Birey ve Toplum

KıRMıZı

TeK BaşıNa CUMHURİYET
V.I.P
BİREY VE TOPLUM

1. Toplumsal Gruplar

İnsan, yaşamak için fiziksel ve ekonomik ihtiyaçlarının giderilmesi bakımından
olduğu kadar, kişisel gelişmesi ve doyumu bakımından da diğer insanlara bağımlıdır.
İnsanlar gibi hayvanlar da gruplar halinde yaşar, yardımlaşma ve işbirliği yaparlar. Ancak
toplum ve toplumsal grup kavramları insanlar için kullanılır.

1.1. Aile Grupları
Aile; içinde insan türünün üretildiği, toplumsallaşma
sürecinin ilk ve en etkili biçimde yer aldığı, ana-babalar ile
çocuklar arasıda birincil ilişkilerin kurulduğu, ekonomik
etkinliklerin yer aldığı bir toplumsal kurumdur.

1.2. Aile Biçimleri

Üye Sayısı Bakımından;
Aile: Karı-koca ve evlenmemiş çocuklardan oluşur.
Geniş Aile: Kan bağı olanlardan ve onların çekirdek ailelerinden oluşur.

Aile Üyeleri Arasında Otoritenin Dağılımı Bakımından
Ataerkil Aile : Babanın egemenliğine dayalı aile.
Anaerkil Aile : Annenin egemen olduğu aile.
Eşitlikçi Aile : Baba ve annenin eşit otoriteye sahip olduğu aile.

Evlenme Biçimleri Bakımından, Eşlerin Sayısına Göre:
Tek eşli aile (Monogami) : Bir erkek ve bir kadının evlenmesiyle oluşan aile.
Çok eşli aile (Poligami)
Çok karılılık (Polyandri) : Erkeğin, birden çok kadınla aynı zamanda evli olduğu aile.
Çok kocalılık (Polijini) : Bir kadının birden çok erkekle aynı zamanda evli olduğu
aile.

Soyun Belirleniş Biçimine Göre
Baba soyluluk : Çocukların, torunların … ayrıcalık ve ödevlerinin baba soyundan geldiği
aile.
Ana soyluluk : Çocukların, torunların … ayrıcalık ve ödevlerinin ana soyundan geldiği
aile.
İki soyluluk : Çocukların, torunların … ayrıcalık ve ödevlerinin ana ve baba soyundan
geldiği aile.

Evli Çiftin Oturma Yerine Göre
Babayerlilik (Patrilokalite) : Evlenen çift, kocanın ailesiyle oturur.
Anayerlilik (Matrilokalite) : Evlenen çift, kadının ailesiyle oturur.
Ev açma (Neolokalite) : Evlenen çift kendi başlarına oturur.

Eşlerin Toplumsal Üyeliği Bakımından
İçten Evlenme (Endogami) :
Aynı boy, köy, kabile vb. toplumsal kümenin üyeleri
arasında evlenmelere izin verme.
Dıştan Evlenme (Exogami) :Aynı topluluk üyeleri arasında evlenmelerin yasaklanması.


Paylaşmak
Yaşam, yaşamayı… Mutluluk, gülümsemeyi… Sevgi, hak etmeyi… Vefa,
anımsamayı… Dostluk paylaşmayı bilenler için vardır sanılmasına karşın gerçekte bu,
bildiklerini uygulayabilenler için vardır.


1.3. Komşular
İnsan ilişkilerinin gerçekleştiği bir diğer
ortam, komşuluktur. Aile ortamı nasıl
zorunluluk ortamı ise komşuluk da zorunlu
beraberliği gerektiren bir ortamdır. Öncelikle
apartman komşuluğu yakın beraberliğin tipik bir
örneğidir. Zorunlu olarak yüz yüze gelmenin
gerektiği insan ilişkilerinin sağlıklı olması,
huzurlu yaşamın şartıdır.
Acil bir durumda komşusunun yardımı
herkes için gerekebilir. “Ev alma komşu al”
atasözü, “Komşusu açken, kendisi tok yatan bizden değildir.” Hadisi, komşuluk haklarını ve
ilişkilerini vurgulayan değerlerimizdir.

1.4. Arkadaş Grupları
Arkadaşlık ilişkileri, kişileri olgunlaştıran ve onları
sosyal varlıklar haline getiren önemli bir olgudur.
İnsanlar arası iletişim kurulduktan sonra ilişkilerin
daha yoğun olması beklenir. Bu yoğun ilişkiler döneminde
(arkadaşlık grubunda) kişilerin öncelikle kendi kendilerini
sonra da karşıdaki arkadaşını tanımaları sağlıklı ilişkiler
açısından önemlidir.
Arkadaşlık ilişkileri çocuğun evinde karşılanmayan önemli gereksinimlerdendir.
Arkadaş edinmek ve ilişkiyi sürdürmek, belli bir olgunluk ister. Bu bakımdan bir insanın
sosyal ve ruhsal olgunluğunu, arkadaşlarına bakarak tahmin ederiz. Atalarımızın “Bana
arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.” sözü arkadaşlık etkileşimine işaret
etmektedir.

1.5. Meslek Grupları
Her mesleğin üyeleri kendi çıkarlarını ve
haklarını korumak, sorunlarını dile getirmek
amacıyla örgütlenir. Günümüzde aynı meslek
üyelerinin bir araya gelerek örgütlenmeleri,
demokratik yaşantının da bir gereği olarak kabul
edilmektedir.
Meslek grupları, grubun gerektirdiği
sağlıklı insan ilişkilerine özen gösterdikleri gibi,
mesleki örgütlenmenin şartlarına da dikkat
etmelidir. Bu şartlar, meslek sahibinin mesleki
bilgisi (teorik ve pratik), mesleğe giriş denetimi
(üyelik sertifikası), meslek ahlakı ve çalışma özgürlüğüdür. Ayrıca her mesleğin, meslek
grubu olarak özellikleri vardır.
Çeşitli yollarla çok para kazanmak, statüsü yüksek bir meslek sahibi olmak, mutluluk
için yeterli olmamaktadır. Bunun örneklerini toplumda görüyoruz.
Meslektaşının kazanmasını istemeyen ve meslek arkadaşlarıyla işbirliğinden kaçınan
bir insanın mutlu ve huzurlu olduğu söylenemez. Bu nedenle, aynı meslek elemanlarının bir
araya gelerek oluşturdukları meslek grupları, insan ilişkilerinin geliştirileceği ortamlar olarak
değerlendirilmeli ve desteklenmelidir.

1.6. Baskı Grupları (Sendika, dernek, siyasi parti vb.)
Sendikalar, çalışanların haklarını korumak, geliştirmek, eğitim ve verim düzeylerini
yükseltmek amacıyla oluşturulan kurumlardır.22
Sendikalar, üyelerinin sosyal ve ekonomik haklarının korunması ve geliştirilmesini
amaçlar. Bu en doğal hakkın sağlanması idealine, sağlıklı insan ilişkileriyle ulaşılabilir.
Dernekler, belli bir amacı gerçekleştirmek üzere kurulan sosyal kurumlardır. Vakıflar
da benzer amaçla kurulan sosyal kurumlardır. Sosyal yardımlaşma kurumlarının özünde,
insanlar arasında iyi ilişkiler kurarak, belli amaçların gerçekleşmesi düşüncesi vardır.
Siyasi partiler, toplumsal ve demokratik yaşantının gereği olarak kurulan siyasi
gruplardır. Partilerin de amacı sonuçta topluma hizmettir. Partilerin siyasal hizmet araçları
olduğu, temelde insan mutluluğunun esas alındığı akıldan çıkarılmamalıdır. Hırs, öfke,
tutarsız iddialar ve yapıcı olmak yerine yıkıcı davranışlar siyasi hareketliliği bozan
yanlışlıklardır. Her tür ve düzeyde faaliyet gösteren sosyal kurum ve kuruluşlar amaçlarına
düzenli insan ilişkileriyle ulaşabilirler.

1.7. Oyun Grupları
Bazı anne-babalar, çocuğunun yaşıtlarıyla
oynamasını engeller. Çocuğuna hem anne-baba, hem
de arkadaş olabileceğini sanırlar. Çocuğuyla yer, içer,
oynar, gezerler. Böylece çocuklarının yaşıtlarıyla
ilişkisini ya açıktan ya da dolaylı olarak kısıtlarlar.
Böyle anne-babalar ya içe dönük bir yaşam
sürdürdüklerinden, ya da aşırı koruyucu anne-baba
tutumu gösterdiklerinden bu yolu seçmektedirler.
Oysa, çocuğun kendi yaşıtları ile oyun gruplarına katılması, kendine güvenmesi,
kendini kolay ifade edebilmesi sağlıklı bir kişilik geliştirmesi açısından önemlidir.

1.8. Okul Grupları
Aileden sonra ikinci temel sosyal grup, çocuğun
okulu, sınıfı ve arkadaşlarıdır. Bu sosyal çevrede,
öğrenci-öğretmen ilişkisi çocuğun kişiliğini oluşturan
temel etkendir.
Okulda insan ilişkileri çeşitli düzeylerde devam
eder. Çocuğun sıra arkadaşlarıyla ilişkileri, grup
üyeleriyle eğitsel kol çalışmalarındaki görev ilişkileri,
sınıf arkadaşlığı ilişkileri, servis arkadaşlığı ilişkiler ve
diğer sınıflardaki öğrencilerle ilişkileri okuldaki insan ilişkilerine örneklerdir.
 

KıRMıZı

TeK BaşıNa CUMHURİYET
V.I.P
2. Toplumsal Etkileşim

İnsanlar toplumda her vesileyle etkileşimde bulunurlar. Evde, okulda, iş yerinde ve
arkadaşlık gruplarında.

Etkileşim; ortak eylemin, ortak eyleme katılanlar (kişiler) tarafından görülen duygusal
gücüdür.
Etkileşimler, bir grubun üyeleri arasında veya bir grubun bir üyesiyle bütün grup
arasında oluşan alma-verme sürecidir. Etkileşimin duygusal yönü ile ilgili kavramlar
şunlardır:

  • İyi niyet
  • Ön yargı
  • Sevgi
  • Saygı
  • Hoşgörü
  • Fedakârlık

Sevmek ve Sevilmek

Sacha Guitry'e “Dünyada en güzel şey nedir?” diye sordular. Guitry, bu soruyu
“Sevmek” diye yanıtladı.
“Peki ondan sonra?”
“Sevilmek.” dedi, Guitry.
“Neden sevmek, sevilmekten daha güzel?” diye sordular.
Guitry, “İnsan”, dedi. “Sevdiğine, sevildiğinden daha çok emindir de ondan.”.



İnsanlar ve Önyargıları

Eşinin ölümünden sonra köydeki evinde tek başına yaşamak zorunda kalan hamile bir
kadın vardı. Kadın gündüzleri tarlada çalışır, akşam olunca da evinin yolunu tutardı. Bir gün
eve dönerken yol kenarında bulduğu yaralı bir gelinciği acıyarak kucağına aldı ve eve
götürdü. Evcil bir hayvan olmayan gelincik, zamanla uysallaştı. Eve ve kadına o kadar
alışmıştı ki, kadının yanından bir an bile ayrılmaz olmuştu. Birkaç ay sonra kadının çocuğu
doğdu. Eve neşe ve mutluluk getiren bu küçük yavrucağı gelincik de çok sevmiş, artık ailesi
olarak gördüğü bu anne ile yavrucağa gönülden bağlanmıştı. Kadın tek başına tüm zorluklara
rağmen günler geçti. Eve yiyecek alabilmek için çalışmak zorunda kalan kadın, bir gün
yavrusunu gelincikle evde yalnız bırakarak, çalışmak üzere tarlaya gitti. Yorucu bir günün
ardından akşam eve dönen kadın, gelinciği ağzı kanlı bir halde yerde yatarken bulunca
beyninden vurulmuşa döndü. Çıldırmışçasına yerde yatan gelinciğe saldırıp, oracıkta hayvanı
öldürdü. Tam o sırada bebeğin odasından bir ağlama sesi gelince, anne doğruca odaya
yöneldi ve heyecanla odaya girdi. Odada beşiği, beşiğin içinde gülücükler dağıtan bebeğini
ve bebeğin yanında duran parçalanmış yılanı gördü.
“Ne kadar hazin bir çağda yaşıyoruz. Bir ön yargıyı ortadan kaldırmak, bir atomu
parçalamaktan daha güç”
A.Einstein
 

KıRMıZı

TeK BaşıNa CUMHURİYET
V.I.P
3. Toplumsal Rol

Bireylerin tüm yaşamları; bir aile üyesi (baba, koca, karı, çocuk, abla, ağabey, dayı,
teyze vb.), bir işyeri üyesi (müdür, memur, hizmetli, doktor, mühendis, işçi vb.), bir dernek
üyesi (başkan, üye, yönetim kurulu üyesi, denetçi vb.), bir arkadaş grubu üyesi, bir köy ya
da mahalle üyesi vb. olarak geçmektedir. İşte bireylerin bir yerde baba, bir başka yerde oğul,
bir üçüncü yerde müdür ya da memur, bir dördüncü yerde dernek üyesi, beşinci yerde okulaile birliği üyesi olarak toplumsal rolleri vardır ve bireyler bu rolleri üstlenmek durumundadırlar.

4. Toplumsal Statü

Gruptaki her role grup üyeleri tarafından az ya da çok olumlu bir değer yüklenir. Bazı
roller genellikle olumlu diğerleri ise daha az olumlu değerlendirilir. Statü, bu rol
konumlarının değerlendirilmesine işaret eder. O halde konum, kişinin sosyal yapıdaki yerini,
statü de grup üyesi tarafından bu konumun değerlendirilmesini ifade eder. Mesleği, eğitimi,
geliri, sosyo-kültürel çevresi, ailenin geçmişi kişinin statüsünü belirler.
Statüler iki grupta ele alınır:
Edinilmiş Statü : Bireylerin yetenek ve becerilerine bakmadan bir statüye getirilmesi
(kayırılmış kişiler)
Kazanılmış Statü : Bireylerin başarı ve becerilerin uygun mevkilere atanması
 
Top