Birbirini Sevenler İçin En Güzel İlaç: EVLİLİK

yaren*

Herşey olması gerektiği gibi ;)
Özel üye
Rahman ve Rahim olan ALLAH’ın (cc) adıyla…

Hamd Alemlerin Rabbi olan ALLAH’a (cc), salat ve selam Hz. Muahmmed Mustafa’ya (sav) ehli beytine ve mübarek arkadaşlarına olsun.

Aşk, kalbin hastalıklarındandır. İbni Kayyım Tıbbı Nebevi isimli kitapta aşk hakkında peygamberimizin tavsiyelerini çok güzel yorumlamıştır. Şöyle der: “Aşk, bir kalp hastalığıdır. Meydana gelişi, tedavisi ve bıraktığı etkisi açısından diğer hastalıklara benzemez. Kalpte yer bulduğu anda insana hükmeder. Doktorlar çaresizlikleri, hastalar da dertleri sebebiyle aciz kalmıştır.” İbni Kayyım şöyle devam eder: “Sadece, Allah sevgisiyle yoğrulmayan ve onu istemeyen bir kalp aşk illetine müptela olur. Yani kalpteki bu boşluk mecazi aşk ile dolar. Şayet boş kalp Allah sevgisi ve O’na kavuşma arzusu ile yanıp tutuşursa işte o zaman insan mecazi aşkın pençesinden kendini kurtarır ve hakikate erer.” Hz. Yusuf hakkında Rabbimiz şöyle buyurur: “Gerçek şu ki, (Züleyha) kadın Yusuf’u koynuna almayı aklına koymuş ve bunu yapmaya azmetmişti. Eğer Rabbinin burhanını görmeseydi / bu işin ne kadar çirkin olduğunu Allah onun kalbine ilham etmeseydi, Yusuf da ona uyup gidecekti. Biz onu kötülükten ve o çirkinlikten korumak için işte böyle yaptık. Çünkü o bizim ihlaslı / seçilmiş ve samimi kullarımızdandı. (Yusuf 24)

Bu ayeti kerimede de ifade edildiği gibi ihlas ve samimiyet, aşk hastalığından ve bu hastalıktan ortaya çıkacak olan her türlü yanlıştan kurtulmak için bir sebeptir. Bunun için bazı alimler aşkı “maşuku olmayan boş bir kalbin manevrasıdır.” diye tarif etmişlerdir.

Aşık gözüyle aşk ikidir;

Aşık olan kişinin maşukunu güzel bulması.

Aşık olan kişinin maşukuna kavuşma arzusu ile yanması.

Ne zaman güzellik ortadan kalkar, yok olursa güzelliğe aşık olan kişinin aşkı da ortadan kalkar, yok olur gider. Bazı aklı başında görünen insanların bu tip bir hastalığa tutulup insanlara da bunun doğru olduğunu anlatmaya çalışmalarına şaşırmamak elde değildir.

İbni Kayyım şöyle devam ediyor: “Sözün özü, aşk bir hastalıktır. Bu hastalık da diğer hastalıklar gibi ilaca, tedaviye cevap verir, yani aşkın da tedavisi ve ilacı vardır. Örneğin aşığın maşukuna şer-i yollarla kavuşması aşkın ilaçlarından biridir. İbni Mesut’tan rivayetle peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “Ey gençler topluluğu! Sizden kimin evlenmeye gücü yetiyorsa hemen evlensin. Evlilik külfetine güç yetiremeyenler ise oruç tutsun. Çünkü oruç, şehveti kıran bir şeydir.” (Müslim) İbni Abbas’tan rivayet edilen başka bir hadiste şöyle buyrulmuştur: “Birbirini sevenler için nikâh kadar güzel bir ilaç görülmemiştir.” Bu hadisten sonra sözü aşağıda maddeler halinde yazılmış olan aşkın ilaçlarına bırakıyoruz.

Aşk da bir kalp hastalığıdır ve ilaç kullanmak gerekir.

Aşkın da helalleri ve haramları vardır.*

Aşkın en etkili ve tedavide yanıt veren ilacı evliliktir.

Eğer aşıklar değişik sebeplerden dolayı evlenmek için birbirlerine kavuşamıyorlarsa yani aşk imkansızsa İbni Kayyım’ın bu yöndeki tavsiyesi o kapıdan ümidi kesmektir. Çünkü insan ne zaman bir şeyden umudunu yitirirse bedeni ve ruhu dinlenir ve zamanla da olsa o şeyden vazgeçer.

Eğer bu da aşka çare olmuyorsa kişide bazı bozukluklar görülebilir. Buna meydan vermemek için hemen diğer ilaca geçmek gerekir. Bu da aklı sağlıklı kullanmaktır. Şunu iyi anlamak gerekir. Kalbin ulaşamayacağı duygular için çırpınması nafiledir, yani boşa kürek sallamak deliliktir. Bunu yapan kişi bilmelidir ki aslında o, güneşe aşık olmuştur ve güneş hiçbir aşığına nasip olmayacağı gibi ona da nasip olmayacaktır.

Nefis bu ilaca da cevap vermezse ilk yapılacak ilacın etkilerini engelleyen etmenlerin ne olduğunu gözden geçirmek olacaktır. Çünkü bu ilaç en etkili ilaçlardan biridir.

Yine bir sonuç alınamamışsa aşık olan kişi, sebebiyle bertaraf olduğu kişinin olumsuz hal, hareket ve tavırlarını düşünmeli gerekiyorsa hakkında araştırma yapıp gizli kalan hataları öğrenmelidir. Zira dışı olan her şeyin bir de içi vardır. Eğer bunun aksi yapılırsa sıkıntılar daha artacak ve çözümsüz olacaklardır. Çünkü iyilik sevgi sebebi kötülük ise uzaklaşma sebebidir. İnsan sevdiğinin kötülüklerini görmezden gelir, iyiliklerini ise olduğundan fazla büyütür. Güzel kokan her şey tatlıdır diye bir genelleme yapmak yanlıştır. Örneğin reyhan çiçeğinin kokusu insana ferahlık ve mutluluk verir ama tadı çok acıdır.

Son olarak İbni Kayyım’ın şu sözlerine kulak verelim: “Eğer bütün bu tavsiyeler de çare olmazsa o zaman kişinin güvenilir bir sığınağa ve çağrısına, yakarışına icabet edecek birine ihtiyacı vardır. Ellerini açarak O’nun kapı eşiğine oturmalı, O’ndan yardım dilemeli, önünde eğilmeli, yalvarıp yakarmalı ve derdini O’na sunmalıdır. Bunu yaptığı zaman başarı kapısını çalmış olur ve O’nun izniyle afiyete erer. Geçmişte sevdiği kişi ile arasında geçen hatıraları anlatmamalı ve onu insanların içinde rezil etmemelidir. Çünkü bu haddi aşmak ve zalimlik demektir.”

* Haram olan aşk, içinde sapkınlık ve azgınlık olan veya erkeğin yabancı kadına ya da kadının yabancı erkeğe duyduğu aşktır. Helal olan aşk ise kadının kocasına ya da erkeğin karısına duyduğu aşktır.

Buna göre deriz ki;

- Yabancı bir erkekle kadının mesajlaşması caiz değildir.

- Yabancı bir erkekle kadının hangi sebeple olursa olsun bir araya gelmeleri caiz değildir. Fakat evlenmek için bir araya gelmeleri uygundur. Eğer evlilik mümkün değilse bu da uygun değildir.

- Eğer kadın ve erkek evlenmeye güç yetiremezlerse bir an evvel nişanlanmalı, evlilik için de Allah
’tan yardım dileyerek acele etmelidirler.

- Eğer evlilik mümkün değilse yukarıda da belirtildiği gibi taraflar birbirlerinden umudu kesmeli ve dünyada ve ahirette istifade edecekleri işlere yönelmelidirler.
 
Top