜ PİRAYE... kendi yazdığı senaryolarda yaşıyor. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">...Kim olursa olsun; evleneceğim insan, benim varlığımı yok sayarak bir başkasıyla beraberlik yaşayacak ve ben buna seyirci kalacağım ha... </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Yazgıymış! </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">İnanmıyorum yazgıya falan... Onu yaratan da, şekillendiren de bizleriz. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Benim yazgım kendi çizeceğim yoldur! </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">O yolda beraber yürümeyi kabullendiğim insanı da kimseyle paylaşamam ben... </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">YAZGIYA BİLE KAFA TUTACAK KADAR YÜREKLİ... Özgürlüğe âşık! </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Ancak, başkaları tarafından yerinden oynatılan kilometre taşlarının, gene başkalarınca gelişigüzel dizilmesiyle önüne serilen yolda yürümeye mecbur bırakılınca... İşler değişiyor. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">...Hiç hayıflanma, o şiirsellikten uzak düştün diye. Gözlerini aç ve o günlerde göremediğin gerçeği gör artık...</span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Nâzım da o sevda yüklü dizelerini eliyle bir kenara itip, daha sıcak bulduğu kollara koşmamış mıydı? </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Haşindin yaptığı, onunkinden çok mu farklı? </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">..Kendince tanrılaştırdığın tapınmaktan gurur duyduğun putların, gerçekte basit birer taş parçası olduğunu ne zaman kavrayacaksın? </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Ama, gönlün gerilerde bir noktaya takılı kaldıysa eğer, sevinebileceğin bir gerçeklik duruyor orada. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">İşte şimdi, Nâzım'ın kızıl saçlı Piraye'siyle tam olarak özdeşleştin. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Kutlu olsun. </span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray"></span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong><span style="color: gray">Fırtına gibi bir yaşam öyküsünün başoyuncusu oluveriyor PİRAYE...</span></strong></p> <p style="text-align: center"><strong></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ZeyNoO, post: 288236, member: 10904"] [CENTER][ATTACH=full]18319[/ATTACH] [B]Canan Tan, bir ilk romanla okurlarının karşısına çıkıyor: "Piraye". Genç ve güzel Piraye adını Nazım Hikmet'in eşinden almıştır. Genç kızın babasıdır Piraye ismine tutkun olan; diğer kızı da babanın Nazım Hikmet hayranlığından payını alır: Hatice. Babanın açıklaması ilginçtir ki bu açıklama romanın temalarından birini de oluşturacaktır: "Piraye, Nazım Hikmet'in karısı. Tam adı Hatica Piraye'dir. Nazım Hikmet'in onun için yazdığı şiirler ve mektuplar, edebiyatımızın gerçek yüz aklarıdır." Piraye'nin babasının bu açıklaması karşısında ilk tepkisi şaşkınlıktır: "(...) Babam elinden kitap düşmeyen, aydın bir insandı. Ama onun, kızlarına bir şairin -hem de yasaklı bir şairin- karısının adını verecek kadar edebiyat tutkunu olduğunu yeni keşfediyordum." Piraye'nin doğduğu günden bu yana içinde taşıdığı edebiyat ve şiir tohumları hayatının bir bölümünde ilişkilerine de yansıyacaktır. Roman, genç bir kızın aile, okul, aşk ve evlilik yaşantısına odaklanan ilginç bir biyografi özelliğine sahip; yazar, yarattığı kadın kahramanın yaşantısına bir 'kadın duyarlılığı' ile yaklaşıyor. Romanın ilk sayfalarında idealleri olan genç bir kız olarak tanıştığımız Piraye, sayfalar ilerledikçe ilişkilerin farklı boyutlarını yaşayacak, aşk duygusunun karşılığını kendi hayatına yerleştirmeye çalışacaktır. "Piraye" romanını bir 'dram' haline getiren ise genç kızın evlilik ve evlilik sonrası yaşantısı olacaktır; Piraye, üniversite öğreniminin hemen ardından Diyarbakır'a gelin gidecektir. "Piraye"yi yakın çevrenizde aramayın sakın," diyor Canan Tan. "Hem onun, hem de romandaki diğer karakterlerin hayal ürünü olduklarını belirtmeme, bilmem gerek var mı? Ama uzak şehirdeki şarkının nihavent olduğunu söyleyen Nazım Hikmet ve "Gözlerin hani?" diye soran Ahmed Arif gerçek." Roman, yazarın kendi hayatından da belli belirsiz izler taşıyor okuruna. [COLOR="gray"]...Kızıl saçlıymış Piraye. Kendimi, keşke ben de kızıl saçlı olsaydım, diye hayıflanırken yakaladım kaç kez... Okudukça, dizelerin arasına dalıp kendimden geçtikçe, tehlikeli bir biçimde özdeşleşiyordum Piraye'yle. Tiyatro sahnemde, bundan sonraki rolüm belliydi artık. Nâzım Hikmet'in Piraye'si rolünü oynamak... Peki bana eşlik edecek oyuncu kim olacaktı? Bunu düşünmek hile anlamsızdı; karşımda Nâzım vardı ya... ŞİİR YÜZLÜ PİRAYE... kendi yazdığı senaryolarda yaşıyor. ...Kim olursa olsun; evleneceğim insan, benim varlığımı yok sayarak bir başkasıyla beraberlik yaşayacak ve ben buna seyirci kalacağım ha... Yazgıymış! İnanmıyorum yazgıya falan... Onu yaratan da, şekillendiren de bizleriz. Benim yazgım kendi çizeceğim yoldur! O yolda beraber yürümeyi kabullendiğim insanı da kimseyle paylaşamam ben... YAZGIYA BİLE KAFA TUTACAK KADAR YÜREKLİ... Özgürlüğe âşık! Ancak, başkaları tarafından yerinden oynatılan kilometre taşlarının, gene başkalarınca gelişigüzel dizilmesiyle önüne serilen yolda yürümeye mecbur bırakılınca... İşler değişiyor. ...Hiç hayıflanma, o şiirsellikten uzak düştün diye. Gözlerini aç ve o günlerde göremediğin gerçeği gör artık... Nâzım da o sevda yüklü dizelerini eliyle bir kenara itip, daha sıcak bulduğu kollara koşmamış mıydı? Haşindin yaptığı, onunkinden çok mu farklı? ..Kendince tanrılaştırdığın tapınmaktan gurur duyduğun putların, gerçekte basit birer taş parçası olduğunu ne zaman kavrayacaksın? Ama, gönlün gerilerde bir noktaya takılı kaldıysa eğer, sevinebileceğin bir gerçeklik duruyor orada. İşte şimdi, Nâzım'ın kızıl saçlı Piraye'siyle tam olarak özdeşleştin. Kutlu olsun. Fırtına gibi bir yaşam öyküsünün başoyuncusu oluveriyor PİRAYE...[/COLOR] [/B][/CENTER] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Sarı kırmızı renkleri ile ünlü futbol takımımız?
Cevapla
Forumlar
Edebiyat / Kültür / Sanat
Edebiyat / Kitap
Kitap Özetleri
Canan Tan - Piraye
Top