Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Güncel
Makaleler, Araştırma Yazıları
Çağdaş Toplumda Çocukluk
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="ZeyNoO" data-source="post: 848152" data-attributes="member: 10904"><p><strong><span style="font-size: 18px"><span style="color: #b30000">Çağdaş Toplumda Çocukluk</span></span></strong></p><p></p><p><em>Çocukluğun önemsiz bir geçiş dönemi olarak görüldüğü ve söz konusu dönemde takılıp kalınması için bir neden bulunmadığının düşünüldüğü 17. yüzyılda yeni bir adet ortaya çıktı. Modern dönemde her aile, evlerinde çocuklarının portresini bulunduruyordu. Daha sonraları da devam edecek ve fotoğrafın çıkışıyla birlikte halka mal olacak bu alışkanlık, başlamakta olan ve puero-centrisme (çocuk merkezciliği) varan dönüşümün belirtisidir.</em></p><p><em></em></p><p><em>Bu dönüşünüm en önemli alanlarından biri de eğitimdi: Toplum, kendini geçmişe ve geleneklere olan saygıya göre değil, bir şeyler bekleyebileceği geleceğe göre belirlemeye başladıkça gelişim süreci daha çok önem kazandı ve sürüp gitme mantığına boyun eğmekle yetinmediklerinden dolayı, bu süreci nitel olarak farklı düşündüler. Sürüp gitme mantığı denetim altına alındıktan sonra, bireyin hayal edebileceği ama asıl kesin olarak tanıyamayacağı bir geleceğin, en iyi başarı şansıyla karşılayacak şekilde donatılması amaç halini aldı. Böylece çocuk yetişkinler toplumunun umutlarını, düşlerini, aynı zamanda yoksunluklarıyla kaygılarını beslemeye başladı.Oluşum halindeki yeni çocuğun imajı, kendi oluşum amaçlarının ve araçlarının sorunsallaşmasıyla gelişti: eğitim modern toplumların -sonsuz- görevi olarak ortaya çıktı. Modern çocuk tasarımının oluşumu, birey kategorisinin doğuşundan ayrılamaz. Eğitimpratiği içinde bu, kollektif güçlüklerin yaşandığı yer olan öğrenim kurumu ile hedeflenen bireysel özerklik arasında bir gerilim yaratacaktı. Modern pedogojik düşüncenin özelliği olan bu gerilim; ihtiyaçları, yetenekleri, çocuk bireylerin -oluşum halindeki tekil öznelerin- kendilerini ifade etme ve açılmalarını eğitim sürecinin merkezine yerleştiren 'Kopernikçi yön değişimi' içinde açıklanır. Bu yön değişimi, her öğretim oluşumunda bulunması gereken kolektif güçlükleri kapsama eğilimindedir.</em></p><p><em></em></p><p><em>Çağdaş çocuk tasarımı anlam belirsizliği içerir ve güçlük çıkarır. Bir yandan çocuk olmak, eksiksiz bir birey olmamaya eşdeğerdir; bu çocuğun dışa açılması ve eğitim alması gerekliliğinin temelini oluşturur. Öte yandan bu yeni anlaşılmadık imaj açısından ele alındığında, eğitimin temsil etmek zorunda olduğu öz şu sorunsala dayanmaktadır: yüzünü geleceğe çevirmiş bir dünya içinde kendinin öğrenim alma açısından yeterli olmayacağına göre çocuk yetişkinliğe geçmeyi en kısa zamanda öğrenmek ve uygulamaya başlamak zorundadır. Düzenlerini insan ilişkilerinin bir sonucu olarak gören çağdaş toplumlarda çocuk ve çocuk eğitimi, sorumluluğunu kamunun üstlendiği sivil kazanımlar haline almıştır ve toplumun geleceği bu sivil kazanımların gerektiği gibi yerine getirilmesine bağlıdır: şunu da eklemek gerekir ki kendini yeniliğe adamış toplum tipinde, eğitim için, bütünüyle biçimsel olmayan herhangi bir amaç saptamak neredeyse olanaksız bir hale gelmiştir. Hem insanın kendisi hem de her türlü eğitim girişiminin üstlenmesi gereken amacı tanımlayan (değişik ve önceden kestirilemeyen olaylar) bireyin yapıcı yetisi üzerinde kendini gösteren, geçmişteki örnekleriyle belirsiz bir gelecekte olabileceğinden çok daha serbest ve bağıntısız olan özerklik kavramı ne ifade etmektedir?</em></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ZeyNoO, post: 848152, member: 10904"] [B][SIZE=5][COLOR=#b30000]Çağdaş Toplumda Çocukluk[/COLOR][/SIZE][/B] [B][SIZE=5][COLOR=#b30000][/COLOR][/SIZE][/B] [I]Çocukluğun önemsiz bir geçiş dönemi olarak görüldüğü ve söz konusu dönemde takılıp kalınması için bir neden bulunmadığının düşünüldüğü 17. yüzyılda yeni bir adet ortaya çıktı. Modern dönemde her aile, evlerinde çocuklarının portresini bulunduruyordu. Daha sonraları da devam edecek ve fotoğrafın çıkışıyla birlikte halka mal olacak bu alışkanlık, başlamakta olan ve puero-centrisme (çocuk merkezciliği) varan dönüşümün belirtisidir. Bu dönüşünüm en önemli alanlarından biri de eğitimdi: Toplum, kendini geçmişe ve geleneklere olan saygıya göre değil, bir şeyler bekleyebileceği geleceğe göre belirlemeye başladıkça gelişim süreci daha çok önem kazandı ve sürüp gitme mantığına boyun eğmekle yetinmediklerinden dolayı, bu süreci nitel olarak farklı düşündüler. Sürüp gitme mantığı denetim altına alındıktan sonra, bireyin hayal edebileceği ama asıl kesin olarak tanıyamayacağı bir geleceğin, en iyi başarı şansıyla karşılayacak şekilde donatılması amaç halini aldı. Böylece çocuk yetişkinler toplumunun umutlarını, düşlerini, aynı zamanda yoksunluklarıyla kaygılarını beslemeye başladı.Oluşum halindeki yeni çocuğun imajı, kendi oluşum amaçlarının ve araçlarının sorunsallaşmasıyla gelişti: eğitim modern toplumların -sonsuz- görevi olarak ortaya çıktı. Modern çocuk tasarımının oluşumu, birey kategorisinin doğuşundan ayrılamaz. Eğitimpratiği içinde bu, kollektif güçlüklerin yaşandığı yer olan öğrenim kurumu ile hedeflenen bireysel özerklik arasında bir gerilim yaratacaktı. Modern pedogojik düşüncenin özelliği olan bu gerilim; ihtiyaçları, yetenekleri, çocuk bireylerin -oluşum halindeki tekil öznelerin- kendilerini ifade etme ve açılmalarını eğitim sürecinin merkezine yerleştiren 'Kopernikçi yön değişimi' içinde açıklanır. Bu yön değişimi, her öğretim oluşumunda bulunması gereken kolektif güçlükleri kapsama eğilimindedir. Çağdaş çocuk tasarımı anlam belirsizliği içerir ve güçlük çıkarır. Bir yandan çocuk olmak, eksiksiz bir birey olmamaya eşdeğerdir; bu çocuğun dışa açılması ve eğitim alması gerekliliğinin temelini oluşturur. Öte yandan bu yeni anlaşılmadık imaj açısından ele alındığında, eğitimin temsil etmek zorunda olduğu öz şu sorunsala dayanmaktadır: yüzünü geleceğe çevirmiş bir dünya içinde kendinin öğrenim alma açısından yeterli olmayacağına göre çocuk yetişkinliğe geçmeyi en kısa zamanda öğrenmek ve uygulamaya başlamak zorundadır. Düzenlerini insan ilişkilerinin bir sonucu olarak gören çağdaş toplumlarda çocuk ve çocuk eğitimi, sorumluluğunu kamunun üstlendiği sivil kazanımlar haline almıştır ve toplumun geleceği bu sivil kazanımların gerektiği gibi yerine getirilmesine bağlıdır: şunu da eklemek gerekir ki kendini yeniliğe adamış toplum tipinde, eğitim için, bütünüyle biçimsel olmayan herhangi bir amaç saptamak neredeyse olanaksız bir hale gelmiştir. Hem insanın kendisi hem de her türlü eğitim girişiminin üstlenmesi gereken amacı tanımlayan (değişik ve önceden kestirilemeyen olaylar) bireyin yapıcı yetisi üzerinde kendini gösteren, geçmişteki örnekleriyle belirsiz bir gelecekte olabileceğinden çok daha serbest ve bağıntısız olan özerklik kavramı ne ifade etmektedir?[/I][COLOR=#b30000][B][/B][/COLOR] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Turizmin başkenti olarak bilinen güneydeki ilimiz?
Cevapla
Forumlar
Güncel
Makaleler, Araştırma Yazıları
Çağdaş Toplumda Çocukluk
Top